X

Gerginlikle başa çıkmanın 9 yolu

“Sabah bir elimde ağır çantam, öbür elimde içi kahve dolu mugımla kapıdan çıkmak üzereydim. Birden aklıma geldi: Anahtarlarım nerede benim yahu? Ve 20 dakikalık panik dolu anahtar bulma savaşım başladı. (Yemin ederim sehpanın üzerindeydi o anahtarlar). Çılgınlarca anahtarlarımı aradıktan bir süre sonra kendimi kızgın ve hırçın hissetmeye başladım. Kalp atışlarım hızlandıkça sanki kalbim hafızama bir sis bulutu pompaladı ve ellerim terlemeye başladı. Her sabah gergin olmak için bir sebebim yok mu zaten?” Şu anda bu hikayeyi yalnızca okuyor olmanıza rağmen kalp atışlarınız hızlanmış, stres seviyeniz artmaya başlamış ve hikayenin gergin karakterine hak veriyorsanız, çok büyük ihtimalle yalnız değilsiniz. Hepimizin sık sık hissedebildiği ve aslında kontrol edilebilir olduğunda normal bir duygu olan gerginlikle başa çıkmak imkansız değil. Dilerseniz önce “gerginlik nedir” sorusuna, sonra da “gerginlikle başa çıkmanın yollarına” göz atalım.

Gerginlik nedir?

Teknik olarak gerginlik, bir durumun getireceği sonuca yönelik duyulan aşırı kaygı olarak tanımlanabilir. Günlük hayatta karşılaştığımız birçok olayda hep en kötü sonuca ulaştığımızı hayal eder ve gerçekle alakası olmayan korkutucu senaryolar yazarız. Boşu boşuna yarattığımız bu korkular kalp atış hızımızda ani yükselmelere ve sonucunda; kalp krizinden uyku problemlerine, okul ve işte konsantrasyonunuzun düşmesinden aile ilişkilerinde bozulmalara varacak kadar ciddi fiziksel ve duygusal tahribatlar yaratır.

Gerginlikle başa çıkabilmenin 10 yolu

Kaygı ve stres çoğu zaman gerçek olmayan tehlikeli durumlara karşı gösterdiğimiz fiziksel ve duygusal tepkilerdir. Gün boyunca bizi kovalayan kaplanlardan kaçmadığımıza ya da ormanda avcılık ve toplayıcılıkla hayatımızı sürdürmek zorunda olmadığımıza göre, aslında bardağı taşıran son damlaların genelde çok küçük şeyler olduğunu söyleyebiliriz: okunmayı bekleyen bir yığın e-mail, yoğun bir tempoda uzun süre çalışmak ya da tam evden çıkmak üzereyken anahtarlarınızı bulamamak. Şanslıyız ki bize büyük stresler yaşatan bu küçük şeylerle başa çıkmak, hayatımızda yapacağımız küçük değişikliklerle oldukça kolay.

Not: Eğer gerçekten yoğun stres altında olduğunuzu düşünüyorsanız ve ciddi boyuta ulaşan kaygılarınız varsa bir profesyonelden yardım almayı deneyin. Semptomlarınıza göre belirlenecek olan bir tedavi sürecinden sonra sizin de stresinizi ve kaygınızı azaltmanız mümkün olacaktır. Fakat yalnızca günlük işlerden ve yoğun yaşantınızdan kaynaklanan stresle başa çıkmak istiyorsanız, kısa sürede sonuç verecek ve sizi sakinleştirecek önerilerimize kulak verebilirsiniz:

1. Uykusuz kalmayın

Düzensiz uyku birçok ciddi sonucu berberinde getirir. Sizi fiziksel olarak etkilemekle birlikte, duygusal olarak da yoğun derecede gergin ve stresli hissetmenize neden olur. Bu durum bir süre sonra bir döngü halini alır ve yaşadığınız duygusal bozukluklar da uykusuzluğa sebebiyet vermeye başlar.  Özellikle gergin hissettiğiniz zamanlarda mutlaka 7–9 saat arası aralıksız uyumaya çalışın. Gün geçtikçe uykunuzun düzene girdiğini ve hem duygusal hem de fiziksel olarak kendinizi daha iyi hissettiğinizi göreceksiniz.

2. Gülümseyin

İşler içinden çıkmaz bir hal aldığında biraz kahkaha atmak için kısa bir ara vermek size iyi gelecektir. Yapılan araştırmalar kahkaha atarak gülmenin depresyon ve gerginliğin belirtilerini azalttığını gösteriyor. “Durup dururken nasıl kahkaha atabilirim?” diyenler için: “Youtube” birbirinden eğlenceli videolarla dolu. Kahkaha atan herhangi bir insanın videosunu izlediğinizde otomatik olarak gülümsemeye, hatta kahkahalarla gülmeye başlayacaksınız.

3. Zihninizi düzenleyin

Fiziksel karmaşa=zihinsel karmaşa. Dağınık bir çalışma ortamı bulunduğunuz yerde rahat hissetmenizi ve işlerinizi bitirmenizi engelleyebilir. Çalışma ortamınızı 15 dakika ayırarak düzenleyin ve temizlediğiniz bu alanı temiz ve düzenli kullanmayı alışkanlık haline getirin. Bu size daha mantıklı düşünmeniz ve gerginliğe sebep olabilecek durumlardan uzaklaşmanız için olanak sağlar.

4. Şükredin

Araştırmalar, sahip olduğumuz şeylere şükretmenin kaygıyı azalttığını söylüyor. Sizi sakinleştirebilecek, hayattan huzur almanızı sağlayabilecek hobiler edinin ve sürekli sahip olduğunuz her şeyin ne kadar değerli olduğunu düşünmeye çalışın.

5. Doğru beslenin

Gerginlik vücudunuza sandığınızdan çok daha fazla zarar verebilir: iştahınız değişebilir ya da vücudunuz bazı yiyecekleri aşırı derecede isteyebilir. Vücudunuza ihtiyaç duyduğu desteği verebilmek için, vitamin ve mineral yönünden zengin besinlerle beslenmeniz büyük önem taşır. Tam buğday ürünleri, vücudunuzdaki serotonin seviyesini yükseltir ve kendinizi daha iyi hissetmenize ve sakinliğinizi korumanıza yardımcı olur. Yediğiniz abur cuburlar tam tersini iddia etse de, araştırmalar aşırı şekerli ve işlenmiş ürünleri tüketmenizin gerginliğin belirtilerini arttırdığı yönünde.

6. Nefes egzersizleri yapın

Panik atakları önleminin en uygun yollarından biri olan nefes egzersizleri, gün içinde yaşadığınız gerginlikleri azaltmanız için de iyi bir yöntemdir. Kısa ve derin olmayan nefesler gerginliğin ve stresin belirtilerindendir. Diğer taraftan, bilinçli olarak aldığınız uzun ve derin nefesler beyne rahatlama mesajları gönderir ve bu da gerginliği ve stresi ortadan kaldırmasına yardımcı olur.

7. Meditasyon yapın.

Günümüzde meditasyonun rahatlatıcı etkisi artık neredeyse herkes tarafından bilinen bir gerçek. Bilim adamları, meditasyonun beyindeki gri madde denen salgıyı arttırdığını ve bu maddenin vücuda daha az stres yaratacak sinyaller göndermesi için beyni yönlendirdiğini söylüyor. Son zamanlarda yapılmış olan araştırmalar da meditasyonun gerginlik, duygusal mod ve stres belirtileri üzerinde olumlu etkileri olduğu yönünde. Meditasyon ayrıca zihnimizi keşfetmemiz ve zihnimizdeki strese sebep olabilecek duyguları belirleyip onlardan kurtulmamız için iyi bir fırsat.

8. Oyun oynayın

Çocuklar ve hayvanlar oyun konusunda doğuştan başarılı olarak doğarlar ve gelen kutularındaki mailleri düşünerek hayat boyu stresle mücadele etmek zorunda kalmazlar.  Çalışma yerlerimiz oyun oynayabileceğimiz zamanları ne yazık ki bize vermeyecektir, yani kendi oyun saatimizi yaratmak zorundayız. Bunun için arkadaşlarınızın köpeklerini dışarı çıkarmayı teklif edebilirsiniz ya da akşamları bebek bakıcılığı yapabilirsiniz. Bu dertsiz yaratıkların stres seviyenizi nasıl düşürdüğüne inanamayacaksınız.

9. Sessiz kalın

Dünyayla olan bağlarınızı tamamen koparabileceğiniz bir zaman dilimi seçin. 5 dakika bile olsa yalnızca kendiniz için bir şey yaptığınızı düşündüğünüz ve sadece kendinizle baş başa kaldığınız bir zaman olsun. Telefonunuzu kapatın, e-maillerinizi unutun, etrafınızda olanı biteni boş verin ve ana odaklanın. Diğer insanlar size bu zaman aralıklarında ulaşamayacaklarını bilsinler ki tamamen endişelerden uzak olun. Sessizlik size, bedeninizi ve ruhunuzu dinlendirme olanağı verecek, stresten ve endişeden uzaklaşmanızı sağlayacaktır.

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale