X

Güne zinde başlamak için 5 öneri

Güne zinde başlamak

Havanın güneşli olması, sabah sporu, kahvaltı… Bu ve bunun gibi bir çok durum ve aktivite, bireylerin yeni uyandıkları güne daha üretken ve mutlu olarak devam edebilmelerini sağlar. Bir çoğumuz sabah uyanmakta zorluk çektiğimiz için, işe gitmek üzere uyandığımızda güne düşük bir enerjiyle başlıyor ve bu negatif enerji, gün içinde yaptığımız tüm işleri olumsuz yönde etkiliyor.

Peki, güne zinde ve yüksek bir enerjiyle başlamanın yöntemleri neler? Kişilerin sabah uyandıklarında güne yorgun ve isteksiz başlamaları nasıl önlenebilir?

Uplifers olarak güne zinde başlamanıza yardımcı olabileceğini düşündüğümüz 5 öneriyi sizler için derledik;

1. Magnezyum alımınızı arttırın

Diyet yaparken dengeli beslenmek, vitamin ve mineral alımınızın eksiksiz olduğundan emin olmanızla ilgilidir. Eğer diyet sırasında kendinizi yorgun ya da halsiz hissediyorsanız, bunun sebebi büyük bir ihtimalle aldığınız magnezyum miktarının yetersiz oluşu.

Agriculture’s Human Nutrition Research Center’da yapılan bir araştırmanın sonuçlarına göre, magnezyum eksikliği olan kadınların dengeyi yakalayana kadar kalp atışlarında hızlanma yaşanıyor ve fiziksel aktivite sırasında daha fazla oksijene ihtiyaç duyuyorlar. Vücutlarının magnezyum miktarını dengelemek için ekstra efor sarf etmesi, yorgunluk ve bitkinlik gibi belirtilerle sonuçlanabiliyor.

Günlük alınması gereken magnezyum miktarı kadınlar için 320 miligram, erkekler içinse 420 miligram olarak belirtiliyor. Gün içinde diyetinize bir avuç fındık ve badem  ekleyerek, tam tahıllı besin tüketimini arttırarak ya da daha fazla balık yiyerek magnezyum alımınızı arttırabilirsiniz.

2. Yürüyüş yapın

Yorgun ve bitkin hissettiğinizde hareket etmenin sizi daha fazla yoracağını düşünseniz de, bilimsel veriler bunun tam tersini söylüyor. Uzmanlar, fiziksel aktivitedeki artışın (özellikle yürüyüş) enerjiyi arttırdığını söylüyor.

American Heart Association ‘Choose To Move’ (Hareketi Seç) programı bilimsel danışmanı Dr. Rita Redberg, ‘Yürümeyi seviyorum çünkü ekipman ve alan açısından yapılabilecek en kolay spor.’ diyor.

Ayrıca, California State University’de Robert Thayer tarafından yürütülen bir araştırmaya göre, 10 dakikalık bir yürüyüş enerjinizi arttırmakla kalmıyor, aynı zamanda etkilerin 2 saate kadar devam etmesine yardımcı oluyor.  3 hafta boyunca düzenli olarak yapılan 10 dakikalık yürüyüşlerden sonra, bireylerin enerji seviyelerinde kalıcı bir artış gözleniyor.

 3. Uykunuzu alın

Yapılan araştırmalar, fazla bilginin ve beyni zorlamanın, enerji seviyesini düşüren en önemli etmenlerden biri olduğunu gösteriyor. National Institutes of Mental Health’te yürütülen çalışmalar, yorgunken yapılacak 60 dakikalık güçlü bir uykunun fazla bilgi alımından kaynaklanan olumsuz etkileri azaltmakla kalmayıp, bu bilgilerin kalıcı olmasında da oldukça etkili olduğunu gösteriyor.

4. Tam tahıllı ve şekersiz yiyecekleri tercih edin

Buradaki amaç kan şekerini dengede tutarak vücudun şeker dengeleme sırasında harcayacağı enerjiyi minimuma indirmek. Şekerli bir yiyecek tükettiğinizde kan şekerinizde ani bir yükseliş meydana gelir ve bir anda enerji yüklendikten bir süre sonra kendinizi aşırı derecede yorgun hissedersiniz.

Tam tahıllı besinler kan şekerindeki bu artışın yavaş ve tutarlı olmasına yardımcı olur. Böylelikle enerji seviyeniz korunur ve sürekli dengede olur.

American Journal of Clinical Nutrition’da yayınlanan bir araştırmaya göre, tam tahıllı besinleri tüketmek vücudun insüline olan hassasiyetini düşürüyor.

5. Vitamin alımınıza dikkat edin

Özellikle turuncu ve kırmızı meyvelerde yoğun olarak bulunan ve vücutta düzenleyici göreve sahip olan C vitamini, enerji seviyenizin korunmasında ve düzenlenmesinde oldukça önemli bir etkiye sahip.

 

En doğru bitkilerin en doğru oranda bir araya getirilerek geliştirilen Doğadan 9’lu çay, Doğadan 7 otlu ve Doğadan Yeşil Çay çeşitleri, içeriğindeki yeşil çay ve mate gibi bitkilerin canlandırıcı desteğiyle keyifli ve zinde bir yaşam tarzı için önerilebilir.

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale