X

Gerçekleştiremediğiniz hayallerinizi kabullenmek, sizi özgürleştirir

“Mutluluğa giden bir kapı kapandığında, bir başkası açılır. Ancak çoğunlukla, kapanan kapıya o kadar uzun süre bakarız ki bizim için bir başka kapının açıldığını görmeyiz.” –Helen Keller

Bir arkadaşınızın çocuğunun doğum günü partisine gidersiniz. Siz orada yetişkinlerle sohbet edeceğinizi düşünürken, birden çocuklar etrafınızı sarar ve sizinle oyun oynamaya başlarlar. Gün sonunda bir bakarsınız, parti bitmiş ve siz bir türlü çocukların yanından ayrılmak istemiyorsunuz. Akşam eve gittiğinizde, aslında hiç düşünmediğiniz çocuk sahibi olmanın hayallerini kurarken bulursunuz kendinizi. Sonra yaşınızın artık 40’ların ikinci yarısında olduğunu fark edersiniz ve çocuk sahibi olsanız bile o büyürken onunla ilgilenecek enerjiyi artık yakalayamayacağınızı, onunla en çok ilgilenmeniz gereken yıllarda sizin yaşlılık sorunlarıyla meşgul olacağınızı düşünürsünüz. Belki de çocuk sahibi olamayacağınızı kabul etmeniz gerekiyordur.

İlgili yazı: Kendinizi olduğunuz gibi kabul etmemeniz gerektiğini gösteren 5 neden

Bazen, bazı şeylere sahip olamayacağımızı kabul etmeliyiz. Bu çocuk sahibi olmak olabilir, biten bir ilişki olabilir, kariyer hedefi olabilir veya kişisel bir hedef olabilir. Durum her ne olursa olsun, bazen bazı hayallerimizi gerçekleştiremeyeceğimizi kabul etmemiz gerekiyor. Kontrolünüz dışındaki durumları kontrol etmeye çalışmak, size öfke ve mutsuzlukla birlikte zaman ve enerji kaybından başka bir şey sağlamaz.

Bir hayalinizden vazgeçiyorsanız, bunun için bir tören yapın. Bu tören dua etmek, meditasyon yapmak veya o hayalinizde ilgili bir şeyi yakmak, denize etmek olabilir.

Öte yandan, bazı hedeflerinizi ve hayallerinizi gerçekleştiremeyeceğinizi kabul etmek, size büyük bir özgürlük sağlar. Kabul etmek, duygusal enerjiyi serbest bırakır ve hala gerçekleştirilebilir hedeflere yeniden odaklanma imkanı sunar.

İlgili yazı: Huzurlu bir yaşama giden yol hayatın gerçeklerini kabul etmekten geçer

Hedeflerinizin ve hayallerinizin peşinden gitmek için elinizden gelenin en iyisini yapmalısınız, ona şüphe yok. Ancak bazen, bazı hayallere asla ulaşamayacağınızı ruhen anlamaya ihtiyacınız vardır. En zoru da hayattaki birçok şeyin kontrolümüz dışında olduğunu ve yapabileceğimiz tek şeyin elimizden gelenin en iyisini yapmak olduğunu görmek.

Hayallerin peşinden gitmek önemli bir şey, ancak bir hayali geride bırakıp bir başkasına odaklanmayı bilmek daha önemli. Eğer siz de bir hayalinizi geride bırakarak yüreğinizi özgürleştirip, bir başka hayalin peşinden gitmek istiyorsanız, bazı tekniklerden yararlanabilirsiniz:

1. Vazgeçme töreni yapın

Bir hayalinizden vazgeçiyorsanız, bunun için bir tören yapın. Bu tören dua etmek, meditasyon yapmak veya o hayalinizde ilgili bir şeyi yakmak, denize etmek olabilir. Bu törene yakınlarınızı bile çağırabilirsiniz.

İlgili yazı: Yanlış duygu diye bir şey yok, onları kabul etmekten çekinmeyin

2. Şükretmeye odaklanın

Büyük bir hedefinizi veya hayalinizi gerçekleştirememiş olsanız bile, hala şükretmek için birçok sebebiniz olduğunu hatırlayın. Bunun için düzenli olarak şükür günlüğü tutabilir, hayatınızda güzel giden şeyleri kendinize düzenli olarak hatırlatabilirsiniz. Şükretmek, peşinden gidecek yeni hayaller ve fırsatlar için size enerji verir.

Kabul etmek, duygusal enerjiyi serbest bırakır ve hala gerçekleştirilebilir hedeflere yeniden odaklanma imkanı sunar.

3. Kendinize karşı merhametli olmayı öğrenin

Bazen önem verdiğimiz şeyleri elde edemediğimizde, hayattaki birçok şeyi kontrol edemediğimizi anlamak yerine başarısızlıklarımızdan ötürü kendimizi suçlarız. Bunun yerine her gün az da olsa vakit ayırın ve bu sürede dua edin veya meditasyon yapın. Her koşulda çok iyi yaptığınız şeyleri düşünün ve gerçekleştiremediğiniz hayallerinizi bir kenara bırakın.

4. Mantra kullanın

Her ihtiyaç duyduğunuzda sessizce tekrarlayabileceğiniz bir mantra geliştirin. Örneğin eğer kendinizi sürekli gerçekleştiremediğiniz hayalinizle ilgili düşüncelere dalarken yakalıyorsanız, gözlerinizi kapatın ve “Boşver ve kabullen” gibi basit bir cümle seçin ve içinizden bunu tekrarlayın.

Hayallerinizi gerçekleştiremediğinizi kabullenmeyi öğremek zaman ister. Eğer bu yola girdiyseniz, defalarca kabullenmeye hazırlıklı olun çünkü hayallerinizi birden fazla kez gerçekleştiremediğiniz durumlarla karşılaşabilirsiniz. Kabul etmenin size kazandıracağı şeyleri hayal bile edemezsiniz; huzur, kalp açıklığı, yeni hayallerin peşinden gitmek için yenilenmiş enerji bunlardan sadece birkaçı…

Kaynak:
Tinybuddha

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale