X

Koronavirüs nedeniyle tatil turu iptalleri: Haklarınızı biliyor musunuz?

Virüsün etkisini ilk zamanlara göre epeyce azalttığı ve kısıtlamaların hafiflediği bir döneme girdik. Soğuk geçen bir kış ve evlere kapalı şekilde geçen bir baharın ardından yavaştan da olsa herkes gidip gidemeyeceğimiz belirsiz olan tatil hayalleri kurmaya başladı. Bazen hayali bile güzel değil mi? Hatta bazılarımız cazip teklifler sayesinde bir dönem öncesinden tatil planlarını yapıp turlar için ödemelerini yapmıştı bile. Bugünkü konumuz yurt içi, yurt dışı turlara yapılan ödemelerimize ilişkin olacak. Keyifli okumalar dilerim.

Son yıllarda hızla artan yurt içi ve yurt dışı hareketleri corona virüs salgını ile önemli bir sorun haline geldi. Birçoğumuz yurt içi-yurt dışı seyahat planlarımızı aylar öncesinden planlıyor, tur operatörlerine veya havayolu şirketlerine ödemeleri yapıyoruz. Peki corona virüs (Covid-19) salgını sebebiyle yapılmış olan paket tur ödemeleri geri alınabilir mi? Bu konuya farklı tarihlere göre cevap vermek faydalı olacaktır. Ancak bunlardan önce Dünya Sağlık Örgütü tarafından 11/03/2020 tarihinde corona virüs olarak bildiğimiz Covid-19 virüsünün pandemi olarak ilan edilmiş ve küresel risk seviyesi “çok yüksek” olarak belirlenmiş olduğunu bilmekte fayda var. Ülkemizdeki mevzuat düzenlemelerine göre;

Paket turun başlamasına 30 günden daha uzun bir süre varsa 

Paket Tur Sözleşmeleri Yönetmeliği’ne göre seyahat tarihinize 30 günden daha uzun bir süre varsa herhangi bir sebep dahi göstermeksizin sözleşmeyi feshetme, yani turu iptal etme hakkınız bulunmaktadır. Yönetmeliğe göre 30 günden daha uzun süre kala yapılan iptallerde ödenmesi zorunlu vergi, harç ve benzeri yasal yükümlülüklerden doğan masraflar hariç olmak üzere, herhangi bir kesinti yapılmaksızın katılımcının ödemiş olduğu bedel kendisine iade edilir.

Yani tur operatörü tarafından herhangi bir hizmet bedeli, otel, uçak bileti adı altında tarafınızdan kesinti yapılması mevzuata aykırı olacaktır.

Paket turun başlamasına 30 günden daha kısa bir süre varsa 

Paket Tur Sözleşmeleri Yönetmeliği’ne göre seyahat tarihinize 30 günden daha kısa bir süre kaldıysa ve paket tur sözleşmesinde belirlenmiş bir kesinti oranı varsa, tur operatörünün bu oranda kesinti yapma hakkı saklıdır.

Ancak fesih sebebi corona virüsü gibi mücbir sebebe dayanıyorsa Paket Tur Sözleşmeleri Yönetmeliği’nin 16/4 maddesine göre;
…Katılımcının gerekli tüm özeni göstermesine rağmen öngöremediği ve engelleyemediği bir durum veya mücbir sebep nedeniyle paket turun başlamasına otuz günden daha az bir süre kala fesih bildiriminde bulunması halinde, ödenmesi zorunlu vergi, harç ve benzeri yasal yükümlülüklerden doğan masraflar ile üçüncü kişilere ödenip belgelendirilebilen ve iadesi mümkün olmayan bedeller hariç olmak üzere, herhangi bir kesinti yapılmaksızın katılımcının ödemiş olduğu bedel kendisine iade edilir…

Eğer bir mücbir sebep ile paket tur sözleşmesi feshediliyorsa bu halde 30 günden kısa bir süre kalmış olsa dahi (hatta seyahat yarın olsa bile) ödenmesi gereken vergiler ile, belgelendirilebilen diğer giderler oranında kesinti yapılıp bakiye bedel iade edilecektir. Bu durumda tur operatörünün hizmet bedeli ya da sair isimlerle bir bedel kesintisi yapma hakkı bulunmamaktadır.

Yine önemle belirtmek gerekir ki corona virüs salgının uluslararası bir hal almış olması sebebiyle hava yolu şirketleri, yurt içi-yurt dışı konaklama tesisleri de iptal konusunda gerekli esnekliği göstermektedir. Paket turu iptal etmek ya da ileri bir tarihe ertelemek de yine tüketicinin seçimlik bir hakkı olacaktır.

Corona virüs (COVID-19) mücbir bir sebep midir?

Corona virüsün hızla yayılması karşısında ülkelerin aldığı önlemler günden güne farklılık göstermektedir. Bu nedenle seyahat edeceğiniz ülkenin ve ülkemizin güncel durumunu değerlendirerek paket turu iptal etmek faydalı olacaktır. Örneğin Türkiye’de corona virüs vakası görülmediği dönemde dahi Çin, İtalya, Güney Kore ve İran ile uçuşların durdurulmuş olması paket tur ile seyahat edecek kişiler açısından mücbir sebep oluşturacaktı.

Ancak devam eden süreçte corona virüsün ülkemizde de hızla yayılmaya başlaması, kamu makamları tarafından yurt dışına çıkılmaması gerektiği yönündeki bilgilendirmeleri ile evde kalınarak sosyal izolasyon sağlamak konusundaki önerileri dikkate alındığında corona virüsün seyahat edilecek ülkeden bağımsız olarak bir mücbir sebep haline geldiği değerlendirilmektedir. Bu nedenle de “Corona virüs mücbir sebep midir?” sorusuna yanıt olarak evet corona virüs mücbir sebeptir diyebiliriz.

Ödediğim bedeli kaç günde geri alabilirim? 

Paket Tur Sözleşmeleri Yönetmeliği’ne göre seyahat acentasına iptal bildirimi yaptıktan sonra ödediğiniz bedelin 14 gün içerisinde iade edilmesi yasal yükümlülüktür. Ancak 15.05.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve Paket Tur Sözleşmeleri Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelikle getirilen düzenlemeye göre;

…bedel iadelerinin, fesih bildiriminin paket tur düzenleyicisi veya aracısına ulaşmasından itibaren on dört gün içerisinde yapılması esastır. Ancak, COVİD-19 salgını nedeniyle, 5/2/2020 tarihinden itibaren ifası öngörülen ve hava yolu ile ulaştırma içeren paket tur sözleşmelerine ilişkin bedel iadelerinde, paket tur düzenleyicisi veya aracısı tarafından hava taşıma işletmelerine ödenip belgelendirilen uçuş bedeli, uçuş yasağı kalktıktan sonraki altmışıncı günü izleyen on dört gün içerisinde katılımcıya iade edilir…

Yapılan bu mevzuat değişikliği ile birlikte paket tur bedellerinin iadesi uçuşların başlamasının ardından geçecek 60 güne ilave edilecek 14 gün içerisinde iade edilmesi gerekecektir. Buna göre tüketiciler paket tur iadelerini uçuşların başlamasından itibaren 60-74 gün aralığında alabileceklerdir.

Paket tur şikayetleri nereye yapılır?

Paket tur ile ilgili yaşadığınız ihtilaflarda idari ve yasal başvuru haklarınız bulunmaktadır. Konuyla ilgili olarak bir sonraki yazımda sizi bilgilendireceğim.

İlginizi çekebilir: Covid 19 nedeniyle düğünü iptal olanlardan mısınız: Haklarınızı biliyor musunuz?

Avukat Gökçe Işık: Burslu olarak girdiğim Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirdim. Medeniyet Üniversitesi’nde Tıp Hukuku alanında yüksek lisansımı tamamladım. Baronun Kadın Hakları Komisyonu’nda aktif görevler aldım ve bu alanda çalışmalarıma devam ediyorum. Şimdi geriye dönüp baktığımda olduğum ben ile olmak istediğim ben arasındaki farkın her geçen gün giderek azaldığını fark ediyorum. Avukat, teoriyle pratiği kişiliğinde birleştirendir. Bu hayat felsefesinden yola çıkarak her ne kadar kendimi akademik olarak Tıp Hukuku alanında yetiştirsem de ülkemizde kadınların adalete erişiminde ciddi sıkıntılar olduğunu gözlemlediğim için bu alanda gönüllü çalışmalar yapıyorum.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale