X

Geçirgen bağırsak sendromu: Nedir, belirtileri nelerdir, tedavisi nasıldır?

Geçirgen bağırsak sendromu veya sızdıran bağırsak, bağırsakların astarını etkileyen bir sindirim durumu olarak biliniyor. Geçirgen bağırsak sendromunda, bağırsak duvarlarındaki boşluklar, bakterilerin ve diğer toksinlerin kan dolaşımına geçmesine izin veriyor. Yaygın kanının aksine çoğu doktor ve sağlık uzmanı, bu rahatsızlığı teşhis edilebilir bir durum olarak kabul etmiyor. Bununla birlikte, mevcut bilimsel kanıtlar, geçirgen bağırsakların bir dizi tıbbi durumu tetikleyebileceğini düşündürüyor.

Son yıllarda bağırsak sağlığının genel sağlık açısından sandığımızdan daha önemli olabileceğini gösteren araştırmaların sayısı giderek artıyor. Yani tıpkı geçirgen bağırsak sendromunda olduğu gibi çeşitli bağırsak problemleri, sadece fiziksel sağlığınızı değil zihinsel sağlığınızı da olumsuz yönde etkileyebiliyor. Bu yazıda geçirgen bağırsak sendromu nedir, geçirgen bağırsak sendromu belirtileri, geçirgen bağırsak sendromu neden olur, geçirgen bağırsak sendromu tedavisi gibi merak edilen konulara değineceğiz. Eğer siz de daha fazlasını keşfetmek istiyorsanız yazımızı okumaya devam edin.

Önemli not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren öğelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurun.

Geçirgen bağırsak sendromu nedir?

Geçirgen bağırsak sendromu nedir kısaca açıklamak gerekirse, bakteri ve toksinlerin bağırsak duvarından “sızabildiği” bir sindirim durumu olarak biliniyor. Gastrointestinal sistemi ağızdan anüse uzanan bağlantılı organlardan oluşan bir tüp olarak düşünebilirsiniz. İçerisinde ise şu organlar yer alıyor: Yemek borusu, mide, ince ve kalın bağırsaklar. Mide ve ince bağırsaktaki sindirim enzimleri, yiyecek ve içeceklerdeki besinleri vücudun enerji, büyüme ve onarım için kullandığı daha küçük moleküllere ayırıyor.

Bağırsakların ayrıca vücudu zararlı bakteri ve toksinlerden koruma konusunda da önemli bir rol oynadığı biliniyor. Bağırsak duvarlarındaki sıkı açıklıklar, zararlı maddeleri içeride tutarken su ve besinlerin kan dolaşımına geçmesine izin veriyor. Geçirgen bağırsak sendromunda ise genelde bu açıklıklar genişleyerek gıda parçacıklarının, bakterilerin ve toksinlerin doğrudan kan dolaşımına girmesine izin veriyor.

Bağırsaklarımız, bağırsak mikrobiyotası (florası) adı verilen çok çeşitli bakterilere de ev sahipliği yapıyor. Bu bakteriler sindirime yardımcı olur, bağırsak duvarını korur ve normal bağışıklık fonksiyonunu destekler. Sızdıran bağırsak, aynı zamanda bağırsak mikrobiyotasında da dengesizliklere neden olabiliyor. Bağırsak mikrobiyotasındaki dengesizliklerin vücudun bağışıklık tepkisini etkileyebileceğini gösteren bilimsel araştırmalar mevcut.

Geçirgen bağırsak sendromu hastalığı nedir, açıkladık. Peki, geçirgen bağırsak sendromu nelere yol açar? Uzmanlar, bu sağlık sorununun çeşitli sağlık koşullarını tetikleyebileceğini gösteriyor. Bunlar:

  • İrritabl bağırsak sendromu (IBS)
  • Crohn hastalığı
  • Çölyak hastalığı
  • Kronik karaciğer hastalığı
  • Şeker hastalığı
  • Gıda alerjileri ve hassasiyetleri
  • Polikistik over sendromu

Geçirgen bağırsak sendromunun bu durumların nedeni mi yoksa semptomu mu olduğu ise hala tam olarak bilinmiyor. Bilim insanları özellikle son yıllarda beyin- bağırsak ilişkisini incelemeye devam ediyor. Buna göre geçirgen bağırsak sendromu, anksiyete ve depresyon gibi zihinsel sağlık koşullarının gelişiminde rol oynayabiliyor. Elbette kesin yorumlarda bulunabilmek için çok daha fazla güvenilir bilimsel araştırmaya ihtiyaç var.

Geçirgen bağırsak sendromu belirtileri

Geçirgen bağırsak sendromu nasıl anlaşılır? Sızdıran bağırsak, belirtilerinin çoğunu diğer sağlık koşullarıyla paylaşır. Bu da doktorların durumu tanımlamasını ve teşhis koymalarını zorlaştırabilir. Yaygın geçirgen bağırsak sendromu belirtileri, şu şekilde sıralanabilir:

  • Kronik ishal, kabızlık veya şişkinlik
  • Beslenme eksiklikleri
  • Tükenmişlik
  • Baş ağrısı
  • Bilinç bulanıklığı
  • Konsantrasyon zorluğu
  • Sivilce, kızarıklık veya egzama gibi cilt problemleri
  • Eklem ağrısı
  • Yaygın inflamasyon

Geçirgen bağırsak sendromu nedenleri

Uzmanlar, hassas bağırsak sendromuna tam olarak neyin neden olduğunu henüz bilmiyorlar. Ancak, çeşitli risk faktörleri var ve bunlar bağırsak mikrobiyotasını bozarak geçirgen bağırsak sendromunun gelişimine katkıda bulunabilir.

Zonulin adı verilen bir protein, bağırsak geçirgenliğinin bilinen tek düzenleyicisi. Genetik olarak duyarlı kişilerde aktive edildiğinde, sızdıran bağırsaklara yol açabiliyor. Zonulin salınımını tetikleyen iki faktör, bağırsaklardaki bakteriler ve buğday gibi tahıllarda bulunan bir protein olan glütendir. Bununla birlikte, bazı araştırmalar, glütenin yalnızca çölyak hastalığı veya irritabl bağırsak sendromu gibi rahatsızlıkları olan kişilerde bağırsak geçirgenliğini artırdığını gösteriyor. Elbette sızdıran bağırsak sendromuna muhtemelen birden fazla katkıda bulunan faktör olabilir:

  • Aşırı şeker alımı: Şeker, özellikle de fruktoz açısından yüksek sağlıksız bir diyet, bağırsak duvarının bariyer işlevine zarar verebilir.
  • Aşırı alkol alımı: Aşırı alkol alımı bağırsak geçirgenliğini artırabilir.
  • Besin eksiklikleri: A vitamini, D vitamini ve çinkodaki eksikliklerin her biri artan bağırsak geçirgenliği ile ilişkilendirilmekte.
  • Enflamasyon: Vücuttaki kronik inflamasyon, sızdıran bağırsak sendromuna katkıda bulunabilir.
  • Stres: Kronik stres, sızdıran bağırsak da dahil olmak üzere birçok gastrointestinal rahatsızlığa katkıda bulunduğu düşünülen bir faktör.
  • Kötü bağırsak sağlığı: Bağırsaklarımızda, yararlı ve zararlı olmak üzere milyonlarca bakteri var. İkisi arasındaki denge bozulduğunda ise bağırsak duvarının bariyer işlevini etkileyebilir.
  • Aşırı maya büyümesi: Maya, bağırsakta doğal olarak bulunur, ancak mayanın aşırı büyümesi, sızdıran bağırsaklara katkıda bulunabilir.

Geçirgen bağırsak tedavisi

Geçirgen bağırsak sendromuna sahip çoğu kişi, doğal olarak geçirgen bağırsak sendromuna kesin çözüm aramakta. Çoğu doktor sızdıran bağırsağı meşru bir tıbbi durum olarak görmediği için bu konuda standart bir tedavi bulunmuyor. Elbette doktorunuzun size önereceği bazı ilaç tedavileri ile belirtileri hafifletmek ve kontrol altına almak mümkün.

Bağırsak sorunları yaşadığınızı düşünüyorsanız mutlaka doktorunuza başvurun. Peki, geçirgen bağırsak sendromu tedavi edilmezse ne olur? Bağırsak sağlığı, genel sağlığınızı olumsuz yönde etkileyebileceği için yaşam kalitenizi ciddi şekilde düşürebilir.

Geçirgen bağırsak sendromuna karşı bazı diyet ve yaşam tarzı değişiklikleri ile bağırsak sağlığını destekleyebilirsiniz. Bu da sızdıran bağırsak semptomlarını hafifletebilir. İşte yararlanabileceğiniz bazı diyet ipuçları:

  • Yararlı bağırsak bakterilerini artırmak için daha fazla probiyotik tüketmek
  • Sebzeler ve kepekli tahıllar gibi prebiyotik lif açısından zengin yiyecekler tüketmek
  • Daha az hayvansal ürün tüketmek
  • İlave şeker ve yapay tatlandırıcılardan kaçınmak

Aşağıdaki yaşam tarzı değişiklikleri de sindirimi iyileştirebilir ve sağlıklı bir bağırsağı destekleyebilir:

  • Düzenli egzersiz yapmak
  • Yeterince uyumak
  • Stresi azaltmak
  • Gereksiz antibiyotik kullanımından kaçınmak
  • Sigarayı bırakmak

Geçirgen bağırsak sendromu diyeti: Ne yemeli, nelerden kaçınmalı?

Geçirgen bağırsak sendromuna karşı genel sindirim sağlığınızı iyileştirmek için birçok şey yapabilirsiniz. Yukarıda da belirttiğimiz gibi, öncelikle yararlı bağırsak bakterilerinin büyümesine yardımcı olan gıdalar açısından zengin bir diyet benimsemelisiniz. Sağlıksız bir bağırsak mikrobiyotası kronik inflamasyon, kanserler, kalp hastalığı ve tip 2 diyabet dahil olmak üzere kötü sağlık sonuçlarıyla ilişkilendirilmekte.

Aşağıdaki yiyecekler sindirim sağlığınızı iyileştirmek için harika seçenekler olabilir:

  • Sebzeler: Brokoli, Brüksel lahanası, lahana, roka, havuç, pancar, pazı, ıspanak, zencefil, mantar ve kabak.
  • Kökler ve yumrular: Patates, tatlı patates, havuç, kabak ve şalgam.
  • Fermente sebzeler: Kimchi, lahana turşusu, tempeh ve miso.
  • Meyveler: Hindistan cevizi, üzüm, muz, yaban mersini, ahududu, çilek, kivi, ananas, portakal, mandalina, limon, misket limonu, papaya.
  • Filizlenmiş tohumlar: Chia tohumları, keten tohumları, ayçiçeği tohumları vb.
  • Glütensiz tahıllar: Karabuğday, pirinç (kahverengi ve beyaz), glütensiz yulaf.
  • Sağlıklı yağlar: Avokado, avokado yağı, Hindistan cevizi yağı ve sızma zeytinyağı.
  • Balık: Somon, ton balığı, ringa balığı ve diğer omega-3 bakımından zengin balıklar.
  • Etler ve yumurtalar: Yağsız tavuk, sığır eti, kuzu eti, hindi ve yumurta.
  • Otlar ve baharatlar: Tüm otlar ve baharatlar.
  • Kültürlü süt ürünleri: Kefir, yoğurt, ayran.
  • İçecekler: Kemik suyu, çaylar, Hindistan cevizi sütü, fındık sütü, su ve kombucha.
  • Kuruyemişler: Yer fıstığı, badem ve fındık sütü gibi fındık bazlı ürünler dahil çiğ kuruyemişler.

Bazı gıdalardan kaçınmak da bağırsak sağlığınızı iyileştirmek için eşit derecede önemli. Çünkü bazı besinlerin vücudunuzda iltihaplanmaya neden olduğunu ve bunun birçok kronik hastalıkla bağlantılı olan zararlı bağırsak bakterilerinin büyümesine yol açabileceğini gösteren araştırmalar mevcut.

Bağırsaklarınızdaki dost bakterilere zarar verebileceği ve şişkinlik, kabızlık, ishal gibi sindirim sorunlarına yol açabileceği düşünülen yiyecekleri ise şöyle sıralayabiliriz:

  • Buğday bazlı ürünler: Ekmek, makarna, tahıllar, buğday unu, kuskus vb.
  • Glüten içeren tahıllar: Arpa, çavdar, bulgur ve yulaf.
  • İşlenmiş etler: Söğüş, şarküteri, pastırma, sosisli sandviç vb.
  • Unlu mamuller: Kekler, kurabiyeler, turtalar, hamur işleri ve pizza.
  • Aperatif yiyecekler: Krakerler, müsli barlar, patlamış mısır, simit vb.
  • Abur cubur: Fast food, patates cipsi, şekerli tahıllar, şeker çubukları vb.
  • Süt ürünleri: Süt, peynir ve dondurma.
  • Rafine yağlar: Ayçiçeği, soya fasulyesi ve aspir yağları.
  • Yapay tatlandırıcılar: Spartam, sukraloz ve sakarin.
  • Soslar: Salata soslarının yanı sıra soya, teriyaki sos vb.
  • İçecekler: Alkol, gazlı içecekler ve diğer şekerli içecekler.

Önemli not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren öğelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurun.

İlginizi çekebilir: İkinci beynimiz bağırsak için sağlık önerileri: Mikrobiyota sağlığı için nasıl beslenmeliyiz?

Kaynaklar: Medical News Today, Healthline, Harvard Health Publishing

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale