X

Duygular olmadan mantık evliliği olur mu?

Yoğun ve stresli geçen bir günün sonunda akşam sevgilinizle evde sakin bir gece geçirmeye karar veriyorsunuz. Yemekten sonra kanepeye oturmuş hangi filmi izleyeceğinize karar vermeye çalışırken günün stresini atmak için telefonunuzu elinize alıp sosyal medya mesajlarınıza bakmaya/oynamaya başlıyorsunuz. Farkında olmadan geçirilen yarım saatten sonra duymaktan korktuğunuz o sitemli cümle geliyor: “telefonunu benden çok sevdiğine göre istersen onunla izle filmi!”

Bilinçli beyniniz -tabii ki- sevgilinizi telefonunuza tercih edeceğinizi söylerken, duygusal beyniniz ise telefonunuzu da sevgiliniz kadar çok sevdiğinizi söylüyor.

İnsan ırkı olarak seçimlerimizi bilinçli yaptığımızı düşünürken ortaya çıkan bu duygusal beyin kim oluyor da seçimlerimizin gerçek olmadığını söylüyor! Duygusal beynimizin gerçekte neye tepki verdiğini yapılan bilimsel çalışmalardan öğreniyoruz. Bu çalışmalara göre iPhone fotoğrafı gösterilen kişilerde aktive olan beyin alanı ile sevdiklerinin fotoğrafını görünce aktive olan beyin alanı aynı. Peki seçimlerimizi bilinçli beynimiz yerine duygusal beynimiz yapıyor olsaydı gerçekten sevgilimiz yerine telefonumuzla mı film izlemeyi seçerdik?

Duygularımız olmadan mantıklı seçimler yapabilir miyiz?

Hayatında en az bir kere aşık olmuş herkes, o midesinde kelebekler uçurtan yoğun duyguların rasyonel seçimlerimiz üzerindeki şaşırtıcı etkisini bilir. Bazı durumlarda aşk gözümüzü öylesine kör eder ki mantıklı düşününce yapmayacağımız kararlar alırız. İşimizden istifa edip sevgilimizle Güney Amerika turuna çıkarız, onun için şehir/ülke değiştiririz. Bu aşk hikayelerinin mutlu sonla biteni olduğu kadar, aklım başımda olsaydı yapmazdım!” ile biteni de çoktur.

Peki aklınız gerçekten “baş”ınızda olsaydı, duygularınızla değil mantığınızla karar verseydiniz öyle yapmaz mıydınız? Bu soruya yanıtı “Decartes’ın Yanılgısı” kitabının yazarı ve sinirbilim profesörü Antonio Damasio dolaylı olarak veriyor. Damasio kitabında “Elliot” adını verdiği hastasının son derece başarılı bir iş adamı iken beyin ameliyatı geçirdiğini anlatıyor. Beyninde oluşan bir tümör yüzünden geçirdiği bu ameliyat sonrasında beyninin orbitofrontal korteks denen kısmını kaybediyor. Beynin bu kısmının görevi bilişsel ön beynimiz ile duyguları birbirine bağlamak. Ameliyatın üzerinden hasta, IQ testi de dahil olmak üzere bir dizi testten geçiriliyor. Testlerin çoğunda sonuçlar ameliyat öncesi ile aynı seviyeyi koruduğu gibi bazı testlerde daha başarılı bile çıkıyor. Fakat bu testlerin ölçemediği tek bir durum var, karar verme yetisi.

Elliot’un duygularıyla bilinçli beynin bağlantısı kopmuş olduğuna göre artık mükemmel bir karar vericiye dönmüş olması gerekirdi. Yapay zeka filmlerinde görmeye alışkın olduğumuz gibi duygularından arınmış bir mantık robotu olmalıydı. Gerçek ise pek düşünüldüğü gibi olmadı. Karar vermeyi ölçen her hangi bir test olmadığı için Elliot’ın yaşadığı problemlerin anlaşılması uzun zaman aldı. Fakat sonunda anlaşıldı ki bir mantık robotu olmanın aksine Elliot, karar alabilme özelliğinden tamamen yoksun kalmıştı. Değil uzun vadeli kararlar, önündeki günlük işlerle bile ilgili karar alamıyordu. Mantıksal beyin ile duyguları arasındaki kopuş onun hayatı içinde kopuş getirdi. En ufak kararları almayı bile gerçekleştirememesi, önce işini daha sonra da evliliğini kaybetmesine neden oldu. Mantıklı ya da mantıksız karar alamayınca “aşk” evliliği de yürümedi.

Elliot vakası onun için kötü sonuçlanmış olsa da bize duygularımız olmadan mantıklı seçim yapamadığımızı gösterdi. Bu sebeple siz bu yazıyı okurken duygusal beyniniz, telefonunuzu/bilgisayarınızı sevgiliniz kadar çok sevdiğinizi söylüyorsa dinlemeyin onu. Duygularınızın eşlik ettiği mantıklı beyninizi dinleyin. Duygularınızla bilişsel belleğinizin hala kopmamış olduğuna sevinip mantıklı bir seçim yapın ve bu haftayı sevdiklerinize daha çok gerçek zamanlar yaratacak şekilde değerlendirin.

Sinem Serap: Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği'ni bitirdiğimde beynin artık hayatımın vazgeçilmez bir parçası olacağını biliyordum. Çocuklukta başlayan beyin-zihin ilgim sonunda akademik ortama taşındı ve şu anda doktora çalışması şeklinde devam ediyor. Beyinden sonra en büyük tutkum olan su altı, beni serbest dalış denemelerine, oradan meditasyona ve oradan da yogaya götürdü. Yaklaşık 1 sene önce yoga eğitmeni sertifikamı alsam da bu yolda hala öğrenci kalmaya devam ediyorum.

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale