X

Hayat sanatı 10: Hayatın ipuçlarını yakalayabilmek

“(…)
7. Bu yüzden casusları kullanın, casuslar beş ayrı sınıfa ayrılır 1) Yerel casuslar, 2) İç casuslar, 3) Dönek casuslar, 4) Hükümlü casuslar, 5) Hayatta kalan casuslar.
8. Bu beş casus türünün hepsi çalıştığında kimse gizli sistemi keşfedemez. Buna ‘iplerin ruhani manipülasyonu’ denir. Bu hükümdarların en kıymetli konumudur.
(…)
14. Bu nedenle casuslarla tüm orduda kimseyle kurulmayan yakın ilişkiler kurulmalıdır. Kimse onlar kadar çok ödüllendirilmemelidir. Başka hiçbir işte olmadığı kadar gizlilik uygulanmalıdır.
(…)
17. Usta bir zihinsel deha olmadan raporlarının gerçek olup olmadığını anlayamazsınız.
(…)
27. Bu nedenle sadece açık fikirli hükümdarlar ve bilge general orduyu en yüksek istihbarat amaçları için kullanacak ve böylece harika sonuçlar elde edecektir. Casuslar en önemli öğedir çünkü ordunun hareket etme kabiliyeti onlara bağlıdır.”
Sun Tzu, Savaş Sanatı

Bu yazı Hayat Sanatı yazı dizisinin onuncu ve son yazısı. Bu seride ilham kaynağım ilk bölümde yer alan Sun Tzu ve Savaş Sanatı isimli eseri. Savaş Sanatı, özünde savaşın temel prensiplerini anlatıyor ve askeri liderlere ne zaman ve nasıl savaşmaları gerektiğini açıklıyor. Günümüzde ise bu önemli eseri, büyük ölçekli şirket yöneticileri, avukatlar ve akademisyenler gibi birçok farklı alandan uzmanlar, verdikleri mücadelelerde referans olarak kullanmaktadır. Kısaca 2.500 yıl önce yazıldığı tahmin edilen bu eser, halen kendisine yeni okurlar bulmaya devam etmektedir.

Bu on yazılık seri boyunca, kitaptan esin kaynağım olan bölümlerle birlikte hayatımızda uygulayabileceğimiz bazı noktalara değindik. Bu son yazımızda ise konumuz hayatın bize sunduklarına, işaretlere, konuşmalara veya insanlara bakabilmeyi bilmek! Yani yukarıdaki bölümde okuduğumuz Sun Tzu’nun casusları gibi hayatın bize gönderdiği casus mesajları, yani istihbaratı yakalayabilmek üzerine…

Ne demek istihbaratı yakalayabilmek? Şöyle de ifade edebiliriz, hayatın önümüze çıkardığı ipuçlarını görebilmek. Peki bunu görebilmek için öncelikle gözümüzün önüne perde indiren durumlara bakalım. Birçoğumuz sevdiğimiz kişiler konusunda bunu yaşarız, gerçekten onlardan gördüğümüz kötü davranışları veya önümüze çıkan ipuçlarını yorumlarken tarafsız davranamayız.

Aklımızdan geçen sözler “Öyle demek istememiştir” veya “Öyle yapmak istememiştir” veya “Beni üzmek istememiştir” veya “Farklı bir niyeti yoktur” gibi cümleler olacaktır. Sizlere de tanıdık geldi mi? Peki gerçekten böyle midir, hayat açık açık önümüze bu örnekleri koyarken bizim gözlerimizi olup biten her şeye kapatmamız doğru mudur?

Hemen bir örnek daha verelim; eğer bir konuda büyük bir beklenti içindeysek ve birden farklı bir gelişme olursa bunu yapmaya meylederiz. Bir örnekle açıklayalım… Bir iş başvurusunda bulunuruz, seçilecek son iki kişiye kalırız ve son görüşmemiz ertesinde artık seçilmekle ilgili beklentimiz çok büyüktür. Burada negatif bir cevap aldığımızda konu karşı tarafın tercihidir, kendimizde arayacağımız bir durum tabii ki yoktur. “Ben bu pozisyona daha olgun kaldım” veya “Bu pozisyon için benim bazı özelliklerim fazla geldi” gibi kendimizce yorumladığımız ve kendimizce açıkladığımız kaynak sebepler mutlaka vardır. Oysa hayatın bu örnekte bize sunduğu ipucu belki görüşmedeki rahatlığımız konusunda gelişmeye ihtiyacımız olduğu veya bazı özelliklerimizi daha da geliştirmemiz üzerinedir. Fakat biz gözlerimizi kapatmayı daha çok tercih ederiz, ne de olsa sorumlusu seçimini bizden yana kullanmamış olanlardır.

Kendi yaşadığım örneklerden bir tanesiyle durumu biraz daha inceleyelim istiyorum. Düşünce yapısı olarak kötü sınıfında nitelendirebileceğimiz olayları bile yaşamış olsam sürekli içimde bir ses dolaşır: “Aslında öyle yapmak istememiştir, bunu kötü niyetinden yapmamıştır, belki de farkında bile değildir, aslında derdi kendi ile” gibi. Yani bu ses bana nötr kalıp, Sun Tzu örneğindeki casusların veya hayatın ipuçlarının getirdiği gerçekleri tarafsızca sorgulama imkanı vermez. Her daim “iyi” taraftan bakar.

Uzun zamandır bunun çok iyi bir özellik olduğu düşüncesindeydim. Fakat son dönemde yaşadığım bazı durumlarda gördüm ki o ipuçlarını tarafsızca değerlendirmem ve gerçekten anlamak için neden bu davranışı gördüğümü sorgulamam gerekiyor. Yani boşlukları başkası yerine tek başıma doldurmaya çalışmamam gerekiyor. Yani ek ipuçları toplayarak aslında konuyu açıklıkla anlamaya çalışmam gerekiyor. Ben bu ipuçlarına gözlerimi kapattıkça aynı davranışları, aynı akışı tekrar tekrar yaşamak durumunda kalıyorum ve her seferinde aslında kendimce “Kırmak istememiştir, zarar vermek istememiştir” cümleleriyle açıklamaya çalışmam daha da büyük kırıklıkları yaratıyor.

Bu yüzden hayatımızda, hayata bakış açımızda açık ve tarafsız olmalıyız. Olana olduğu gibi, kendimizce eğip bükmeden, birazını görüp görmek istemediğimiz kısımlarını kesip almadan, yani tarafsızca ipuçlarına, hayatın casuslarıyla bize getirdiklerine açıkça bakabilmemiz çok önemlidir. Bu yargılamak veya yargılanmak değildir. Bu olanı görebilmemiz ve Sun Tzu örneğinde olduğu gibi hayatımızın generali olarak kendimiz hakkında kararlar alabilmemiz, gelecek adımlarımızı en iyi şekilde belirleyebilmemiz için gereklidir.

Bugüne kadar bir ağacın yaprağını sakladığını gördük mü, yağmurun damlasından utandığını veya toprağın rengini görmezden geldiğini? İşte bizler için de hayatın tüm ipuçları bu kadar açıktır. Önce görmek ve sonra gördüklerimizi en iyi şekilde değerlendirebilmek… Sonra bu değerlendirmelerimize göre yolumuzu belirleyebilmek… İşte hayat tüm casuslarıyla bizimle!

İlginizi çekebilir: Hayat sanatı 9: Önce kendi hayatımıza liderlik etmek

Pınar Özeken (Ulus): 2007 yılında Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik bölümü ile Kimya bölümlerini bitirdi. Aynı üniversitede Biyomedikal Mühendisliği ve İspanya Pompeu Fabra üniversitesinde master derecelerini aldı. Özellikle 2011’den bu yana moda ile ilgili çalışmalara ağırlık verdi ve hala moda üzerine yazı dizileri, farklı moda kaynaklarında yayınlanmaktadır. Yoga eğitmeni olma yolunda ilerleyen Pınar, bir Arjantin Tango aşığı. Gerçek tutkularından bir diğeri ise seyahat etmek."Dünya üzerinde ayak basılmadık toprak kalmasın" mottosu ile dünyayı dolaşmaya devam ediyor.

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale