X

Bazı şeyleri hatırlarken bazılarını neden unuturuz?

Duyguların normal işlevi, hayatta kalmamızla bağlantılı olan ve önem taşıyan deneyimleri hatırlamayı kolaylaştırmak için hafızamızı güçlendirmektir. Yani duygular deneyimlerimizi daha hatırda kalır hale getirmek için çalışan birer güçlendirici gibidirler. Hafıza oluşumunda bilginin kaydı, işlenmesi, depolanması ve geri çağrılması vardır. Duygular, hafıza oluşumunun tüm aşamalarını etkilerler. Bu aşamalar şöyle:

Dikkat

Dikkat hayatımız için en gerekli olan şeye odaklanmamıza yardımcı olur ve bir şeyin yeniliği ile bağlantılıdır. Hiçbir şey zihni sürprizler kadar odaklamaz. Örneğin bir sohbet hoşunuza gitse bile, aynı sohbeti ikinci kez yapmanız aynı etkiyi yaratamayacaktır. Duygusal yoğunluk sayesinde dikkatimiz bir kaç öne çıkan nesneye yönelir ve geri kalanları arka plana iter. Çok dar bir alana odaklanmak kısıtlı dikkat kapasitemizin maksimum verimle kullanılmasına yardımcı olacaktır.

Hafızanın konsolidasyonu

Edindiğimiz bilgilerin büyük kısmı unutulur ve asla uzun vadeli hafızaya girmez. Karmaşık bir problemi öğrendiğimizde, kısa süreli hafıza özgür kalır ve eylem otomatikleşir. Duygusal olarak yüklü olaylar, doğal şekilde oluşmuş olan olaylardan daha iyi hatırlanırlar. Örneğin ilk çocuğunuzun doğumu, travmatik bir olay gibi şeyleri asla unutmazsınız. Stres hormonları olan epinefrin ve kortizol, hafızayı iyileştirir ve konsolide ederler. Evrimsel olarak konuşmak gerekirse, tehlikeli durumları çok açık bir şekilde kendimize işleriz ve böylece onlardan gelecekte kaçınabiliriz.

İlginizi çekebilir: Renkler, beyin işlevlerini nasıl etkiler?

Hafızanın geri çağrılması

Kötü duygusal deneyimlerin anıları, fiziksel acıları içeren deneyimlerden bile daha uzun süre kalırlar. Kalem kılıçtan keskindir dedikleri gibi, sözcükler fiziksel hasardan daha fazla hasar verebilirler. Ayrıca bazı kanıtlara göre kötü duygular fiziksel acıdan daha kötü olabiliyorlar. İnsanların onlara ne yaptığınızı ve söylediğinizi unutmalarına karşın ne hissettirdiğinizi unutmamalarının sebebi de budur. Hatta bazı ağrı kesicilerin sadece fiziksel ağrılar değil, duygusal acılar üzerinde de etkili olabildikleri belirtiliyor.

Hafızanın tetiklenmesi

Geçmiş anılar genelde kişinin çevresi tarafından tetiklenirler. Bu tetiklenme, bilinçsiz bir şekilde davranışların aktif hale gelmesini imler. Araştırmalara göre kendine hakim olma üzerine düşünmesi istenen bireyler, kendini tatmin etme üzerine düşünmesi istenenlere göre daha gelecek odaklı sağlıklı atıştırmalık tercihlerinde bulunmuşlar. Bu durumda, uzun vadeli hafızada bulunan hedef oradan alınıyor ve kısa vadeli hafızaya aktarılıyor. Benzer şekilde insanlar kütüphanelerde otomatik olarak daha yumuşak konuşurlar.

Ruh hali hafızası

Mevcut duygusal durumumuz, benzer duygusal tona sahip olan deneyimlerin hatırlanmasına yol açar. Mutlu bir ruh halinde olduğumuzda, mutlu anıları ve onayları hatırlarız veya tam tersini de yaşayabiliriz. Çünkü ruh hali zihne farklı bağlantıları getirir. Kötü bir ruh halinde olmak kişinin negatif şeyleri düşünmesine yol açar.

İlginizi çekebilir: Zihnini aktif, hafızayı güçlü, beyni genç tutmanın yolları

Hafıza kaybı

Stres hafıza problemlerine yol açabilir ve örneğin yüksek baskı ortamlarında zihinsel bir boşalma yaşayabiliriz. Bu nedenle çok önemli bir sınavın stresi altında olmak, daha düşük not almaya sebep olabilir. Genel olarak anksiyete, bilişsel performansı ters U eğrisi şeklinde etkiler ve bu fenomene Yerkes-Dodson yasası adı verilir. Yani uyarım çok az olduğunda (sıkılganlık) veya çok fazla olduğunda (anksiyete ve korku) performans genelde düşer. Düşük uyarım durumunda zihin odaklanma yaşayamazken, fazla uyarım halinde ise odak o kadar dardır ki önemli bilgiler kaybedilebilirler. Optimum durum orta düzeyde uyarımdır.

Süre ihmali

Bir olayı hatırlamamız illa ki o olaydaki her bir anı hatırlamamız anlamına gelmez. Bunun yerine o anın genelde en iyi ve kötü noktalarını hatırlama eğilimimiz vardır ve deneyimin süresini görmezden geliriz. Bu nedenle kötü bir bitiş, bütün bir deneyimi mahvedebilir. Güzel bir yere tatile gittiğinizi düşünün, burada seyahatin keyifli olup olmadığını değerlendirmenizi sağlayacak çok fazla bilgi vardır. Bu nedenle süre ihmalini uygularsınız ve temel olarak en yakın ve en iyi anıları aklınıza getirirsiniz.

Sonuç olarak, öğrenmenin büyük kısmı duygusal öğrenme olarak kendini gösterir. Hafızamızı güçlendirmek için deneyimlerimize duygusal önemi olan nesneleri bağlamak faydalı olabilir.

Kaynak: psychologytoday

İlginizi çekebilir: Hafızayı geliştirmenin yolları

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale