X

Beynimizdeki network’ler: Otomatik pilotta yoksa farkında mısın?

Bu yazıyı okurken, dikkatinizi ayak tabanlarınıza yöneltin. Yere hangi noktalarda dokunuyor? Ayaklarınızın ağırlığını ve yerin gücünü hissedin. Ayak parmaklarınızda herhangi bir his, uyuşukluk veya sıkışma var mı zihninizle araştırın.

Eğer bugüne kadar mindfulness (fakındalık) ilgili bir şey duymadıysanız ya da duymuş olmanıza karşın ne olduğunu bilmiyorsanız, tebrikler! Az önce kısa bir süre de olsa deneyimlediniz.

Dünyada her geçen gün yaygınlaşan, hem tıp alanında hem iş dünyasında liderlerin, sanatçıların, doktorların gündelik yaşamlarına entegre ettikleri mindfulness çalışmasıyla; daha doğru kararlar almak, daha iyi odaklanmak, bir yandan performans ve başarımızı arttırırken, diğer yandan iç huzur, öz şefkat gibi hayattan doyum ve zevk almamızı sağlayacak şekilde beynimizi eğitmek mümkün.

Son 10-15 yılın nörobilim alanındaki en önemli bilimsel buluşlarından birisi; nöroplastisite adı verilen, beynin her yaşta kendisini biyolojik olarak değiştirebilme ve nöronlar arasında yeni bağlantılar kurabilme yetisidir. Beynimizde dünyayla etkileşimde olan iki farklı network vardır. Bunlardan bir tanesi ‘Default Mode Network’ (DMN), ki ben buna otomatik pilot diyorum, dikkatimizi belli bir şeye yöneltmediğimizde, pek bir şey yapmazken aktif olan network’tür. Kafanızın içinde durmadan konuşur.

Kafamın içinde durmadan konuşan biri var

Örneğin; güzel bir yaz günü sahilde hafif bir rüzgar eserken, elindeki içeceği yudumlayan bir kişi düşünün. Bu kişi için anda olan; rüzgarın serinliğini, güneşin sıcaklığını ve dalgaların sesini dinleyip huzur dolu bir deneyim yaşamakken, dün eşiyle yaptığı tartışmayı veya ertesi gün gideceği toplantıyı düşünerek, zihninde sürekli karakterleri konuşturarak, huzursuz ve kaygılı bir şekilde anın güzelliğini kaçırır. Çünkü bu esnada beyninde DMN aktiftir ve hep alışmış olduğu çalışma sisteminde, yani otomatik pilottadır beyin.

Bu network’te bir yandan planlama ve hayal kurma gerçekleşirken; aynı zamanda kendimiz veya başkaları hakkında düşünme ve kafamızın içinde konuşan karakterler de aktif durumdadır. Yani bu network aktif olduğunda, kendimiz, başkaları, geçmiş ve gelecek hakkında düşünüyoruzdur; dolayısıyla belli bir anda, dış dünyada deneyimlediğimiz her şeyi aslında olduğu gibi değil, bir filtreden geçirerek, kendi yorum ve yargılarımızla, olandan farklı bir şekilde algılarız.

Çalışmalar gösteriyor ki, deneyimi yaşamanın başka bir yolu daha var: Buna direkt deneyim (DN) denmektedir. Direkt deneyim esnasında beyinde pek çok farklı bölge aktifleşerek, farklı bir network oluşturmaktadır. Ben buna ‘farkındalık network’ü diyorum. Bu network aktif iken geçmiş, gelecek, kendimiz veya başkaları hakkında düşünmemekte, sadece gerçek zamanlı olarak, duyularımızla ve algıladıklarımızı deneyimlemekteyiz.

Güzel haber şu: Bu iki network’ün biri aktifken, diğeri değildir. Bilinçli olarak dikkatimizi andaki deneyimimize yönelttiğimizde, yani DN’yi aktifleştirdiğimizde, DMN inaktif olmaktadır. Mindfulness egzersizlerini düzenli yapan kişilerin beyni, gün içinde bilinçli bir farkındalık network’ü geliştirerek daha çok anda kalmayı başarıyor.

Mindfulness egzersizler yaptığınızda beyniniz, farkındalık network’ü geliştirerek daha uzun süre anda kalmayı başarabilmektedir.

Yani geçmiş, artık geçti ve fiziksel olarak geriye dönüp olanları değiştiremeyiz. (Aslında çeşitli bilinçaltı teknikleriyle geçmiş deneyimlerin ve travmaların, zihnimiz ve bedenimiz üzerinde bıraktığı hisleri temizlemek mümkün; ama bu başlı başına bir konu. Bununla ilgili daha sonra yazacağım) Gelecek ise henüz gelmedi. Yaşadığımız tek gerçek ise şimdi, bu an. Şimdi burnunuzdan derin bir nefes alın ve yavaşça verirken, havanın bedeninize girip çıkarken takip ettiği yolu izleyin. İşte şimdi yine andasınız☺

>Daha çok anda kalarak iç huzurunuzu arttırabilir, iç organlarınızı sürekli bombardımana tutan, tüm hastalıkların kaynağı olan stres hormonunu (kortisol) dengeleyebilir, motivasyonunuzu ve odaklanma yeteneğinizi güçlendirebilirsiniz. Hayatın hızı ve sorumlulukların getirdiği zorluklara karşı daha esnek ve daha başarılı olabilirsiniz. Mutluluk; hayatın düz bir çizgide, hep yüksek enerjide olması değil; zorlukların içinden yıkılmadan geçebilme yeteneğidir.

>Mindfulness egzersizleri
Mindfulness egzersizlerini, özellikle kendinizi kaygılı ve stresli hissettiğiniz anlarda yapmalısınız.

Daha önce yayınlanan 21 günlük olumlu zihin diyeti  göreceğiniz bilgilerin yanı sıra, bu linkte bulacağınız 15 dakikalık body scan mindfulness (beden tarama) egzersizini, sabah güne başlarken ya da yatmadan önce tercihen kulaklıkla dinleyin. Bu egzersizi gün içinde dilediğiniz zaman, özellikle kendinizi kaygılı ve stres altında hissettiğiniz her an yapabilirsiniz. Daha iyi hissetmenize yardımcı olacaktır.

Bunun dışında gün içinde yapacağınız pratik mindfulness egzersizi önerilerim ise şunlar:

  1. Ellerinizi yıkarken, dişlerinizi fırçalarken ve yıkanırken dikkatinizi yaptığınıza yönlendirin. Suyun sıcaklığına, suyun bedeninizden nasıl süzüldüğüne, bedenin algıladığı hislere bilinçli olarak odaklanın.
  2. Yemek yerken telefonla oynamayın, televizyon seyretmeyin, bir şey okumayın. Yediğiniz yemeğe odaklanın. Yiyecekleri sanki ilk defa görüyormuş gibi büyük bir merakla inceleyin. Rengine, şekline, kokusuna, dokusuna dikkat edin. Her lokmada tadını yavaşça çiğneyerek alın.
  3. Yürürken ayaklarınıza dikkatinizi verin. Yerin gücünü, ayaklarınızın yere nasıl bastığını, hangi noktalarda yeri daha güçlü hissettiğinize odaklanın. Çevrenize meraklı bir gözle bakın ve etrafınızda neler olduğunu gözlemleyin. Eminim ki, daha önce yüzlerce kez geçtiğiniz yerde hiç görmediğiniz yeni şeyler fark edeceksiniz.
  4. Tüm görüşmelerinizde aktif dinleyici olmaya gayret edin, birisi bir şey anlatırken ne cevap vereceğinizi veya daha sonra ne yapacağınızı düşünmek yerine, karşınızdakinin tam olarak ne demek istediğini anlamaya çalışın. Unutmayın, hiçbir karşılaşma tesadüfen olmuyor.
Gülferi Yıldırım: Psikoloji ve Nörobilim Uzmanı. Mindfulness Eğitmeni İTÜ Elektronik Mühendisliği’nden mezun ve Yeditepe Üniversitesi’nden (MBA) İşletme Yüksek Lisansına sahip olan Gülferi Yıldırım, Üsküdar Üniversitesi’nde Uygulamalı Psikoloji ve Nörobilim Yüksek Lisansını tamamlamıştır. Aynı zamanda Kültür Üniversitesi'nde Öğretim Görevlisi olarak “İletişim ve Marka Yönetimi” dersi vermektedir. Kurumsal dünyada, 25 yılı aşkın süredir strateji, organizasyonel yapılanma, iletişim ve pazarlama konularında danışmanlık ve liderlik yapmaktadır. Her yıl İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenen “Mutlu İnsan ZihinRuhBeden Festivali”nin kurucusudur. Kendini keşfetmek üzere çıktığı yolda Türkiye’den Güney Afrika’ya, ABD’den Peru’ya, Hindistan’dan İngiltere’ye ve Bali’ye pek çok eğitime katılmıştır. Bu eğitimlerden bazıları; Oxford, MIT (Massachusetts Institute of Technology), University of Massachusetts gibi dünyanın saygın üniversitelerinde aldığı mindfulness, meditasyon ve nörobilim temelli eğitimlerdir. Doğunun binlerce yıllık kadim bilgilerini, batı bilimi ışığında, kurumsal deneyimleriyle sentezleyerek oluşturduğu mindfulness temelli mutluluk, liderlik, yaratıcılık ve stres yönetimi eğitimleriyle kurumların ve bireylerin hedeflerine ulaşmalarına vesile olmaktadır.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale