X

Görünenin ötesi ışık: Kederleri özgür bıraktığınızda sizi aydınlık karşılayacak

Bir civcivin büyüyüp, gelişebilmesi için yumurtasından çıkması gerekir. Eğer kabuğunu kıramaz ve oradan çıkamazsa ölür, aynı şekliyle kalır veya diğer canlılara yem olur.

Sürekli genişleyen, gelişen, değişen ve aynı şekilde kalmadan devam eden bir dünyada yaşıyoruz. Farklı boyutların, algıların, frekansların aynı anda yaşandığı bir dünyada. Ne kadar kabuğumuzdan ve saklandığımız yerden çıkarsak o kadar hayatla uyum içinde dans ederiz. Ne kadar kabuğumuzda kalırsak, o kadar dışarıdan oyunu oynayanları izleriz ve değişmeyecek olana yorumlar yaparız. Yani geçmiş deneyimlere. Olan bitene…

Debbie Ford ne güzel söylemiş “karanlığı arayanların aydınlık yanı” diye. Karanlıkta durursan, ışığı göremezsin. Onu görebildiklerine yansıtamazsın. Burada Karanlıktan kastım olana, duygulara, düşüncelere, davranışlara, acıya, kedere, geçmiş deneyimlere, egoya, tanımlara ve anlamlara tutunmaktır. Onları yok saymaktır.

İçerisi ne kadar karanlıksa o kadar karanlığı yansıtırsın hayata.

Oysaki ışık, güç hakikatten gelir. Birlikten gelir.

Işık, bir geçiştir. Tutunmamak ve her ne oluyorsa içinden sevgiyle geçebilmektir. Sonsuz olasılıkların var olduğunun idrakidir. Hayatla Danstır ve Uyumdur. Gerçek bir dinleyiştir. Güvendir. Renktir. Okyanustaki bir dalgadır.

Bunun için dışarıya çıkmak yerine, içeriye girmek gerekir. İçeriye girmek için ise dışarıya bakmak gerekir. Dışarısı aynadır.

Eğer bir acı, öfke, şiddet görüyorsan kendini sorgula. Kendine nasıl davrandığına bir bak bakalım.

Kederleri özgür bıraktığında ışık ortaya çıkar.

Şimdi sor kendine “Beni üzen, inciten davranışlar neler?

Ben asla onun gibi yapmam dediğin şeyler neler?

Neleri hayatına çekmek, neleri hayatından itmek istiyorsun?

Sadece fark et ve alan aç.

Işık; görünenin ötesidir.

Yani zihnin (egonun) ve beden gözlerinin ötesindedir. Bunu fark ettiğiniz anda bir uyanış başlar.

Bilmediklerini bilmek için tüm bildiklerini unutup zihnini açtığında bir uyanış başlar ve sonsuz olasılıklar dünyasına geçiş yaparsın.

Bunun için uyanmaya çalışmayın!

Bunun için bir şey yapmaya, olanı değiştirmeye, onunla savaşmaya veya ışık olmaya çalışmayın!

Sadece fark edin. Zihninizdeki tanımlarla sevgiyi, huzuru, mutluluğu nasıl limitlediğimizi, küçülttüğümüzü fark edin, değiştirmeye veya bir şey yapmaya çalışmadan. Çünkü bir şey yapmaya çalıştıkça bilinçli zihin inançlar oluşturur. Kalıplar, tanımlar, bahaneler yaratır. Gerçek olmayan ve sürekli değişebilen bahaneler.

Bir şey yapmaya çalıştıkça, işin içinden çıkamıyorsunuz değil mi?

Pozitif düşünmeye çalıştıkça, negatiflik fazlasıyla geri geliyor değil mi?

Duyguları itmeye ve onları görmemezlikten gelmeye çalıştıkça, gerçekleri kaçıyorsunuz değil mi?

Sevginizi göstermeye veya sevgiyi almaya çalıştıkça daha çok sevgisizleşiyor ve gerçek sevgiden uzaklaşıyorsunuz değil mi?

Bu son sigara dedikçe, içinizden daha çok içmek geliyor değil mi?

Bu son yudum dedikçe, içkinin tadı daha bir güzel geliyor değil mi insana?

Bu son tatlı dedikçe, daha çok yeme ihtiyacı doğuyor…

Çünkü beden zihni, EGO aldatır. Hep daha fazlasını ister, daha fazla anlamlar, tanımlar, bahaneler üretir.

Mutlu olmak için, sevmek ve sevilmek için, ışık için bir nedene ihtiyacın yok.

Sadece fark et ışığını örten kederleri ve alan aç.

Çünkü zihni boşaltmadan sana sunulan hediyeleri görmek imkansız.

İlginizi çekebilir: Bolluğun bilgeliği ile güzel bir yolculuğa çıkmaya hazır mısın: 7 günlük bolluk planı

Tuba Kaytaş: Türkiye’nin ilk nefes koçlarından olan Tuba Kaytaş, Beden Eğitimi Spor Yüksek Okulu’ndan mezun oldu. İlk nefes eğitimini 2005 yılında Judith Kravitz’ten aldı. Nefesin hayatına ve kendisine yaptığı muazzam değişikliği fark edince deneyimlediği tüm güzellikleri insanlarla paylaşabilmek için yoluna nefes eğitmeni olarak devam etmeye karar verdi. 2009 yılında Ommira Kişisel Gelişim Merkezi’ni kurdu. Bu süreçte yaptığı çalışmaları ve deneyimlediklerini Özgür Kocaeli Gazetesi’nde kişisel gelişim konularında yazılar yazarak paylaştı. Yıllardır içinde bulunduğu nefes seminerlerinin ardından bilgi ve tecrübelerini 2012 yılında yayımlanan ilk kitabı Nefes’le Mucizelere Giden Yol adlı kitabında topladı. Araştırmacı ve yenilikçi bakış açısıyla, nefesle ilgili her konuyla ilgilenerek yoluna devam eden Kaytaş, Nefesimizin düşüncelerimizi etkilediğini fark edince kendi yöntemini geliştirip nefesi duygularla bütünledi. 8 yıllık çalışmaları ve eğitimleri sonucu geliştirdiği Nefs-i Terapi yöntemini aynı isimli kitapla paylaşmaya karar verdi. 3. Kitabı olan Bedenin Şifresi ile okuyucularına bedeni tanımanın ve şifanın yollarını sundu. 4. Kitabı olan 1 ile ilişkilere farklı bakış açısıyla bakabilmeye rehber oldu. Türkiye’nin İlk Transformal Nefes Koçları’ndan olup, daha sonra kendi sistemini kuran Kaytaş, nefesin en doğal halini Bütünsel Nefes’te birleştirdi. Şu anda Nefes Kampları düzenliyor, sorgulanabilir sertifikalı olan Profesyonel Nefes Uygulayıcılık Eğitimleri veriyor ve kendi sitesi olan www.nefesatolyesi.com da yazı yazmaya devam ediyor.

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale