X

Geçmişteki travmatik yaşantılar kilo aldırıyor olabilir mi?

Son yıllarda yapılan çalışmalar, geçmişte travmatik olaylara maruz kalmanın yetişkinlikte fazla kilo ve şişmanlığa sebep olduğunu gösteriyor (Marti ve ark, 2004). Anne-babanın fiziksel, cinsel, duygusal kötüye kullanımı ile fiziksel ve duygusal ihmali ruhsal travmalara örnek (Şar, 1998). Çocukluk çağı travmaları ve şişmanlık arasındaki ilişkinin mekanizması tam olarak bilinmemesine rağmen, travmatik olaya verilen psikolojik reaksiyonlar ve yeme davranışındaki bozulmanın bu riskten sorumlu olduğu düşünülüyor (Gustafson & Sarwer, 2004).

Tıkanırcasına yeme davranışının sıklıkla çocukluk çağında cinsel kötüye kullanım öyküsü ile birlikte bulunduğu, bunun da erişkin dönem şişmanlığına yol açtığı görülmüş (De Zwann, 2001). Benzer olarak çocukluk çağı travma öyküsü olanlarda sık rastlanan depresyon, travma sonrası stres bozukluğu ve diğer anksiyete bozuklukları ile yeme davranışında bozulma ve kilo artışı arasında bir ilişki olduğu bulunmuş (Arnow, 2004).

Çocukluk çağı cinsel kötüye kullanımı olan bireylerin kilo artışına yol açan bir yaşam şeklini benimsediği, böylece aşırı kilolu bir birey durumuna gelerek cinsel olarak daha az çekici olup, kendilerini ileride olabilecek potansiyel cinsel kötüye kullanım durumlarından korumaya çalıştıkları belirtiliyor (Wiederman & Sansone, 1999). Travmatik yaşantıdan kaynaklanan strese yanıt olarak stres hormonlarının artmasının da şişmanlıkla sonuçlanabileceği söyleniyor (Felitti, 1991).

Başkasının travmaya uğramasına şahit olmak (aile içi şiddet), anne-babanın duygusal ihmali, cinsel istismar ile üzüntü, neşe, endişe, öfke gibi duygulara bağlı yeme davranışları da fazla kilo ile ilgili. Fazla kilolu kişiler en çok üzüntülü iken yemek yiyorlar. Literatüre bakıldığında duygusal yemenin beden ağırlığı ile ilişkili olduğu birçok çalışmada gösterilmiş (Ganley, 1989). Yapılan bir araştırmada sıkıntı, depresyon, yorgunluk sırasında yeme miktarında artış olduğu (Canetti ve ark, 2002), başka bir araştırmada ise öfke, depresyon, sıkıntı, anksiyete ve yalnızlık gibi negatif duygularla duygusal yeme davranışının ortaya çıktığı bulunmuş (Ganley, 1989).

Yine anne ve babanın duygusal ihmalinin fazla kilolar ile doğrudan ilişkili olduğu biliniyor. Bu sonuç anne-babanın boşanmış olmasından ziyade, ebeveynlerin ilgisizliği ve ihmali ile ilgili bir durum. Her ne kadar babanın duygusal ihmali önemli olsa da annenin duygusal ihmalinin şişmanlık gelişiminde daha öncelikli olduğu düşünülüyor. Yapılan bir araştırma, ebeveynlerinden yeterli destek alamayan çocukların erişkinlikte diğerlerinden yedi kat daha fazla kilo problemi riski altında olduğunu gösteriyor (Lissau & Sorensen, 1994).

Psikanalitik kurama göre, “Sadece doyum amaçlı tek yönlü bir ‘alış’tan çok, yaşamın erken dönemlerinde başlayan bir ‘alışveriş’ insan ilişkilerinin özgül özelliklerinden biridir. Bu alışverişte annenin kişisel özelliklerinin büyük önemi vardır. Çocuğun veren ya da alan bir kişi olarak gelişmesini annenin alıcı ve verici özellikleri belirler. Verebilen bir anne almasını bilen bir çocuğun gelişmesine olanak sağlar. Almayı öğrenmek verebilmenin de ön koşuludur. Güçsüz, kuşkulu, veremeyen ve kendi gereksinimleri peşinde koşan bir anne, çocuğun sağlıklı bir biçimde almasını engeller. Böyle bir anne çocukta vermekten çok almayı düşünen nesne tasarımlarının gelişmesine ve çevreyle ilişkilerinin bozulmasına neden olabilir” (Odağ, 1999).

Sonuç olarak, çocukluk çağı travmaları ve ihmali ile ilişkili olduğu düşünülen psikolojik problemler ve yeme bozuklukları çözülmez ve görmezden gelinirse fazla kilo ile sonuçlanıyor. Özellikle uzmanların danışanların öykü sorgulamasına psikolojik travma tespitini eklemesi, ileri yaşamda gelişebilecek şişmanlıktan korunmada önemli (Jennie ve ark, 2007). Çocukluk çağında yaşanmış olan travmatik deneyimler, özellikle de duygusal ihmal, bedensel ve cinsel istismar olmak üzere, erişkin hayatında düşük benlik saygısı ve olumsuz vücut algısına yol açarak şişmanlığı tetikliyor (Tezcan, 2009).

Bu bilgilerin ışığında, geçmiş travmatik yaşantıların çözülmesinin kilo verme ve sağlıklı yaşam için çok önemli olduğunu söyleyebiliriz. Bu konuda mutlaka bir ruh sağlığı uzmanından yardım almanızı tavsiye eder, sağlıklı günler dilerim. Bir psikolojik danışmandan online veya yüz yüze destek almak isterseniz bana ayselkeskin2004@yahoo.com vasıtasıyla ulaşabilirsiniz.

Kaynaklar:
Arnow, B. (2004). Relationships between childhood maltreatment, adult health, and psychiatric outcome, and medical utilization. Journal of Clinical Psychiatry. 65;10-15.
Campbell, JC., Lewandowski, LA. (1997). Mental and physical health effects of intimate partner violence on women and children. Anger, Aggresion and Violence, 20;353-374.
Canetti, L., Bachar, E., Berry, EM. (2002). Food and emotion. Behav Process, 60;157-164.
De Zwann, M. (2001). Binge eating disorder and obesity. International Journal of Obesity and Related Metabolic Disorders, 25;51-55.
Felitti, VJ. (1991). Long-term medical consequences of incest, rape, and molestation. South Med J. 84;328-331.
Ganley, RM. (1989). Emotion and eating in obesity: a review of the literature. Int J Eat Disord, 8;343-361.
Grilo, CM. ve ark. (2001). Childhood psychological, physical and sexual maltreatment in outpatients with binge eating disorder. Obes Res, 9;320-325.
Gustafson, T., Sarwer, D. (2004). Childhood sexual abuse and obesity. Obesity Reviews. 5:129-135.
Jennie, G. ve ark. (2007). Obesity risk for female victims of childhood sexuel abuse. Pediatrics, 120;61-67.
Lissau, I., Sorensen, T. (1994). Parenteral neglect during childhood and increased risk of obesity in young adulthood. Lancet. 343;324-327.
Marti, A., Moreno, M., Hebebrand, J., Martinez, J. Genes. (2004). Lifestyle and obesity. International Journal of Obesity and Related Metabolic Disorders. 28;29-34.
Odağ, C. (1999). Nevrozlar 1, Halime Odağ Psikanaliz ve Psikoterapi Vakfı Yayınları:1, İzmir.
Şar, V. (1998). Kötüye Kullanım ve İhmal İle İlişkili Sorunlar; C. Güleç, E. Köroğlu (Ed):Psikiyatri Temel Kitabı, Ankara, Hekimler Yayın Birliği, 823-833.
Tezcan, B. (2009). Obez bireylerde benlik saygısı, beden algısı ve travmatik geçmiş yaşantılar, Uzmanlık tezi, Bakırköy Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi
Wiederman, MW., Sansone, RA. (1999). Obesity among sexually abused women: an adaptive function for some?, Women Health, 29;89-100.

İlginizi çekebilir: Sağlıklı bir benlik için önce kendinize saygı duyun: Özsaygı nedir?

Aysel Keskin: Merhaba ben Aysel Keskin. Psikolojik Danışman ve Psikoterapistim. 2006 yılında Marmara Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık bölümünden mezun olduktan sonra, Türk Deniz Kuvvetlerinde yedi senelik bir kurumsal hayat deneyimim oldu. Kurumsal hayat deneyimimin ardından, çocukluk tutkum olan psikolojiye bir de seyahat tutkum eklendiği için okyanus ötesine giderek bir süre Amerika’nın Kalifornia ve Oregon eyaletlerinde yaşadım. Tüm psikoterapi yaklaşımlarını bilmekle beraber uzmanlaşmanın gerekliliğine inanarak, kanıta dayalı terapi yaklaşımlarından Süre Sınırlı Psikanalitik Psikoterapi (SSPP), Jungian Psikoterapi ve Rasyonel Psikoloji Enstitüsü Preferred Partner of The Albert Ellis Institute onaylı, APA (American Psychological Association) Kredili Rasyonel Duygucu & Bilişsel Davranışçı Terapi Eğitimlerini (süpervizyonlar dahil) tamamladım. Sorunların bütüncül ele alınması gerektiğine, beden ve zihnin dengesini kurduğumuzda hayatımızda olumlu değişimler olacağına inanıyorum. Beden ve zihin sağlığınız her şeyden önemli. Bana ayselkeskin2004@yahoo.com eposta adresinden ulaşabilirsiniz. Sağlık ve sevgi ile kalın. Instagram: ayselkeskin.psk.dan

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale