X

Tüplerinizi bağlatmak için kaç yaşında olmanız gerekir?

Tüpleri bağlatmak, kalıcı bir doğum kontrol yöntemidir. Temel olarak laparoskopik olarak uygulanan cerrahi bir yöntemdir. Doktor karın bölgesinde küçük bir kesik açar ve buradan fallop tüplerine ulaşır. Tüpler kesilir ve kapatılırlar. Kapatma süreci yakarak veya klape takarak olabilir. Yumurtanın rahme geçmesine ve böylece döllenmesine engel olur. Temel olarak hamilelik ihtimalini tamamen ortadan kaldırmak için kullanılır. Bu nedenle bazen genç insanların bu işlemi yapmamaları için doktorların ikna çabalarında bulundukları olur.

Herhangi bir yaş gerekliliği var mı?

Ülkemizde tüpleri bağlatmak için 18 yaş yani erişkinlik yaşı sınırı haricinde herhangi bir yaş sınırı bulunmuyor. Ancak işlem genellikle imza atıldıktan hemen sonra uygulanmıyor ve belli bir süre beklenmesi öngörülüyor. Bu uygulama sağlık kurumunuza göre değişkenlik gösterebilir. Ayrıca sosyal sigorta kapsamında ödemenin mümkün olmadığını belirtmek gerekli. Özel sigortalarda ise sigorta şartlarını incelemeniz yerinde olacaktır.

Dikkate alınacak başka şeyler nelerdir?

Yaşınız ne olursa olsun tüpleri bağlatmadan önce biraz düşünmek isteyebilirsiniz. Çünkü sadece çocuk yapma üzerine değil, aynı zamanda ekonomik ve sağlık faktörleri üzerine de düşünmek gerekiyor.

Hamilelikteki Sağlık Riskleri

Bazı sağlık problemleri hamileliği tehlikeli hale getirebilirler. Bunlar şöyle:

  • kalp hastalıkları
  • diyabet
  • preeklampsi
  • inme

Eğer sağlığınız hakkında endişeleriniz varsa ve gebeliğin sizi nasıl etkileyebileceğine dair şüpheleriniz varsa, bir doktorla görüşün. Bazı durumlarda tüpleri bağlatmak mantıklı olabilir. Bazılarında ise gebeliği daha güvenli hale getirecek tedaviler uygulanabilirler.

Genetik Endişeler: Eğer sizde veya partnerinizde bir genetik rahatsızlık varsa, veya ailenizde belli bir hastalık sık görülüyorsa, bunu çocuğunuza geçirmek istemeyebilirsiniz. Bu nedenle doktorunuzla görüşmeniz yardımcı olacaktır.

Genetik testler vasıtasıyla belli bozuklukların genlerini taşıyıp taşımadığınız görüntülenebilir. Ayrıca tüp bebek tedavisine geçip embriyoların genetik testten geçmesini de sağlayabilirsiniz.

Ruh Sağlığı: Bazı çalışmalarda tüpleri bağlattıktan sonra gelen pişmanlıktan bahsediliyor ve bu durum depresyona yol açabiliyor. Bu pişmanlığın görülme oranının %28 olduğu belirtiliyor. Dolayısıyla tüpleri bağlatmadan önce doktorunuzla konuşun. Bazı durumlarda spiral takılması gibi uzun vadeli yöntemler de faydalı olabiliyorlar. Ancak elbette son karar sizin.

Durumların zamanla değiştiğini unutmayın. Bugün sahip olduğunuz sebepler, başka bir gün geçerli olmayabilirler.

Doğumdan Sonra: Bazı insanlar doğumdan hemen sonra tüpleri bağlatmak isterler. Özellikle sezaryen doğumlarda işlemin daha kolay olması nedeniyle tercih edilebilir olmaktadır.

Tüpleri bağlatmak benim için iyi bir seçenek mi?

Eğer hali hazırda çocuğunuz varsa ve daha fazla istemediğinizden eminseniz, tüpleri bağlatmak mantıklı olabilir. Ayrıca hiç çocuk istemiyorsanız da iyi bir tercih olabilir.

Dikkate alınacak bazı diğer faktörler

Tüpleri bağlatma süreci kalıcıdır. Eğer hafif bir şüpheniz varsa bile doğru tercih değildir.

Baskı altında hissetmek

Tüpleri bağlatma süreci sadece size ait bir karar olmalıdır. Eğer arkadaşlarınız, partneriniz, aileniz gibi kişilerden baskı altındaysanız muhtemelen iyi bir tercih olmaz. Eğer ilişkiniz varsa bu kararı onunla birlikte vermek isteyebilirsiniz. Ancak kendi bedeninize ait karar son kertede size ait olacaktır.

Geri dönüş kolay değildir

Tüpleri bağlatma sürecinin tersine döndürülebilir olduğuna dair efsanelere pek inanmayın. Geri dönüş her zaman mümkün olmaz ve yapıldığında da başarılı olmaz. Tüplerin gördüğü hasar, üzerinden geçen süre gibi faktörler bu konuda etkilidir. Ayrıca geri dönüş süreci pahalı olduğu gibi, dış gebelik riskinin de artmasına sebep olur.

Tüpleri bağlatma kalıcı bir doğum kontrol yöntemidir. Bu işlem için herhangi bir yaş gereksinimi yoktur. Ancak pek çok işlemde olduğu gibi reşit olma yaşının beklenmesi gerekir. İşlem sizin için uygun olabilir veya olmayabilir. Bu nedenle dikkatlice değerlendirilmesi ve gerekirse alternatif yöntemlere göz atılması gerekir. Her zaman başarıyla geriye alınabilen bir operasyon olmadığını da belirtmek gerekiyor.

Önemli not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren öğelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurun.

Kaynak: healthline

İlginizi çekebilir: Rahim şekil bozukluğu nedir, belirtileri nelerdir?

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale