X

Duygusal açlık: Aç olan karnımız değil, duygularımız olabilir mi?

Yenilen her yemek her zaman karın doyurmak için olmuyor. En stresli, en gergin anlarda elimizin gittiği ya da aklımızdan geçen yiyecekleri düşünelim. Bunlar genellikle sebze, meyve ya da besin değeri yüksek yemekler yerine daha çok yağ ve şeker oranı oldukça fazla, kalorisi yüksek yemekler olur. Çünkü o anda fiziksel açlığımızı gidermek için değil, duygusal rahatlamayı yaşamak için yeme davranışını gerçekleştiririz. Bastırmaya, doyurmaya çalıştığımız bu açlığa duygusal açlık denir.

Duygusal açlık, kişiye o anda kısa süreli rahatlama yaşatır, davranışın nedeni de budur. Ancak uzun sürede duygusal yeme davranışı, kişiye hem fiziksel hem de psikolojik olarak zarar vermeye başlar. Bir süre sonra aç olunmadığı halde yemek yemek kilo alımına ve fiziksel sağlıkta bozulmalara neden olur. Bununla birlikte kilo alımı, kişinin öz saygısında sarsılma ya da kaybetme tehlikesini de beraberinde getirir.

Duygusal yeme davranışının nedenleri

Duygusal açlık ve yeme davranışının temelinde özellikle geçmiş dönemlerde sevilme, değerli ve yeterli hissetme, onaylanma gibi temel duygusal ihtiyaçların karşılanıp karşılanmaması büyük önem taşır. Bu ihtiyaçların tam olarak giderilememsi, kişinin duygusal ihtiyaç deposunu farklı şekillerde, örneğin yiyeceklerle doldurmaya çalışmasına neden olur. Bu davranış tekrar eden bir sürece girerse kişi, yaşadığı duygusal boşluğu yemeklerle karşılamayı alışkanlık haline getirir. Bu süreç, bir bakıma kişiye bu davranışı öğretmiş olur.

Duygusal yemenin bir diğer önemli nedeni ise kişinin yaşadığı özellikle olumsuz duygularla nasıl başa çıkacağını bilememesinden kaynaklanır. Öfke, utanç, üzüntü, stres, kaygı gibi olumsuz duyguları kontrol altına almak ve yönetmek her zaman kolay değildir. Geçmişte olumsuz duyguların yaşanmasını sağlayacak uygun ortam oluşturulmadıysa ya da başkaları bu kişiler adına sorunları çözdüyse bu kişiler ilerleyen zamanlarda olumsuz duyguları yönetmekte zorluk yaşarlar. Eğer kişi bu duyguları nasıl karşılayacağını bilmiyor ancak bir şekilde rahatlamak istiyorsa kısa süreli de olsa ona bu rahatlamayı sağlayacak yemeklere yönelme eğilimi oldukça fazladır. Özellikle yağ ve şeker oranı yüksek yiyecekler bu ihtiyacı karşılamada en büyük yardımcılar olarak karşılarına çıkar.

Duygusal açlık yaşadığımızı nasıl anlarız?

Duygusal yeme davranışımızı anlayabilmek için öncelikle fiziksel ve duygusal açlık arasındaki farkı bilmemizde fayda var. Bu iki durumu birbirinden ayırabilirsek duygusal açlık yaşadığımızı daha kolay fark edebiliriz. Böylece durumu kontrol altına almak çok daha kolay hale gelir. Duygusal açlıkla fiziksel açlık arasındaki farklar:

  • Fiziksel açlıktan farklı olarak açlık hissi bir anda ortaya çıkar. 5 dakika önce açlığa dair bir şey hissetmezken bir anda bu açlığı giderme ihtiyacı üst seviyeye çıkar.
  • Duygusal açlığı bekletmekte zorluk yaşanır. Hemen o an açlığın giderilmesi gerekiyormuş hissi oluşur. Fiziksel açlıkta ise bu his ertelenebilir.
  • Fiziksel açlık giderildikten sonra yemeye devam etme isteği olmaz. Duygusal açlıkta, bu açlık tam olarak giderilmediği için yeme isteği ne kadar yenirse yensin devam eder.
  • Duygusal açlık yaşanırken belirli yiyeceklere yönelme görülür, her yemek bu ihtiyacı karşılamaz. Ancak fiziksel açlıkta her türlü yiyecek açlığı doyurma özelliğine sahiptir.
  • Fiziksel açlığın sonunda herhangi bir pişmanlık ya da suçluluk duygusu yaşanmaz. Bu durum duygusal açlıkta aynı şekilde olmaz. Duygusal yeme davranışı bittikten sonra genellikle pişmanlık duygusu ortaya çıkar. 

Duygusal yeme davranışını nasıl kontrol edebiliriz?

Duygusal yeme davranışını kontrol etmek ya da tamamen ortadan kaldırmak için öncelikle bu davranışı fark etmek gerekir. Daha sonra duygusal yeme davranışını ortaya çıkaran tetikleyici duygu ve düşüncelerin anlaşılması gerekir. Hangi aşamada, hangi olayda ya da hangi duygunun ortaya çıkmasıyla yeme ihtiyacının doğduğu fark edilirse buna göre bir yol haritası çizilir.
Bir diğer önemli nokta da olumsuz duygularla nasıl başa çıkılacağını öğrenmektir. Eğer yaşanan olumsuz duyguları yönetme becerisi gelişirse kişinin bu duygulardan kaçması ve farklı yollarla rahatlamak için yiyeceklere yönelmesi engellenecektir. Olumsuz duygularla başa çıkmayı öğrenmek bir süreç gerektirdiği için bu süreçte duygusal rahatlama için yemek yerine spor, yoga ya da kişinin ilgi alanına uygun alternatif aktiviteler yardımcı olacaktır.

İlginizi çekebilir: Duygusal şiddet: Fiziksel şiddet kadar yıkıcı ve göz ardı edilmemesi gereken şiddet türü

Uzman Klinik Psikolog Beliz Ereren: İstanbul Bilgi Üniversitesi Psikoloji bölümünden mezun olduktan sonra Klinik Psikoloji Yüksek Lisansını tamamlayarak uzmanlığımı aldım. Hayatın önemli dönüm noktalarından biri olduğuna inandığım ergenlik dönemi problemlerine yoğunlaşarak bu dönemdeki gençler ve aileleriyle çalışmaya başladım. Aynı zamanda yetişkin ve çiftlerle çalışarak sorunlarla başa çıkma becerilerini güçlendirme ve hayat ve ilişki kalitelerini arttırmaya yönelik psikolojik destek veriyorum. Herkesin farklı olduğuna ve çalışılan konulara kişilere özgü yaklaşılması gerektiğine inandığım için farklı terapi yöntemlerini kullanıyorum. EMDR Terapisi, Stratejik Çift ve Aile Terapisi, Psikodinamik Terapi kullandığım psikoterapi yaklaşımlarını kullanıyorum. Okuma ve yazmanın insan üzerindeki iyileştirici etkisine olan inancım beni her zaman araştırma, okuma ve yazmaya yöneltmiştir. Bazen uzun bir yazının bazen de yazının içindeki tek bir cümlenin hayatları çok farklı yönlere çekebilme gücüne inanırım.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale