X

Günümüzün en popüler doğru bilinen yanlışları

16’ncı yüzyılın sonlarına kadar Güneş ve gezegenlerin Dünya’nın etrafında döndüğü düşünülüyordu. 19’uncu yüzyıla kadar ise kolera ve veba gibi bulaşıcı hastalıkların, çürümüş partiküllerin yaydığı zehirli bir dumandan kaynaklandığına inanılıyordu. 20’nci yüzyılın ilk dönemlerine kadar ise cerrahlar, vücuttan alınan belli bir miktar kanın, insan sağlığını kötü etkileyen unsurları dengelediğine inanıyordu.

Günümüzde bunların hepsinin yanlış olduğunu, bir seferde anlayabiliyoruz ancak insanlar yıllarca tüm bunların doğru olduğuna sıkı sıkıya inandı.

Bilim ve teknolojinin baş döndürücü bir şekilde ilerlediği bu dönemde, bir şeyin doğruluğu konusunda ısrar etmeden önce tekrar düşünüp araştırmak gerekebilir. Biz de Uplifers olarak sizler için günümüzde doğru bilinen yanlışların bazılarını derledik:

1. Soğuk havada ıslak saçla dışarı çıkmak hasta eder

Pimpirikli her anne, kış aylarında banyo yaptıktan sonra dışarı çıkan çocuğunun arkasından “Başına
şapka giy” diye seslenir. Ancak konuyla ilgili yapılan birçok araştırma, soğukta kalan insanların
>diğerlerine göre hastalanma riskinin daha yüksek olduğu inancının yanlış olduğunu kanıtladı. Üstelik saçınızın ıslak veya kuru olması da bu gerçeği değiştirmiyor.

Doğru bilinen yanlışlardan biri de, köpeklerin bir yılının insanların yedi yılına eşit olduğu.

2. Vikingler boynuzlu miğfer takıyordu

Viking savaşçılarını, artık ikonlaşan boynuzlu miğfer olmadan gösteren tek bir tablo bile yok. Oysa ki Viking savaşçıları bu tür bir başlık takmazdı. Yaşadıkları bölgede böyle bir tarz benimsenmiş olmasına rağmen, bu tür başlıklar sadece törenlerde kullanılırdı ve Vikinglere ulaşana kadar bu
geleneğe sahip çıkanların sayısı epey azalmıştı.

3. Şeker çocukları değiştirir

American Medical Association‘un bilimsel yayını, çocuklar ve şeker tüketimiyle ilgili 23 farklı çalışmanın özetlerini bir araya getirdi. Sonuç; şeker çocuklarda davranış değişikliklerine neden
olmuyor. Ancak bu düşünce o kadar derine yerleşmiş ki bizlerin algısını bile etkiliyor. Yapılan bir araştırmada, bir grup erkek çocuğun annelerine, çocuklarının şeker oranı yüksek bir içecek içtikleri söylendi. Bunu öğrenen annelerin, çocuklarında hiperaktivite görüldüğüne dair şikayetleri arttı. Oysa çocuklara şekersiz bir içecek verilmişti.

4. Vücut sıcaklığının büyük bir kısmı baş bölgesinden kaybedilir

Birçok kişi vücut sıcaklığının yaklaşık yüzde 98’inin baş bölgesinden kaybedildiğini, bu yüzden soğuk havalarda şapka giyilmesi gerektiğini düşünüyor. Oysa birçok araştırma, vücudun herhangi bir bölgesinden kaybedilen sıcaklığın, o bölgeni yüzeyine bağlı olduğunu gösteriyor. Örneğin soğuk bir günde, vücut sıcaklığınızın büyük bir kısmını saçlarınızın yoğun olduğu baş bölgenizden değil, açıkta kalan bacak veya kol bölgenizden kaybedersiniz.

5. Parmak çıtlatmak kireçlenmeye neden olur

İlk bakışta haklılık payı varmış gibi görünse de bu da doğru sanılan yanlışlardan biri.
Parmaklarınızı çıtlatarak kireçlenmeye neden olmak mümkün değil. Üstelik kireçlenme şikayeti olanlar arasında parmaklarını çıtlatanlarla ve parmaklarını çıtlatmayanlar arasında bariz bir fark da bulunmuyor. Tıp literatüründe parmak çıtlatmanın bazı sakatlıklara neden olabileceğine dair örnekler bulunsa da kireçlenmeyle herhangi bir bağlantı kurmak mümkün değil.

6. Napolyon’un boyu kısaydı

Napolyon’un boyu, bir dönem 157 santimetre olarak biliniyordu ancak daha sonra birçok tarihçi
Napolyon’un daha uzun olduğu ve boyunun yaklaşık 170 santimetre olduğu konusunda uzlaşmaya vardı. Bugünün ölçülerine bakılırsa kısa olarak görülebilir ancak Napolyon o dönemin Fransız erkeklerine göre ortalama bir boya sahipti.

Şekerin çocuklarda davranış değişikliklerine neden olduğu da doğru bilinen yanlışlardan biri.

7. Egzersiz yapmadan önce esnemek gerekir

Egzersize başlamadan önce esneme hareketleri yapmak performansı artırmanın ve sakatlıklardan kaçınmanın en etkili yolu olarak bilinir. Ancak birçok araştırma, egzersiz öncesi yapılan esnemenin sizi yavaşlattığını gösteriyor. Uzmanlar, koşu öncesi yapılan esnemenin yüzde 5 oranında hızı düşürdüğünü tespit etti. Bisikletçiler üzerinde çalışan bir grup İtalyan araştırmacı ise esnemenin ters etki yarattığını ortaya koydu. Üstelik, egzersiz öncesi yapılan esnemenin sakatlanma riskini azalttığına dair bilimsel bir kanıt da bulunmuyor.

8. Yumurtadaki kolesterol kalp sağlığı için zararlı

Yapılan birçok araştırma, yiyeceklerde bulunan kolesterolün vücuttaki kolesterol oranını negatif anlamda yükseltici bir etkisi bulunmadığını ortaya koydu. Asıl zararlı olan, doymuş yağ tüketiminden kaynaklanan kolesterol. Bu nedenle, yumurta yemenizde herhangi bir sıkıntı yok, asıl et tüketiminde yağsız olana yönelmeniz gerekiyor.

9. Köpeklerin bir yılı, insanların yedi yılına eşit

Bu durumda 3 yaşındaki köpeğiniz, 21 yaşında bir insan sayılabilir mi? Uzmanlar pek de öyle demiyor. Genel kanı, köpeklerin insanlara göre daha hızlı olgunlaştığı şeklinde ancak bu durum yıllar geçtikçe yavaşlıyor. Örneğin 2 yaşındaki köpeğiniz, insan yaşına göre 21 yaşında sayılabilir ancak daha sonrasındaki her bir yıl, dört insan yaşına eşit şekilde ilerliyor.

10. George Washington’ın tahtadan dişi vardı

ABD’nin ilk başkanı olan George Washington 20 yaşındayken dişlerini kaybetmeye başlamıştı ancak sanılanın aksine, diş hekimleri buna çare olarak Başkan için tahtadan diş yapmayı önermedi tabii. Washington’ın ağzında dört farklı malzemeden diş vardı; bunlar altın, hipopotam diş minesi, kurşun ve insan-hayvan (o dönemde en çok at ve eşek dişi kullanılıyor) dişinden yapılan bir karışım. Ayrıca diş hekimleri, bu dişleri bir arada tutabilmek için cıvatalar kullanmıştı. Tüm bu çaba ise Başkan’ın, eşi Mary Washingon‘ın yaptığı zencefilli çörekleri yiyebilmesi içindi…

Kaynak:
Mother Nature Network

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale