X

2015’te çabasızca havalı gözükmenin yolu: #BANABAK

İlk kez 1855 yılında şair Robert Browning tarafından kullanılan ve Mis van der Rohe imzasıyla mimaride başlayıp diğer tüm alanlara da sıçrayan ‘less is more’ mottolu minimalist akım artık sadece sanatta değil günlük hayatımızda da yerini almış durumda. Artık çabasız bir şekilde bakımlı ve iyi görünmek hak ettiği övgüyü kazandı. Akımın ismi #banabak!

Mark Zuckerberg ne giyeceğini düşünmeye kafa patlatıp vakit kaybetmektense her gün aynı tişörtü giyip objektiflere poz veriyor ya da Steve Jobs hayatı boyunca aynı koyu renk boğazlı kazağıyla röportajlarında karşımıza çıkabiliyor. Artık saatlerce ayna karşısında vakit geçirip doğal güzelliği tonlarca makyajla gölgelemek ya da saatlerce ne giyeceğin üzerine kafa patlatmak çok fazla kabul görmeyen olgular.

P&G’nin kişisel bakım ve güzellik markalarıyla başlattığı #banabak hareketinin çıkış noktası, gençlerin havalı gözükebilmek, kendilerini iyi hissedip özgüvenle sokağa çıkabilmek için çok çaba harcamak zorunda olduklarını hissetmeleri. En yeni aksesuarlara, teknolojik gereçlere, tarza sahip olabilmek gençler için stres kaynağı olabiliyor. Oysa gençler sadece genç oldukları için bile güzeller! #banabak onlara kişisel bakımlarına özen göstererek, daha fazla çabaya ihtiyaç duymadan da iyi görünebileceklerini, özgüvenli bir duruşun tüm kapıları açabileceğini hatırlatan ve onları destekleyen yeni nesil bir gençlik akımı. Yani iyi görünmeyi herkes için ulaşılabilir bir hale getirmeyi amaçlıyor. Hareketin temsilcileri milli basketbolcu Sinan Güler, fotoğrafçı Mehmet Turgut, oyuncu Özge Özpirinççi ve sunucu Tanem Sivar.

Yani bir gencin en #banabak hali kişisel bakımına özen göstermiş, güvenle gülümseyen yani kendi ışığıyla parlayan hali… Bir gencin en #banabak hali kendini olduğu gibi iyi hissettiği hali…

P&G; Gillette, İpana, Orkid, Head&Shoulders, Pantene, Max Factor gibi markalarıyla birlikte #banabak hareketini gençlere ulaştırmak için hareketin temsilcileri Mehmet Turgut, Özge Özpirinçci, Tanem Sivar ve Sinan Güler’le üniversiteleri dolaşıyor. Gençler arasında bakımlı ve çabasızca etkileyici görünme konusunda farkındalık yaratmayı planlıyor. Bu dört kişilik ekip okullara gidip, gençlerle sohbet ediyor, #banabak’ın ruhunu anlatıyor, gençleri dinliyor. En #banabak haliyle, en özgüvenli görünen gençlerin fotoğraflarını çekecekler. Bu fotoğraflar kampüslerde posterlere dönüşecek, Instagram’da, Twitter’da post’lara dönüşecek ve gençlerin hayatında yer edecek.

6 günde 1,5 milyonun üzerinde izlenme rakamına ulaşan #banabak sözcülerinin rol aldığı manifesto filmini hala görmediyseniz vakit kaybetmeden siz de izleyin.

En #banabak haliniz için Uplifers’dan 2 öneri

En #banabak halim, gülüşümü saklamadığım diyenler için yeni İpana Pro-Expert Hepsi Bir Arada doğru tercih!

Oral-B ve İpana’nın geliştirdiği en iyi global diş macunu teknolojisi artık Türkiye’de. Geliştiricileri, Pro-Expert Hepsi Bir Arada’nın bilimin bu alanda sunduğu en yeni standart olduğunu söylüyor. Diş macunu içeriğinde sadece Oral-B ve İpana diş macunlarında olan Stannus Fluoride çözünebilir mikro aktif tanecikler yer alıyor. Bu yapı sayesinde diş hekimlerinin en çok kontrol ettiği alanlarda ilk kullanımdan itibaren üstün koruma sağlıyor (Sıradan Florürlü diş macunlarına göre). Böylece hem mükemmel ağız sağlığı ve sağlıklı görünüm garanti altına alınmış oluyor. Geliştiricileri her kullanıcının ilk kullanımlarından itibaren farkı anlayacağını söylüyor, herkesi yeni İpana Pro-Expert Hepsi Bir Arada’yı denemeye çağırıyor.

Saçlarımla güçle parlıyorum diyenlerin tercihi Pantene Argan Yağlı Elixir

Pantene Argan Yağlı Elixir, Pro-V formülünü Fas’tan gelen eşsiz yağlı Argan yağı ile bir araya  getirdi. Saçlarınızı şekillendirmeden kaynaklanan yıpranmalara karşı 24 saat boyunca korurken saçınıza ipeksi bir yumuşaklık kazandırır. Argan Yağlı Elixir’i nemli saça tek adımda kolayca uygulayın, her zamanki gibi kurumaya bırakın ya da fön makinesi ile kurutun. Ayrıca kuru saçlara yumuşaklık kazandırmak için son bir dokunuş olarak da uygulanabilir.

 

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 

Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 



İlgili Makale