X

Günün büyük bir kısmını geçirdiğimiz ofiste keyifli ve mutlu bir şekilde çalışmanın yolları

Bir haftamızı gözümüzün önüne getirdiğimizde en çok saatimizi geçirdiğimiz yerlerin ofislerimiz olduğunu görüyoruz. Uyandıktan sonra iletişime geçtiğimiz ilk isimler genellikle iş arkadaşlarımız oluyor ve her gün 8 saat civarında vakit geçirdiğimiz iş yerlerimiz, hayatlarımızın en önemli parçaları haline geliyor.

Konfüçyüs, günümüzde daha da farklı bir hal olan çalışma şartlarını öngörmüş olacak ki, “Sevdiğin işi yap ki hayatın boyunca çalışmak zorunda kalma” sözünü söylemiş. Gerçekten de işin anahtarı bu. Keyifli bir ofis ortamında iyi çalışma arkadaşlarıyla bir aradaysanız ve yaptığınız işten keyif de alıyorsanız iş yerinde harcadığınız zamanın her dakikasını keyifli hale getirebilirsiniz. İşte gününüzün en büyük kısmını harcadığınız ofisinizde keyifli ve mutlu bir şekilde çalışmanın yolları:

Molalarınızda açık havaya çıkarak temiz bir hava alın.

Bütün gün kapalı ofislerde çalışmak işimizi çok sevsek bile son derece zorlu bir süreçtir ve arada dışarı çıkıp temiz hava alma isteği duyarız. Molaları güzelleştirmenin en etkili yolu da budur. Dev plazalarda çalışıyorsanız bu son derece zorlu bir durumdur ama çalıştığınız yerin bir bahçesi ya da terası varsa temiz hava almak lüks olmaktan çıkarak güzel bir alışkanlık haline gelecektir. Böylelikle dışarıda temiz havanın keyfini çıkarırken sizinle aynı anda orada bulunan kişilerle sosyalleşme imkanı da yaratmış olursunuz.

Kolektif House Maslak’ta bulunan ortak balkon ve teraslar çalışanların küçük molalar verip motive bir şekilde işe dönmeleri için tasarlanmış. Böylece verilen molalarda hem temiz havanın tadı çıkarılabiliyor hem de o an sizinle orada bulunan kişilerle tanışıp kendi network’ünzü de geliştirebiliyorsunuz.

Oyun oynamayı ihmal etmeyin.

İçinizden “İş varken ne oyunu?” diye geçiriyor olabilirsiniz. Ancak bahsettiğimiz uzun saatler boyunca oyun oynamak değil. Yapmanız gereken iş için küçük hedefler koyarak tamamlayınca kendinize sürprizler yapmak. Mesela gelen tüm maillerinizi okuyup cevapladıktan sonra kısa bir mola verin ve sadece kısa bir süre olsa dahi PlayStation oynayın. İster bir arkadaşınızı çağırarak rekabet içerisinde olun isterseniz de kişisel rekorlarınızı ortaya koyun.

Kolektif House Maslak’ta bulunan PlayStation Odası sayesinde hem kendinize küçük molalar verebilir hem de uzayan mesai saatlerini daha eğlenceli hale getirebilirsiniz. Odada bulunan oyun seçenekleri sayesinde istediğiniz türde kendinizi kanıtlayıp rakiplerinize korku salabilirsiniz.

Yürüyüşe çıkın.

Havaların güzelliğini de fırsat olarak değerlendirip öğle aralarınızı yürüyüşle taçlandırabilirsiniz. Yemeğinizi yedikten sonra orada oturmayı sürdürmeyin ve ofis ya da restoranın çevresinde mini bir yürüyüş yapın. Sabahları erken saatte uyanıp ya da iş çıkışında tüm yorgunluğun üzerine spor yapmak birçok kişi için son derece zorlu süreçlerdir. Ancak öğle aralarında kendinizi 20-30 dakikalık yürüyüşlerle daha sağlıklı bir şekilde hissetmeniz mümkün.

Atıştırmalıklarla kendinizi şımartın.

Atıştırmalıklar denilince aklınıza sadece sağlıksız besinler gelmesin. İster formuna dikkat eden biri olun isterseniz de dilediği her şeyi yemeyi seven, kendinizi küçük atıştırmalıklarla şımartmayı ihmal etmeyin. Ne yiyeceğiniz tamamen size bağlı. İster lezzetli bir kahveyle günün tüm stresini atın isterseniz de çay saatlerinizi lezzetli bir kurabiyeyle taçlandırın. Ama uzun saatler süren mesai saatlerinde kendinizi sadece öğle yemeğiyle sınırlandırmayın.

Sabahın erken saatlerinde açılan ve sağlıklı ürünleriyle de dikkat çeken Petra, Kolektif House Maslak’ta çalışanların imdadına yetişiyor. Petra vegan yiyecekleriyle de dikkat çekiyor. Bunun yanı sıra her akşamüzeri çıkan Melslove’un glütensiz kurabiyeleri ücretsiz bir şekilde tüm çalışanlara sunuluyor.

İş arkadaşlarınızla sohbet etmeyi ihmal etmeyin.

Günümüzün büyük bir saatini nasıl ki ofisimizde geçiriyorsak en çok gördüğümüz kişiler de iş arkadaşlarımız oluyor. Dolayısıyla uyumlu ve eğlenceli iş arkadaşları mesai saatlerini daha eğlenceli hale getirmeyi başarıyorlar. Çalıştığınız süre boyunca daha huzurlu olmak istiyorsanız iş arkadaşlarınızla “günaydın” ve “iyi akşamlar”dan daha çok şey konuşmaya başlayabilirsiniz. Örneğin birlikte çıkacağınız öğle yemeği sayesinde hem birbirinizi daha iyi tanır hem de güven problemini ortadan kaldırabilirsiniz.

Çeşitli etkinliklere zaman ayırın.

Hafta içi –hatta bazen hafta sonlarında- yoğun çalışma saatleri sebebiyle dışarı çıkıp yeni bir etkinliğe katılmaya haliniz kalmaz ve hayatınız bir anda evden işe işten eve aşamasına geçer. Bu şekilde her ne kadar dinlendiğinizi düşünseniz de aslında bir yerden sonra hayatınız son derece sıkıcı bir hal almaya başlar. Ancak bunun üstesinden gelmek imkansız değil. Sadece sevdiğiniz etkinliğin ne olduğunu bularak onun üzerine gidebilirsiniz.

Birçok sektörden katılımcıların yer aldığı seminerlerle çalışanların karşısına çıkan Kolektif House Maslak, aynı zamanda bilgi yarışmalarından workshop’lara, ofis yogasından ritim çemberine kadar birbirinden farklı birçok etkinliği sunuyor. Böylece iş çıkışında kendine nasıl bir program yapacağını bilemeyenler için birbirinden farklı etkinlikler sunuluyor.

Hazır ofis Kolektif House, hayallerinin peşinden koşmak isteyen, yaratıcı fikirlerini ve oluşumlarını hayata geçirmek isteyen herkese kapısını açıyor. Eğer Maslak’ta Kolektif kültürün bir parçası olarak işinizi tutkuyla yapmak ve erken kayıt avantajlarından yararlanmak istiyorsanız, Kolektif House’un web sitesini ziyaret ederek detaylı bilgi alabilir, Instagram adresini takip edebilirsiniz. İstanbul’un kalbi Maslak’ta, yaratıcısından yatırımcısına inovasyonu şekillendiren isimlerle dolu Kolektif House’un yeni lokasyonunda yerini almayı unutmaweb sitesini ziyaret ederek detaylı bilgi alabilir, Instagram adresini takip edebilirsiniz. !

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale