X

Çalışanın onurunu zedeleyen psikolojik terör davranışı: Mobbing

Yazılarımda, genellikle uygulandığında veya okunduğunda dahi iyi hissettirecek konulardan bahsetmeyi seviyorum. Ama bazı konular var ki bilmek, duymak, öğrenmek ilk başta bizi rahatsız etse de uzun vadede işimize yarayabilir. Hiçbir türden şiddetin, tacizin kabul edilebilir bir yanı yok, ama “mobbing”in etkileri bir kişinin hayatından ülke ekonomilerine kadar uzanıyor. Amerika’da NIOSH tahminlerine göre, işe bağlı stresin Amerikan endüstrisine maliyetinin yıllık 200 milyar dolar olduğu, 2002 yılında Avrupa Komisyonu’nun EU-15 ülkelerinde yaptığı bir araştırmada ise maliyetin yıllık toplam 20 milyar Euro olduğu belirtiliyor. Mobbing’in yıkıcı etkilerinden korunmak için bilinçli olmak ve önleyebilmek çok önemli, bu yüzden yazımın farkındalık yaratmasını umuyorum.

İlgili yazı: Mobbing nedir?

Bu kavram ilk olarak, Avusturyalı Etolojist ve Kuşbilimci Konrad Lorenz 1966 yılında “On Agression” adlı kitabında kuşlar ve hayvanlar arasındaki mobbing olarak ortaya çıkıyor. 1970’lerde İsveçli Fizikçi Peter Paul Heinemann mobbing’i, bir grup çocuğun başka bir çocuğu hedef alarak eziyet etmesi, saldırması olarak uyarlıyor. İsveçli Pedagojik Psikolog Dr. Heinz Leymann 1980’lerde mobbing kavramını iş yaşamına taşıyor ve düzenli, tekrar eden ve kasıtlı olan, çalışanın onurunu zedeleyici psikolojik bir terör davranışı olarak tanımlıyor. İş yaşamındaki tanımı 1980’lere dayanmasına rağmen, Türkiye’de son birkaç yıldır konu ediliyor. 2011-2015 yılları arasındaki verilere göre Çalışma ve Sosyal Güvenlik İletişim Merkezi Alo 170 hattına mobbing iddiasıyla 15.762 kişinin başvurduğu ve başvuranların 11.629’unun özel sektörden olduğu söyleniyor, başvuranlar ağırlıklı olarak 29 ila 33 yaşları arasında.

Mobbing vakalarında önemli bazı roller var; zorba, mağdur ve seyirci. Zorbaların; gücü seven, aşırı kontrolcü, empati yoksunu, farklılıklara tahammülü olmayan, ilgi görmek isteyen, zayıf kişilikli, övgüye aşırı ihtiyaç duyan, silik karakterli, duygusal olarak stabil olmayan kişiler olduğu; mağdurların ise, genellikle başarılı, mesleki olarak kendini ispatlamış, yaratıcı, dürüst, kendilerini işlerine adamış, insanlara güvenen, değerleri sağlam, politik davranamayan ve aidiyeti yüksek kişiler arasından çıktığı söyleniyor. Seyirciler ise yani mobbing vakalarına şahit olan kişiler; çatışmadan kaçınma, işini kaybetme riski gibi kaygılar nedeniyle genellikle tepki vermiyorlar. Ama burada gözden kaçan bir ayrıntı var; seyirciler de bir gün mağdur olabilir veya sessizliklerinin nedeni zorba olmaya uygun kişilik yapıları olabilir.

Mobbing mağduru yoğun çalışmayı sevmiyorsa kaldıramayacağı işler veriliyor, gece geç saatlere kadar ve hafta sonu çalışması isteniyor.

Mağdurlar en hassas oldukları noktalardan mobbing’e maruz kalıyorlar. Mağdur yoğun çalışmayı, işlerin içinde olmayı önemsiyorsa, hiç iş verilmeyerek, toplantılara dahil edilmeyerek pasifize ediliyor ya da esnek çalışma saatlerinden hoşlanmıyorsa, kaldırabileceğin fazla iş verilerek eziliyor, gece geç saatlere kadar, hatta hafta sonları da çalışması isteniyor.

Mobbing’in insan sağlığı üzerinde kalıcı ve çok ciddi etkileri olabiliyor.

Mobbing vakalarının mağdurlar üzerindeki kalıcı etkilerinin 29 ila 46 ay arasında ortaya çıktığı belirtiliyor; gerginlik ve öfke, kalıcı uyku bozuklukları, aşırı kilo alma veya verme, alkol veya madde bağımlılığı, sık geç kalma-hastalık izinleri, şiddetli depresyon, panik ataklar, kalp krizleri, ciddi hastalıklar, kazalar, ağlama nöbetleri, intihar girişimleri ve üçüncü kişiye yönelik şiddet görünen belirgin etkiler arasında.

Mobbing 5 kategoride inceleniyor. Kategorilerden bahsederken, ERA ve Future Bright araştırma şirketlerinin 2012 yılına ait Türkiye Mobbing Araştırması raporunda zorbaların ne tip yöntemlerle mobbing yaptıklarını anlatan mağdur söylemlerine de yer vermek istiyorum.

Mesleki kariyere yönelik saldırılar; mağdura ya hiç iş verilmemesi ya da kapasitesinin altında veya çok anlamsız işlerin verilmesi. “En önemli toplantılar nedense benim katılamayacağım zamanlarda yapılmaya başlandı, sonrasında sizinle bilgi de paylaşılmıyor, ister istemez geride kalmanız sağlanıyor.” 

Kişisel imaja yönelik saldırılar; mağdur hakkında söylentiler yayılması, yaptığı işle, bir özrüyle alay edilmesi, konuşmasıyla, yürüyüşüyle, etnik kökeniyle ilgili alaycı espriler yapılması, isim takılması. “Bu işi X’e verecektik ki neler yapardı, üstelik senden çok daha kısa sürede.”

Sosyal ilişkilere yönelik saldırılar; iş arkadaşlarının ve amirlerinin mağdurla konuşmaması, yokmuş gibi davranmaları, odasının diğerlerinden izole bir yere taşınması. “Adeta siz görünmez olmuşsunuz gibi davranılıyor. Günaydına bile cevap alamıyorsunuz, kimse size tepki vermiyor, yok sayılıyorsunuz.”

İletişime yönelik saldırılar; kişinin çevresiyle iletişimini sınırlamaya yönelik davranışlar, sürekli sözünün kesilmesi, yüksek sesle azarlanması, karar süreçlerinin dışında tutulması, sözel saldırı ve tehdit alması. “Beni bir hastalık gibi gösterip, etrafımdaki insanları korkutmaya ve beni yalnız bırakmaya çalıştılar.”

Kişinin sağlığına yönelik saldırılar; mağdurun tehlikeli, ağır ve zor işler yapmaya zorlanması, şiddet hatta doğrudan cinsel taciz uygulanması.

Peki bunlardan birine veya birkaçına maruz kalıyorsanız ne yapmanız gerekiyor?

1. Durumu değerlendirin

Öncelikle yaşadığınız olay mobbing mi, başka bir şey mi bundan emin olmaya çalışın. İş ortamının doğasında olabilecek anlık çıkışlar, ters düşmeler, yaşanan stres, mobbing ile karıştırılmamalıdır.

2. Bilinçli hareket edin

Zorbaya durumun farkında olduğunuzu, bu maruziyeti reddettiğinizi söyleyin ve haklarınıza sahip çıkın. Bu tip anlarda yanınızda bir kişinin daha olması şahit olunması açısından önemlidir.

3. Haberdar edin

Mobbing’e maruz kaldığınızdan eminseniz, durumu iş arkadaşlarınızla, insan kaynakları birimiyle veya ilgili yöneticilerinizle paylaşın. Başka mağdurlar varsa, grup olarak ilgililerle görüşün.

4. Kayıt tutun

Mobbing vakalarının kanıtlanması genellikle zordur. Sizden istenen farklı işler, beklentiler varsa yazılı olarak iletilmesini talep edin. Bu süreçte yaşananları günlük tutar gibi yazılı olarak kaydedin. Gerekiyorsa psikolojik destek alın.

Tabii ki mobbing vakaları sadece bireysel olarak önlenemez. Ülkeler, işverenler ve tüm profesyonellere düşen görevler var; yönetim zafiyetlerini gidermek, mobbing vakalarını kayda almak ve yönetilmesini sağlayan mekanizmalar oluşturmak, çalışan memnuniyetini daha ön planda tutan yönetim yaklaşımlarından faydalanmak, yasal düzenlemeleri geliştirmek ve sivil toplum kuruluşlarının daha aktif hale gelmesi öncelikle ele alınması gerekenler…

Eliz Esra Şimşek: Proje, Yönetim Danışmanı ve Profesyonel Koç // Lisans eğitimi Çevre Mühendisliği üzerine olan Eliz, iş yaşamını sürdürürken İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde MBA lisansüstü derecesini aldı. Daha sonra Galatasaray Üniversitesi’nde Yönetim Bilişim Sistemleri programını tamamladı. Eliz koçluk kariyerine Sola Unitas Koçluk Akademisi’nden aldığı eğitimlerle adım attı. Değişim Koçluğu, Kariyer Koçluğu ve Takım Koçluğu ilgilendiği alanlar arasında. İnsanların yaşam kalitesini artıracak iç potansiyele sahip olduklarına inanıyor ve bu konuda destek vermekten çok keyif alıyor. Mottosu sağlıklı ve dengeli yaşam, pilates ve sabah yürüyüşleri vazgeçilmezleri arasında. Ayrıca yazı yazmayı, bilgi ve tecrübelerin paylaşılmasını çok değerli buluyor. Yazılarını Uplifers ve Harvard Business Review’dan takip edebilirsiniz.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale