X

Zen ile yaşamak 3: Yeni anahtarlar ile yeni kapılar açabilmek

“Zen çalışırken seslerden, renklerden ve şekillerden etkilenme. Bazılarının bir sese kulak verip bir renk ve şekli gördüğünde iç görüye sahip olduğu doğrudur ama bu çok sıradan bir yoldur ve gerçek Zen değildir. Gerçek Zen öğrencilerinin sesleri, renkleri ve şekilleri kontrol edebildiğini, her şeye karşı açık görüşlü olduğunu ve nihai gerçeği gerçekleştirdiğini bilmiyor musun?

Varsayalım ki özgürleştin, o zaman söyle; ses mi kulağın yanına gelir, yoksa kulak mı sesin yanına gider? Ses ve sessizlik ortadan kalkarsa Zen’den nasıl bahsedebilirsin? Kulağınla dinlerken anlayamazsın. Ancak gözünle işitmeye başladığın zaman gerçeğe gerçekten yakın olursun.

Anladığın zaman bir aileye dahil olursun,
Anlamazsan da dış kapının mandalı.
Anlamadan aileye dahil olanlar,
Sadece yabancı olduklarını anlarlar.”

Zen Ustaları, Wumen Huikai, Kaku-an Shi en

Bu yazı sizlerle birlikte çıkacağımız yeni bir maceranın ilk adımlarına yol oluyor. Evet, bir yazı dizisi yolculuğunda daha birlikteyiz ve bu sefer konu başlığımız Zen sanatı ve Zen ile yaşamak. Buradan sizinle paylaşacağım yazılar boyunca Zen kavramının hayatımızda nasıl uygulanabileceği konusunda değerlendirmeler yapacağız. Ve her zaman olduğu üzere günlük hayatımızdan örneklerle inceleyeceğiz.

Hemen bu yazı dizimizin esin kaynağı olan temel kaynaklarla başlayalım. İlki D.T. Suzuki ve Satori Zen’le Yaşamak isimli eseri. Daisetsu Teitaro Suzuki Budizm, Zen ve Uzak Doğu Felsefesi üzerine yazdığı kitaplarla bu kültürü bir anlamda batı dünyasına tanıtan Japon bir yazardır. Diğer eser ise Wumen Huikai ve Kaku-an Shi En tarafından yazılmış olan Zen Ustaları isimli eser. Bu kitap iki Çinli Zen ustasının kitabından oluşturulmuştur: İlki Wumen Huikai’nin yazdığı Kapısız Geçit eseridir, ikincisi ise On Boğa isimli eserdir.

Şimdi öncelikle biraz Zen hakkında bilgi vererek başlayalım. Chan ya da Zen. Zen, Budizm’in Mahayana ekolüne bağlı bir öğretinin Japonca adıdır. Kelime anlamı ise “derin bir meditasyon içinde olma” halidir. Zen’in amacı ise kısaca şöyle açıklanabilir: İnsanın içindeki Buddha doğasının, günlük yaşamda meditasyon yoluyla keşfedilmesi… Bunun insana varoluş hakkında yeni bir kavrayış kazandıracağına ve aydınlanmaya ulaştıracağına inanılır.

Zen ile Yaşamak yazı dizimizde Zen kavramına kısa bir giriş yaptıktan sonra yolculuğumuza bu hafta hayatta anladıklarımız, anlamak yüceliğine erişebildiklerimiz ile devam edeceğiz. Buna farklı kaynaklarda idrak etmek de denilmektedir. Anlayış aslında dünyamızı da tanımlayan bir kavram. Örneğin, Almanca dilini bilmiyorsak ve karşımızda Almanca konuşan biri varsa onu anlayamayız. Bu anlamama hali karşılıklı dünyalarımızın birbirine akamamasına neden olur. Veya farklı kültürlerde yetiştiğimizi düşündüğümüzde biz bir kişinin bizi evine davet etmemesini misafirperver olmaması olarak “anlamlandırırken”, karşımızdaki kişiye arkadaşlık ilişkileri bu seviyede “yeterli” görünmektedir. Yani hayatımızı tanımlayan aslında neyi ne kadar anlayabildiğimizdir.

Bir başka örnekle açıklamak istersek yoga pratiği yapmadığımız bir durumda bu pratiği yapan bir kişinin anlattığı esneme, rahatlama, his değişikliği gibi tecrübeleri anlayabilmemiz mümkün değildir. Sadece dinleyici olarak eşlik edebiliriz fakat tüm bu kavramlara bir anlam vermemiz ve dahil olmamız mümkün olmaz. Peki, bir de şöyle düşünelim, örneğin seyahat etmeyi çok seviyoruz ve son gittiğimiz şehir New York. New York’ tan yeni dönmüş biriyle karşılaştığımızda bu kişiyi tanımıyor olsak da birbirimizi anlayabilmemiz, şehrin güzelliği konusunda aynı veya benzer idrak seviyesinde olmamız oldukça mümkündür. Bu “anlayış” birlikteliği aslında her iki taraf için ortaklık, dahil olma ve bir noktada buluşabilme etkisini de yaratmaktadır.

Bu yüzden “anlayışımızı” büyütecek, mevcut bilgi seviyemizin üzerine koyacak ve dahil olabileceğimiz dünyaları genişletecek her olasılık, her öğrenme fırsatı bizler için yeni kapılar açan bir anahtar gibidir. Elimizde biriktirdiğimiz anahtarlarımız oranında farklı anlayışlara, farklı bakış açılarına, kısacası farklı ailelere, belki de farklı evrenlere dahil olabiliriz. O yüzden yaşımız her ne olursa olsun öğrenmek ve bu hayatta geçirdiğimiz zamanı kendimize yeni evrenler katarak geçirmek gerekmektedir.

Bugün bu yazımda bana eşlik ediyorsanız anlayışınızı, idrak seviyenizi ve elinizde tuttuğunuz anahtarları nasıl artırdığınıza bakmanızı dilerim. Yeni bir şeyler öğrenmeye ne kadar meraklısınız, kendinizi hapsettiğiniz kalıplarınız var mı, uzaktan bakıp “O zor, yapamam!” demek yerine bir kez olsun deneyimleyerek kendinize yeni bir anlayış, yeni bir dünya yaratmayı mı tercih ediyorsunuz? Peki, önünüze yeni bir hayat, yeni bir şehir, yeni bir arkadaş, yeni bir iş, yeni bir ülke çıktığında tercihiniz ne oluyor? Elinizdeki anahtarlar kapılara uymadığında korkup geri mi çekiliyorsunuz, yoksa korkmadan anlayışınızı büyütmek için ileri mi atılıyorsunuz?

İşte hayat tüm bu seçimlerden ibarettir! Hayat anlamak ve dahil olabilmek üzerine kurulmuştur… Yeni anahtarlarınızla yeni kapıları sonuna kadar açabilmeniz dileklerimle!

Zen Ustaları isimli kitabı Amazon’da incelemek ve satın almak için tıklayın.Zen Ustaları isimli kitabı Amazon’

Satori: Zenle Yaşamak isimli kitabı Amazon’da incelemek ve satın almak için tıklayın.Satori: Zenle Yaşamak isimli kitabı Amazon’

İlginizi çekebilir: Zen ile yaşamak 2: Değer vermek ve değer bilmek üzerine

Pınar Özeken (Ulus): 2007 yılında Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik bölümü ile Kimya bölümlerini bitirdi. Aynı üniversitede Biyomedikal Mühendisliği ve İspanya Pompeu Fabra üniversitesinde master derecelerini aldı. Özellikle 2011’den bu yana moda ile ilgili çalışmalara ağırlık verdi ve hala moda üzerine yazı dizileri, farklı moda kaynaklarında yayınlanmaktadır. Yoga eğitmeni olma yolunda ilerleyen Pınar, bir Arjantin Tango aşığı. Gerçek tutkularından bir diğeri ise seyahat etmek."Dünya üzerinde ayak basılmadık toprak kalmasın" mottosu ile dünyayı dolaşmaya devam ediyor.

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale