X

Yaban mersini tüketiminde yeni dönem: Récolte’m ile herkesin kendi yaban mersini ağacı olabilir

Yaban mersini, son zamanların en popüler gıdalarından biri. Onu bu kadar popüler hale getiren özelliği ise sahip olduğu besin değerleri. Minik, mavi-mor ve bir o kadar da büyüleyici… Adeta doğanın bize sunduğu bu mavi inciler demek de mümkün. Antioksidan deposu olmasının yanı sıra, bağışıklık sistemini destekleyen, cildi güzelleştiren ve enerjiyi tazeleyen yaban mersinleri, doğanın sunduğu en lezzetli ve sağlıklı besin kaynaklarından biri. Peki ya lezzet ve şifa deposu bu incileri, her yıl dalından sofranıza getirmek istemez misiniz?

Güzel haber; yaban mersini tüketiminde yeni bir dönem başlıyor. Artık herkes 1 yaban mersini ağacı sahiplenerek her yıl kendi ağacından, kendi meyvelerini tüketebilecek. Récolte’m, 6 yıl önce bağcılıkla başlayan üretimlerine, 4 yıldır herkesin kendi zeytinyağını üretmesi ile devam etti. 2025’te ise yaban mersini ile bambaşka bir üretim projesi sunuyor.

Süreç şöyle gerçekleşiyor; 10 yıl için sahipleneceğiniz yaban mersini ağacınıza kendi adınızı veriyorsunuz. Récolte’m iş ortağı olan üretici Alova, sizin Üretim Koçunuz olarak www.recoltem.com sitesinde size açılan sayfanıza her ay ağacınızla ilgili rapor yüklüyor. Böylelikle tüm üretim süreci boyunca ağacınızın geçirdiği hava koşulları, fenolojik gelişimler ve yapılan uygulamaları şeffaf olarak takip edebiliyorsunuz. Ve her yıl ağacınızdan 2 kg yaban mersinini teslim alıyorsunuz.

Récolte’m ve Alova ile aynı yatırımcı çatısı altında bulunan lojistik firması ile eğer İstanbul’da oturuyorsanız, sabah 06:00’da toplanan meyveleriniz aynı gün içerisinde size ulaştırılıyor. İstanbul dışında iseniz 2 gün içerisinde.

Récolte’m şehirli insana herhangi bir tarım arazisi satın almadan ya da üretim tesisi kurmadan, kendi ürünlerini üretebilme imkanı sağlayan bir üretim ağı. Récolte’m iş ortakları gerçek üreticilerdir; bu üreticilerin üretim kapasiteleri üzerinden farklı miktar ve çeşitlerde üretim paketleri hazırlanır ve müşterilere sunulur.

Şehir hayatına maruz kalan, doğaya hasret ve tarıma, üretime merak duyanların sayısı azımsanmayacak kadar çok. Doğa ile bağ kurmak artık sadece bir istek değil; ihtiyaç. Bu ihtiyaca yönelik çok çeşitli sektörlerde, çeşitli çözümler sunuluyor. Ancak Récolte’m sadece doğayla bağ kurma imkanı vermiyor. Müşterilerine bir süreliğine bir tarım arazisi ya da ağaç sahibi olma imkanı vererek, bütün üretim süreçleri hakkında bilgilendirip, bazı aşamalarda yapılan uygulamalara dahil edip, eğitip, kendi özel etiketli ürünlerine ulaşmasını sağlayarak, eşsiz bir deneyim yaşamasını sağlıyor.

Hatta ilerde bu konuda bir yatırım yapmak isteyenler için de bulunmaz bir test sürüşü olarak, yatırım yaptıklarında yaşayabilecekleri ile ilgili önemli bir öngörüde bulunmalarını sağlıyor. Tüm bunları yaparken de, henüz üretim süreçlerinin en başında üreticiyi finanse ederek aslında üretime de destek sağlıyor.

Geleceğin tarımsal üretim booking platformu olmak üzere inşa edilen Récolte’m, hem şehirli insan ihtiyaçları hem de yeni üretim modelleri geliştirme ihtiyaçlarına cevap olarak kurgulanmış. 200 ürün ile, 20 ülkede faaliyet göstermeyi hedefleyen platform, 2024 yılında, Letven Capital şirketinin yönettiği, Türkiye’nin tarım, gıda ve teknolojileri konusunda en büyük girişim sermayesi fonu olan TARS Girişim Sermayesi Yatırım Fonu’ndan yatırım almış. Şimdi bu iş birliği ile ilk etapta yaban mersini konusunda Türkiye’de üretim ve tüketim miktarını marjinal bir şekilde değiştirmeyi hedefliyor.

Bu vizyoner yaklaşım sayesinde, yaban mersini ağacı sahiplenme projesi hem bireylerin kendi ağacının dalından taze yaban mersini yemelerine olanak sunuyor hem de Türkiye’nin tarımsal üretim potansiyeline katkıda bulunuyor. Siz de kendi ağacınızdan yaban mersini tüketmeye hazırsanız hemen tıklayın ve ağacınızı sahiplenin.

*Bu yazı Récolte’m iş birliği ile hazırlanmıştır.

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale