Hayatınızı daha güzel ve daha huzurlu kılacak 40 öneri
Yaşadığımız dijital çağ bilgiye erişimi kolaylaştırmakla birlikte, bir başka sorunu beraberinde getiriyor. O da etrafımızı saran bu bilgi yığınının dağınık halde bulunması. Bunun en iyi örneklerinden biri de hayatımızı kolaylaştıran ve güzelleştiren pratik bilgiler konusunda yaşanıyor.
Uplifers olarak bu dağınıklığı gidermek adına hayatınızı güzelleştirecek 40 öneriyi bir araya getirdik:
1. Her gün mutlaka yürüyüşe çıkın. Günlük yürüyüşler için ideal süre 30 dakikadır ancak vaktiniz yoksa 10 dakikalık bile olsa yürüyüşler yapın. Yürürken gülümsemeyi unutmayın. Bulabileceğiniz en etkili anti-depresan bu.
2. Günde en az 10 dakika sessizce oturun ve hiçbir şey düşünmeyin.
3. Geceleri yayımlanan televizyon programlarını kaydedip daha sonra izleyin ve uykunuzdan ödün vermeyin.
4. Her sabah uyandığınızda “Bugünkü amacım” diye başlayan bir cümle kurun ve devamını kendiniz getirin.
5. 3 E kuralını uygulayın: Enerji, eğlence, empati.
6. Geçen yıl okuduğunuzdan daha fazla kitap okumaya ve daha fazla oyun oynamaya çalışın.
7. Meditasyon yapın. Böylelikle günlük hayatın koşuşturmacasının daha kolay üstesinden gelebilirsiniz.
8. 70 yaşından büyük ve 6 yaşından küçüklerle vakit geçirin.
9. Hayal kurun.
10. Daha az işlenmiş gıda, daha fazla doğal gıda tüketin.
11. Yeşil çay ve su için. Yaban mersini, somon balığı, brokoli ve cevizi öğünlerinizden eksik etmeyin.
12. Her gün en az üç kişinin gülümsemesini sağlayın.
14. Enerjinizi dedikoduya veya geçmişten gelen şeylere, negatif düşüncelere, kontrolünüz dışında gelişen olaylara harcamayın. Bunun yerine enerjinizi olumlu ve şimdiki zamanda yaşanan olaylara ayırın.
15. Hayatın bir okul olduğunu ve sizin de bu okulun bir öğrencisi olduğunuzu düşünün. Hayatta karşınızda çıkan problemler, matematik ders programındaki problemlerden farksız; onlar geçip gidecek ancak öğrendiğiniz çözümler ömür boyu sizinle gelecek.
16. En önemli öğününüz kahvaltı, ikincisi öğle yemeği, üçüncüsü ise akşam yemeği olsun.
17. Daha fazla gülümseyin ve kahkaha atın. Bu, negatif bulutları sizden uzakta tutacaktır.
18. Hayatın adil olmadığını ancak yine de güzel olduğunu unutmayın.
19. Hayat, birilerinden nefret ederek zaman harcamak için fazlasıyla kısa.
20. Kendinizi çok fazla ciddiye almayın, herkes öyle yapıyor.
21. Her tartışmayı kazanmak zorunda değilsiniz. Anlaşmazlıklarla anlaşmayı öğrenin.
22. Geçmişinizle barışın ve böylelikle geçmişin, geleceği biçimlendirmesine izin vermeyin.
23. Kendi hayatınızı başkalarınınkiyle kıyaslamayın. Onların hayatında gerçekte neler olup bittiğini bilemezsiniz.
24. Sizden başka kimse mutluluğunuzu düşünmez.
25. Başınıza kötü bir şey geldiğinde kendinize şu soruyu sorun: Bu durum beş yıl daha önemini koruyacak mı?
26. Herkesi, her konuda affedebileceğinizi unutmayın.
27. Başkalarının sizin hakkınızda ne düşündükleri sizi ilgilendirmesin.
28. Her şeyin düzelebileceğini unutmayın.
29. Bir şey iyi de olsa kötü de olsa geçici olduğunu aklınızdan çıkarmayın.
30. Hastalandığınızda işiniz değil, yakınlarınız sizinle ilgilenecek. Onları ihmal etmeyin.
31. İşe yaramayan, güzel olmayan veya mutlu etmeyen şeylerden kurtulun.
32. Kışkançlık zaman kaybından başka bir şey değildir. İhtiyacınız olan her şeye zaten sahipsiniz.
33. En iyisi henüz yaşamadığınızdır.
34. Kendinizi nasıl hissettiğiniz önemli değil, kalkın, giyinin ve kendinizi gösterin.
35. Doğru olan şeyi yapın.
37. Her gece yatağa gitmeden önce o gün üstesinden geldiğiniz şeyleri hatırlayın ve şükredin.
38. Strese girmenin sizin için fazla olduğunu hatırlayın.
39. Devam eden bu hayatın tadını çıkarın. Lunaparkta olmadığınızı ve bunu hızla ilerleyen bir tren olmadığını hatırlayın. Hayat, tek gidişlik bir yolculuk, bu yüzden yolculuğun keyfine varın.
40. Atabildiğiniz kadar kahkaha atın, gerektiğinde özür dileyin ve değiştiremediğiniz şeyleri geride bırakın.
Kaynak:
Glennong
İlginizi çekebilecek diğer yazılar:
Kolayca enerjinizi artırmanızı sağlayacak 10 muhteşem öneri
Daha huzurlu ve sakin bir yaşama kavuşmanıza yardımcı olabilecek 5 öneri
İlginizi Çekebilir
“Sanat, dişil içindir”
Ömrümüz sürdükçe değişen kimliklerimiz ile nasıl yaşanır?
