X

Hangi günlerde hamile kalmak daha kolaydır?

Kadınlarda adet döngüsü 26-32 gün arası sürer ve bu döngünün 8 ve 19’uncu günleri arası en doğurgan günlerdir. Çünkü bu dönemde yumurtalıklardan yumurta salınır. Teoride döngünün herhangi bir gününde hamile kalabilirsiniz ancak bu genelde yumurtlama zamanı olur. Yumurtlama zamanı ise kişinin döngüsüne göre değişim gösterir. Adet döngüsünün kişinin en az hamile kalma olasılığı olduğu zamanı ise güvenli dönem olarak bilinir.

Önemli not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren öğelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurun.

Adet döngüsü

Ortalama bir kadının adet döngüsü 28-32 gün arası sürer. Bazılarında daha kısa, bazılarında daha uzun olabilir.

Kişinin adetinin ilk günü döngüsünün de ilk günüdür. Bu dönem genelde 3-7 gün sürer. Döngüsü 26-32 gün arası olanların en doğurgan günleri 8 ve 19 gün arası olacaktır.

Adet döngüsündeki varyasyonlar genelde yumurtlamadan önce oluşan foliküler aşamada ortaya çıkar.

Luteal aşama, yani yumurtlamadan sonraki adete kadar geçen dönem genelde 14 gün sürer.

Yumurtlama ve gebe kalma

Yumurtalıklar yumurta saldıkları zaman yumurtlama ortaya çıkar. Bu salınımdan sonra yumurta fallop tüplerine gelir ve 24 saat içerisinde de rahme ulaşır.

Eğer sperm fallop tüplerine ulaşır ve yumurtayı döllerse gebelik oluşur. Sperm yumurtayı dölleyemezse yumurta rahme gelir, burada parçalanır ve adet döneminde dışarı atılır.

Yumurtlamayı hesaplama

Yumurtlama adet döngüsü 28 gün olan kişilerde sonraki beklenen adetten 14 gün önce ortaya çıkar.

Çoğu insan döngüsünün 11-21 günleri arasında yumurtlar. Son adetin ilk günü döngünün birinci günüdür.

Yumurtlama her ay aynı günde ortaya çıkmayabilir ve beklenen tarihten birkaç gün önce ve sonra olabilir.

Doktorlar bu yumurtlama aralığına doğurganlık penceresi adını verirler çünkü kişinin gebelik şansı en yüksek durumdadır. Örneğin yumurtlama 14. günde olursa, kişi o gün veya sonraki 24 saat içerisinde gebe kalabilir.

Ancak doğurganlık penceresi yumurtlamadan birkaç gün önce başlar çünkü spermler kadın bedeninde 5 güne kadar hayatta kalabilirler. Bu nedenle 14 ve 15’inci günde cinsellik yaşanmasa bile 9-13 gün arasında yaşanmış ilişkiler gebeliğe yol açabilirler.

2018 yılındaki bir araştırmaya göre gebelik ihtimali 8’inci günde başlıyor ve 13’üncü günde maksimuma ulaşıp 30’uncu günde sıfıra iniyor.

Ancak bu bulguların sadece bir rehberlik amacı olduğunu unutmayın. Her insan ve her döngü birbirinden farklıdır.

Kişi aylık döngüsünü bir tabloya döküp yumurtlama işaretlerine karşı dikkatli olursa her ay ne zaman yumurtladığını keşfedebilir.

Yumurtlama işaretleri

Yumurtlama işaretlerini takip etmek birisinin her ay hangi günde yumurtladığını tespit etmesini sağlayabilir.

İşaretler şöyle:

  • Alt karında hafif sancılar
  • Daha ıslak, parlak yapılı, kaygan bir vajinal akıntı, yumurta beyazına benzer
  • Basal beden sıcaklığında ufak bir artış
  • Daha fazla cinsel arzu

Bu işaretlerden bazıları, örneğin bazal beden sıcaklığındaki artış, yumurtlamadan sonra değişim gösterecektir. Bu nedenle doğurganlık penceresini yakalamak için sıcaklık takip etmek pek önerilmez.

Birkaç ay boyunca işaretleri takip etmek, bedeninizin ne tepkiler verdiğini görmek için faydalı olacaktır. Fakat unutmayın ki yumurtlama zamanı aydan aya pek çok faktörden dolayı değişebilir.

Bir diğer seçenek ise bu konuda üretilmiş kitleri kullanmak.

Bu kitler idrardaki belli hormonları ölçerek yumurtlama zamanını tespit ederler. Bazıları en doğurgan olduğunuz günü de belirtebilirler.

Bu yöntemlerin bir kombinasyonunu kullanmak en yüksek doğruluğu verecektir.

2015 yılındaki bir araştırmaya dayalı aşağıdaki tablo, 28 günlük bir döngüdeki gidişatı gösteriyor:

Doğurganlığı ve gebe kalma ihtimalini artırmak

Hamile kalma ihtimalini arttırmak için yumurtlamaya yakın 2-3 gün önceden başlayarak ilişkiye girmek uygun olur.

Bu günlerde ilişki yaşamak %20-30 gebelik ihtimali sağlar.

Gebe kalma ihtimalini arttıran bazı diğer ipuçları şöyle:

  • Düzenli ilişki: Ay boyunca her 2-3 günde bir ilişkiye girenlerde gebelik ihtimali en yüksektir.
  • Sigara içmemek: Sigara doğurganlığı azaltır ve gelişen bebeğin sağlığını etkiler.
  • Alkolü azaltmak: Alkol alımı erkeklerde doğurganlığı azaltır ve kadınlarda bebeğe zarar verebilir.
  • Uygun kiloda olmak: Aşırı yüksek ve düşük kilolarda olmak adet düzensizliği yaratır.
  • Stresi azaltmak: Kaygı ve stresin doğurganlık üzerindeki etkileri tam olarak net değil ancak stresi azaltmak gebe kalmak isteyen bazı insanlara yardımcı olabiliyor.
  • Hastalıkları tedavi ettirin: Kısırlığa yol açabilecek rahatsızlıklar konusunda araştırma yapın. Kadınlarda bunlar arasında hormonal problemler, endometriyoz, polikistik over sendromu, rahim fibroidleri, otoimmün hastalıklar gibi pek çok şey var.

Doktor çiftin sağlığına genel bir göz atabilir ve gebelik ihtimalini arttırmak için yöntemleri tespit edebilir.

Erkek doğurganlığını neler etkiler?

Düzenli cinsel ilişkiye giren ve yumurtlamayı takip eden bir kişi olsanız da spermin yumurtaya ulaşamamasının bazı sebepleri olabilir.

Erkek kısırlığının bazı sebepleri şöyle:

  • Sperm morfolojisi: Spermin şekil ve boyutlarındaki farklar doğurganlığı etkileyebilirler.
  • Düşük sperm adedi: Erkek partnerin menisinde yeterli sperm olmayabilir. Meninin bir mililitresinde 15 milyondan az sperm varsa buna düşük sperm adedi adı verilir ve sperm ne kadar az olursa gebelik ihtimali de o kadar azalır.
  • Düşük sperm hareketliliği: Spermlerin yumurtaya ulaşacak kadar hareketli olmamaları anlamına gelir.

Bu problemlere sebep olabilecek pek çok tıbbi rahatsızlık bulunuyor ve bazıları şöyle:

  • Hormonal dengesizlikler
  • Testislerde enfeksiyon veya sakatlıklar
  • Bölgede yapılan ameliyatlar
  • Kanser gibi hastalıklar

Gebelikten kaçınmak

Bazı insanlar yumurtlama zamanlarını gebeliği önlemek için takip edebilirler. Buna doğurganlık farkındalık yöntemi adı verilir. Ancak bu yöntemin %23’e kadar varan başarısızlık oranları var.

Kişinin adet gününde ve onu çevreleyen bir kaç günde gebelik ihtimali en düşüktür. Fakat yine de erken veya geç yumurtlama olursa gebe kalabilirsiniz çünkü spermler bir kaç gün hayatta kalabilirler.

Dolayısıyla bu yöntemi kullanmadan önce doktorunuza danışmanız daha iyi olur.

Doğurganlık ve yaş

Yumurtlama ve doğurganlık penceresi döngüden döngüye değişir ancak yaşla birlikte de değişebilir. Doğurganlık kadınlarda 30’larda düşmeye başlar ve 40 yaşa gelindiğinde kişinin gebe kalma ihtimali döngü başına %10’a düşer.

Yumurta adedi ve kalitesi yaşla birlikte azalır. Yumurtlama düzensiz hale gelmeye başlar.

Bazı rahatsızlıklar da gebe kalmayı zorlaştırabilirler.

Doğum kontrol hapları nasıl işler?

Doğum kontrol hapları istenmeyen gebelikleri önlemek için kullanılırlar. Hap yumurtlamanın ortaya çıkmasını engelleyen sentetik hormonlara sahiptir ve ayrıca rahim dokusunu da kalınlaştırır.

Dolayısıyla yumurta salınsa bile döllenmiş yumurta rahim duvarına tutunamaz. Ayrıca rahim ağzı sıvısı da yoğunluk kazanır ve spermlerin yumurtaya ulaşması zorlaşır.

Araştırmalara göre doğum kontrol haplarının başarısızlık oranları %7 civarında ve bu nedenle hayli etkili bir doğum kontrol yöntemi.

Ne zaman doktora ulaşmalı?

35 yaşının altındaki kadınlarda herhangi bir görünür sağlık problemi de yoksa ve buna karşın bir yıl denemeye rağmen gebe kalınamıyorsa doktora gitmek gerekir.

35 yaşın üstünde bu süre 6 aydır.

Gebe kalmak isteyen ancak aşağıdaki durumlara sahip kadınlar da doktorları ile görüşmeliler:

  • adet düzensizliği veya adetin gelmemesi
  • endometriyoz, pelvik inflamatuvar hastalığı gibi jinekolojik rahatsızlıklar
  • bir veya daha fazla düşük geçmişi
  • yumurtalık rezervini etkileyebilecek kemoterapi gibi işlemler geçirmiş olmak

Ayrıca doğurganlık penceresini takip edip gebe kalmak isteyenler planlamalarını doktorlarıyla yapabilirler.

Doktorunuz folik asit ve diğer gebelik takviyelerini de önerebilir.

Erkeklerde ise özellikle aşağıdaki faktörlere sahip olanlar doğurganlık konusunda doktorlarına danışmalılar:

  • başka bir partner ile kısırlık geçmişi
  • iktidarsızlık gibi problemler
  • testis travması geçmişi olanlar
  • fıtık ameliyatı olmuş olanlar
  • kemoterapi geçirmiş olanlar

Her kişinin adet döngüsü farklıdır. Ortalama olarak 28-32 gün arasında sürer. En doğurgan dönem genelde 10-14 gün arasıdır.

Kişinin aylık yumurtlama dönemi, geçirdiği adetin ilk gününden başlayarak sayılır.

Ancak bazı tıbbi rahatsızlıklar yumurtlamayı etkileyebilirler veya spermin yumurtaya ulaşmasını zorlaştırabilirler.

Bir yıl denemeye rağmen gebe kalamayanların doktorları ile görüşmeleri gerekir.

Önemli not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren öğelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurun.

Kaynak: medicalnewstoday

İlginizi çekebilir: Hamilelik öncesi dönemde beslenmede dikkat edilmesi gerekenler

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale