X

Depresyondayken kendimize duyduğumuz öfkenin altında yatan iki mekanizma

Kişi depresyondayken kendisini mutsuz, umutsuz hisseder ve hayattan zevk alamaz. Bu duyguların yanı sıra kendisini acımasızca eleştirir ve suçlar. Kendine duyduğu öfke yoğunlaştıkça çıkmaza girmeye başlar. Ve sonuç olarak depresif birey yorganın altında kendine öfkelenerek aylar, hatta yıllar geçirebilir hale gelir. Bu yazımda dinmek bilmeyen bu kızgınlığın altında yatan iki savunma mekanizmasından bahsedeceğim.

Dinmek bilmeyen bu kızgınlığın altında yatan iki savunma mekanizması var.
1. Kendine karşı döndürme

Depresif kişi, olumsuz yaşam olaylarının suçunu kendisine döndürmektedir. “Hayatım olumlu ya da olumsuz yönde değişiyorsa bu sadece benimle ilgilidir” şeklinde düşünür. Sorunların sebebini kendinde buluyor olmak kişiye kontrol duygusu ve güvenlik hissi verir. Güçsüz ve güvensiz hissetmemek için her şeyin kendi kontrolünde olduğuna inanmak ister. Fakat yüklediği bu sorumluluklar kişinin kendini suçlamasına neden olur ve depresif duygulara iter. Yani güçlü hissetmek için geliştirdiği mekanizma, depresyonu ağır yaşamasına neden olabilir.

“Daha bakımlı ve zayıf olsaydım erkek arkadaşım beni terk etmezdi”

“Ders başarım düşük olduğu için annem babam benimle ilgilenmekten kendi sorunlarına odaklanamadılar ve benim yüzümden boşanıyorlar”

“Hiçbir zaman kardeşimle sevgi dolu bir ilişkimiz olamadı çünkü benim arkadaş çevrem genişti ve ona zaman ayıramadım”

Yukarıdaki örnekler gündelik hayatta kullanılan kendine karşı döndürme mekanizmasına aittir. Depresif birey bu örnekleri daha olumsuz ve ağır şekliyle yaşamaktadır. Kısaca anlıyoruz ki, bazı bireyler gerçeklerle yüzleşmektense her şey benim yüzümden oldu ya da bunlar benim seçimimdi demeyi tercih ederler. Yani çaresizlik veya güçsüzlük yaşamaktansa suçluluk duymayı seçerler.

“Daha bakımlı ve zayıf olsaydım erkek arkadaşım beni terk etmezdi”
2. İdealizasyon

İdealizasyon, diğer insanlarla kendini karşılaştırıp, insanlara aşırı önem vermek ve kendini eksik hissetmekle ilgilidir. Olumsuz yaşam deneyimleri sonucu öz saygısı o kadar düşer ki, bu eksikliği telafi etmek için ideal nesne ve kişi arayışına geçer. Kişi bu mekanizma ile idealize ettiği kişilere bakarak kendisini geliştirmeye çalışır ama devamında kişiyi motive etmemeye başlar. Depresyondaki birey karşılaştırma yaptıkça kendisini suçlamaya daha meyilli olur. Yani idealize ettikçe kendine kızgınlığı artar ve kısır döngüye girer.

“İşimde iyi olsam bile müdürüm kadar iyi anne olmadığım için onun yanında beceriksiz hissediyorum”

“Ne yaparsam yapayım hiçbir zaman Ahmet kadar popüler olamayacağım”

Bir kişi ne kadar çok başkalarını idealize ederse sonunda maruz kalacağı değersizlik o kadar derin olacaktır. İnsan mükemmel bir varlık olamayacağı için insanlarla kendini karşılaştırıp motive olunabilir ama kendine değer biçmek yapılacak en son şey olmalıdır.

Sonuç olarak, kendine karşı döndürme ve idealizasyon savunma mekanizmaları olumsuz yaşam deneyimlerinde bize yardımcı olur. Fakat kısa vadede iyi gelen mekanizma uzun vadede sağlıksız sonuçlara neden olabilir. Özellikle depresyondayken bu mekanizmaları kullanmak kendimize yönelttiğimiz öfkenin daha yoğun yaşanmasına neden olabilir.

İlginizi çekebilir: Düşüncenin gücü: Girici düşünce nedir, nasıl yorumlanır? 

Uzman Klinik Psikolog Merve Ekşi: Sosyal Sorumluluk Projeleri, Vakıf, hastane ve poliklinik gibi farklı deneyimlerinden sonra 6 yıl önce kendi merkezini kurdu. EMDR, Bilişsel Davranışçı Terapi ve Şema Terapi odaklı olup ergen ve yetişkinlerle çalışmaktadır. Psikoloji bilimi en güçlü merakı, mesleği en derin sevgisi.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale