X

Günlük hayatta herkes tarafından hissedilen ama ismi bilinmeyen duygular

Çoğumuz gün içinde metroya binerken, işteyken, insanlarla sohbet ederken, bir restoranda yemek yerken ya da tek başımızayken genelde sadece “aklımızdan geçen herhangi bir düşünce” olarak algıladığımız çeşitli duygular hissediyoruz. Bu duygular bazen anlık olarak gelip sonrasında kaybolup giderken, bazıları yaşamımız boyunca bize eşlik edebiliyor. Muhtemelen sadece kendinize ait olduğunu düşündüğünüz bu duygular, aslında pek çok insanın hissettiği; sevgi, öfke, şefkat gibi ortak duyguların bir kesişim kümesi ve bu duyguların isim olarak karşılığı bizim dilimizde olmasa da dünyanın farklı dillerinde mevcut. İşte günlük hayatta herkes tarafından hissedilen ama ismi bilinmeyen duygular…

Opia

Opia

Daha önce hiç tanımadığınız biriyle sadece göz göze gelerek, ne olduğunu anlamadığınız bir gerginlik yaşadınız mı? İşte bu duygu durumunun adı opia. Aynı anda sizi hem savunmasız, hem de saldırıya açık hissettiren, birinin gözüne baktığınızda oluşan belli belirsiz ciddiyet durumu olarak tanımlanıyor. 

Jouska

Jouska

Başka biriyle gerçekleştirdiğiniz bir konuşma sonrasında kendinizi sık sık, ‘Keşke bunun yerine şunları söyleseydim.’ diyip kendi kendinize yeni baştan bir diyalog yaratırken buluyor musunuz? Günlük yaşamda insanlarla kurduğumuz iletişimde dile getiremediğimiz alternatif cümlelerin zihnimizde içsel bir diyaloğa dönüşmesi çoğumuzun sıkça karşılaştığı bir durum. Kafamızın içinde bir konu üstüne diyalog kurarak başka biri ya da kendi adımıza sürdürdüğümüz bu diyalogları fark ettiğimizdeyse jouska olarak isimlendirilen ilginç duyguyu deneyimliyoruz.

Astrophe

Astrophe

Çoğumuz yaşadığımız gezegen olan Dünya’nın ötesinde neler olduğunu merak ediyor ve görmek istiyoruz. Bu duygu durumunda gökyüzüne baktığımızda Dünya dışı yerleri hayal ediyor ve bunu hayal ederken aniden gelen bir hisle kendimizi adeta Dünya’ya hapsolmuş hissederek, klastrofobiye benzer bir sıkışmışlık hissi deneyimleyebiliyoruz. Astrophe de, dünyada kapalı kaldığını hissetmeye verilen isim olarak biliniyor. 

Sonder

Sonder

Gün içinde pek çok kez kalabalık ortamlarda bulunuyoruz. Bu ortamlarda hiç tanımadığımız yüzlerce, binlerce insanla aynı cadde üzerinde aynı yöne yürüyoruz, aynı yerlerde yemek yiyoruz, aynı araçları kullanıyoruz. Tüm bu insanların kendilerine ait günlük rotası, günlük rutinleri ve günlük endişeleri var. Sonder de diğer insanların da bizim gibi problemlerinin, günlük rutinlerinin olduğunu fark ettiğimizde yaşadığımız duyguyu tanımlamak için kullanılıyor.

Zenosyne

Zenosyne

Bazı günler zaman çok yavaş geçer, bazı günlerse zaman adeta akıp gider ve ne ara geçtiğini anlamayız. Fakat zenosyne bu hislerden biraz daha farklı. Zamanın gün geçtikçe çok daha hızlı aktığını hissediyorsanız işte o duygu durumuna verilen ad Zenosyne.

Catoptric Rristesse

Catoptric Rristesse

‘Bir süper gücünüz olsa bunun ne olmasını isterdiniz?’ sorusuna bazılarımız ‘Diğer insanların ne düşündüğünü bilmek isterdim.’ diye cevap verir. Fakat insanların sizin hakkınızda ne düşündüğünü bilmemek sizi üzüyorsa bu daha farklı bir durum. Başka insanların sizin hakkınızda iyi ya da kötü ne düşündüğü hakkında hiçbir fikrinizin olmamasının verdiği hüzne catoptric rristesse deniyor.

Chrysalism

Chrysalism

Yağmurlu ve kapalı bir havada, evimizin en sıcak köşesinde, elimizde sıcak bir içecekle birlikte, aylardır okumayı istediğimiz bir kitabı sonunda okuyabilmeyi, sevdiğimiz dizileri arka arkaya izlemeyi hangimiz sevmiyoruz? İşte yaşadığınız bu keyifli ana ait hissettiğiniz huzura benzer duygunun adı chrysalism.

Monachopsis

Monachopsis

Özgür ruh olarak adlandırdığımız insanların en büyük ortak özellikleri; kendilerini dünya üzerinde hiçbir yere ait hissetmiyor olmalarıdır. Bu insanlar gittikleri hiçbir yerde belli bir süreden daha uzun kalamaz. Genelde yalnız kalmayı tercih ederler, tek başlarına seyahat etmeyi severler ve yaşadıkları yerle manevi bir bağ kuramazlar. Bir yere ait olmama duygusu olan monachopsis, diğer duygu durumlarına göre daha kalıcı bir duygu olarak biliniyor.

Énouement

Enouement

Anlamlandırması epey zor olan bu duygu, bugünkü zamanda geldiğiniz noktayı, geçmişte gelecek endişesi duyan benliğinize anlatamamaktan ve geçmişte olduğunuz insanın kaygı, üzüntü, çaresizlik gibi olumsuz duygularını azaltamamaktan duyduğunuz burukluk hissini tanımlıyor. Énouement, zaman ilerledikçe işlerin yoluna girdiğini görmek ve geçmişteki size her şeyin yoluna gireceğini anlatamamaktan kaynaklı olan bir acıma ve üzüntü durumu olarak biliniyor.

Yu-Yi

Yu-Yi

En az ismi kadar ilginç fakat bir o kadar da yaygın olan bu duygu; yaşam boyunca her şeyi tıpkı yeni doğmuş bir bebek gibi beklentisiz, hafızasız ve kelimelerle tanımlamadan algılama tutkusu olarak biliniyor. Var oluşu ve şahit olduğumuz her şeyi “taze gözlerle” görme isteği olarak da adlandırılabilecek yu-yi, farkındalık konusunda paradigma değişikliği yaratabilecek kadar güçlü bir duygu.

Vellichor

Vellichor

Eski bir kitapçıya girdiği kendisini anda paralel bir evrene geçiş yapmış gibi hissedenler burada mı? Vellichor, özellikle ikinci el kitapların satıldığı, eski ve nostaljik kitapçılarda hissedilen melankoliyle karışık dalgınlık, düşüncelilik ve nostalji duygularını tarif etmek için kullanılıyor. 

Rubatosis

Rubatosis

Günlük yaşamda çoğu zaman bedensel duyumsamalarımızı fark etmemiz pek de alışık olduğumuz bir durum değil. Doğduğumuz andan itibaren bizimle olan bedensel duyumsamalarımıza karşı duyarsız hale geldiğimiz için, bu duyumsamaları fark ettiğimiz küçük anlarda tarif edemeyeceğimiz duygular yaşayabiliyoruz. Rubatosis olarak adlandırılan duygu da tam olarak bu ilginç hislerden biri ve kişinin kendi kalp atışını hissettiği anda, özellikle gece yatarken gelen ani çarpıntılarda hissettiği kaygı ve heyecan dolu rahatsızlık hissini tanımlamak için kullanılıyor.

Kenopsia

Kenopsia

Sokağa çıkma yasakları ve tam kapanmaların yaşandığı karantina döneminde İstanbul’un normalde en kalabalık olan caddelerinin bomboş görüntülerini izlediğinizde ne hissettiniz? Siz yaşadığınız duyguları tarif etmeye başlamadan önce biz söyleyelim: Kenopsia. Genellikle kalabalık ve insanla dolu olan bir yerin terk edilmiş gibi sessiz, sakin ve boş olduğunu görmenin yarattığı ürpertiye benzer his kenopsia olarak tanımlanıyor.

Mauerbauertraurigkeit

Mauerbauertraurigkeit

Bazen yalnız kalma isteğinizi abarttığınızı düşünüyor, hatta ‘Nasıl insanlardan bu kadar izole olmak isteyebilirim?’ diyerek kendinizi sorgularken buluyor musunuz? Mauerbauertraurigkeit sebepsiz yere hayatınızdaki insanları, en yakın arkadaşlarınızı, hatta ailenizi bile kendinizden uzaklaştırma, yalnız kalma, tüm insanlardan ayrışma, izole olma isteği ve dürtüsü olarak biliniyor. 

Vemödalen

Vemödalen

Çektiğiniz bir fotoğrafın benzerinin daha önce çekilmiş olması, giydiğiniz kıyafetleri başka birinin üstünde görmek, uzun zamandır hissettiğiniz, sadece kendinizin hissettiğini düşündüğünüz ancak adlandıramadığınız tuhaf duyguların aslında bir adının olduğunu öğrenmek size kendinizi nasıl hissettiriyor? Vemödalen, her şeyin daha öncede başka birileri tarafından yapılmış ya da keşfedilmiş olmasından dolayı duyulan özgün olamama korkusunu tanımlıyor.

Anecdoche

Anecdoche

Anecdoche kelimesi özellikle çok kalabalık ortamlarda herkesin bir şeyler hakkında konuşup kimsenin birbirini dinlemediğini fark ettiğimiz an hissettiğimiz anlamsızlık hissiyle karışık duyguyu tanımlamak için kullanılıyor.

Ellipsism

Ellipsism

Geleceğin nasıl olabileceğiyle ilgili tahminler yürütürken ya da görmeye ömrünüzün yetmeyeceği zamanlarla ilgili öngörüler paylaşılırken kendinizi nasıl hissediyorsunuz? Tarihin ileriki dönemlerinde neler yaşanacağını, nelerin değişeceğini hiçbir zaman bilemeyecek olmanın yarattığı hüzün ve çaresizlik hissi ellipsism olarak adlandırılıyor.

Kuebiko

Kuebiko

Adını Japon mitolojisinde geçen bir hikayedeki korkuluk karakterinden alan kuebiko, şiddet ve korku içeren olayları deneyimledikten ya da şahit olduktan sonra hissedilen yorgunluk, bitkinlik ve tükenmişlik halini tanımlamak için kullanılıyor.

Lachesism

Lachesism

Oldukça ilginç bir ruh halini tanımlayan lachesism; tsunami, deprem, uçak kazası, yangın gibi felaket olarak adlandırılabilecek bir durum yaşama ve bu durumdan bir şekilde kurtulabilme, tek kurtulan olabilme arzusunu ifade etmek için kullanılıyor. 

Exulansis

Exulansis

Çoğumuz için oldukça tanıdık duygulardan biri olan exulansis, bizi çok heyecanlandıran, çok üzen ya da çok duygulandıran bir olayı anlatırken, karşımızdaki kişiden beklediğimiz tepkiyi alamadığımız ya da karşımızdaki kişinin ilgisini çekmediğini hissettiğimiz anda tüm hevesimizin kaçmasını ve bu nedenle de konuyu değiştirme eğilimimizi ifade ediyor.

Adronitis

Adronitis

Adronitis, yeni tanıştığınız biriyle geçirdiğiniz zaman boyunca, onu gerçek anlamda tanımanın ve anlamanın ne kadar fazla zaman alacağını fark etmenin yavaş yavaş çoğalttığı hüsran ve hayal kırıklığı duygusu olarak tanımlanıyor. 

Ruckkehrunruhe

Ruckkehrunruhe

Tatil dönüşlerinde üzerimize karabasan gibi çöken ve çaresiz, üzgün, gergin hissetmemize neden olan, hepimiz için bir yerlerden tanıdık olan o tuhaf duygu ruckkehrunruhe olarak adlandırılıyor. Özellikle uzun süreliğine gittiğimiz ancak çok güzel geçtiği için çok hızlı geçtiğini hissettiğimiz tatil zamanlarından sonra bu duygu çok daha yoğun deneyimleniyor.

Nodus Tollens

Nodus Tollens

Son derece güçlü ve başa çıkması da bir o kadar zor duygulardan biri olan nodus tollens, kişinin yaşamında sadece bazı şeyleri değiştirmesinin ötesinde, bir anda tüm yaşam tarzını anlamsız ya da mantıksız bulması ve yaşamını kökünden değiştirmek istemesini tanımlamak için kullanılıyor. Genellikle yaşamın ileri evrelerinde ortaya çıkma eğiliminde olan bu duygu, yaşanan pişmanlıklar, kişinin içinde ukte kalan şeyler ya da keşkeler biriktikçe daha da yoğun hale geliyor.

Onism

Onism

Aynı anda birden fazla yerde olabilmeyi ya da ışınlanarak hızlıca yer değiştirebilmeyi ister miydiniz? Pek çok insanın fantezi dünyasında yer alan bu düşüncenin kaynağı onism duygusundan geliyor. Onism, aynı anda pek çok yerde olamamanın, tek bir anda tek bir yerde olabilmenin, bedene sıkışıp kalmış gibi hissetmenin ve ruhun hareket özgürlüğünün bedenle kısıtlanmış olmasının verdiği hayal kırıklığı ve sıkışmışlık hissini tanımlamak için kullanılıyor.

Liberosis

Liberosis

Hayatı ‘Bir elimde cımbız, bir elimde ayna, umurumda mı dünya!’ tadında yaşayanlar burada mı? Hayattaki olayları, durumları ve diğer insanları umursamamanın yarattığı özgürlük, bağımsızlık ve rahatlık hislerini tanımlamak için kullanılan liberosis duygusu; gündemi takip etmemenin, dünyada olup bitenden haberdar olmamanın ve bilmemenin muhteşem hafifliğini tanımlıyor. Bu aralar sizce de hepimizin bu duyguyu hissetmeye biraz ihtiyacı yok mu?

Altschmerz

Altschmerz

Bazen ne yaparsanız yapın hayatın monotonluğundan kurtulamadığınızı ve sürekli aynı problemlerin etrafında dönüp durduğunuzu fark ettiğinizde kendinizi nasıl hissediyorsunuz? Kişinin yaşamı boyunca sürekli aynı sorunları yaşadığı ve hiçbir şeyi değiştiremediğini hissettiği noktada yaşadığı bezginlik, yorgunluk ve tükenmişlik hissi altschmerz olarak tanımlanıyor.

Occhiolism

Occhiolism

Dünya ve yaşam hakkında muhtemelen hiçbir anlamlı sonuç çıkaramayacağınızın, yani bakış açınızın küçüklüğünün farkındalığına vardığınızda yaşadığınız duygu occhiolism olarak adlandırılıyor. İnsanın eşsiz ve biricik olmasının, yaşamının bir benzerinin daha olmayacağının yarattığı büyüklük hissiyle tutarsız olan ‘evrenin büyüklüğüne kıyasla bir toz tanesi kadar olma’ durumu occhiolismin ortaya çıkmasının en önemli nedeni. 

Hepimizin hissettiği ancak tanımlayamadığı bu duygulara verilmiş özel isimlerin olduğunu görmek hiç şüphesiz rahatlatıcı bir his, fakat tabii işin bir de algıda seçicilik boyutu var. Duyguları tanımlayabildiğimiz zaman onları daha sık hissedebiliyor ya da hissettiğimizi daha sık fark eder hale gelebiliyoruz. Siz siz olun, ne hissederseniz hissedin, duygularınızı kontrol edebilmek için akıl ve mantığı elden bırakmayın.

İlginizi çekebilir: Hissettiğimiz fakat tanımlayamadığımız 10 ilginç duygu

Kaynaklar: Matador Network, Filoji.com, Soulspottv.com

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Hayatın küçük tatlı sürprizlerini L’Occitane Almond Shower Oil ile yakalayın

Hayat, beklenmeyen güzelliklerle dolu bir dans gibi; eğer görmeyi, fark etmeyi bilirsek hayatın şaşırtıcı güzellikteki tatlı anlarını sık sık yakalayabiliriz. Bazen uzun zamandır görmediğimiz bir arkadaşımızla yolda karşılaştığımız, bazense tatlı bir yağmurun ardından çıkan gökkuşağını gördüğümüz o ‘an’da gizli olabilir mutluluk. Bu, beklenmedik ama her zaman iyi hissetmemizi sağlayan hoş sürprizler, hayatın şaşırtıcı güzellikteki anlarından yalnızca birkaçı olsa da tüm gün yüzümüzü güldürmeye yetebilir.



Yakalamak için istekli olursak hayatın monoton akışına biraz olsun ara vermemizi sağlayan ve yaşamın ne kadar büyüleyici olduğunu hatırlatan pek çok tatlı sürpriz bulabiliriz. Tıpkı L’Occitane Almond Shower Oil’in su ile buluştuğunda yağ kıvamından köpüğe dönüşen sürprizli formu gibi.

Sürprizlerle dolu keyif veren bir deneyim

Mutluluk veren, keyif dolu ve sürprizli anlar dediğimizde şüphesiz ki kendimize ayırdığımız zamanların önemi ve yeri çok büyük. Çünkü, günlük hayatın koşturması içerisinde kendimizi şımartabildiğimiz, bedenimizin ve zihnimizin ihtiyaçlarını karşılayabildiğimiz bu özel anlar, monotonluğun içinden bize göz kırpan küçük sürprizler gibi. Özellikle de kişisel bakım ritüellerini taçlandıran L’Occitane Almond Shower Oil ile sürprizlerin hiç sonu yok. Bu özel duş bakım yağı, suyla buluştuğu anda değişen formu ile bize sıradan görünen anları bile özel kılan küçük sürprizler sunuyor.

Almond Shower Oil’in içeriğindeki badem yağı, su ile birleştiğinde anında yoğun keyif verici bir köpüğe dönüşüyor, bize de tatlı küçük sürprizlerle dolu dokunuşların cildimizde bıraktığı o yumuşacık etkinin keyfini sürmek kalıyor. Tabii, o tatlı ve küçük sürprizler Badem Duş Yağı’nın yalnızca köpüren özel formülünde saklı değil, kokusu da bambaşka bir heyecan.

Kokuların duyuları harekete geçiren büyülü dünyası

Bazen sizin de bir kokunun esintisiyle geçmişe doğru kısa bir yolculuğa çıktığınızı hissettiğiniz oluyor mu? Kabul edelim, hayatın içindeki tatlı sürprizli anlarda kokuların da etkisi oldukça büyük. Belki çocukluğunuzdan keyifli bir anı hatırlatan nostaljik bir koku, belki gençliğinizde kullandığınız eski bir parfümün rüzgarla karışmış hali, belki de taze biçilmiş çimlerin havada dağılan dansı… Kokular da sürprizli anların başrol oyuncusu olabiliyor.



Tıpkı, Almond Shower Oil’in tatlı bademin mis kokusunu cildimizde bırakması gibi. Üstelik vegan içeriği ile tüm cilt tiplerine de uygun olan bu bakım yağı, duyuları harekete geçiren büyülü bir dünyanın da kapısını aralıyor. Hayatın bitmeyen telaş ve karmaşasında her şeyden biraz da olsa uzaklaşıp, o büyülü dünyaları keşfetmek hepimizin ihtiyacı değil mi? Daha fark edilmeyi bekleyen onca tatlı sürpriz varken…

Şaşırtıcı üçlü etki

Köpüren özel formül, büyülü dünyalara açılan mis badem kokusu, tabii bir de şaşırtıcı üçlü etki. L’Occitane Almond Shower Oil ile hayatın sürprizlerle dolu anlarını yakalamak çok kolay. Özel vegan formülü, cildi hem temizliyor hem nemlendiriyor hem de onarıyor. Bu üç etkiyi bir arada bulabilmek de en tatlı sürprizlerden biri.

Badem Duş Yağı, özel köpük yapısı ile cildi temizliyor, içeriğindeki omega 6 ve 9 bakımından zengin tatlı badem yağı ve üzüm çekirdeği yağı ile ilk kullanımda nemlendirme etkisi sağlıyor ve cildi besleyerek ışıl ışıl bir görünüme kavuşturuyor.

Elbette, hayatta daha yakalanmayı bekleyen pek çok şaşırtıcı tatlı an var. Bazıları, bir anda karşımıza çıksa da bazen de bu anları biz yaratabiliriz. Bakım rutinlerimize L’Occitane Almond Shower Oil’i eklemek, tanımadığımız birine iltifat etmek ya da sevdiğimiz birine uzun zamandır istediği bir şeyi satın almak, hayatımızda o tatlı sürprizleri artırmaya ve yaşamın keyfini doyasıya çıkarmaya yardımcı olabilir.

Hiç vakit kaybetmeden birinden başlamak istiyorsanız hemen tıklayıp sürprizlerle dolu L’Occitane Almond Shower Oil dünyasını keşfedebilirsiniz.



Sıra dışı bir gelecek: Otomobil dünyasında bizi neler bekliyor?

Teknolojinin, yapay zekanın ve çevre bilincinin hızla geliştiği günümüzde otomotiv dünyası da bu gelişmelerden geri kalmıyor ve inovasyonlarla ve merakla dolu bir sektöre dönüşüyor. Son yıllarda elektrikli araçlar, otonom sürüş özellikleri, akıllı yol çözümleri gibi konularla pek çok gelişime imza atan otomobil dünyasında gelecekte bizi daha nelerin beklediği büyük bir merak konusu. Hepsi çok heyecan verici olsa da en çok merak edilen sorulardan ve benim de heyecanla beklediğim gelişmelerden biri; uçan arabaların hayatımıza girip girmeyeceği 🙂 Uçan arabalar yakın zamanda hayatımıza dahil olur mu bunu bilmiyorum ama otomotiv endüstrisinin geleceği hakkında kendi perspektifimden ele alacağım pek çok konu var. Gelin, benim de bir parçası olduğum bu sıra dışı gelecekte bizi neler bekliyor olabilir birlikte bakalım.



Elektrikli otomobillerin hızlı yükselişi

Geçtiğimiz yıllarda pek çok otomobil markası, yakın gelecekte elektrikli araç üretimine ağırlık vereceğini açıklamıştı, hatta dünya çapında tamamen elektrikli araç üretimine geçmeyi planladığını belirten markalar da var. Elektrikli araçların hayatımıza dahil olması çok yeni bir gelişme olmasa da yaygınlaşması ve popülerliğinin artması son zamanlarda daha bir artış gösterdi. Gelecekte de elektrikli araçların üretiminin ve kullanıcısının artması sektörünün en beklenen gelişmeleri arasında.

Bildiğiniz gibi ben de elektrikli otomobil tutkunlarından biriyim ve sık sık sizlerle Instagram hesabımdan %100 Elektrikli Ford Mustang Mach-E ile olan maceralarımı paylaşıyorum 🙂 Konumuza dönecek olursak; fosil yakıt tüketimini azaltmak ve karbon emisyonlarını düşürmek için ülkelerin elektrikli araç kullanımına yönelik teşviklerini artırması da beklenenler arasında. Ayrıca, batarya teknolojisinde yeni ilerlemeler, elektrikli araçların menzillerinin artırılması, şarj altyapılarının geliştirilmesi de yine yakın gelecekte bizimle olacağa benziyor.

Sürdürülebilir ve çevre dostu çözümler

Elektrikli araçların yükselişi, otomobil dünyasının geleceğinde beklenen tek çevreci haber değil. Doğa dostu yaklaşımlar ve sürdürülebilir çözümlerle dolu yenilikler de ufukta. Pek çok sektörün son yıllarda önemli bir gündem maddesi haline gelmiş olan çevre bilinci, otomotiv dünyası için de önemli bir konu. Geri dönüştürülmüş malzemelerden üretilen iç dizayn ekipmanları, doğa dostu kumaşların kullanımı, üretim aşamasında yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı, daha az karbon salımı yapan motor teknolojileri ve daha nice gelişme, otomotiv dünyasının beklenenleri arasında.

Sektörde yeşil devrim adını verebileceğimiz daha pek çok gelişmenin damga vurması da olası. Araçların iç tasarımdan üretim süreçlerine kadar geniş bir yelpazede sürdürülebilir çözümler, otomobillerin gelecekteki dünyasını ve tabii ki dünyamızı taçlandıracak gibi. Bir çevreci olarak hızla yaygınlaşmasını görmek istediğim gelişmelerden birisi kesinlikle sürdürülebilir çözümler.

Otonom sürüş özelliklerinde ilerlemeler

Ve tabii ki otonom sürüş özelliklerinden bahsetmemek olmaz. Beni belki de en çok heyecanlandıran konulardan bir diğeri. Hani şu sürücüsüz giden otomobiller var ya, işte tam da onlardan bahsediyorum. Yakın bir gelecekte belki de araçların şoför koltukları hep boş kalacak. Olamaz mı? Bu, çok gerçekçi bir senaryo olmasa da şu an için benzer senaryolarla sık sık karşılaşacağız gibi. Çünkü pek çok dünya devi otomobil ve teknoloji firması, otonom araçlar alanında büyük yatırımlar yapıyor. Ancak, tam otonomiye ulaşmak için biraz daha geleceği beklemek gerekecek. Çünkü birtakım zorlukları aşabilmek için yeni teknolojilerin geliştirilmesi bekleniyor.

Özellikle büyük şehirlerdeki yoğun ve karışık trafik senaryoları, yasal düzenlemeler, kişisel hakların korunması, uygun yol ve altyapı çalışmalarının tamamlanması gibi pek çok faktör var. Yine de bu konudaki çalışmaların hız kazanması ve otonom sürüşün farklı seviyelerinin piyasaya sürülmüş olması, otonom sürüş teknolojilerinin potansiyelini gösteriyor. Gelecekte tam otonom seviyeye de erişilmesi mümkün.



Otonom özelliklerin yanı sıra farklı sürüş modları da ufukta. Hatta, ben şimdiden %100 Elektrikli Ford Mustang Mach-E  ile bu modları deneme fırsatına sahibim 🙂 Mustang Mach-E, sürüş deneyimini kişisel isteklere göre uyarlıyor; Aktive, Whisper ve Untamed modları sayesinde motor seslerini, ortam aydınlatmasını ve hatta aracın tepki verme hızını kişiselleştirmek mümkün. 

Akıllı şehirlerin kurulması

Otonom sürüş özellikleri, farklı sürüş modları, otomobil ve yapay zeka teknolojisindeki gelişmeler, yalnızca bireysel kullanımla sınırlı kalmayacak muhtemelen. Ve önemli bir toplumsal gündem haline de gelecek. Bu da akıllı şehirler gibi bir konseptin hayatımıza girmesi anlamını taşıyabilir. Şehirlerin, otomobillerin geleceği ile ne ilgisi var ki diye düşünmeye başlamadan hemen araya gireyim. Eğer başta otonom sürüş özellikleri olmak üzere otomobiller kendi başlarına -bir sürücünün aracı sürmesine ihtiyaç kalmaksızın- yolda gidebilecekse, bu şehirlerin de birtakım düzenlemelerden geçmesi anlamını taşıyor. Yollardaki alt yapı çalışmalarının bu doğrultuda düzenlenmesi, akıllı şarj istasyonlarının kurulması ve otonom araçların kendi kendini şarja takabilmesi için uygun çevresel yapılanmaların tamamlanması gibi pek çok gelişmeyi de beraberinde getirebilir. Belki de gelecekte şehirlere akıllı taksi durakları kurulacak ve birtakım mobil uygulamalar üzerinden bağlantıya geçilebilecek.

Sosyal dünya ile bağlantı sağlayan araç özelliklerinin geliştirilmesi

Bir düşünelim; otomobiliniz size en yakın kafeyi önerse ya da zevkinize uygun bir restoranda sizin için rezervasyon yaptırsa, nasıl olur? Ya da arkadaşlarınızla buluşma ayarlasa, arabaya bindiğinizde en sevdiğiniz dizinin kaldığınız bölümünü başlatsa? Siz keyifle buluşmalarınıza hazırlanırken veya dizinizi izleyip, müziğinizi dinlerken sizi istediğiniz yere götürse? Yani adeta bir eğlence merkezine dönüşse? Tüm bunlar, yakın gelecekte hayallerimizi süslemenin ötesine geçebilir. Bağlantılı araçlar, yani kendi internet erişimi olan ve verileri başka cihazlarla da paylaşabilen araçlar, otomobil dünyasının belki de gelecekte en çok parlayan yıldızı olabilir. Yalnızca yolculuk vadetmenin ötesinde bağlantılı araçlar, adeta kişisel mobil cihazlarımıza dönüşebilir.

Çoğu macerama tanıklık ettiğiniz Ford Mustang Mach-E de adeta benim eğlence merkezim. Araç içi iletişim ve eğlence sistemi olan Ford SYNC 4A ile konuşma, ses tanıma, kablosuz akıllı telefon entegrasyonu, sezgisel 15,5″ dokunmatik ekran ve çok daha fazlasını deneyimleyebiliyorum. Halihazırda gelişmiş teknolojinin keyfini sürebiliyor olsam da gelecekte bağlantılı araçlar bizi daha pek çok özelliği ile şaşırtacak diyebilirim.

Kısacası, otomobil dünyasının sıra dışı geleceğinde bizi bekleyen yepyeni heyecanlar var. Uçan arabalar yalnızca filmlerin unutulmaz bir parçası olarak mı hafızalarımızda kalır yoksa gerçekten de hayatımıza dahil olur mu bilinmez ama kesin olan bir şey varsa o da otomobil dünyasının hiç olmadığı kadar yenilik dolu olduğu. Kim bilir belki bir gün gökyüzünde bulutların arasında sıkışıp kaldığım bir trafikteyken size yazarım 🙂 Daha fazlası için yazılarımı ve Instagram hesabımı takip etmeyi unutmayın.

İlginizi çekebilir: Virtual Influencer’lar: Kim bu sıra dışı influencer’lar? Takip etmeniz gerekenler?



Güne lezzetli bir başlangıç için kahvaltılık tarifler

Ne demiş şair; kahvaltının mutlulukla bir ilgisi olmalı. Sizce de öyle değil mi? Günün ilk öğününün, bize gün boyu yetecek kadar neşe ve enerji kaynağı olması gerekmiyor mu? İster sabahın çok erken saatlerinde ister öğlene yakın olsun, fark etmez; günün ilk öğünü her zaman çok önemli. Çünkü günün geri kalanını etkileyen, o günün ne kadar kaliteli bir gün olduğunu belirleyen en önemli faktörlerden biri; güne neler yiyerek başladığımız…



Ancak hepimiz biliyoruz ki, klasik kahvaltı tarifleri zamanla sıkıcı hale gelebiliyor. Yumurta, peynir, zeytin güzel bir başlangıç olsa da her gün aynı şeyleri yemek hayatlarımızda monotonluk yaratabiliyor. Dolayısıyla biraz daha yaratıcı alternatiflere ihtiyacımız var. Ama bir yandan da yoğun tempomuza ayak uydurabilmek için pratik ve besleyici olmalı. Tabii lezzetten de ödün vermek olmaz. İşte tam da bu noktada lezzeti ile, pratikliği ile, besleyiciliği ile kahvaltıların yıldızı müsli karşımıza çıkıyor. İşte müsli kullanarak hazırlayabileceğiniz lezzetli ve sağlıklı kahvaltılık tarifler:

Müslili Ekmek

Eğer kahvaltıda değişiklik yapmak ve lezzet ile besleyici değeri bir arada sunan bir alternatif arıyorsanız, müslili ekmek tam size göre. Klasik ekmek tariflerine göre çok daha zengin ve doyurucu bir seçenek sunan bu kahvaltılık tarifi, aynı zamanda çok daha lezzetli, çok daha eğlenceli. Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli’nin içeriğindeki kızılcık, kuru üzüm, elma ve marakuyalı özel karışım sayesinde enerjik bir sabaha doyurucu dilimlerle merhaba diyebilirsiniz.

Malzemeler:

Hamuru için:

  • 1 su bardağı Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli
  • 2-3 tatlı kaşığı Dr. Oetker Aktif Maya
  • 0,5 çay bardağı süt
  • 4-4,5 su bardağı un
  • 0,5 çay bardağı toz şeker
  • 1 su bardağı ılık süt
  • 1 yumurta
  • 100 gram yumuşak margarin

Üzeri için:

  • 2-3 yemek kaşığı Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli
  • 1 yemek kaşığı su

Hazırlanışı:

  • Mayayı bir kaseye alın ve üzerine yarım çay bardağı ılık sütü ilave edin. Kaşık ile birkaç kez karıştırıp 10-15 dakika bekletin.
  • Unu derin bir kaba eleyin ve üzerine beklettiğiniz mayayı ilave edin. Toz şeker, süt, yumurta ve margarini ilave edip iyice yoğurun. Üzerini kapatıp ılık ortamda 40-45 dakika bekletin.
  • Süre sonunda mayalanan hamura 1 su bardağı meyveli müsliyi ekleyin ve yoğurun. Hamuru yuvarlayıp pişirme kağıdı serilmiş fırın tepsisine alın. Üzerine su sürüp meyveli müsli serpin ve 20 dakika bekletin.
  • Fırını belirtilen dereceye ayarlayıp ısınması için önceden açın. (Alt-üst pişirme: 170 °C, Turbo pişirme: 160 °C)
  • Hamurun üzerini keskin bıçak ile 3-4 yerinden 1 cm derinliğinde kesin ve 25-30 dakika pişirin.
  • Fırından çıkarıp soğutun. Dilimleyerek servis yapın.

Çikolatalı Çıtır Smoothie Bowl

Kahvaltıda kendinizi şımartmak ve güne ‘bomba’ gibi başlamak istiyorsanız, tatlı bir kahvaltılık tarifi tam size göre olabilir. Çıtır tahıl ve çikolata parçacıkları içeren Dr. Oetker Vitalis Sütlü-Bitter Çikolatalı Çıtır Müsli ile çok pratik ve çok lezzetli bir kahvaltılık bowl hazırlayabilirsiniz.

Malzemeler:

  • 2 yemek kaşığı Dr. Oetker Vitalis Sütlü-Bitter Çikolatalı Çıtır Müsli
  • 1 adet olgun muz
  • ½ avokado
  • 1 yemek kaşığı kakao tozu
  • 1 su bardağı badem sütü

Hazırlanışı:

  • Olgun muzu, avokadoyu, kakao tozunu ve badem sütünü blender’a alın. Pürüzsüz bir kıvam alana kadar yüksek hızda karıştırın.
  • Elde ettiğiniz smoothie karışımını bir kaseye aktarın ve kahvaltılık bowl için tabanı hazırlayın.
  • Smoothie tabanın üzerine çıtır çıtır Dr. Oetker Vitalis Sütlü-Bitter Çikolatalı Çıtır Müsli’yi ekleyin. Ve harika kahvaltı kaseniz hazır.

Portakallı Muzlu Müslili İçecek

Kahvaltılarınızı bir sonraki seviyeye taşımaya hazırsanız, Dr. Oetker Vitalis Bal Bademli Çıtır Müsli ile tanışın. Bu benzersiz müsli, sadece lezzetiyle değil, aynı zamanda sağlık açısından sunduğu faydalarla da kahvaltılarınızın vazgeçilmezi olmaya aday. Hem lif hem de Vitamin B1, demir ve magnezyum gibi önemli besin öğeleri açısından zengin olan bu müsli ile harika bir kahvaltılık içecek hazırlayabilir, güne başlarken ihtiyacınız olan enerjiyi ve besinleri alabilirsiniz:



Malzemeler:

  • 50 g Dr. Oetker Vitalis Bal Bademli Çıtır Müsli
  • 1 poşet Dr. Oetker Şekerli Vanilin
  • 2 adet muz
  • 2-3 dilim ayıklanmış ve zarları çıkarılmış portakal dilimleri
  • 2 su bardağı buzdolabında soğutulmuş süt
  • 2 yemek kaşığı bal

Hazırlanışı:

  • Muzları soyup iri parçalara kesin ve mutfak robotuna alın.
  • Üzerine portakal dilimleri, süt, bal ve şekerli vanilini ilave edip meyveler ezilinceye kadar karıştırın.
  • Hazırladığınız içeceği bardaklara alın. Üzerlerine çıtır müsliyi ekleyip kaşık ile karıştırın.
  • Buzdolabında 30 dakika bekletip servis yapın.

Meyveli Mini Kahvaltılık Muffin

Güne başlarken modunuzu yükseltecek, enerjinizi yerine getirecek ve ihtiyacınız olan besin öğelerini almanızı sağlayacak ve tüm bunları yaparken de eğlenceli bir hale çevirecek muffinlere kim hayır diyebilir ki… Siz de demezseniz, Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli ile harika bir kahvaltılık hazırlayabilirsiniz.

Malzemeler:

  • ½ su bardağı Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli
  • 1 paket Dr. Oetker Hamur Kabartma Tozu
  • 1 su bardağı tam buğday unu
  • 2 yemek kaşığı bal
  • ½ su bardağı süt
  • 1 yemek kaşığı tereyağı
  • 1 adet yumurta
  • 1 adet mini muffin tepsisi

Hazırlanışı:

  • Fırını 180 derecede önceden ısıtın ve mini muffin tepsisini yağlayın.
  • Bir kasede tam buğday unu, Dr. Oetker Vitalis Multi Meyveli Çıtır Müsli ve kabartma tozunu karıştırın.
  • Başka bir kapta süt, eritilmiş tereyağı ve yumurtayı çırpın. Islak malzemeleri kuru malzemelerin üzerine dökün ve karıştırın.
  • Hazırladığınız kek harcını mini muffin kalıplarına eşit miktarda bölün. Her bir kalıbı üçte iki oranında doldurmanız yeterli olacaktır, böylece kabardığı zaman da yeteri kadar alan kalacaktır.
  • Yaklaşık 20 dakika kadar pişirdikten sonra fırından çıkarın, birkaç dakika beklettikten sonra servis edebilirsiniz.

Bonus: Çabasız ve lezzetli kahvaltılar

Eğer daha hızlı bir şekilde lezzetli, pratik ve doyurucu kahvaltılık tarifler hazırlamak istiyorsanız, fazla çaba harcamadan da eğlenceli kahvaltılar yapabilirsiniz. Müslinizi ister sütle ister yoğurtla karıştırın; üzerine meyve, bal, biraz da kuruyemiş ekleyin ve voila! Enfes kahvaltınız hazır… Ama bir dakika; zaten eklenmişi var 🙂 Dr. Oetker Vitalis’in lezzetli, doyurucu ve sağlıklı dünyası ile klasik kahvaltılar yerine daha enerjik tariflerle güne başlayabilirsiniz.

Sağlıklı ve dengeli beslenmeyi, ‘sıkıcı’ kalıplardan çıkarmak ve her güne büyük bir neşe ile başlamak istiyorsanız Dr. Oetker Vitalis, kahvaltılarınızın vazgeçilmezi olacak. Üstelik sadece kahvaltılarınızın da değil; ara öğünlerinizde de lezzetli atıştırmalıklar olarak tüketebilirsiniz. Bu çıtır lezzetler, gününüzün her saatine enerji ve neşe katacak!

Siz de Dr. Oetker Vitalis’Dr. Oetker Vitalis’Dr. Oetker Vitalis’in Multi Meyveli Çıtır Müsli, Bal Bademli Çıtır Müsli ve Sütlü-Bitter Çikolatalı Çıtır Müsli çeşitlerinden dilediğinizi seçebilir, güne en sevdiğiniz lezzetle harika bir başlangıç yapabilirsiniz.

*Bu yazı Dr. Oetker katkılarıyla hazırlanmıştır.



İlgili Makale