X

Dr. Andrew Huberman’ın sabah protokolü

Dünyaca ünlü nörobilimci Dr. Andrew Huberman, sinirbilim alanında yaptığı araştırmalarla ve mutluluğu, yaşam kalitesini artırmaya yönelik önerdiği iyi yaşam pratikleriyle tanınıyor. Stanford Üniversitesi’nde nöroloji profesörü olan ve aynı zamanda çeşitli videolarla, podcast yayınlarıyla ve kişisel web sitesinde yaptığı paylaşımlarla beyin fonksiyonları, stres, davranışsal değişiklikler gibi çeşitli konularda ilham verici bilgiler veren Dr. Huberman, aynı zamanda ‘sabah protokolü’ olarak adlandırdığı bir dizi öneriyle de dikkat çekmeyi başarıyor.

Daha zinde, daha mutlu, daha sağlıklı bir yaşam için beynin işleyişi, sirkadiyen ritm, bedeni ve zihni dengeleyen pratikler gibi farklı önerilerin altını çizen Andrew Huberman, insanların beyni ve vücutları üzerindeki kontrolünü artırmaya yönelik ilham verici bilgilerini paylaşıyor. Pek çok insanın sabahları yaptığı rutinleri ve bu rutinlerin beyin ve vücut sağlığı üzerindeki etkilerini araştırmış olan Huberman, tüm edindiği bilgilerden ve gözlemlerden yola çıkarak ‘mükemmel’ denilebilecek bir sabah rutini inşa ediyor.

Huberman’ın sabah rutini veya sabah protokolü, kolayca uygulanabilecek basit ve pratik adımlardan oluşuyor. Üstelik bu protokol çok fazla çaba ya da imkan da gerektirmiyor. Güneş ışığına maruz kalmaktan vücudu hareket ettirerek güne başlamaya küçük ama etkili adımlarla herkesin güne çok daha iyi bir başlangıç yapabileceğini savunuyor. İşte Dr. Andrew Huberman’ın sabah protokolü:

Güneş ışığı alın

Huberman’ın belki de en sık dile getirdiği, önemini ısrarla vurguladığı ve sabahların olmazsa olmazı dediği pratik ‘güneş ışığı almak’. Dr. Andrew, uyandıktan sonra 1 saat içerisinde gün ışığına maruz kalmak için açık havaya çıkmak gerektiğinin altını çiziyor. Modern dünyada zamanımızın çoğunu kapalı mekanlarda geçirdiğimizi ve teknolojinin her anımızda yer almasından dolayı mavi ışığa çok fazla maruz kaldığımızı belirten ünlü doktor, bu nedenle stres hormonu olarak bildiğimiz kortizolün yükseldiğini, güneş ışığının ise bizi adeta kendimize getirdiğini söylüyor. Mümkünse her gün 5-10 dakika da olsa güneş ışığında zaman geçirmemiz gerektiğini belirtiyor, ancak şunu da ekliyor: “Elbette ki güneşe doğrudan bakmayın ve ihtiyaç duyduğunuz sıklıkla gözlerinizi kırpın .”

Bol su için ve egzersiz yapın

Gün içinde hızlıca enerjiniz düşüyor, kendinizi sıklıkla yorgun, tükenmiş, düşük modda hissediyorsanız kahve keyfini ertelemek kadar önemli bir diğer konu ise su ve egzersiz! Hem kısa vadede (gün içerisinde) hem de uzun süreli (her gün) çok daha iyi hissetmek, kendinizi daha motive, daha mutlu, daha tutku dolu hissetmek için sabah uyandıktan sonra mutlaka su içmeli ve bedeninizi hareket ettirmeye zaman ayırmalısınız. Her gün düzenli egzersiz yapmayı sabah rutinlerinize eklemelisiniz diyen Huberman, bu sayede yaşam kalitesini yükseltmeyi ve bütüncül sağlığı iyileştirmeyi öğütlüyor.

Kahve keyfini erteleyin

“Ben kahvesiz kendime gelemiyorum, uyanır uyanmaz kahve içmezsem olmaz, kahvesiz gözüm açılmıyor.” gibi cümleleri çok sık kuruyor ve yataktan çıkar çıkmaz ilk iş kahve fincanına sarılıyorsanız bu alışkanlığınızı değiştirmenin tam zamanı olabilir! Dr. Huberman, uyanır uyanmaz kahve içmenin, öğleden sonra hissedilen yorgunluğu artırdığına ve ciddi bir mod düşüklüğüne neden olduğuna dikkat çekiyor. Bu nedenle, uyandıktan sonra mümkünse 60-90 dakika kadar beklemeyi ve daha sonra kahve içmeyi öneriyor. Aksi halde kahvenin verdiği enerjinin etkisi çok kısa sürebilir ve ani yorgunluk hali belirebilir. Ama kahve keyfinizi biraz erteleyerek günün geri kalanında çok daha iyi hissedebilirsiniz. Huberman, eğer 1-1.5 saat kadar kahve içmeden duramıyorsanız her gün mümkünse 15 dakika erteleyerek başlayın, diyor. Dilerseniz Uyanır uyanmaz kahve içenlere: Kahve dokunursa ne yapmalı? yazımıza da göz atabilirsiniz!

Soğuk duş alın

Wim Hof metodu olarak da bilinen son zamanlarda oldukça popüler bir yaşam pratiği haline gelen soğuk duş, Huberman’ın da sabah protokolünün olmazsa olmazı. Soğuk suyun, metabolizmayı hızlandıran, dopamini artıran, modu yükselten ve yaşam kalitesini yükselten bir pratik olduğunun altını çizen ünlü doktor, eğer mümkünse buzlu suyun içerisine girmenin değilse de kısa süreli de olsa soğuk suya maruz kalarak alıştırmalar yapmanın çok önemli olduğunu belirtiyor. Daha zinde bir yaşam için soğuk duşu alışkanlık haline getirmeyi deneyebilirsiniz.

Bu basit ama etkili pratikler, Huberman’ın yıllardır süren araştırmaları sonucunda açığa çıkardığı; insan yaşantısını iyileştirmeye, bütüncül sağlığı desteklemeye ve çok daha zinde, mutlu bir yaşam sürmeye odaklanan başarılı adımlar. Ve üzerine düşündüğümüzde içerisinde yapılması çok çok zor olan pratikler de yok. Hepsi kararlılıkla yapılabilecek ve günlük yaşamın içerisine pratik bir şekilde entegre edilebilecek küçük ama etkili pratikler.

Peki, Dr. Andrew’un sabah rutininde neler var, o tam olarak sabahları neler yapıyor? İşte adım adım Huberman’ın sabah protokolü:

  • 6-6.30 gibi uyanıyor.
  • Uyandıktan sonra güneş gözlüğü takmadan yaklaşık 10 dakika güneş ışığı alıyor.
  • Yarım çay kaşığı deniz tuzu eklediği suyundan içiyor.
  • Sosyal medya hesaplarını ya da maillerini kontrol etmiyor, telefonuyla zaman geçirmiyor.
  • Açık havada kısa bir yürüyüş yapıyor veya kahvesini açık havada içiyor.
  • Genellikle kahve tercihini latteden yana yapıyor.
  • Yürüyüşün yanı sıra sabah egzersizlerinde bazen ip atlamayı veya yüzmeyi de tercih edebiliyor.

Eğer merak ediyorsanız akşamları da 10.30-11.00 gibi uyuduğunu paylaşıyor . Huberman’ın bu ilham dolu sabah rutinini keşfetmek için yukarıdaki videoyu da izleyebilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Ünlü sinirbilimci Dr. Andrew Huberman’a göre sağlıklı bir dopamin seviyesi sağlamanın yolları

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale