X

Aşırı protein tüketimi sigara bağımlılığı kadar zararlı olabilir

Aşırı protein tüketimi

 

Son zamanlarda sağlıklı beslenme alanında yapılan çalışmalar, hayvansal proteinleri çok sık tüketerek beslenenlerin kanser riskinin günde 20 adet sigara içen insanların karşı karşıya olduğu kanser riskiyle neredeyse aynı olduğunu gösteriyor. The Telegraph’ın bilim muhabiri Sarah Knapton’ın yüksek protein tüketimi konusunda son dönemde yapılan araştırmaları kaleme aldığı makaleyi sizin için derledik.

Gereğinden fazla protein tüketmek özellikle orta yaşlı insanlar için sigara içmek kadar zararlı olabiliyor. Araştırmacılar fazla miktarda hayvansal protein tüketen binlerce yetişkini yaklaşık 20 yıllık bir periyotta takip etti. Sonuçta yüksek proteinle beslenen kişilerin diğerlerine göre 4 kat daha fazla kanser riskiyle karşı karşıya olduğu ortaya kondu. Bu risk günde neredeyse 20 sigara içen birinin maruz kaldığı kanser riskiyle eşdeğer tutuluyor. Aslında daha önce de kırmızı et ile kanser arasında bir ilişki olduğunu gösteren çalışmalar yapılmıştı; ancak ilk kez bu çalışmayla sürekli olarak aşırı miktarlarda protein tüketiminin sebep olabileceği ölüm riskleri sayısal olarak ölçülmüş oldu.

Geleneksel beslenme tavsiyeleri genellikle yağı, tuzu ve şekeri kısıtlamaya yöneliktir. Dünya Sağlık Örgütü’nün bugünkü önerileri şeker kullanımının mümkün olduğunca azaltılması yönünde. Fakat fazla protein alımının riskleri de mevcut, ve bununla ilgili pek fazla uyarı yok. Amerika’da yapılan araştırmalara göre yüksek protein diyetini uygulayanların herhangi bir sağlık sebebine bağlı ölüm riski, diğerlerine göre %74 daha fazla. Ayrıca diyabet kaynaklı ölümler de daha yüksek olasılıkta.

Atkins diyeti gibi yüksek proteinli diyetler geçtiğimiz yıllarda çok popüler oldu. Bunun tek sebebi de hızlı kilo verdirmesi. Ama Güney Kaliforniya Üniversitesi’nin araştırmasına göre bu diyetleri uygulayan kişiler kendilerine uzun vadede zarar veriyorlar. Üniversitenin araştırma görevlisi Dr. Valter Longo’ya göre: “Yüksek proteinli diyetlerin -özellikle hayvansal protein ağırlıklı diyetlerin- sigara içmek kadar kötü etkileri olabileceği hakkında sağlam kanıtlar bulunuyor.”

Peki ne kadar protein “aşırı” kabul ediliyor?

Araştırmacılar “yüksek protein diyeti” tabirini, izin verilen günlük kalori limitinin %20sinin (veya daha üstünün) protein olarak alındığı diyetler için kullanıyor. Orta yaşlı bir insan için, bir günde vücut ağırlığının 0,8’i kadar gram protein alması öneriliyor.  verilen Buna göre 60 kilogram bir insanın günlük olarak 45-50 gram protein tüketmesi gerekiyor. 300 gramlık bir biftekte ise 77 gram protein bulunuyor.

Kırmızı etin yanında, protein yönünden zengin süt ürünlerinin aşırı tüketimi de tehlikeli olabilir. 200 ml. süt günlük ihtiyacın yaklaşık %12’sini karşılarken, 40 gram peynir yaklaşık %20’sini karşılıyor.

Tavuk, balık, bakliyat, sebze, kuruyemiş ve tahıllar protein için daha sağlıklı kaynaklar diyebiliriz. Fakat bir tavuk göğsü veya bir fileto somonun günlük önerilen proteinin %40’ını karşıladığı da göz önünde bulundurulmalı.

Araştırmacı Dr. Eileen Crimmins’e göre “Orta yaşlarda düşük protein diyeti kanser ihtimalini azaltmak ve genel yaşam süresini uzatmak için iyi bir yöntem olabilir. “Çok düşük protein alımını ise ileri yaşlar için önermiyoruz; çünkü sağlıklı bir ağırlık aralığını sağlamak ve vücut direncini arttırmak için protein alımının önemini de göz ardı edemeyiz.”

Protein alımı, vücudumuzda üretilen ve vücudun büyümesine yardımcı olan, ama kanser oluşumunun olasılığını da artıran IGF-I hormonunun üretimini kontrol ediyor.

Reading Üniversitesi, gıda ve beslenme araştırmacısı Dr. Gunter Kuhnle’ye göre ise: “Bu çalışma protein alımı ve yaşam süresi arasında ilginç bir bağlantı kurmasına rağmen, et ve peynirin etkisini sigarayla kıyaslamak yanlış. Hatta potansiyel olarak tehlikeli bir sonuç.” Kuhnle, bunun gibi açıklamaların önemli kamusal sağlık mesajlarını erozyona uğratabileceğini vurguluyor: “Sigara içen bir kişi böyle bir mesaj aldığında ‘Eğer sandviçime koyduğum peynir ve jambon bana sigara kadar zarar veriyorsa, neden bırakayım ki?’ diye düşünebilir.”

Bazı profesörler ise sonuçlara katılmıyor. Kanser Araştırma Kurumu, epidemiyoloji Profesörü Tim Key’e göre: “Aşırı miktarda protein tüketiminin orta yaşta kanser olasılığı ve kanserden dolayı ölümler ile ilişkilendirebilmesi için daha fazla araştırma gerekli.”

Ancak genel olarak uzmanlar kırmızı etin kullanımının azaltılmasının kanser riskini düşürdüğünü kabul ediyorlar. Öyle görünüyor ki, dengeli bir beslenme programı uygulayarak hiçbir besin grubunda aşırıya kaçmamak hala yapabileceğimizin en iyisi.

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale