X

Erkek doğum kontrol yöntemleri ve yenilikçi yaklaşımlar

Doğum kontrol yöntemleri dendiğinde akıllara ilk olarak kadınlar gelse de gelişen teknoloji ve ilerleyen sağlık uygulamaları sayesinde erkek doğum kontrolü konusunda da yapılan araştırmaların sayısı hızla artış gösteriyor. Erkeklerin üreme sorumluluğunu paylaşmaları, sadece bireysel sağlık ve aile planlaması açısından değil, aynı zamanda cinsiyet eşitliği ve toplumsal yapıların dönüşümü açısından da kritik rol oynuyor. Peki, güncel çalışmalar bu konuda neler söylüyor ve erkek doğum kontrol yöntemleri neler?

Prezervatif

Cinsel ilişki esnasında spermin vajinaya girmesini engelleyen prezervatif veya kondom, en yaygın doğum kontrol yöntemlerinden biri. Genellikle lateks veya kuzu derisinden üretilen prezervatifler, aynı zamanda cinsel yolla bulaşan hastalıkların yayılma riskini azaltmada da etkili. Doğur kullanıldığında %98-99 civarında korunmayı sağlasa da bu oran farklı şartlar altında %85’lere kadar düşebiliyor.

Ancak, maliyetli oluşu, tek kullanımlık olması ve özellikle erkek partnerlerin cinsel ilişki zevkini azalttığına inanması nedeniyle prezervatif kullanımı yeterince yaygın değil. Bu konuda yapılan bir araştırmada cinsel ilişkiye girip kondom kullanan erkekler, toplam katılımcıların yarısından az. Ayrıca aynı çalışma, geri çekilme yöntemini kullanan erkeklerin sayısının yıllar içinde artığını da ortaya çıkarmış.

Geri çekilme

Aslında etkili ve doğru bir doğum kontrol yöntemi olmayan, ancak özellikle prezervatif kullanmak istemeyen erkeklerin tercih ettiği geri çekilme, ejakülasyon öncesinde penisin vajinadan çıkarılması yöntemi. Ancak, başarısızlık oranı oldukça yüksek bir korunma yöntemi, çünkü pre-ejakülat yani boşalma öncesi sıvı sperm içerebilir. Bu nedenle geri çekilme yöntemi, diğer doğum kontrol yöntemlerine kıyasla daha az güvenilir ve uzmanlar tarafından önerilmiyor.

Vazektomi

Vazektomi, erkekler için kalıcı bir doğum kontrol yöntemi. Bir cerrahi müdahale sonucunda spermleri taşıyan tüpler kesilerek kapatılır, böylece sperm ejakülatta bulunmaz. Vazektomi, doğum kontrolü açısından son derece etkilidir, ancak kalıcı bir yöntem olduğu için geri dönüşü zordur ve yaptırılmadan önce partnerler tarafından dikkatle düşünülmelidir.

Hormonal jel

Görsel: medicalxpress

En yeni erkek doğum kontrol yöntemlerinden biri olan ve güncel araştırmaların sonuçlarına göre oldukça başarılı olduğu söylenen hormonal jel, mevcut yöntemlerin arasında çokça talep göreceğe benziyor.

Erkek doğum kontrol yöntemlerinde önemli bir gelişme olarak değerlendirilen hormonal doğum kontrol jeli, başta UC Davis olmak üzere farklı araştırma merkezlerinde de klinik denemelerden geçiyor. Bu jel, spermatogenez sürecini baskılayarak sperm üretimini azaltırken, testosteron seviyelerini koruyarak erkeklerin normal cinsel fonksiyonlarını sürdürmesini sağlıyor.

Yapılan çalışmada 222 erkek katılımcı, üç hafta boyunca omzuna bu jeli uyguluyor ve sonuçlar jelin, sperm üretimini baskıladığını gösteriyor. Yine rapor edilen sonuçlara göre katılımcıların %86’sı, ortalama sekiz hafta içinde etkili bir doğum kontrolü sağladığını belirtiyor. Jelin yan etkileri ise oldukça minimal düzeyde kalmış. Cilt kuruluğu veya yağlanması, libido değişikliği, saç uzaması veya dökülmesi gibi yan etkiler rapor edilmiş, ancak oldukça düşük seviyede. Araştırmanın yürütücüleri ve jelin mucitleri, beklentilerinin doğum kontrol haplarının etkileriyle hemen hemen aynı olduğuna, ancak şimdiye kadar elde ettikleri sonuçlar doğrultusunda haplardan daha da etkili bir yöntem olabileceğine dikkat çekiyorlar. Henüz bu konuda yapılan çalışmalar ve deneyler devam etse de şimdiden umut vadedici olduğunu söylemek mümkün. Büyük ölçekli faz 3 denemeleri için yeterli finansman kaynak sağlanırsa ve sonuçlar başarılı olursa, hormonal jel erkek doğum kontrolü alanında devrim yaratabilir.

Erkek doğum kontrolü konusundaki mevcut yöntemlerin sınırlamaları göz önüne alındığında, hormonal jel gibi yenilikçi çözümler, doğum kontrol sorumluluğunu daha eşit bir şekilde paylaşma potansiyeline sahip olabilir.

Kaynak: health.ucdavis.edu, aol, medicalxpress

İlginizi çekebilir: Her kadının korunma yöntemi kendisine özel: Sizin için en doğru doğum kontrol yöntemi hangisi?

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale