X

Bozcaada Caz Festivali “oyun” dolu bir etkinlik programıyla Eylül’e hazır

Kültür-sanat etkinlikleriyle dolu enfes bir müzik ziyafetine hazır mısınız? Bozcaada Caz Festivali’nin başlamasına sayılı günler kaldı! Her yıl farklı temalar etrafında şekillenen ve konserlerin yanı sıra çeşitli disiplinlerle de etkileşime geçen Bozcaada Caz Festivali, BCF Keşif etkinlikleri ile zengin bir festival deneyimi sunmaya hazırlanıyor. Oyun teması ile gerçekleşecek olan festivalde disiplinlerarası etkinlikleri keşfetmek için yazımızı okumaya devam edin!

Bu sene 3dots ve fermente tarafından yedincisi düzenlenecek olan Bozcaada Caz Festivali, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı’nın (TGA) katkılarıyla 8-9-10 Eylül 2023 tarihlerinde “oyun”un güç veren, özgürleştiren, yaratıcılığı artıran, başkalarıyla kurduğumuz bağı pekiştiren ve elbette neşelendiren yanını keşfetmeye olanak tanıyan kapsamlı bir etkinlik programıyla ziyaretçileriyle buluşmaya hazırlanıyor. Üç gün boyunca gerçekleşecek atölye, panel, yürüyüş, tartışma, gösterim, pop-up konser, tadım gibi çeşitli alanlarda 40’ı aşkın etkinliğin yer aldığı BCF Keşif programı, içinizdeki oyuncu insanla tanışmak için sayısız fırsat sunuyor.

BCF Keşif “oyun”a davet ediyor

Paribu ana sponsorluğunda ve Kendine Has, Volkswagen, Jack Lives Here, CarrefourSA, The ORGANICS by Red Bull, Tchibo, Kale Grubu ve Hep Yeni Kal’ın katkılarıyla düzenlenecek festivalde, “oyun” temasının izini hem sahnede hem de BCF Keşif etkinliklerinde sürmek mümkün. Cazın doğaçlamadan beslenen ve bu anlamda oyunla yakın bir ilişki içinde olan doğasını yansıtan projeler dinleyiciyle buluşurken; adanın yerel ve kültürel tarihi, gastronomi, girişimcilik, sanat ve well-being gibi pek çok farklı alana oyuncu bir anlayışla değinen BCF Keşif programı da katılımcılara yaratıcılıkla dolu üç gün vadediyor.

Yaşam için oyun

Güncel Meseleler, Yeni Olasılıklar

BCF Keşif etkinliklerinde üç gün boyunca Emre Erbirer‘in program kürasyonunda Güncel Meseleler, Yeni Olasılıklar başlığıyla oyunun hayatımızdaki farklı işlevlerine bazen müzikle bazen sohbetle farklı kapılar aralayacağız. Araladığımız her bir kapıdan göreceklerimiz, çocukken hepimizin çok iyi bildiği ama büyüdükçe zaman zaman unuttuğumuz oyunun o sınır tanımaz gücünü yeniden hatırlamamıza yardımcı olacak.

“Benimle Oyna: Şarkılarda Oyun” ile oyunun günlük hayattaki yerine bakacağız. Program kapsamında müzik yazarı ve programcısı Murat Meriç’in yapacağı performatif sunumda Türkiye müzik tarihinde şarkılarda, albümlerde, kliplerde, konserlerde, sahne şovlarında “oyun”un izini süreceğiz.

“Oyunu Savun: Oyunda Kal” başlığı ile gerçekleşecek sohbette Socrates Dergi‘nin genel yayın yönetmeni ve spor yorumcusu Caner Eler ve Türkiye’nin ilk LGBTİ+ futbol takımı ve topluluğu Sportif Lezbon’un kurucularından Selin Yıldız ile birlikte bir oyun biçimi olarak sporun dezavantajlı veya marjinalleştirilmiş kitleler ile ilişkisine göz atacağız.

Yaratıcılığı ve hayal gücünü desteklemeyi amaçlayan oyun deneyimleri tasarlayan sosyal girişim Toyi‘nin kurucu ortağı girişimci Elif Atmaca, Boğaziçi Üniversitesi‘nde iklim ve sürdürülebilirlik eğitimi gibi alanlarda eğitim veren öğretim üyesi Gaye Defne Ceyhan, sağlıklı ve güvenli bir çevrede yaşama hakkını odak alan sivil inisiyatif Şehir Dedektifi‘nden şehir plancısı ve kent tarihçisi Gizem Kıygı ve özel ihtiyaçları olan çocuklar için kolay ve erişilebilir eğitim çözümleri geliştiren Otsimo‘nun kurucu ortağı girişimci Zafer Elcik’in konuşmacı olduğu “Birlikte Oyna: Oyun Bize İyi Gelir” başlıklı panelde ise oyunun karmaşık meseleleri nasıl kapsayabileceği ve kolaylaştırabileceği üzerine tartışacağız.

Oyunun hayattaki izdüşümlerinin peşinden giderken daha önce hiç sapmadığımız koridorlarda ufuk açıcı keşifler yapacağımıza şüphe yok!

“Benimle Oyna: Şarkılarda Oyun”, 8 Eylül Cuma, 15.00-17.00 @Salhane

“Oyunu Savun: Oyunda Kal”, 9 Eylül Cumartesi, 14.00-16.00 @Kasaba

“Birlikte Oyna: Oyun Bize İyi Gelir”, 10 Eylül Pazar, 14.00-16.00 @Kasaba

Müzik için oyun

Toyi ile Kendi Müzik Aletini Tasarlama Atölyesi

Festivalin bu yılki teması oyun olduğuna göre, Toyi‘siz bir BCF Keşif düşünmek de haliyle imkansız oluyor! Yeni bir oyuncak anlayışı icat ederek sadece çocukları değil yetişkinleri de, çevrelerini yaratıcı bir bakış açısıyla incelemeye ve gündelik nesneleri yeni oyuncaklarının potansiyel parçaları olarak görmeye davet eden Toyi, müzikle oyunu kendi üslubuyla mükemmel bir şekilde harmanlayan bir atölye düzenliyor: Kendi Müzik Aletini Tasarlama Atölyesi’nde Toyi’nin yaratıcı parçaları sayesinde hayal gücümüzün sınırlarını zorlayarak kendi müzik aletimizi tasarlayacağız. Sonra bir de hep birlikte müzik yapacağız!

8 Eylül Cuma, 15.00-17.00, @Aral Tatil Çiftliği

10 Eylül Pazar, 11.00-13.00, @Aral Tatil Çiftliği

Adanın farklı noktalarında pop-up konserler: Teis Semey, Ceren Gündoğdu / DJ Eray Düzgünsoy ve Volkan Önol / DJ Can Çakmakçı

Yaratıcı ve kendine has gitar çalma tarzıyla tanınan Avrupa’nın “yükselen yıldız”ı Teis Semey festival boyunca caz, punk ve elektronik doğaçlama türlerinin tam kesişiminde yer alan müziğiyle farklı sahnelerde dinleyicilerle buluşacak.

8 Eylül Cuma, 16.00 @Meydan

9 Eylül Cumartesi, 19.30 @Aral Tatil Çiftliği

10 Eylül Pazar, 13.00 @Kasaba

Paribu Pop-Up Konserler’de ise yalın sözleri, vurucu melodileri, zaman zaman akustik piyano ve vokal performanslarıyla, kimi zaman da elektronik düzenlemelerle buluşturan Ceren Gündoğdu ve LoftCaz, Müzik Hayvanı ve Outro kurucusu Eray Düzgünsoy‘un afro-fusion, boogie, caz-funk seçkisiyle müzik dolu bir günbatımı bizi bekliyor.

Ceren Gündoğdu / DJ Eray Düzgünsoy – 9 Eylül Cumartesi, 18.00-20.00 @Salhane

Hem doğudan hem batıdan esinlenerek müziğini şekillendiren Volkan Önol ve İstanbul’un köklü plak şirketi Partapart’ın kurucusu ve uzun soluklu elektronika ikilisi Men With A Plan’den Can Çakmakçı ile festivalin son gününde Paribu Pop-Up Konserler’de güneşi müzikle uğurlayacağız.

Volkan Önol / DJ Can Çakmakçı – 10 Eylül Pazar, 18.00-20.00 @Ayazma Beach

Samet Çiçek ile Pop-up Performans

Bozcaada’nın meydanında yere çizilmiş Kendine Has bir çemberle karşılaşacağız, çemberin dışında Samet Çiçek gitarıyla bizi bekliyor olacak. Meydandan geçerken çemberin içine birileri girdiği anda ise Samet Çiçek şarkılarıyla meydanı dolduracak. Sürprizlerle dolu bir performans bizi bekliyor…

9 Eylül Cumartesi, 16.00-18.00 @Bozcaada Meydan

Music with Plants Pop-Up Performans

Kullandığı özel araçlarla bitki yaprakları ve ağaç gövdelerinden topladığı farklı frekansları ses dosyalarına çevirerek yeni bir algı kapısı açan müzisyen Selim Siyami Sümer’in CarrefourSA sponsorluğunda gerçekleştireceği “Music with Plants” performansıyla doğanın sesine kulak vereceğiz. Performans sırasında sanatçı, bitkilerden gelen elektrik iletimini canlı olarak ses tasarımlarına dönüştürerek bir ambient set dinletecek ve sonrasında bu işleyişi merak edenlerin sorularını yanıtlayacak.

9 Eylül Cumartesi, 16.00-16.30 @Kasaba

Yaratıcılık için oyun

Ece Ağırtmış ile Atık Ahşap Malzemelerle Afiş Tasarımı Atölyesi

Bozcaada Caz Festivali her yıl genç bir sanatçıyla iş birliği yapıyor. Bu sene festivalin “oyun” teması çerçevesinde işbirliği yaptığı sanatçı ise renkli ahşap oyuncaklarla yepyeni ve eğlenceli bir evren yaratan sanatçı Ece Ağırtmış. Ece Ağırtmış’ın BCF Keşif etkinlikleri kapsamında gerçekleştireceği “Atık Ahşap Malzemelerle Afiş Tasarımı Atölyesi”nde atık ahşap malzemeler ve ahşap baskı teknikleri kullanarak özgün ve çevre dostu kompozisyonlar tasarlarken, sanatı doğa ile buluşturacağız.

9 Eylül Cumartesi, 12.00-14.00 @Aral Tatil Çiftliği

KAFT x Paribu Serigrafi Atölyesi

Çocukken yaptığımız patates baskıları hepimiz hatırlıyoruzdur. Şimdi o patates baskıları yapan çocuklar büyüdüğüne göre daha gelişkin bir baskı tekniğiyle oyun oynamaya başlayabiliriz! Paribu desteğiyle gerçekleşecek olan KAFT Serigrafi Atölyesi‘nde festivalin oyun temasını tişörtlerimize taşıyacağız. Etkinliğin ilk adımında, giyilebilir formlar aracılığıyla hikayeler anlatan tasarım ürünleri markası KAFT’ın Bozcaada Caz Festivali için hazırladığı desenleri serigrafi tekniğiyle tişörtlere aktaracağız. Etkinliğin ikinci adımında ise boya, kalıp gibi çeşitli araçları kullanarak, bireysel ya da kolektif olarak tişörtlere kendi dokunuşlarımızı ekleyeceğiz.
9 Eylül Cumartesi, 12.30-14.00 @Salhane

9 Eylül Cumartesi, 14.30-16.00 @Salhane

Atölye Kale ile Kaz Dağları Endemik Bitki Örtüsünden İlhamla Seramik Atölyesi

Türkiye’de kadın girişimcileri ve kadın istihdamını destekleyen ve İyi Bak Dünyana hareketiyle sürdürülebilir dünya için sosyal etki yaratan dönüşümlere öncülük eden Atölye Kale, Kaz Dağları’nın büyüleyici endemik bitki örtüsünden ilham alarak ürünler tasarlıyor ve günümüzün tasarım trendlerini yorumlayarak sanatı ve zanaatı buluşturuyor. Atölye Kale’nin sır altı seramik boyama atölyesiyle el işçiliğinin ve ruhumuzun inceliklerini seramiğe aktaracağız.

9 Eylül Cumartesi 14.00-16.00 @K Bozcaada Revma

X-O-X Bardak Altlığı Boyama Atölyesi 

Atölye Venüs, X-O-X oyunu ve seramik boyamayı bir araya getiren eğlenceli bir atölyede buluşturacak bizi. Latte art şablonları ile yarı pişmiş seramik bardak altlıklarını ve X-O-X oyununa ait çekirdek ve şeker parçalarını boyadıktan sonra ertesi gün yaptığımız çalışmaları bavulumuza koyacağız…

9 Eylül Cumartesi, 14.00 – 16.00 @Calisto17

Sembollerin Peşinde

Festival boyunca Paribu, adanın farklı noktalarında iz süreceğimiz sürpriz ödüllü bir oyun düzenleyecek. Adanın belirli yerlerine dağıtılan sembolleri toplayıp Paribu’nun Kasaba’daki standına teslim eden herkese Cazın Rotası Caz Adası’na özgü hediyeler verilecek…

8-9-10 Eylül, @Salhane, Kasaba, Ayazma Beach, Ayazma Manastır

Dayanışma için oyun

Craft Antakya ve Nevruz Köyü Kadınları ile Senin Benim Bohçam Atölyesi

6 Şubat depreminin yarattığı yıkım hepimizin hafızasında ve kalbinde hâlâ çok tazeyken dayanışmanın hepimize iyi geleceğini biliyoruz. Bu fikirle yola çıkarak BCF Keşif, Craft Antakya ve kadın emeğini desteklemek amacıyla hayata geçirilmiş Kale Grubu’nun desteklediği Nevruz Köyü kadınları ile birlikte dayanışma ruhunu destekleyecek bir etkinlik gerçekleştirecek. 6 Şubat depreminden sonra Hatay’da üretime devam etmek isteyen zanaatkarları desteklemek amacıyla kurulan Craft Antakya ve Çanakkale’nin Nevruz Köyü’nde el işçiliğini farklı tasarımlarla birleştiren bir kadın kooperatifi olan Nevruz Köyü Kadınları,bohça çantalar tasarlayacak. Her bir çanta sahibinden başlayarak, farklı ellerin emeğiyle üretilecek ve sonunda kolektif emekten çıkan bir çanta çıkacak ortaya. Dayanışma, emek ve sevgiyle dolu bir çanta…

10 Eylül Pazar, 11.00-13.00 @Calisto17

BIFED iş birliğiyle: Mare Nostrum (Bizim Deniz) film gösterimi ve Ethem Özgüven söyleşisi
Bozcaada Uluslararası Ekolojik Belgesel Festivali
(BIFED) bu sene 10’uncu yılına girerken özel bir film gösterimi ve söyleşiyle Bozcaada Caz Festivali kapsamında da yerini alıyor. Ekolojik gerçekleri belgesel aracılığıyla yaymak, yönetmenleri, kamuoyu ve çevre için mücadele edenleri bir araya getirmek ve yerel ihtiyaçları ilgilendiren önemli konularda izleyicileri tartışmaya dahil etmek amacıyla kurulan BIFED ile güçleri birleştirdiğimiz bu etkinlik kapsamında Mare Nostrum (Bizim Deniz) belgeselini izleyecek ardından da yönetmeni Ethem Özgüven ile bir söyleşi gerçekleştireceğiz.
8 Eylül Cuma, 13:00-13:30 Gösterim, 13:30-14:00 Söyleşi @Salhane

Gelecek için oyun

Onaranlar Kulübü ile Onaran Atölyeler: Atıklardan İleri Dönüşüm

“Birinin çöpü bir başkasının hazinesidir,” derler. Onaran Atölyeler’in “Atıklardan İleri Dönüşüm” etkinliğinde bu sözün hakkını vereceğiz! Üretme, onarma ve paylaşma odağında sosyal fayda projeleri geliştiren sosyal girişim Onaranlar Kulübü‘nün bu etkinliğinde eskiyi onarma ve tekrar kullanma felsefesini ön planda tutarak, atık malzemelerin çöpe gitmek yerine nasıl yaratıcı ve işlevsel ürünlere dönüşebileceğini hep birlikte keşfedeceğiz

9 Eylül Cumartesi, 14.00-16.00 @Aral Tatil Çiftliği

10 Eylül Pazar, 14.00-16.00 @Aral Tatil Çiftliği

Onarım Atölyesi soruyor: Nasıl oyuncu bir ekonomi tasarlayabiliriz?

Deneyimlediğimiz ekonomik sistem pek de oyuncu bir sistem değil. Peki, başka bir ekonomi mümkün mü? Onarım Atölyesi’nin kurucusu etki tasarımcısı Ekin Al’ın kolaylaştırıcılığında ve Doughnut Economics Action Lab işbirliği ile “Oyuncu bir ekonominin dinamikleri neler olabilir?”, “Bir ekonomiyi nasıl daha oyuncu hale getirebiliriz?” sorularını merkeze aldığımız hararetli bir tartışma yürüteceğiz…

8 Eylül Cuma, 15.00-17.00 @Kasaba

Esmiyor ekolojik dertlere derman arıyor: İklim krizi sizi de darlıyor mu?

Hayatımızda onlarca, belki yüzlerce dert var. Ve bunlara her gün yenileri ekleniyor. İklim değişikliği, biyoçeşitlilik kaybı, plastik kirliliği… Bunları düşünmek, dert edinmek hepimizi zorluyor. Sürdürülebilirlik ve iklim değişikliğine odaklanan amaç odaklı tasarım ajansı ve bağımsız dijital medya platformu Esmiyor’un kurucuları Utku Güven ve Derin Altan’ın katılımıyla düzenlenecek “İklim krizi sizi de darlıyor mu?” adlı sohbette hepimizin zihninde genişçe bir yer kaplayan bu konulara farklı bir bakış açısıyla yaklaşmayı deneyeceğiz.

8 Eylül Cuma, 13.00-15.00 @Kasaba

Katalist ile Koş & Oyna

Multidisipliner tasarım stüdyosu Katalist‘in “Koş & Oyna” etkinliğinin ilk gününe 5 kilometre koşusuyla başlayıp günü Bozcaada’nın buz gibi sularında oyunlarla noktalayacağız. Tüm bu süreçte Katalist’in kurucuları Emre Gür ve Jülide Erdoğan ile beraber antrenörler Orkun Uluakar ve Erçin Çaçan ile Antik Yunan’dan bu yana oyunları, iyi olma halimiz ve mutluluğumuz için oyunların nasıl bir katalizör görevi gördüğünü ve oyun oynamanın gönüllü doğasını konuşacağız.

9 Eylül Cumartesi, 07.30 başlangıç noktası Vahit’in Yeri Otoparkı

Katalist ile Plogging

Katalist‘in Koş & Oyna etkinlikleri kapsamında, İsveç’ten çıkan “plogging” kavramıyla tanışma zamanı! Plogging İsveççe “toplamak” ve İngilizce “koşmak” fiilinin birleşiminden doğan bir kelime. Farklı kavramları bir araya getirmenin oyuncu mutluluğu ile beraber, çevremizi koruduğumuz bu etkinlikte yaklaşık 5 kilometre boyunca plog yapacağız. Bu sürede yine sürdürülebilirlik trendlerini, adaya katkımızı ve sporun insanları bir araya getirme gücünü konuşacağız.
10 Eylül Pazar, 07.30 başlangıç noktası Vahit’in Yeri Otoparkı

Eski Köye Yeni Oyun: Biz Kuşağı

Bireylerin üçüncü 25 yılına yeni fikirler ve yeni çalışmalar sığdırmak için tasarlanan hazırlık ve üretim kampı Genwise’ın kurucusu Tuğrul Ağırbaş, yönetim ve danışmanlık şirketi olarak hizmet veren multidisipliner tasarım stüdyosu Katalist’in eş kurucusu Jülide Erdoğan, değişim yaratan insanların ve kurumların toplumsal, ekolojik ve kültürel meselelere çözüm üretmek üzere buluştuğu ve birlikte çalıştığı sosyal inovasyon platformu imece’nin program yöneticisi Hazal Kartalkanat‘ın ve sistemik dönüşümü kolaylaştırmak için gençliğe ve olumlu etkiye odaklanan kapsayıcı tasarım stüdyosu Youth for Good’un eş kurucusu Kaya Aytuğ Demirel‘in konuşmacı olacağı panelde hem sohbet edeceğiz hem de world cafe tekniğiyle nesiller arası bir iş birliği yapacağız. Farklı nesillerin etkileşimi, deneyimi, başarı ve anlam kavramlarını konuşacağımız ve nesiller arası aktarımı nasıl sağlayabileceğimiz üzerine düşündükten sonra world cafe tekniği ile katılımcıların birlikte düşüneceği ve yine birlikte çözümler üreteceği bir deneyim bizi bekliyor.

9 Eylül Cumartesi, 16.30-18.30 @Kasaba

Barış Muratoğlu ile İleri Dönüşüm Sanat Atölyesi

Adada yaşayan multidisipliner sanatçı Barış Muratoğlu ile adanın Kendine Has malzemeleriyle ileri dönüşüm sanat atölyesinde buluşacağız. Malzemelerimiz ise kışın ada sahiline vurmuş lodos tahtaları, görevini tamamlamış bir balıkçı ağı, adada yetişen bitkilerin tohumları ve elbette Kendine Has kutuları.

10 Eylül Pazar, 16.30-18.30 @Kasaba

Geçmiş için oyun

Bozcaada Keşif Haritası Pusula ile “Ada Müşterek” Rotası

Türkler ve Rumların yakın döneme kadar birlikte yaşadığı, bugün Rum nüfusunun sayıca 100’ü bulmadığı Bozcaada’da, bu iki kültürün, yemek, mimari, eğlence, zanaat gibi alanlarda birbiriyle girdiği etkileşimin pek çok izi var. Kültür sanat ve kent yayını Lavarla’nın festival için geliştirdiği Ada Müşterek rotasında, Bozcaada Keşif Haritası Pusula ile bu izlerin peşinden yürüyeceğiz, hafıza mekânlarında müşterekleri arayacağız. Beş duraklı bu mini turda, adadaki Türk ve Rum toplululuklarının birlikte yaşama kültürü ve bu kültür içerisindeki ortaklıklar hafıza mekanları üzerinden anlatılacak.

Duraklar:

  1. Durak: Alaybey Camii (Zanaat): Camii üzerinden adadaki Türklerin yaşayışı, gelenekleri ve Rumlardan miras aldıkları bağcılık, şarapçılık gibi zanaatlerden bahsedilecek.
  2. Durak: Çınaraltı (Sosyal hayat): Eskiden, Rum ve Türk mahallelerini ortadan ayıran ve sınır görevi gören bir dere, bugün üstü kapalı ve adanın ana caddesi. Cadde üzerinden adadaki Türk-Rum cemaatlerinin bayramları, eğlenceleri ve sosyal hayatları anlatılacak. Ayrıca Türk ve Rum mahallelerinin yerleşim düzenine değinilecek.
  3. Durak: Simyon Salto Reçelleri (Yeme-içme): Adanın Türk-Rum birlikteliğinden ortaya çıkan lezzetleri ve bu lezzetlerin hikayeleri anlatılacak: Ada mantısı, domates reçeli, deniz kestanesi gibi.
  4. Durak: Meryem Ana Kilisesi (Ortak yaşam): Kilise üzerinden adadaki Rumların yaşayışı, gelenekleri ve Türklerden öğrendikleri ile birlikte Türkiyeli Rumların tarihsel hikayesi, bu toprağın insanı oluşlarına vurgu ve adadan ayrılışları anlatılacak.
  5. Durak: Sokrat’ın Evi (Mimari): Rum bir yüzbaşı olan Sokrat’ın hikayesine kısaca değinilerek adadaki Rum ve Türk mimarisi örnekler üzerinden anlatılacak.

8 Eylül, Cuma, 14:00 başlangıç saati, Alaybey Camii başlangıç noktası

Jack Lives Here Oyun Atölyesi

Jack Lives Here Oyun Atölyesi’nde, Sunay Akın ve Işıl Ece Erdoğmuş Becer, bizleri bulunduğumuz coğrafyada geçmişten günümüze oynanan oyunlar ve adada olduğu gibi iç içe geçen kültürlerin birbirlerine katkılarının oyunlara yansıması hakkında bir yolculuğa çıkaracak. Söyleşinin sonunda da kontrolü içimizdeki çocuğa bırakacağız…

10 Eylül Pazar, 12.00-14.00 @Aral Tatil Çiftliği

Başarı için oyun

Sınırları Aşarak Oynamak: Girişimcilerin Londra’daki Yolculukları

Girişimciler için iş yaşamının oyunbazları demek yanlış olmaz. Strateji ve tasarım odaklı yaratıcı iletişim ajansı Monroe Creative Studio‘dan Hatice Çağlar‘ın moderatörlüğünde gerçekleşecek Sınırları Aşarak Oynamak: Girişimcilerin Londra’daki Yolculukları adlı panelde iş yaşamının oyunbazlarına veriyoruz mikrofonu. Türkiye’de başlayan maceralarını yurt dışına taşıyan girişimcilerin iş yaşamı ve oyunun ilişkisini masaya yatıracağı panelde, Türk startup’lara inovasyon hizmetleri sunan Londra merkezli teknoloji girişimi Academia Park Londra‘dan Ata Argüder ve kişiselleştirilmiş müzik eğitimi girişimi deplike‘den Ufuk Polat, Türkiye’de başlayan girişim yolculuklarının yurt dışında nasıl devam ettiğini, oyun alanı değişikliğinin sürprizlerini ve zorluklarını, farklı oyun alanlarına nasıl adapte olunabileceğine dair kişisel deneyimlerini, takım ruhunun oyundaki yerini, iş yaşamında oyunbaz bir yaklaşımın faydalarını tartışacaklar.

10 Eylül Pazar, 11.00-13.00 @Kasaba

Çark-ı Mesele

Değişim yaratan insanların ve kurumların toplumsal, ekolojik ve kültürel meselelere çözüm üretmek üzere buluştuğu ve birlikte çalıştığı bir sosyal inovasyon platformu olan imece, sosyal sorunlara oyunla yanıt arayan bir atölye düzenliyor. Girişimcilik programlarında doğan ve oyunu merkezine alan üç girişimi konuk alan Çark-ı Mesele’nin ağırlayacağı girişimler arasında öğrenen öğretmenlerin dijital platformu Mektepp, öğrenmeyi kolay ve keyifli hale getiren oyunlar ve yenilikçi öğrenme programları tasarlayan Öğrenme Tasarımları ve erken yaşta kodlama eğitimi için tasarlanmış, ekransız kodlama oyunu Tospaa yer alıyor. Bu üç başarılı girişimin ilham veren hikayelerini Mektepp’ten Betül Gültekin, Tospaa’dan Damla Sürek, Öğrenme Tasarımları’ndan Nurşah Yılmaz ve imece’den Zeynep Erdoğan moderasyonunda dinledikten sonra hep birlikte çarkları çevireceğiz ve oyunun yaratıcı gücüyle sosyal meselelere çözümler üreteceğiz.

10 Eylül Pazar, 15.00-17.00 @K Bozcaada Revma

Lezzet için oyun

Erdinç Çatak ve Özge Kayaalp ile Bira Tadım Atölyesi

Kendine Has desteğiyle, bira gurmesi Erdinç Çatak ve Özge Kayaalp ile yapacağımız bira tadımında, hem leziz biraları, hem de ilk defa göreceğimiz Yenilik Atölyesi’nden mezun kraft biraları tatmak ve hikayelerini dinlemek üzere buluşacağız.

8 Eylül Cuma, 17.00-19.00 @Salhane

For the Journey X Apéro: Kırdan Bardağa Bozcaada

For The Journey’nin düzenlediği “For the Journey X apéro : Kırdan Bardağa Bozcaada” atölyesinde Bozcaada’yı kokteyl bardaklarına sığdıracağız! Baharatperest Burak Ayaz ile birlikte kokteylin anatomisini, Bozcaada’nın bitki örtüsünü ve gastronomik değerlerini tanımak üzere sabah saatlerinde adanın el değmemiş doğal güzellikleri arasında yapacağımız keşif yürüyüşünün (foraging) ardından, öğle saatlerine doğru, kimini yakından tanıdığımız kimiyle ise yeni tanıştığımız bitkilerle leziz kokteyller hazırlayacağız.

9 Eylül Cumartesi, 09.00-11.00 @Aral Tatil Çiftliği

Drink & Draw by Jack Lives Here

Jack Lives Here’in enfes kokteyllerini yudumlarken benliğimizi dinleyip illüstratör Selin Çınar’ın yönlendirmesiyle yaratıcılığımızı doyasıya dışa vuracağız. Atölyede üzerine önceden şablonlar hazırlanmış tuvale akrilik boyayla geometrik formlardan karakter tasarımı yapacağız. Karmaşık, renkli ve çok eğlenceli!

9 Eylül Cumartesi, 14.00-16.00 @Aral Tatil Çiftliği

Yerel Eşlikçiler ile Amerikan Viski Tadımı

Leziz bir etkinlikte buluşmak gibisi yok! Sürdürülebilirlik ilkesini benimseyen Jack Lives Here’in Amerikan viski ailesi ile CarrefourSA’nın yerel üreticileri destekleme projesi kapsamındaki peynirlerini bir arada deneyimlerken, Hande Urgancıoğlu Kardaş ile sürdürülebilirlik hakkında konuşacağız…
9 Eylül Cumartesi, 17.00-19.00 @Aral Tatil Çiftliği

Tchibo Coffee Passion

Kahve tutkunuzu bir adım öteye taşımaya geldik! Tchibo Coffee Passion atölyesinde hepimiz birer kahve gurmesine dönüşeceğiz. Kahvenin tarihçesinden yetiştirme süreçlerine kadar öğreneceğimiz teorik bilgilerin yanı sıra kahve demlemenin aritmetiğine de gireceğiz. Farklı kahve yapımı teknikleriyle yalnızca gurme değil, baristalığa da ufak bir giriş yapmış olacağız!

9 Eylül Cumartesi, 10.00-12.00 @Salhane

Cafissimo Oyun Arkadaşın: Evinin Baristası Ol

Her eve bir barista lazım! Cafissimo kapsül kahve makinelerimizde yapacağımız kahveler ve French press’ler eşliğinde köpürteceğimiz sütlerle bu ihtiyacı gidermeye niyetliyiz…

10 Eylül Pazar, 10.00-12.00 @Salhane

Hep Yeni Kal ile Ada Lezzetleri Buluşması

Her lezzetin damakta bıraktığı farklı tat, bir ürünün farklı varyantlarıyla eşleştiğinde nasıl bir deneyim ortaya çıkar? Bozcaada’nın eşsiz doğası ve kültürüyle ortaya çıkan yerel lezzetleri, bu toprakların içeceğiyle buluşturacağımız uzun ve neşeli bir sofra hayal edin. Yerel lezzetler bu toprakların içeceği ile buluşurken bizler de bir sofra etrafında buluşuyoruz.
Adanın en sevilen mekanlarından biri olan Vahit’in Yeri’nde o uzun sofranın etrafında yaşayacağımız gastronomik deneyime IWSA eğitmeni Emre Akgün’ün ufuk açıcı anlatımı eşlik edecek.
Bozcaada’ya doyacağımız bir gün bizi bekliyor…

9 Eylül Cumartesi, 17.30 – 19.30 @Vahit’in Yeri

10 Eylül Pazar, 17.30 – 19.30 @Vahit’in Yeri

KEŞİF sonbaharı iki yeni projeyle karşılıyor

Bozcaada Caz Festivali’nin kurucu ekipleri 3dots ve fermente’nin ortak değerlere sahip kurum ve toplulukları bir araya getirmek amacıyla kurduğu yaratıcı girişimi KEŞİF, sonbahara iki projeyle merhaba diyor.

Kızlar için Caz: Nubya Garcia ile Kampın Ön İzlemesi

Bozcaada Caz Festivali’nin desteklediği birçok savunuculuk alanından biri de cinsiyet eşitliği. 2014 yılında Jazz Danmark ve Kopenhag Caz Festivali tarafından başlatılan, sonrasında İngiltere ve Kuzey Avrupa ülkelerine yayılan “Kızlar için Caz Kampı” da festivalin çok önemsediği bir konuya odaklanıyor. Türkiye ayağındaki koordinasyonunu KEŞİF’in sağladığı ve Kasım ayında gerçekleşecek “Kızlar için Caz Kampı” projesinin amacı, müziğe ilgi duyan kız çocuklarını desteklemek, müzik endüstrisindeki kadın enstrümantalist sayısını artırmak ve böylece caz müziği sektöründeki cinsiyet dengesini sağlamak… Proje kapsamında Nordisk Kulturfond destekleriyle Kasım ayında gerçekleşecek projenin haberini verirken, kız çocuklarının gelişimine katkıda bulunmak amacıyla öncü kadın müzisyenlerden İngiliz caz müzisyeni, saksafoncu, besteci, kadın ve LGBTİ+ hakları aktivisti Nubya Garcia ile British Council’ın ‘Yaratıcı İşbirlikleri’ hibe fonu desteğiyle festivalde de bir söyleşi gerçekleşecek.

8 Eylül Cuma, 11.00-12.00 @Kasaba

Cazın Dilinde Diplomasi: Türkiye-ABD Kültürel Bağları

Müzik, kültürler ve kuşaklar arasında iletişim kurmanın belki de en dolaysız araçlarından biri… Bu fikirle yola çıkan ve KEŞİF’in Ekim ayında gerçekleştireceği “Caz ile Köprü Kur” projesi de caz aracılığıyla ifade özgürlüğünü ve kültürel diyaloğu sağlamlaştırmayı, genç sanatçıların ve öğrencilerin bir araya geldiği bir caz topluluğu oluşturmayı ve Türkiye ile ABD arasındaki kültürel diplomasi tarihini caz müziği bağlamında inceleyerek iki ülke arasındaki tarihsel ilişkiye farklı bir gözle bakmayı amaçlıyor. Etkinlik kapsamında Ekim ayında gerçekleşecek projenin haberi verilecek.

10 Eylül Pazar, 14.00-16.00, @ Aral Tatil Çiftliği

Hızla Tükenen Festival ve BCF Keşif Biletleri Passo’da!

Paribu ana sponsorluğunda, Kendine Has, Volkswagen, Jack Lives Here, CarrefourSA, The ORGANICS by Red Bull, Tchibo, Kale Grubu ve Hep Yeni Kal katkılarıyla düzenlenen 7. Bozcaada Caz Festivali için geri sayım başladı.

T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı’nın (TGA) katkılarıyla, 3dots ve fermente tarafından gerçekleşen 7. Bozcaada Caz Festivali’nin BCF Keşif programı seçkisinde yer alan tüm ücretsiz etkinliklerin yanı sıra biletli gerçekleşecek etkinlik ve konser biletlerini Passo’dan satın alabilirsiniz.

Hollanda Başkonsolosluğu, İsrail Başkonsolosluğu, Institut français Türkiye İzmir, Goethe-Institut Istanbul, Kultur | lx ve  British Council ‘’Yaratıcı İşbirlikleri’’ hibe programının destekleriyle gerçekleşen festivalin medya sponsorları Aposto, Argonotlar, artful living, calling, Dadanizm, Dergy, Kafa, Lavarla, Oggusto, Socrates Dergi, T24, The Magger ve Uplifers. TikTok Türkiye ise Bozcaada Caz Festivali’nin eğlence sponsoru olarak yerini alıyor. Belki bu vesileyle Bozcaada Caz Festivali’nin TikTok hesabını da buradan takip etmek istersiniz; içerik üretimine devam ettiğimiz yeni bir mecra daha.

Caz ritimleriyle salınıp, hayatın zorlukları karşısında her defasında yeni oyunlar kurmak için 8-9-10 Eylül’de Bozcaada Caz Festivali’nde buluşalım.

Adaya has caz esintileri için Bozcaada Caz Festivali’ni takipte kalın: www.bozcaadacazfestivali.com

İlginizi çekebilir: Bozcaada Caz Festivali: Adada eylül bir başkadır

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Gelenekten geleceğe: 20 yıldır değişmeyen Türk kahvesi lezzeti, Arçelik Telve’de

Şüphesiz ki en keyifli sohbetlerimizin, en duygusal anlarımızın, en unutulmaz kavuşmalarımızın en güzel eşlikçisi olan Türk kahvesinin yeri, kültürümüzde olduğu kadar, gönlümüzde de ayrı. Her yudumunda ya nostaljik bir hikaye saklayan ya da misafirperverliğin, samimiyetin, sıcak sohbetlerin simgesi olan ve geçmişten günümüze her gün daha da anlamını katlayarak hayatlarımızda yer edinen Türk kahvesi, pek çoğumuzun vazgeçilmezi. Mükemmel köpüğü ise hepimizin gözdesi. Çünkü kabul edelim Türk kahvesi dendiğinde hepimizin gönlünden geçen bol köpüklü ve tam kıvamında hazırlanmış olması.



Neyse ki bize 20 yıldır değişmeyen bir lezzet sunan Arçelik Telve, her defasında damaklarımızda mükemmel bir tat bırakmayı başarıyor. 20 yıldır hiç bitmeyen bol köpüklü ve tam kıvamında Türk kahvesi lezzeti, Arçelik Telve’de!

Telve, 20 yaşında!

Arçelik, yıllardır mutfaklarımızda yeniliği ve dönüşümü, yüksek kalite standartlarıyla buluşturarak getiren ve ilk otomatik Türk kahvesi makinesini üreten bir marka olarak geleneksel Türk kahvesi lezzetini de en üst seviyeye taşımayı başarıyor. Üstelik, bunu 20 yıldır değişmeyen mükemmel sunumu ile yapıyor. Ve her fincanda aynı lezzeti yakalamamızı sağlıyor. İşte bu yüzden 20 yıldır “Türk kahvesi” dendiğinde akla ilk Arçelik Telve geliyor. Tüm kahve severlerin vazgeçilmezi olan Arçelik Telve, köpükten ve kıvamdan asla ödün vermiyor.

Su püskürtme ile karıştırmayı sağlayan Spinjet Teknolojisi sayesinde Türk kahvesi, en mükemmel haliyle hazır oluyor. 1,5 litre kapasiteli su tankı ve otomatik su alımı pratik bir kullanım sunarken, her fincan için ayrı ayrı su doldurma zahmetinden de bizi kurtarıyor. Ayrıca, İndüksiyon Isıtma Teknolojisi, geleneksel ısıtma yöntemlerine kıyasla kahvenin en ideal derecede pişmesini sağlıyor. Ne de olsa bu kadar hassasiyet, ancak geleneksel bir lezzetimize yakışırdı.

Kalabalık sohbetler, ideal köpük ve tam kıvam

Samimi ve sıcak sohbetlerin en güzel eşlikçisi olan Türk kahvesinin, kalabalıkları birleştiren bir gücü olduğu da kesin. Bazen kendimizle baş başa geçirdiğimiz keyifli anlara eşlik etse de bazen de birlikte olmanın tadına varmamızı sağlayan en lezzetli eşlikçi. Neyse ki 6 Fincan Kapasitesi ile herkese yetecek kadar lezzet Arçelik Telve’de.



Üstelik, Cooksense teknolojisi; her fincanın ideal ve tam kıvamda olmasını sağlayarak tüm damaklarda eşsiz bir tat yaratmayı da başarıyor. Kalabalık dost buluşmalarında bile Arçelik Telve ile herkesin kahvesi tam istediği gibi, tam kıvamında.

İlklerin unutulmaz olduğunu hepimiz biliyoruz… Arçelik’in de ilk otomatik Türk kahvesi makinesinin mucidi olarak, en az Türk kahvesinin kendisi kadar gönlümüzdeki yeri bambaşka. Siz de yıllara meydan okuyan ve geçmişten günümüze aynı mükemmel lezzeti her fincanda korumayı başaran Arçelik Telve ile kahve keyfinizi ikiye katlamak istiyorsanız hemen tıklayın.

En mutlu, en keyifli, en duygulu anlarımızda, iyi ki varsın Telve!

*Bu yazı Arçelik katkılarıyla hazırlanmıştır.



Sıra dışı bir gelecek: Otomobil dünyasında bizi neler bekliyor?

Teknolojinin, yapay zekanın ve çevre bilincinin hızla geliştiği günümüzde otomotiv dünyası da bu gelişmelerden geri kalmıyor ve inovasyonlarla ve merakla dolu bir sektöre dönüşüyor. Son yıllarda elektrikli araçlar, otonom sürüş özellikleri, akıllı yol çözümleri gibi konularla pek çok gelişime imza atan otomobil dünyasında gelecekte bizi daha nelerin beklediği büyük bir merak konusu. Hepsi çok heyecan verici olsa da en çok merak edilen sorulardan ve benim de heyecanla beklediğim gelişmelerden biri; uçan arabaların hayatımıza girip girmeyeceği 🙂 Uçan arabalar yakın zamanda hayatımıza dahil olur mu bunu bilmiyorum ama otomotiv endüstrisinin geleceği hakkında kendi perspektifimden ele alacağım pek çok konu var. Gelin, benim de bir parçası olduğum bu sıra dışı gelecekte bizi neler bekliyor olabilir birlikte bakalım.



Elektrikli otomobillerin hızlı yükselişi

Geçtiğimiz yıllarda pek çok otomobil markası, yakın gelecekte elektrikli araç üretimine ağırlık vereceğini açıklamıştı, hatta dünya çapında tamamen elektrikli araç üretimine geçmeyi planladığını belirten markalar da var. Elektrikli araçların hayatımıza dahil olması çok yeni bir gelişme olmasa da yaygınlaşması ve popülerliğinin artması son zamanlarda daha bir artış gösterdi. Gelecekte de elektrikli araçların üretiminin ve kullanıcısının artması sektörünün en beklenen gelişmeleri arasında.

Bildiğiniz gibi ben de elektrikli otomobil tutkunlarından biriyim ve sık sık sizlerle Instagram hesabımdan %100 Elektrikli Ford Mustang Mach-E ile olan maceralarımı paylaşıyorum 🙂 Konumuza dönecek olursak; fosil yakıt tüketimini azaltmak ve karbon emisyonlarını düşürmek için ülkelerin elektrikli araç kullanımına yönelik teşviklerini artırması da beklenenler arasında. Ayrıca, batarya teknolojisinde yeni ilerlemeler, elektrikli araçların menzillerinin artırılması, şarj altyapılarının geliştirilmesi de yine yakın gelecekte bizimle olacağa benziyor.

Sürdürülebilir ve çevre dostu çözümler

Elektrikli araçların yükselişi, otomobil dünyasının geleceğinde beklenen tek çevreci haber değil. Doğa dostu yaklaşımlar ve sürdürülebilir çözümlerle dolu yenilikler de ufukta. Pek çok sektörün son yıllarda önemli bir gündem maddesi haline gelmiş olan çevre bilinci, otomotiv dünyası için de önemli bir konu. Geri dönüştürülmüş malzemelerden üretilen iç dizayn ekipmanları, doğa dostu kumaşların kullanımı, üretim aşamasında yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı, daha az karbon salımı yapan motor teknolojileri ve daha nice gelişme, otomotiv dünyasının beklenenleri arasında.

Sektörde yeşil devrim adını verebileceğimiz daha pek çok gelişmenin damga vurması da olası. Araçların iç tasarımdan üretim süreçlerine kadar geniş bir yelpazede sürdürülebilir çözümler, otomobillerin gelecekteki dünyasını ve tabii ki dünyamızı taçlandıracak gibi. Bir çevreci olarak hızla yaygınlaşmasını görmek istediğim gelişmelerden birisi kesinlikle sürdürülebilir çözümler.

Otonom sürüş özelliklerinde ilerlemeler

Ve tabii ki otonom sürüş özelliklerinden bahsetmemek olmaz. Beni belki de en çok heyecanlandıran konulardan bir diğeri. Hani şu sürücüsüz giden otomobiller var ya, işte tam da onlardan bahsediyorum. Yakın bir gelecekte belki de araçların şoför koltukları hep boş kalacak. Olamaz mı? Bu, çok gerçekçi bir senaryo olmasa da şu an için benzer senaryolarla sık sık karşılaşacağız gibi. Çünkü pek çok dünya devi otomobil ve teknoloji firması, otonom araçlar alanında büyük yatırımlar yapıyor. Ancak, tam otonomiye ulaşmak için biraz daha geleceği beklemek gerekecek. Çünkü birtakım zorlukları aşabilmek için yeni teknolojilerin geliştirilmesi bekleniyor.

Özellikle büyük şehirlerdeki yoğun ve karışık trafik senaryoları, yasal düzenlemeler, kişisel hakların korunması, uygun yol ve altyapı çalışmalarının tamamlanması gibi pek çok faktör var. Yine de bu konudaki çalışmaların hız kazanması ve otonom sürüşün farklı seviyelerinin piyasaya sürülmüş olması, otonom sürüş teknolojilerinin potansiyelini gösteriyor. Gelecekte tam otonom seviyeye de erişilmesi mümkün.



Otonom özelliklerin yanı sıra farklı sürüş modları da ufukta. Hatta, ben şimdiden %100 Elektrikli Ford Mustang Mach-E  ile bu modları deneme fırsatına sahibim 🙂 Mustang Mach-E, sürüş deneyimini kişisel isteklere göre uyarlıyor; Aktive, Whisper ve Untamed modları sayesinde motor seslerini, ortam aydınlatmasını ve hatta aracın tepki verme hızını kişiselleştirmek mümkün. 

Akıllı şehirlerin kurulması

Otonom sürüş özellikleri, farklı sürüş modları, otomobil ve yapay zeka teknolojisindeki gelişmeler, yalnızca bireysel kullanımla sınırlı kalmayacak muhtemelen. Ve önemli bir toplumsal gündem haline de gelecek. Bu da akıllı şehirler gibi bir konseptin hayatımıza girmesi anlamını taşıyabilir. Şehirlerin, otomobillerin geleceği ile ne ilgisi var ki diye düşünmeye başlamadan hemen araya gireyim. Eğer başta otonom sürüş özellikleri olmak üzere otomobiller kendi başlarına -bir sürücünün aracı sürmesine ihtiyaç kalmaksızın- yolda gidebilecekse, bu şehirlerin de birtakım düzenlemelerden geçmesi anlamını taşıyor. Yollardaki alt yapı çalışmalarının bu doğrultuda düzenlenmesi, akıllı şarj istasyonlarının kurulması ve otonom araçların kendi kendini şarja takabilmesi için uygun çevresel yapılanmaların tamamlanması gibi pek çok gelişmeyi de beraberinde getirebilir. Belki de gelecekte şehirlere akıllı taksi durakları kurulacak ve birtakım mobil uygulamalar üzerinden bağlantıya geçilebilecek.

Sosyal dünya ile bağlantı sağlayan araç özelliklerinin geliştirilmesi

Bir düşünelim; otomobiliniz size en yakın kafeyi önerse ya da zevkinize uygun bir restoranda sizin için rezervasyon yaptırsa, nasıl olur? Ya da arkadaşlarınızla buluşma ayarlasa, arabaya bindiğinizde en sevdiğiniz dizinin kaldığınız bölümünü başlatsa? Siz keyifle buluşmalarınıza hazırlanırken veya dizinizi izleyip, müziğinizi dinlerken sizi istediğiniz yere götürse? Yani adeta bir eğlence merkezine dönüşse? Tüm bunlar, yakın gelecekte hayallerimizi süslemenin ötesine geçebilir. Bağlantılı araçlar, yani kendi internet erişimi olan ve verileri başka cihazlarla da paylaşabilen araçlar, otomobil dünyasının belki de gelecekte en çok parlayan yıldızı olabilir. Yalnızca yolculuk vadetmenin ötesinde bağlantılı araçlar, adeta kişisel mobil cihazlarımıza dönüşebilir.

Çoğu macerama tanıklık ettiğiniz Ford Mustang Mach-E de adeta benim eğlence merkezim. Araç içi iletişim ve eğlence sistemi olan Ford SYNC 4A ile konuşma, ses tanıma, kablosuz akıllı telefon entegrasyonu, sezgisel 15,5″ dokunmatik ekran ve çok daha fazlasını deneyimleyebiliyorum. Halihazırda gelişmiş teknolojinin keyfini sürebiliyor olsam da gelecekte bağlantılı araçlar bizi daha pek çok özelliği ile şaşırtacak diyebilirim.

Kısacası, otomobil dünyasının sıra dışı geleceğinde bizi bekleyen yepyeni heyecanlar var. Uçan arabalar yalnızca filmlerin unutulmaz bir parçası olarak mı hafızalarımızda kalır yoksa gerçekten de hayatımıza dahil olur mu bilinmez ama kesin olan bir şey varsa o da otomobil dünyasının hiç olmadığı kadar yenilik dolu olduğu. Kim bilir belki bir gün gökyüzünde bulutların arasında sıkışıp kaldığım bir trafikteyken size yazarım 🙂 Daha fazlası için yazılarımı ve Instagram hesabımı takip etmeyi unutmayın.

İlginizi çekebilir: Virtual Influencer’lar: Kim bu sıra dışı influencer’lar? Takip etmeniz gerekenler?



Lezzetli ve eşsiz tatlarla dolu bir deneyim: Macroonline’da keşif dolu bir yolculuk

Şüphesiz ki söz konusu sofralarımız olduğunda hepimiz ‘en iyisi’nin peşindeyiz. Market alışverişlerimizi yaparken de gözümüz, elimiz hep en iyisinde, en kalitelisinde. Her şeyin en iyisini aldığımızdan emin olmak istiyoruz. Ancak, böylesi bir çabanın çok fazla zaman ve enerji gerektirdiği de aşikar. Hele ki büyük şehirlerde yaşıyorsak, iş çıkış saatinde markette olmak; kalabalıklar, trafik, koşturmaca gibi dertleri de beraberinde getirebiliyor. E peki bunca yorgunluk ve zamansızlığın içerisinde mesai bitimine dakikalar kalmışken her gün zihnimizde dönen o ‘Akşam ne pişirsem’ sorularına nasıl yanıt bulacağız? Hele bir de evde hazırlamak istediğimiz tarifin malzemeleri yoksa.



Güzel haber; artık bu soru da zihnimizi kurcalamayacak, yorgun argın market sırasında beklemek zorunda da kalmayacağız. Macroonline ile yorucu market gezileri, ev konforunda keşifler yapabileceğimiz bir fırsata dönüşüyor.

Macrocenter ayrıcalıkları aynı hizmet anlayışıyla Macroonline’da

Macrocenter’ı tercih edenler bilir; Macrocenter’da alışveriş yapmak, eşsiz bir deneyimdir. Ürün çeşitliliği, yeni keşifler, taptaze lezzetler, baş döndüren kokular ve başka yerde olmayan ürünler… Macroonline da tüm bu deneyimi, bizlere online olarak sunuyor. Aynı uzmanlık, aynı lezzet ve aynı hizmet anlayışıyla tüm Macrocenter ayrıcalıkları, artık Macroonline’da. Kısacası, hayatı güzelleştirecek her şey Macroonline’da. Peki siz neredesiniz; yoksa hala kasa sırasında mı? 🙂 Gelin, Macroonline’Macroonline’Macroonline’da neler neler var biraz daha yakından bakalım… (Ne yok ki! demek serbest.)

Ev konforunda kaliteli bir alışveriş deneyimi

Hangimiz istemeyiz ki raflardaki en taze meyve-sebzeler yer alsın mutfak tezgahımızda, kendi ellerimizle seçtiğimiz.. Ama zamanımız ve enerjimiz yoksa ne yapacağız? Merak etmeyin, en iyilerden vazgeçmek zorunda değiliz. Macroonline, her şeyin en iyisini bizim için seçip evimize kadar getiriyor. İhtiyacımız olan her şey, sanki raflardan kendimiz seçiyormuşuz gibi aynı titizlik ve özenle seçilip bize ulaştırılıyor. Ev konforunda kusursuz ve kaliteli bir alışverişi deneyimi, Macroonline ile artık kapımıza geliyor.

Benzersiz tatlar, otantik lezzetler, yeni keşifler



Macroonline’da dilediğimiz ülkenin lezzetlerini bulmak mümkün. Bugün İtalyan, yarın Fransız Mutfağı, haftaya ise Japon, ne dersiniz? Macroonline dünyasında alışveriş yapmak, adeta geniş bir coğrafyada gezintiye çıkmak gibi. Uzak Doğu’nun egzotik sosları, ithal çikolatalar, artizan ürün çeşitliliği, her yerde bulunmayan lezzetli atıştırmalıklar, profesyonellere özgü ürün seçkileri, taptaze deniz ürünleri ve çok daha fazlası… Hepsi, premium hizmet kalitesi, zengin ürün çeşitliliği ve kolay erişim imkanıyla Macroonline’da. Tek yapmamız gereken bir tıkla sepete eklemek.

Şeflerin özgün tarifleriyle hazırlanan Homemade lezzetler

Dünya mutfağının yanı sıra Türkiye’nin özgün tatlarını da sunan Macroconline’da Homemade lezzetler de var. Şeflerin özgün tarifleriyle hazırlanan Homemade lezzetler, Macroonline’ın beklentileri aşan hizmet kalitesini evlerimize taşıyor. Hep ne pişireceğimizi düşünecek değiliz ya bazen de ne yiyeceğimizi düşünelim, öyle değil mi… Sağlıklı, lezzetli ve zahmetsiz alternatifler arayanların en gözde seçimleri, Macroonline Homemade kategorisinde.

Keyifli, pratik ve konforlu bir alışveriş deneyiminin yanı sıra keşiflerle dolu bir yolculuğa da hazırsak; istikamet: Macroonline. Üstelik, Macroonline’dan verdiğimiz siparişler 45 dakikada teslimat seçeneğiyle ve +4 dereceli araçlarla soğuk zincir kırılmadan dilediğimiz saatte bize ulaşıyor. Macrocenter’ın ayrıcalıklı dünyasını ev konforunda keşfetmek ve Macroonline’da ilk alışverişlerinize özel indirimden de faydalanmak için siz de hemen tıklayın.

*Bu yazı Macrocenter katkılarıyla hazırlanmıştır.



İlgili Makale