X

Uçuk sahibi olduğunuzu nasıl anlarsınız?

İki tür uçuk vardır: Oral ve genital. İkisi de yaygındır ve ikisi de virüslerden kaynaklanır. Belirtiler hemen ortaya çıkabilirler veya virüs yıllarca inaktif şekilde kalabilir. Ortaya çıktığında hafif de olabilir ağır da. Uçuk bulaşıcıdır. Eğer ağız veya genital uzuvlarınızda yaralar varsa, hemen uçuk olup olmadığınızı öğrenmek için doktorunuza danışın.

Önemli not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren öğelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurun.

Oral uçuk

İnsanların neredeyse yarısında oral uçuk vardır. Genelikle HSV-1 adlı virüs türünden kaynaklanır. Herkeste belirti göstermez ancak ağız bölgesinde yaralar olarak kendini gösterir. Oral uçuk, uçuk lezyonları veya virüsü içeren tükürük ile temas etmeniz halinde bulaşır. Ayrıca ağzınızın virüsü barındıran yüzeylere değmesi de sorun yaratır. Genelde yakın temasla bulaşsa da, uçuklu birisinin rujunu veya çatalını kullanmak gibi şeyler de bulaşmaya sebep olabilir. Oral uçuk genellikle yaşamın erken dönemlerinde kapılır ancak oral seks esnasında cinsel uzuvlardan da geçebilir.

Genital uçuk

HSV-1 veya HSV-2 virüslerinden kaynaklanabilen bir zührevi hastalıktır. Ayrıca oral seks esnasında ağızdan da bulaşabilir. 14-49 yaş aralığındaki her 6 bireyden 1 tanesinde bulunduğu belirtiliyor. Erkeklerden kadınlara bulaşması oldukça kolaydır ve bu nedenle kadınlarda enfeksiyon riski biraz daha fazladır.

Uçuk nasıl hissettirir?

Uçuk belirtileri o kadar hafif olabilir ki, sahip olduğunuzu fark bile edemeyebilirsiniz. Bu nedenle virüsü başkalarına bulaştırmak oldukça kolaydır.

HSV-2: Genital uçuğun en görünür belirtileri HSV-2 lezyonları ile görülür. Vulva ve peniste, anüs çevresinde ve bacak içlerinde ortaya çıkabilirler. Ayrıca vajina, rahim ağzı ve testislerde siğil olarak kendini gösterebilir. Bu siğiller parçalanabilir ve şunlara sebep olan yaralara dönüşebilirler:

  • kaşıntı
  • genital ağrı
  • ağrılı idrar
  • üretra tıkanmasından dolayı idrar yapma zorluğu

Enfeksiyon her zaman o kadar ağır olmaz. Siğiller yerine sivilce veya böcek ısırığı benzeri isilikler de ortaya çıkabilirler. Eğer kadınsanız, mantar enfeksiyonuna benzer vajinal akıntılar ortaya çıkabilirler. Eğer erkekseniz, kasık mantarı gibi kaşıntı yapabilir.

İlk uçuk çıktığında grip benzeri belirtiler de yaşayabilirsiniz ve şu belirtiler de bulunabilirler:

  • boğazda, kol altlarında ve kasıklarda şişkinlikler
  • baş ağrısı
  • genel ağrı hali
  • yorgunluk
  • ateş
  • üşüme

HSV-1: HSV-1’e sahipseniz, hiç belirtiniz olmayabilir. Eğer belirti olursa, bunlar muhtemelen ağız ve dudak çevresinde yaralar şeklinde olacaktır. Daha az yaygındır ancak ağız içinde yaralar da oluşabilirler. Yaralar kaşınabilir, batabilir veya yanabilirler. Bazı vakalarda yeme ve içmeyi zorlaştıracak kadar ağrılı olabilirler. Ancak genelde bir kaç hafta içinde geçerler.

  • HSV-2 gibi ilk defa belirti verdiğinde grip benzeri belirtiler yaşayabilirsiniz. Belirtiler arasında bir kaç hafta da olabilir, yıllarca belirti de vermeyebilirsiniz.
  • Ayrıca HSV-1 nedeniyle genital uçuk geliştirmeniz de mümkündür. Oral seks esnasında ağızdan genital uzuvlara geçebilir. Eğer ağzınıza ve sonra genital uzuvlarınıza dokunursanız da geçebilir.
  • HSV-1 enfeksiyonu genellikle HSV-2’ye benzer pek çok belirtiyi verir.
  • Uçuk gözlerinize de bulaşabilir. Bu durumda ağrı, göz sulanması ve ışık hassasiyeti oluşabilir. Ayrıca bulanık görme ve gözlerde kızarma da olabilir.

Uçuk çıktığında nasıl hissettirir?

Belirtiler genelde maruz kaldıktan sonra 2 hafta içinde ortaya çıkarlar. İlk ortaya çıkışı genelde en kötüsüdür. Önce grip benzeri belirtiler olur, sonrasında genital uzuvlarda veya ağız çevresinde lezyonlar oluşmadan önce rahatsız bir his oluşur. Gelecekteki ortaya çıkışları genelde daha hafiftir ve daha hızlı geçer.

Uçuğun sadece ortaya çıktığı dönemde bulaşıcı olduğunu duymuş olabilirsiniz ancak görünür bir işareti olmasa da bulaşabilir. Uçuk sahibi olup bunun hiç farkında olmayabilirsiniz. Bu nedenle karşı tarafı suçlamadan önce cinsel partnerinizle konuşmanız da uygun olacaktır.

Başa çıkması zor bir durum olabilir. Uçuk sahibi olduğunuzu öğrenmek pek çok duyguyu ortaya çıkarabilir. Bu çok normaldir. Ancak olabildiğince çabuk şekilde doktorunuzdan randevu almanız uygun olur. Doktorunuz rahatsızlığı kontrol altında tutmak için bilmeniz gerekenleri size aktaracaktır.

Tekrar çıkmasına sebep olan şeyler nelerdir?

Bazı erken uyarı işaretleri, örneğin karıncalanma, kaşıntı ve ağrı gibi şeyler uçuğun gelmekte olduğunu gösterebilirler. Bu genelde siğiller çıkmadan 1-2 gün önce olur. HSV-2 sahibiyseniz, yılda 4-5 defa ortaya çıkabilir ancak bu durum kişiden kişiye değişir. Genelde zaman içerisinde azalır. HSV-1 sahibi olanlarda genelde çok daha az ortaya çıkar.

Bazı insanlarda uçuk çıkmasını tetikleyen faktörler şunlardır:

  • hastalıklar
  • stres
  • yorgunluk
  • kötü beslenme
  • genital bölgede sürtünmeler
  • başka rahatsızlıklar için steroid terapileri görmek

Ağız uçuğu güneşe uzun süre maruz kalmaktan kaynaklanabilir. Tetikleyicileri öğrendikten sonra ondan kaçınmak için çaba gösterebilirsiniz.

Uçuk nasıl teşhis edilir?

Doktorunuz görsel işaret ve belirtiler ile teşhis koyabilir. Ayrıca viral kültür ve kan testi ile onaylama da yapılabilir.

Ne zaman doktora görünmeli?

Eğer uçuk belirtileriniz varsa, zaman kaybetmeden doktora gidin. Bu sırada enfeksiyonu başkalarına veya vücudunuzun başka bölümlerine bulaştırmaktan kaçınmak için gerekli önlemleri almayı unutmayın.

Uçuk belirtilerini tedavi etmek: Uçuğun kendisinin bir çaresi yoktur ancak tedavi edilebilirdir.

Ev çözümleri: Uçuk çıkması esnasında yapabileceğiniz bazı şeyler şöyle;

  • Lezyonlar tamamen iyileşmeden önce başkası ile ten temasından ve eşya paylaşımından kaçınmak
  • Lezyonlara dokunmaktan kaçınmak ve ellerinizi güzelce yıkamak
  • Bölgeyi temiz ve kuru tutmak
  • Rahat, nefes alan iç çamaşırları giymek
  • Bol bol dinlenmek

Tıbbi tedavi: Uçuk antiviral ilaçlar ile tedavi edilebilir. Bunlar daha kısa ve uzun aralıklı, ayrıca hafif şekilde geçmesine yardımcı olacaklardır.

Önemli not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren öğelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurun.

Kaynak: healthline

İlginizi çekebilir: Ağız yaraları 101: Nedir, neden olur ve nasıl geçer?

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale