X

2018 seyahat rehberi: Her ay için farklı bir keşif

Yıl sonuna sayılı günler kaldı, yeni bir yıl kapımızda. Kimileri için yeni yıl, yeni umutlar, temiz beyaz sayfalar, yeni hayaller demek. Kimileri içinse bir önceki günden farksız. Ben ilk kategoriye girenlerdenim. Zamanın başa sarması, bir yaş daha büyümüş ve olgunlaşmış olmamız yeni yıla hep yeni umutlarla başlamamı sağlıyor. Yeni yıl aynı zamanda yeni seyahatler de demek. 2018’de nerelere gideceğinize henüz karar vermediyseniz hemen takvimi açın, tatil günlerini ve izinlerinizi şimdiden planlayın.

Ocak

Ocak ayında gidilecek en güzel yerlerden biri karlarla kaplı Finlandiya, Lapland olacaktır. Bakir bir doğaya sahip Lapland’da eşsiz deneyimler yaşayacağınız birbirinden keyifli turlara katılabilirsiniz. Bunların en eğlencelisi ve mutlaka denemeniz gereken kesinlikle Husky turu. Kızaklarla yaklaşık 4 saat süren turlara katılıp unutulmaz anılar yaşamanız mümkün.

Finlandiya’da Husky turu

Bir diğer önemli aktivite de hiç kuşkusuz herkesin hayatında en az bir kere görmek istediği doğa olayı kuzey ışıkları. Bunun için bölgeyi bilen bir rehber eşliğinde düzenlenen turlara katılabilirsiniz. Ren geyikleri ile Lapland’i keşfetmek, kar motoruyla bembeyaz karlar içinde dolaşmak da tatilinizi renklendirecek diğer aktivitelerden.

Etkileyici Kuzey ışıkları
Şubat

Kışın yaz sıcağını yaşamak isterseniz gidebileceğiniz en keyifli yerlerden biri Tayland olacaktır. Phuket, Phi Phi gibi tropikal yerlerde denizin keyfini çıkarıp tüm günü kumsalda geçirebilirsiniz. Başkent Bangkok’ta çılgın trafiğe rağmen gece pazarlarını gezip SPA merkezlerinde masaj yaptırarak günün yorgunluğunu atmanız mümkün. Chiang Mai, Chiang Rai gibi tapınakları ile ünlü şehirler size bambaşka deneyimler sunacaktır. Özellikle Chiang Mai yakınlarında bulunan Elephant Nature Park’a bir gününüzü ayırıp zor koşullarda çalıştırılmaktan kurtarılan fillerle vakit geçirmenizi öneririm.

Mart

Hava yolu firmalarının son dönemlerde sıkça kampanya düzenledikleri yerlerden biri olan Malta, Mart ayında baharın gelmesiyle keyifli vakit geçirebileceğiniz yerlerin başında geliyor. Denize giremeseniz bile başkent Valetta’nın sokaklarındaki renkli cumbalı evlerini keşfedebilir, el yapımı gümüş takı dükkanlarından kendinize ve sevdiklerinize hediyeler alabilirsiniz.

Malta

Malta’dan görmeden ayrılmamanız gereken yerlerden biri de sessiz şehir Mdina. Labirenti andıran sessiz sokaklarında dolaşırken kendinizi sık sık tarihin geçmiş sayfalarında hissedebilirsiniz.

Nisan

Japonya’ya gidilecek en güzel dönem kesinlikle sakuraların çiçek açtığı Nisan ayının ilk haftaları. Japonya’da gezilecek birçok yer bulunuyor ama ilk kez gidiyorsanız gezinize Tokyo ile başlamalısınız. Tokyo’yu Japonya’nın New York’u gibi düşünebilirsiniz. Gökdelenlerin yoğun olduğu bu şehirde Asakusa tapınağı ve civarındaki hediyelik eşya satan dükkanlar mutlaka görmeniz gereken yerler. Çokça ziyaretçi çeken bir yer olması nedeniyle buraya sabahın erken saatlerinde gitmenizi öneririm. Şehirde en eğlenceli yerse atari salonlarıyla ünlü Akihabara. Burası o kadar ışıklı ve renkli ki Time Square bile yanında sönük kalabilir.

Tokyo yakınlarında yer alan Fuji dağı ise özellikle sakura döneminde sunduğu manzara ile ziyaretçilerin en çok tercih ettiği yerlerden biri.

Japonya

Gezinize devam etmeniz gereken diğer bir rota ise Kyoto. Şehirde o kadar çok tapınak var ki hangisini gezeceğinize karar vermekte zorlanabilirsiniz. Tokyo’nun aksine Kyoto’da tapınaklar, parklar ve doğayla iç içe olacaksınız.

Kyoto
Mayıs

Mevsimlerin kayması nedeniyle baharı Mayıs’ta yaşamaya başladık. 1 Mayıs, 19 Mayıs gibi tatil günleri nedeniyle ülkemizde gidilecek en güzel rotalardan biri Kapadokya oluyor. Tabii bu dönemler ziyaretçilerin yoğun olması nedeniyle rezervasyonları çok önceden planlamanızda fayda var. Kapadokya’da konaklayabileceğiniz alternatifler çok fazla. Bunların en çok tercih edilenleri Museum Hotel ve Kelebek Special Cave Hotel. Özellikle Museum Otel’in manzarası mutlaka görülmeli.

Kapadokya

Kapadokya’da Avanos, Ürgüp, Ortahisar, Uçhisar mutlaka görmeniz gereken en önemli yerlerden. Uçhisar benim en beğendiğim yerlerden biri. Burada yer alan Çiko’nun Yeri güzel bir dinlenme noktası. Gerek manzarası, gerek sahiplerinin misafirperverliği, gerekse eğitimli güvercinlerin uçarken yaptığı gösterilerle keyifli vakit geçirebileceğiniz bir mekan.

Gün batımı için vazgeçilmez adres Kızılvadi. Girişinde uzun araba kuyruklarına yakalanmamak için erkenden gidip yer kapmanız iyi olur. Gün doğumu için 2 alternatif var. Balona binerseniz aynı anda havalanan onlarca balonla kaplanan gökyüzünün yavaş yavaş aydınlanmasını büyük bir heyecan eşliğinde izleyebilirsiniz. Balondan korkarsanız ya da binmişseniz gün doğumu için en güzel yer Aydın Kırağı Tepesi. Eğer Museum Otel’de konaklıyorsanız otelinizden de bu güzel manzarayı izleyebilirsiniz.

Kapadokya’da balon turu
Haziran

Norveç’in doğa harikası fiyordlarını en uzun günlerin yaşandığı yaz aylarında gezmeniz, neredeyse hiç batmayan güneşe şahit olmanız size eşsiz bir deneyim sunacak. Norveç fiyordlarını gezmek için en ideali gezinize Bergen’den başlamanız. Bergen’e direkt uçuş olmadığı için Oslo’dan yapacağınız keyifli bir tren yolculuğu ile buraya ulaşmanız mümkün. Eğer daha kuzeye çıkmak isterseniz Ålesund da fiyord gezisi planlayabileceğiniz şehirlerden biri. Burası küçük bir balıkçı kasabasını andıran oldukça sevimli şehirlerden biri.

Norveç

Eğer uzun bir tatil planlama imkanınız olursa daha da kuzeyde yer alan Lofoten adalarını da gezi planınıza eklemenizi öneririm. Norveç fiyord cenneti olduğu için hangilerini görmeniz gerektiği konusunda kafanız karışabilir. Mutlaka görmeniz gereken Geiranger, Hardanger ve Sogne fiyordları planınızdaki olmazsa olmazlardan. Bir de hayal treni Flåm’i gezinize eklerseniz çok mutlu bir şekilde evinize döneceğinizden eminim.

Mutlaka görmeniz gereken Geiranger, Hardanger ve Sogne fiyordları planınızdaki olmazsa olmazlardan.
Temmuz

Fransa’daki uçsuz bucaksız lavanta tarlalarıyla ünlü Valensole’de lavantaların en yoğun açtığı dönem Temmuz’un ikinci haftalarına denk geliyor. Hava sıcak olsa da zaman zaman yağmur olabiliyor. Bu nedenle bu bölgeye en az 3-4 gün ayırmak yağmursuz, güzel bir havaya denk gelmeniz için şansınızı arttıracaktır. Fotoğraf çekmek için en iyi zaman 18:00 itibariyle başladığı için buraya gün sonunda gelip 2-3 saat ayırmanızı öneririm.

Fransa, lavanta tarlaları

Işık nedeniyle platodaki renkler bu saatlerde göz kamaştırıcı oluyor. Özellikle güneşin batmasıyla birlikte kızıla çalan gökyüzü ve lavantaların sunduğu eşsiz manzara sizi büyülüyor. Bir de bu manzaraya eşlik eden tüm havayı saran lavanta kokusunu hiç unutamayacaksınız.

Ağustos

Yaz tatili için bilinen birçok tatil beldesine yakın olması nedeniyle önereceğim yerlerin başında Sarıgerme geliyor.  Bölge ismini Sarısu deresiyle çayın deniz bağlantısını kapamak için uygulanan germe işleminden almış. Sarıgerme yumuşacık, tamamen kumdan oluşan sahili ve metrelerce yürümenize rağmen boyunuzu geçmeyen sığ sahili ile eşsiz yerlerden biri. Eğer İztuzu plajını görüp beğendiyseniz buraya da bayılacaksınız.

Sarıgerme

Dalaman havaalanına yakınlığı, sualtı dalışları, sörf, yelken, parasailing gibi aktivitelere uygunluğu ve Bodrum, Çeşme gibi popüler tatil beldelerine göre daha sakin olması nedeniyle tercih edebileceğiniz bir tatil beldesi.

Eylül

İtalya’nın Cinque Terre’de yer alan ünlü köylerini keşfetmek için en uygun zamanlardan biri Eylül ayı. Yaz aylarında hem havanın çok sıcak olması, hem de turistlerin yoğunlaşmasıyla gezmek oldukça zor olsa da okulların açılmasıyla birlikte etraf biraz daha sakinleşiyor. Bu birbirinden güzel köyleri gezmeye Monterosso ile başlayacaksanız buranın sahilinin yüzmek için en uygun yer olduğunu paylaşmak isterim. Geniş bir kumsalı ve çok güzel bir denizi var. Monterosso’dan sonra gelen Vernazza görmeye alıştığımız sevimli İtalyan kasabalarından biri.

İtalya

Köyler trenle birbirlerine 2-3 dakika mesafede bulunuyor. Günlük bilet alarak ulaşımı çok rahat sağlayabiliyorsunuz. Eğer yürümek isterseniz köylere manzaranın tadını çıkara çıkara da ulaşmanız mümkün. Tam bir limon cenneti olan Corniglia’da mola verip son derece lezzetli olan limonatasından içmelisiniz. Manarola ve Riomaggiore ise en güzel manzaraya sahip köyler. 

İtalya ve şirin yerleri
Ekim

İsviçre her mevsim tercih edebileceğiniz güzellikte bir ülke olsa da sonbaharda burada görebileceğiniz manzaralar eşsiz güzellikte. Jungfrau bölgesinin en güzel kasabalarından Grindelwald ve yakınlarında yer alan araba girmeyen köyleri Mürren ve Wengen size eşsiz güzellikte manzaralar sunacak yerlerden.

İsviçre

Yine araba girmeyen kasabalardan Zermatt sonbaharın tadını çıkarabileceğiniz keyifli yerlerden biri. Bu kasaba aynı zamanda ünlü bir çikolata markasının ambalajında yer alan dağ Matterhorn’un bulunduğu kasaba. İsviçre’de nereye giderseniz gidin bambaşka bir sonbahar yaşayacağınızdan emin olabilirsiniz.

Kasım
Dolomit

İtalya’da yer alan Dolomit bölgesi Eylül’de doğa ile baş başa olmak isteyen doğa severler için tam bir cennet. Burada kamp kurabilir, Braies, Misurina gibi gölleri keşfedebileceğiniz trekking gezileri planlayabilirsiniz.

Aralık

Kışın başladığı, yıl sonunun gelmesiyle yeni yıl süslemelerinin şehirleri aydınlattığı, Avrupa’da yavaş yavaş ilk karın görüldüğü Aralık ayında gezilecek en güzel yerler Noel pazarları. Noel pazarlarının en ünlüsü Strasbourg ise bu aya çok yakışacak bir gezi rotası.

Strasbourg

Rotayı biraz daha genişletmek isterseniz Alsace bölgesinin başkenti Colmar ve diğer Alsace köyleriyle gezinizi daha renkli hale getirebilirsiniz. Strasbourg Noel pazarları ile ünlü olduğu için rezervasyonlarınızı erkenden yapmanızda fayda var.

 

İlginizi çekebilir: Sonbahar yerlerini keşfe çıkabileceğiniz en güzel yerler

Banu Okunakul: İTÜ Elektronik ve Haberleşme Mühendisliğinden mezun olup üzerine bir de İTÜ Telekomünikasyon Mühendisliğinde master yaptım. Masterım sırasında tanıştığım kurumsal hayat ile ilişkimiz hala devam ediyor. Yaş 30’lara yaklaşınca ne istiyorum ben ve ne yapıyorum ben arasındaki çatışmaları ben de yaşamaya başladım. İş hayatını merkezden çıkarıp “Ben” i merkeze oturtunca hayat daha renklendi. Bu renk yelpazesine spor, dans, geziler ve fotoğrafçılığı da kattığımda yaş 35 olmuştu:) Fotoğrafçılık ile birlikte seyahat etmek hayatımda daha da önemli bir yer kazanmaya başladı. Şimdilerde ise “Tam zamanlı gezgin nasıl olunur?” un yollarını aramaktayım.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale