X

Üretkenlik konusunda muhtemelen daha önce duymadığınız stratejiler

Söz konusu her gün daha üretken olmaya geldiğinde, genellikle hep aynı tavsiyeleri duyarsınız. Üretken olmak adına sürekli e-mail’leriniz kontrol etmek, daha erken uyanmak, güçlü ve zorlu hedefleri barındıran ‘yapılacaklar listesi’ hazırlamak… Bu liste böyle uzayıp gider.

Her ne kadar bu öneriler büyük fark yaratmanız konusunda size yardımcı olsa da, sürekli tekrarlandığı için muhtemelen artık bir kulaktan girip bir kulaktan çıkıyordur. Ve üretkenlik kaybı da siz fark etmeden kötü alışkanlıkların nedeni olmaya devam ediyor.  

İşte tam da bu yüzden, proje yönetimi yazılım şirketi Workfront CEO’su Joe Staples, kendi deneyimlerinden hareketle 2016-2017 State of Work Report adlı raporda üretkenliği artırmak için daha önce muhtemelen hiç duymadığınız 5 önemli stratejiye odaklanıyor. İşte işinize yarayacağına inandığımız 5 önemli strateji:

1. Ekibinizle senkronize hareket edin

Yapılan anketlere göre Amerikalıların %59’u toplantıları en çok zaman kaybettiren şeyler olarak görüyor. Toplantı odasında geçirilen sayısız saatlerden sonra, hiçbir gelişme kaydedilmemiş olabiliyor.

Toplantılara yaklaşım şeklini değiştirerek herkesin mutlu olmasını sağlayabilirsiniz.

‘Hep birlikte toplantıları kaldırmakla ilgili birçok konuşma yaptık, fakat cevap aslında bu değil’ diyor Staples.

Onun yerine, toplantılara yaklaşım şeklini değiştirmek gerekiyor. İlk olarak, oturup toplantı yapmaya gerek olup olmadığına karar verin. Eğer konu kolayca çözülebilecek durumdaysa, bu noktada az zaman gerektiren metotlara başvurabilirsiniz.

Eğer resmi bir toplantı ayarlamanız gerekiyorsa, sonuçlara ve çözüm önerilerine odaklanmaya katkıda bulunma, görevleri ve sorumlulukları yeniden ele almaktan çok daha efektif bir çözüm yolu olarak görülüyor. Bir başka etkili öneri ise, herkesi mutlu etmek adına normal toplantıların süresini yarıya indirme olabilir.

2. Üretkenlik konusundaki başarılarınız ve başarısızlıklarınız hakkında gerçekçi olun

Olması gerekenden fazla olarak, üretkenliğimizi artırmak adına farklı önerileri ele alıyoruz; ancak bu noktada hangi öneri bizim iş akışımıza uygun hangisi değil hiç dikkat etmiyoruz.

Bu yüzden üretkenlik konusundaki başarılarınıza, hatalarınıza gerçekçi bir bakış açısıyla bakarak haftalık iş temposunda bunu ne kadar gerçekleştirdiğinizi belirlemek önem taşıyor.

Nelerin değişmesi gerektiğini günlük değerlendirme yaparak belirleyebilirsiniz. Bu öz yansıtma size gereksiz gibi görünebilir; fakat farkındalık günlük üretkenliğiniz konusunda büyük farklılık yaratacak.

3. Öncelikli işlerinize odaklanın

2016 yılında, Amerika’da ofis çalışanları zamanlarının yalnızca %39’unu öncelikli yapmaları gereken işlere harcıyorlar. Aslında ülkemizde de ne yazık ki durum farklı değil. 

Peki kalan zaman nereye gidiyor?

Pozisyon tanımımızda yer almayan çeşit çeşit görevler ve projelerle uğraşıyorlar. ‘Bu yüzden, kendi iş hedeflerinizi karşılamak konusunda büyük mücadele vermek zorunda kalıyorlar’ diyerek konuya farklı bir bakış açısı getiriyor Staples.

Elbette yardımcı olmak ve ofiste uyumlu davranmak oldukça önemli; fakat sırf bu yüzden üretkenliğinizin ve profesyonel hedeflerinizin sizden uzaklaştığını görüyorsanız, patronunuzla bu konu hakkında dürüst bir konuşma yapmanın ve kendi iş tanımınıza uyan işleri yapmanın zamanı gelmiş demektir.

Yapmamanız gereken işler üzerinizden alındığında, yapmanız gereken önemli ve iş tanımınıza uyan işler için daha çok vaktiniz olacak.

4. Öğle saatinizi ve molalarınızı geri kazanın 

İşçilerin %57’si öğlen yemeklerini 30 dakikada ya da daha kısa sürede yiyip işe geri dönüyorlar. Bu durum mantığa aykırı gibi görünüyor; çünkü yapılan birçok araştırma gün içerisinde mola vermenin üretkenliğinize pozitif etkileri olduğunu söylüyor.

Yapılan birçok araştırma öğle yemeklerini gerektiği kadar kullanmanın ve mola vermenin verimliliği artırdığını söylüyor.

Bu yüzden üst üste kahve içerek veya ofiste sağlıksız yemekler tüketerek idare etmek yerine, öğle saatinizi dışarıda doya doya sağlıklı yemeklerle ve ihtiyacınız olan zamanı kullanarak harcayın. Bu sayede, işe geri döndüğünüzde kendinizi daha verimli hissedeceksiniz.    

Her ne kadar kulağa garip gelse de, ofis masanızdan biraz uzaklaşmak yapılacak işler konusunda daha iyi sonuçlar almanıza yardımcı olacak.

5. Yalnızca gerekli araçları kullanın 

Her zaman üretkenliğinizi artıracağına dair söz veren araçlar, aplikasyonlar ve platformlar ortaya çıkacaktır. Elbette bunlardan bazıları organize ve odaklı olmanız adına size yardımcı olmaktadır.

Yine de, işiniz için entegre olmayan çok fazla araç yüklemek sonunda sizi yavaşlatacaktır.  

Elinizden gelenin en iyisini yaparak, size en uygun olanı bulun ve ihtiyacınız olan çok amaçlı araçları kullanın.

Herkes daha üretken olmak ister ve zaman zaman duyduğunuz klasik önerilerin mutlaka yardımı olacaktır. Fakat yeni ve denenmemiş bir şeyi denemek isterseniz, bu 5 öneriyi deneyip yapılacaklar listenizi yenileyebilirsiniz.

Bu sonbahar daha üretken olun

Her ne kadar yazın getirdiği rahatlıktan sonuna kadar faydalanmış olsanız da, yılın geri kalan zamanına önemli etki edecek vaktiniz hala bulunuyor. Yalnızca artık hiçbir anlamı olmayan eski yıllık hedeflerden vazgeçmeye, strateji belirleme konusunda her türlü kaynaktan faydalanmaya, yaptığınız işi yeniden değerlendirmeye ve işinize karşı daha gerçekçi olmak konusunda hevesli olun.

Kaynak:

Inc.com

Bulldogreporter.com

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale