X

Ayrılığın ardından hayatınızı değiştirebilmek için uygulamanız gereken 3 adım

Ayrılıklar her ne kadar üzücü olsa da aslında insanın karşısına her zaman çıkmayacak büyük bir fırsatı da beraberinde getirir: Değişim. Ayrılık sonrası dönem, hayatınızı olmasını istediğiniz şekilde yönlendirebilmeniz için en uygun zamandır. Fakat bu dönemde en çok sorulan sorulardan biri genellikle şu olmaktadır:

“Nasıl başlayacağım? Hayatım boyunca hep böyleydim.”

Biten bir ilişkinin ardından insanlar genellikle kendilerini yaşadıkları üzüntünün altında ezilmiş hisseder. Bir şeyleri değiştirmeye nereden ve nasıl başlayacaklarını bilemezler. Oysa bunu yapabilmenin üç şeyle mümkün olduğunu söyleyebiliriz: Gözlem, hazırlık ve gelişim.

İlginizi çekebilir: Onsuz yapamıyorum düşüncesinden kurtulmak için 5 öneri

Gözlem

Şimdiye dek nerede olduğunuzu bilmezseniz, nereye gideceğinizi de bilemezsiniz. Birçok insan karmakarışık hayatlarda ve hiçbir işlevi olmayan durumlarda kalmış halde. Çoğu zaman yaşanılan olaylara aynı tepkileri vermekle, aynı kalıplar arasında sıkışmakla o kadar meşgul oluyoruz ki hayat hakkında düşünmeyi neredeyse bilemez hale geliyoruz.

Ayrılık sonrası dönemde ne kadar zor olsa da, kendi düşüncelerinizi dinlemelisiniz.

Duygusal bir acı yaşıyorsanız, çoğunlukla dikkatinizi dağıtmaya çalışırsınız. Bugün teknoloji bu konuda her zamankinden daha başarılı olmamıza neden oluyor. Hayat hakkında düşünmektense 500. kez Candy Crush oynamayı, ya da kendi kendimize kalıp düşüncelerimizi dinlemektense şirin kedi fotoğrafları paylaşmayı tercih ediyoruz.

Fakat, ne kadar zor olursa olsun, artık kendi düşüncelerinizi dinleme zamanı. Kendinizle ilgili ne düşündüğünüze dikkat etmek durumundasınız. Kendi düşüncelerinizi dinlemeyi öğrenmeli ve bu düşüncelerin ne yönde olduğuna dikkat etmelisiniz: Kendinizi çok mu eleştiriyorsunuz? Düşünceleriniz durumunuzun vahim olduğunu mu söylüyor? Yoksa kendinize acıyor musunuz?

Bu konuda daha ayrıntılı bilgi için: Ses diyalogu: Kafamızdaki sesleri tanımak

Her gün, kendinize teknolojiden uzaklaştığınız bir zaman yaratmayı deneyin. Hafta sonları bu süreyi daha uzun tutmaya özen gösterin. Teknolojisiz bir yürüyüşe çıkın. Bir parka gidip oturun mesela. Kafanızın içinde neler oluyor, duymaya çalışın. Duyduklarınızı yazacağınız bir not defteri tutun. Şimdilik, bunlarla ilgili hiçbir şey yapmayın, sadece akışına bırakın. Sadece düşüncelerinizi ve duygularınızı not edin.

Duygular önemlidir. Gün içinde kaç kere duygularınızın incindiğini hissediyorsunuz? Günlerinizi –dolayısıyla yaşamınızı- yaralanmış, güvensiz, yanlış anlaşılmış, güçsüz, korkak, değersiz, önemsiz, kullanılmış hissederek mi geçiriyorsunuz? Ya da kızgın, aksi, karamsar mı hissediyorsunuz? Bunalımda ya da çekingen misiniz? Her gün, hatta her saat nasıl hissettiğinizi bilmeye ihtiyacınız var.

Kendinizi en rahat hissettiğiniz yeri düşünün. Dışarıda olmaktan rahat mısınız? Ya da sevmediğiniz halde, size olmanız gereken yerin orası olduğunu öğrettikleri için mi dışarıdasınız? Sizi sıkan ve hayatınızdan çıkması gereken insanlar, yerler ya da şeyler mi var?

Sonuç olarak, her gün geleceğinizi nasıl geçirmek istediğinizi düşünün. Kariyerinizi değiştirmek mi istiyorsunuz? Başka bir yerde yaşamak mı? Yeni bir hobi edinmek mi? Okula geri dönmek mi? Bu sizi mutlu edecek mi? Mutluluğun nasıl bir şey olduğunu biliyor musunuz? Bunu hak ettiğinizi düşünüyor musunuz? Eğer cevap hayırsa, neden? Kafanızın içinde size mutluluğu hak etmediğinizi söyleyen ses kimin? Şimdi bunu fark edip söyleyiverme zamanı: O ses size ait.

Hazırlık

Değişim bir seçenektir. Sağlıklı olmak ve geçmişin acılarını hayatınızdan çıkarmak bir seçenektir. Bunu yapmak içinse gitmek istediğiniz yöne doğru yelken açmanız gerekir.

İnsanın, iyi bir ilişkide kendi olabilmesi için kendine ve değerli olduğuna inanması gerekir. Hayatınız ne kadar dinç ve bağımsızsa, kim olduğunuza ve başkalarının da size değer verdiğine inanmanız o kadar kolaydır.         

Değişim için hazırlanırken, zihninizin de bu yolda ilerlediğinden emin olmalısınız. Kendinize ve hedeflerinize inanmalısınız. Mutlu olmayı hak ettiğinizi ve ne olursa olsun mutlu olabileceğinizi tekrarlamalısınız. İyi bir insan olduğunuzu bilmelisiniz.

Ayrılığın hemen ardından, bunlar kulağa biraz zor gelebilir.

Değişim bir seçenektir. Bunu yapmak içinse gitmek istediğiniz yöne doğru yelken açmanız gerekir.

Olumlamalar, doğru şekilde yapıldığında, işe yararlar. Olumsuz düşüncelere sahipseniz, kendinize inanmıyorsanız, bunu değiştirmek zorundasınız. Düşünceleriniz için tuttuğunuz günlüğü okuyun. Nelerin değişmeye ihtiyacı var?

Kendinize sorun: Olumsuz düşüncelerinizi hala kontrol etmekte zorlanıyor musunuz? Kurban psikolojisi mi yaşıyorsunuz? Güçsüz mü hissediyorsunuz? Neden? Olumlu düşüncelerle aranızda duran engel ne? Bunu düşüncelerinizin, hislerinizin ve hareketlerinizin gözlemcisi olduğunda anlayabilirsiniz. Değiştirmeye ise, kendinizi değişim için hazırlayarak başlarsınız. Negatif olduğunu, kendinize acır şekilde ya da kurban psikolojisiyle konuştuğunuzu fark ettiğinizde iç konuşmalarınızı değiştirmelisiniz. Bu olumsuz iç konuşmaları ve düşünceleri artık dışarı atma vakti. Çünkü kendinize karşı sorumluluğunuz var.

Nasıl olumlama yazabileceğinizi öğrenin. Bu şekilde kısa ve inanılır cümleler kurabilirsiniz. Olumlamalara inanmayan birçok insan, bunu nasıl yapacaklarını bilmiyor. Eğer “Ben para kazanabilen zengin bir insanım,” derken içinizden “Ben hiç parası olmayan bir beceriksizim,” diyorsanız, işe yaramayacak, çünkü kurduğunuz olumlu cümleye inanmadığınızı içten içe biliyorsunuz. Parasız ve beceriksiz olduğunuza inanıyorsanız bile bu düşünce şeklinden uzaklaşmalısınız. Bunun yerine “Hayır, ben nasıl para kazanabileceğimi öğreniyor ve kendimi geliştiriyorum,” demelisiniz. Ve hedeflerinizi de bu yönde koymalısınız. Eğer bu konuda harekete geçmiyor ama para kazanmayı öğrendiğinizi kendinize söylemeye devam ediyorsanız, bu da bir işe yaramayacaktır. Hareketlerinizin olumlamalarınızı doğrular nitelikte olması gerekir. Olumsuz düşünce ve ifadelerinizi her seferinde daha da olumlu hale getirerek dönüştürün. Belki nasıl para kazanabileceğinizi öğrendiğinizde zengin olmayla ilgili olumlamalara başlar ve bununla ilgili harekete geçersiniz; çünkü artık buna ulaşılabilir bir hedef olarak bakarsınız. Fakat şimdilik bu uzak bir ihtimal. Sadece önünüzde duran başarılabilir adımı hedefleyin.

Yine de uzak olmayan bir ihtimal var: Kayıplarınızla yüzleşmek. Bütün sağlıklı insanlar hayatın içinde kayıpların da olduğunu ve bundan kaçmamak gerektiğini bilir.

Çözümlenmemiş üzüntülerinizi etraflıca ele alın. Kendinize her gün bunun üzerinde kafa yoracağınıza ve sizi bu noktaya getiren şeyin ne olduğuna dair söz verin. Hayatınızda yarım kalmış işleri tamamlamak için olumlamalarda bulunun. Bunun için terapi ya da destek gruplarından da yardım alabilirsiniz.

Bu yardımlar size yol gösterecektir, ancak yeni bir hayata yelken açacak olan kişi sizsiniz. Birçok insan, ilişkilerinde aynı hataları yapmaya devam ediyor, çünkü hayatlarında değişikliğe yer açmıyor. Sonuç itibariyle değişen bir şey yoksa, hiçbir şey değişmeyecektir. Son ilişkinizde başarısız olan insanı değiştirmediyseniz, tekrar başarısız olacaksınız demektir.

Hedefler hakkında konuşmanın ve onlara ulaşmak için hazırlık yapmanın vakti. Çekingenliğinizin sizi durdurmasına izin vermeyin. Artık kendinize hayal kurmak için izin vermenin ve kendinize hedefler koymanın zamanı. Hayatınızı her zaman istediğiniz yönde döndürmenin zamanı.

İlginizi çekebilir: Hayatınızda olumlu ve kalıcı değişimler yaratmanın 7 yolu

Gelişim

Her gün emeklemeli ve değişim için yeni araçlar geliştirmelisiniz. Nereye gitmek ve ne yapmak istediğinize karar verin, ardından kendinize her gün bunu yapacağınız sözünü verin.

Her gün bir süre teknolojiden uzak zaman geçirin. Düşüncelerinizi ve duygularınızı dinleyin. Sonra onları yazın. Hislerinizin ne yönde olduğuna bakın. Sizin beyninizde “hamster tekerleği” işlevini gören şey ne? Hangi duygu ve düşünceler kendi kendinizi engellemenize neden oluyor? Bu duygu ve düşünceler, yıkıcı eylemlere nasıl yol açıyor?

Düşüncelerinizin ardından olumsuz iç konuşmalarınıza bakın ve nelerin değişmesi gerektiğine karar verin. Olumsuz duygu ve düşüncelerinizi yazdınız, şimdi de bunlardan her seferinde biraz daha uzaklaşmanız gerektiğini fark etmelisiniz. Bulunduğunuz yerden çok uzağa gitmeye çalışırsanız, koyduğunuz hedefe inanmazsınız, inanmadığınız şeyi yapmaya çalışmanınsa bir etkisi olmayacaktır.

Her gün emeklemeli ve değişim için yeni araçlar geliştirmelisiniz.

Olumsuz duygu ve düşüncelerden uzaklaşmak büyük önem taşıyor. Defterinize birçok kez ahmak olduğunuzu yazdığınızı fark ediyorsanız, bunun değişmesi gerekir; çünkü bunu düşünmeniz muhtemelen sizi birçok şeyi yapmaktan alıkoyuyor. Eğer size bir aptal olduğunuz söyleniyorsa, ya da aptal olduğunuza inanıyorsanız bunu “Hayır, ben zekiyim,” şeklinde değiştirmek işe yaramayacaktır. Tüm hayatınız boyunca devam ettirdiğiniz bir düşünceyi silmek ne yazık ki bu kadar kolay değil. Fakat birçok insanın olumlamayı denediğini, fakat işe yaramadığını, dolayısıyla vazgeçtiğini belirtirken kastettikleri tam olarak bu. Bunu yapmanın ve gelişim sağlamanın yolu, adım adım ilerlemektir. Bu yüzden, bir dahaki sefere “Ben aptalım,” diyecekken bunu “Ben her gün birşeyler öğreniyorum,” şeklinde değiştirmek daha iyi bir seçenek. Çünkü siz gerçekten her gün öğreniyorsunuz ve bu son derece doğru. Her seferinde “Ben aptalım,” cümlesini değiştirirseniz, bir süre sonra bunu söylemeyi, daha sonra buna inanmayı bırakacak, ve en son bu doğruymuş gibi davranmaktan vazgeçeceksiniz. Gelişim, tam olarak bu.

Düşünce günlüğünüzde ilerlerken, düşüncelerinizi ortaya çıktıkları gelecek seferde dönüştürecek ifadeler bulun. Duygu ve düşünceleriniz için bir defter tutmanın amacı budur. Bu şekilde olumsuz düşüncelerinizle savaşacak olumlu ifadeler oluşturursunuz.

Gözünüzde hedeflerinize ulaştığınızı canlandırın. Ayrılık sonrası zamanı, hayatınızda iyi şeylere yer açmak için ne kadar çok fırsatınız olduğunu fark ederek değerlendirin. Her gece hayallerinizin gerçeğe dönüştüğünü gözünüzde canlandırın. Loş ışıklı bir ortamda sandalyede oturup rahatlayabilir ya da yatağa yattığınızda uyumadan önceki vaktinizi bu şekilde geçirebilirsiniz.

İyileşmek, denge ile ilgili bir durumdur. İnsanın kendi hayatını inşa etmesi; kendisine iyi davranması, kendisiyle yalnız kalabilmesi ve dışarı çıkıp yeni yerlerde yeni insanlar tanıyabilmesiyle ilgilidir. Her şeyi dengeli yapın. Ya da hepsini birlikte… Tek başına seyahate çıkmak buna güzel bir örnek. Çünkü bu şekilde hem dışarı çıkıp hem de kendi başınıza kalabilirsiniz.

Kendi listenizdekileri inşa etmek için neler yapabileceğinizi düşünün ve yapın. Her şey başarıya ulaşmayabilir, fakat kendinize inanın ve deneyin. Bu aynı zamanda hayatınızı inşa etme, ne istediğinizi ve nasıl biri olduğunuzu öğrenme süreci. Bu şekilde kendinize ve hayatınıza değer vereceksiniz. Hayatınız, yaşamayı istediğiniz bir hal alacak. Daha sonra ise istediğiniz şeyi başarmış olmanın ne kadar eğlenceli bir düşünce olduğuna şaşıracaksınız.

İşte nasıl başlamanız gerektiğinin cevabı burada. Her gün, kendinize günlük hedefler koyun. Niçin gözlemleyip, hazırlanıp gelişeceğinizi bilin. Tüm bunları yavaş yavaş yapın. Eğer sekteya uğrarsanız, sorun değil, geri dönün ve yaptığınız şeyi tekrarlayın. Kendinize karşı olumsuz ya da eleştirel olmayın. Bütün bu yaptıklarınızda daha çok yenisiniz.

Eğer hayattaysanız, büyüyorsunuz demektir.

Başarmak için tek yapmanız gereken başlamak. Ve bunu nasıl yapacağınızı biliyorsunuz.

Kaynak: 

psychologytoday.com

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale