Dengede olma sanatı: Olumsuz duyguları neden kabul etmeliyiz?

Uzakdoğu topraklarından insanlığa miras kalan, dengeyi, birbirini tamamlayan iki gücü, sonsuz döngü ve değişimi anlatan bir felsefedir Yin Yang. Yuvarlak bir halka içerisinde bir tarafı siyah içerisinde beyaz bir nokta, diğer tarafı beyaz içerisinde siyah bir nokta olan Taijitu, yani Yin Yang görseli de aklınıza gelmiştir.

Evrenin, hayatın, ekolojik sistemin, ruhun, beynin temelini oluşturan denge kavramına duygular açısından bakmayı birlikte deneyeceğiz bu yazımda.

En belirgin duyguların temel duygular dediğimiz şaşkınlık, korku, mutluluk, hüzün ve öfke olduğu düşünülür. Bu beş duygudan herkes payına her zaman bir tanesini almak ister… En popüler olan ve kulağa hoş gelen odur. Her zaman peşinden koşulan, hep aranılan: Mutluluk.

Mutluluğun bizleri iyi hissettirdiği, neşe, umut gibi hisleri de beraberinde getirdiği doğru ancak diğer duyguların da hayat üzerinde işlevleri vardır. Örneğin şaşırmak… “Artık hiçbir şeye şaşırmıyorum!” Bu sözü çevremde çok duyuyorum ve onlara şöyle cevap vermek istiyorum;
– Neden?
– Şaşırmanın nesi kötü?
– Şaşırmayınca daha mı cool oluyoruz?

Şaşırmak uyarıcı eylemleri tetikleyen bir duygudur, merak öğesini de beraberinde getirir. Bilimde de oldukça yer alan bu duygu hayatta tekdüzeliği tökezletir. Bu sebeple kendinizi rahat bırakınız ve şaşırmanız gereken yerde şaşırınız.

Diğer değinmek istediğim duygu korku… Bunu da sevmeyiz. Biraz zayıflık kokar. Oysa ki korku hayatta kalma güdüsünü pekiştiren evrimsel bir miras. Tehlike içeren durumlarda kendini hazırlamak ve hayatta kalma davranışı sergilemek için gereklidir.

Genellikle bu duygulardan kaçınmaya çalışırız, aslında haklıyızdır da, çünkü olumsuz duyguların sık yaşanması psikolojik sorunları da beraberinde getirir ve araştırmalara göre sağlıklı değildir. Ancak olumsuz duyguların da zaman zaman ve belirli seviyelerde deneyimlenmesinin de normal ve sağlıklı bir süreç olduğu doğrudur. Burada önemli olan; olumsuz duyguların davranışı tetiklediği noktaların kontrol altında tutulabilmesi ve yönetilmesidir.

Korku, üzüntü, şaşkınlık gibi olumsuz olarak görülen fakat her biri davranışlarımız üzerinde işlevi olan bu duygularımızı da kabul etmeliyiz. Sürekli mutlu olmak, aynı duygu seviyesinde kalmak ve devamlı bunları amaçlamak gerçekçi olmaz. Tüm duyguları kabul ederek, hissederek, iç dengemize ulaşabiliriz.

Ve… Her Yin’in içinde bir Yang, her Yang’ın içinde bir Yin vardır ve birbirine dönüşebilir. Şefkat merhametsizliğe, nefret sevgiye, hüzün mutluluğa, varlık yokluğa… Dönüşebilir…

İlginizi çekebilir: İçsel dengenizi bulmak için izlemeniz gereken 5 adım

Özlem Özkılınç
Yatırım Planlama Yöneticisi olan Özlem Özkılınç, 1987 yılında Karamürsel’de doğdu. Lisans eğitimini Kocaeli Üniversitesi İşletme bölümünde tamamladıktan sonra lojistik alanında çalıştı, hala otomotiv sektöründe ... Devam