X

Hayır deme korkusu: İlişkilerimizde neden sınır çizemiyoruz?

Bazı insanlar ilişkilerinde verici olmanın “gerektiğine” inanır. Böyle öğrendikleri için, sevginin verici olarak alınabileceğini sandıkları için, iyi biri olmak için verici olmanın şart olduğuna inandıkları için, daha çok sevilmek için veya reddedilmemek için… Pek çok farklı sebep kişinin verici olmasına sebep olabilir.

Ancak bu kadar verici olmak kişinin yorulmasına, daha da ötesinde depresyona girmesine dahi sebep olabilir. Sevilmek için kişinin çaba sarfetmesi gerekmemelidir. Kişi çok çaba sarfediyor ve yoruluyorsa, bu muhtemelen sevgi değildir.

Peki ilişkilerimizde neden sınır çizemeyiz?

Sevgiyi kaybetmekten korkma

Her zaman evet dediği için rahatsız olmasına rağmen aynı davranışı sürdüren insanlar, sevgiyi kaybetmekten korkan insanlardır. İlişkilerinde verici ve uyumlu olmadan sevgi alamayacağını düşünür ve terk edilme korkusuyla sınır çizemez.

Bazı insanlar iyi biri olmak için her zaman “evet” demeleri gerektiğini düşünür.
Karşı tarafın tepkilerinden korkma

Bazı insanlar karşısındaki kişinin olumsuz duygularından çok etkilenirler; “hayır dersem bana kızar”, “istemediğimi söylersem bana surat asar”… Olumsuz duygu ile temas etmemek adına her zaman uyumlu ve yapıcı olmaya çalışırlar.

“İyi insan olmak için evet demek gerekir” inancı

Bazı insanlar iyi biri olmak için her zaman “evet” demeleri gerektiğini düşünür. İhtiyacını söylemenin, seçme hakkının ve hayır demenin “iyi bir insan olmayı” bozacağına inanır. Bu nedenle istememesine rağmen evet deyip kendi ihtiyaçlarını sahip çıkmak yerine karşısındakinin gönlünü hoş tutmaya çalışır.

Suçlu hissetme korkusu

Bazı insanlar evet demeye o kadar alışmışlardır ki, hayır demenin nasıl bir şey olduğunu bilmediklerinden hayır dediklerinde suçlu hissederler. Bu suçluluk duygusuyla temas etmek yerine alışık oldukları evet deme davranışını sürdürmeye devam ederler. Suçluluk duygusu sınır çekilmesine engel olur.

Bazı insanlar evet demeye o kadar alışmışlardır ki, hayır demenin nasıl bir şey olduğunu bilmediklerinden hayır dediklerinde suçlu hissederler. Suçluluk duygusu sınır çekilmesine engel olur.
Onaylanma ihtiyacı

İnsanlar onaylanmaya ihtiyaç duyarlar. Ancak bazı insanlar evet dediklerinde, karşı tarafa iyilik yaptıklarında, karşılarındakini mutlu ettiklerinde onaylanacaklarını düşünürler. Bu yanlış düşünme biçimi nedeniyle kendi davranış döngüleri asla kırılmaz.

İnsan reddedilme korkusuyla verici olması halinde kendi ihtiyaçlarını ve isteklerini hiçbir zaman sahip çıkamadan korkuyla ilişki kurmuş olur. Gerçek ilişkiler; kişinin sınırlarının net olduğu, her zaman verici değil alıcı noktasında da konumlanabildiği, kaybetme korkusu da yaşanmayan ilişkilerdir. İlişkilerinizi gözden geçirin. Her zaman verici noktada konumlandırılması, hayır demekte çok zorlandığınızı ve karışınızdakilerin duygularından korktuğunuzu düşünüyorsanız, davranış biçiminizi gözden geçirmenizde fayda var. Bir ilişki “hayır” dediğiniz ve bazı şeyleri tercih etmediğiniz için sürmeyecekse zaten ortada gerçek bir ilişki yoktur.

İlginizi çekebilir: İlişkilerde mutlu etmekten veya mutlu edilmekten önce mutlu olabilmek sanatı

Yazarın diğer yazıları için tıklayın.

Uzman Klinik Psikolog Romina Kuyumcuoğlu: Romina Kuyumcuoğlu // Uzman Klinik Psikolog - Haliç Üniversitesi Psikoloji lisans eğitiminin ardından aynı üniversitede Klinik (Uygulamalı) Psikoloji yüksek lisansı yaparak uzmanlık eğitimini tamamladı. Akademik eğitimlerin yanı sıra çeşitli kurum ve enstitülerden mesleki eğitimler aldı. Bunlar arasında Bilişsel Davranışçı Terapi, Aile ve Çift Terapisi eğitimleri bulunmakta. Kuyumcuoğlu, bireysel psikoterapilerin yanı sıra çeşitli grup çalışmalarında yardımcı terapistlik yapmaktadır. Türk Psikologlar Derneği üyesidir. http://www.rominakuyumcuoglu.com/

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale