X

İçine kapanık kişiler için toplantılarda rahat etmenin yolları

Toplantıları kimse sevmez. Ancak mevcut meselelere kafa yormak için sessizliğe ihtiyacı olanlar veya yüksek sesle konuşanlarla dolu bir odada kendi sesini duyurmakta zorlananlar için toplantılar tam bir işkenceye dönüşebilir. Peki bu kişiler, toplantılarda fikirlerinin temsil edildiğinden nasıl emin olabilirler?

Harvard Business Review, bu sorulara açıklık getirmek için yazar ve çalışanlarının içsel gücünü dışarı çıkarmalarını sağlamak için şirketlere yardımcı olmayı hedefleyen The Quiet Leadership Institute‘ün kurucularından Susan Cain ile bir röportaj yapmış. Uplifers olarak bu röportajı sizler için derledik:

İçe dönük kişilerin birçoğu, kendini güvende hissetmez ve düşüncelerini dile dökmeden önce ciddi bir süreçten geçirmek ister.

HBR: İçe dönük kişiler, konuşmak yerine dinlemeye ve düşünmeye meyilli olurlar. Peki bu kişiler, toplantılarda derin düşüncelere daldıkları halde, ortada konuşulan konuya kayıtsızmış gibi görünmekten nasıl kurtulabilir?

Cain: İçe dönük kişilere sık sık tavsiye ettiğim bir şey, toplantıdan önce hazırlık yapmaları. Düşüncelerinizi hazırlamak, zamanla sizi ilk söze giren kişi haline bile getirebilir. Üstelik fikirlerinizi hazırlamak, sizleri psikolojik olarak da toplantıya önceden hazırlamış olur. Toplantı esnasında bazen insanların yorumları doğrudan sizi hedeflediğinde, buna karşı hazırlıklı olursunuz.

İlgili yazı: Başarılı bir toplantı düzenlemenin 5 altın kuralı

Toplantı hızlı ve yoğun geçtiğinde, kendimizi nasıl konuya dahil edebiliriz?

İçe dönük kişilerin birçoğu, kendini güvende hissetmez ve düşüncelerini dile dökmeden önce ciddi bir süreçten geçirmek ister. Toplantıdan önce hazırlık yapmanın önemi burada da ortaya çıkıyor. Ayrıca, düşüncelerinizi dile getirmeden önce en iyi şekilde düzenlenmiş olması gerektiği düşüncesini bir kenara bırakın. İnsanların düşüncelerinin, genellikle ne kadar yarım yamalak olduğunun farkına varın. Sadece bu bile size ihtiyacınız olan konuşma özgürlüğünü verebilir. Bir başka numara da, etrafınızdaki insanlarda bir desibel yüksek konuşmak. Bu bilinçsizce de olsa, konuşmaya giriş yaptığınızın bir sinyalidir. Bunu bağırmakla karıştırmayın.

Toplantı sırasında gelen bir soruya hemen cevap veremiyorsak, düşüncelerimizi şekillendirmek için ihtiyacımız olan zamanı nasıl kazanabiliriz?

Sadece gerçeği söyleyin. “Bunu biraz düşünmek istiyorum” demeniz yeterli olur. Eğer sorulan sorunun yanıtını daha fazla düşünmeye ihtiyacınız varsa “Bu konuyu daha sonra masaya yatırabilir miyiz? Bu gerçekten üzerine derinlemesine düşünmek istediğim bir mesele” diyebilirsiniz. Fazladan zaman istemek, aslında sizin sandığınız kadar kötü bir şey değil. Eğer bunu içten bir şekilde söylerseniz, insanlar sizi anlayacaktır.

En kötü durumda, insanların gün sonunda sizin fikirlerinizle daha çok ilgileneceğini düşünün ve rahatlamaya çalışın.

İlgili yazı: İnsanlar neden yanlış zamanlarda telefonlarıyla ilgilenir?

Kalabalık bir grubun önünde sunum yapmak gerçekten zor olabilir. Bu konuda sizin kişisel olarak başvurduğunuz stratejileriniz var mı?

Kitabımın arkasında yatan başarı, çok değer verdiğim fikirlerimi benim kamuoyu açıklayabilme kabiliyetime dayanıyor. Yani kitabım çıkmadan önce, kalabalık önünde konuşma korkumu yenmem gerekiyordu. Eğer bir şeyden korkuyorsanız; ufak ve idare edilebilir ölçülerde o korktuğunuz şeye maruz kalmalısınız ve korkunuzla yüzleşmelisiniz. Ancak bunu yaparken kendinizi fazla zorlamayın, ufak dozlarla başlayın. Önce ufak grupların karşısına çıkın ve kendinizi rahatlatmaya çalışın. Zamanla kişi sayısını artırın.

Bazı insanlar sunum yaparken veya kalabalık karşısında konuşurken istemsiz fiziksel reaksiyonlar gösteriyor. Karşımızdaki insanlar rahatsız olduğumuzu gördüğünde ne yapmalıyız?

En kötü durumda, insanların gün sonunda sizin fikirlerinizle daha çok ilgileneceğini düşünün ve rahatlamaya çalışın. Bazen kusursuz bir sunucu olmanız gerekebilir ancak çoğunlukla insanlar söyleyecek bir şeyiniz olup olmadığına ve söylediklerinize inanıp inanmadığınıza bakar. Eğer kızarmak, terlemek ve başka istenmeyen reaksiyonlar konusunda kendinize engel olamıyorsanız, söylediğiniz şeylere ve konuşmanızın ana mesajına odaklanın. İstenmeyen reaksiyonlara engel olmanın yolu ise pratik yapmaktan ve nefes egzersizleriyle kendinizi rahatlatmaktan geçiyor.

İlgili yazı: İçe kapanıklar için hayat kurtarıcı 17 buluşma önerisi

Yöneticiler, içine kapanık çalışanlarından daha fazla yararlanmak için toplantılarda ne gibi değişiklikler yapabilir?

The Quiet Leadership Institute‘de bu konu üzerine birçok çalışma yapıyoruz. Bu konuda birlikte çalıştığımız şirketlere, ilk başlarda daha az toplantı yapmalarını öneriyoruz. Bir yönetici olarak, tüm çalışanların katıldığı toplantılarda içine kapanık çalışanlarınızın aklından geçenlerin tümüne ulaşamayacağınızı bilmeniz gerekiyor. Konulara daha farklı yaklaşarak onların fikirlerini öğrenebilirsiniz. Ayrıca, toplantıda konuşulacak konuları önceden bilmek de katılımcıların toplantıya önceden hazırlanmasını ve kendilerini daha rahat hissetmelerini sağlayabilir. Toplantılarda kimlerin daha çok, kimlerin daha az konuştuğunun farkına varmalısınız. En suskun insanlara, onlara kucak açtığınızı hissettirmelisiniz. Bazen dinamikleri değiştirip, onları toplantıya bizzat arayarak çağırmak bile işe yarayabilir.

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale