X

Squalane nedir, cilt için faydaları nelerdir?

Squalane çok sık duyduğumuz bir kavram olmasa da aslında güneş kremi ya da dudak parlatıcısı gibi günlük hayatta kullandığımız pek çok kozmetik ürünün içinde yer alan bir tür nemlendirici. Bu nemlendirici etkiye sahip formül insanlarda, hayvanlarda ve bitkilerde doğal olarak bulunan squalene bileşeninin belirli işlemlerden geçirilmesiyle elde ediliyor. Peki, squalane nedir, neden önemlidir ve cilt üzerinde ne gibi etkileri bulunur? Gelin birlikte bakalım.

Squalane nedir?

İnsan vücudu, cildin yağ bileşenlerinden biri olan squalene’i (-e ile) doğal olarak üretir. Ancak bu bileşen oksidasyona karşı hassastır, yani stabilitesi oldukça düşüktür. Squalene’in kozmetik uygulamalarda kullanılabilmesi ve dengelenmesi için hidrojene edilerek doygun hale getirilmesi gerekir. Bu form ise squalane (-a ile) olarak adlandırılır. İkinci form olan squalane’in raf ömrü uzundur ve bu sayede bozulmaya karşı yüksek direnç gösterir. Renksiz, kokusuz, oldukça hafif bir yağ olan squalane, moleküler yapısı itibariyle cildin kendi doğal yağlarına benzer bir yapı taşır ve böylece cilde daha kolay uyum sağlayarak nem ihtiyacını karşılar. 

Squalene ve squalane arasındaki farklar

Squalene doğal olarak ciltte ve bazı bitkilerde bulunur. Oksidasyona açıktır ve zamanla bozulabilir. Geçmişte özellikle köpekbalığı karaciğerinden elde edilen squalene; çevresel ve etik sorunlara yol açtığından modern süreçlerde zeytin, şeker kamışı, pirinç kepeği gibi bitkisel ürünlerden ve fermantasyon yoluyla mikroorganizmalardan elde edilen squalane molekülüne dönüşmüştür.

Squalane, doğal bir bileşen olan squalene’nin hidrojene edilmiş hali olarak da bilinir. Bu sayede tamamen doymuş olduğundan oksidasyona, yani kimyasal tepkimelere karşı çok daha dayanıklıdır. Bu yüzden kozmetik ürünlerde rahatlıkla tercih edilebilir ve uzun süre bozulmadan kullanılabilir. Elde edilen yeni form, cildin doğal yağlarına benzer bir yapı sergilediğinden cilt tarafından genellikle iyi şekilde tolere edilir, gözenekleri tıkamaz ve herhangi bir tahrişe ya da reaksiyona yol açmaz.

Squalane’nin cilt ve saç üzerindeki faydaları

Squalane, ciltteki nem dengesini korumaya yardımcı olur. Özellikle su bazlı nem tutucu ürünlerle birlikte kullanıldığında, suyun cildin derin katmanlarında hapsolmasını sağlar. Böylece gözenekleri tıkamadan cildin ideal nem dengesine ulaşmasını sağlar ve özellikle bu faydası sebebiyle yağlı veya akneye eğilimli ciltlerde güvenle kullanılabilir. Anti-inflamatuar özellikleri sayesinde hafif kızarıklıkları yatıştırabilir, hassas ciltleri tahriş etmeden rahatlatabilir. Bu etkisiyle egzama gibi cilt problemlerinde destekleyici rol üstlenebilir.

Squalane’in ek olarak, cildin dış tabakasında doğal bariyer oluşturma işlevi de bulunur. Bu özelliğiyle kir, toksin, UV ışınları gibi zararlı çevresel faktörlere karşı cilt direncini artırır. Haliyle, squalane içeren formüller yaşlanma nedeniyle oluşan ince çizgilerin görünümünü azaltmaya ve cildin daha dolgun bir görünüm kazanmasına da katkı sağlayabilir. Antioksidan özellikleri serbest radikallerin zararlı etkilerini baskılayabilir. Ayrıca retinol, AHA/BHA gibi güçlü aktiflerle birlikte kullanılarak bu bileşenlerin tahriş edici etkisini azaltmaya yardımcı olabilir ve faydalarını artırabilir.

Squalane’in saçlarda kullanılması durumunda ise saç telleri daha parlak, canlı ve pürüzsüz görünüm alabilir. Çünkü bu bileşenin sahip olduğu nemlendirici etkiler saç yüzeyinde de cilttekine benzer etkiler bırakır. Genel olarak nemlendirici etkisiyle bilinen bu mucizevi formül; sert, kabarık ve sağlıksız saç yüzeyinin pürüzsüz görünüm kazanmasına yardımcı olabilir. Özellikle uçlarda oluşan kırıkları ve saç tellerindeki hasarı azaltmaya yardımcı olabilir. Isı ile saç şekillendirme işlemlerinde devreye girerek ısının yarattığı hasarı tolere etmeye ve saç sağlığını korumaya da katkı sağlayabilir.

Squalane içerikli ürünler kullanırken dikkat edilmesi gerekenler

Bir kozmetik ürünün içinde squalane olsa bile, o ürünün içerdiği parfüm, renklendirici, koruyucu maddeler hassas ciltlerde reaksiyona neden olabilir. Bu nedenle özellikle egzama, alerji ya da kontakt dermatit geçmişi olanların bu tür bileşenlere dikkat etmesi gerekir. Genellikle “%100 bitkisel kaynaklı squalane” ifadesi taşıyan ürünler, daha temiz ve daha etik içerik tercih edenler için daha güvenli bir seçenek olabilir.

Ancak her şeyin fazlasının zararlı olduğunu, squalane içerikli ürünler kullanırken de göz önünde bulundurmakta fayda var. Nitekim gereksinimden çok fazla miktarda yağ kullanımı, özellikle yağ bazlı başka bileşenlerle birleştiğinde ciltte ağır bir etki bırakabilir ya da bazı formüllerle birlikte istenmeyen reaksiyonlara yol açabilir. Dolayısıyla yeni bir ürün kullanmadan önce bir uzmana danışmanız ve önce küçük miktarlarla cildin belirli bölgelerinde deneme yapmanızda fayda var!

Squalane nasıl kullanılır?

Squalane’yi cilt bakım rutinlerinize entegre etmek isterseniz aslında bu hiç de zor değil! Ancak bu kullanım rutininin kişiden kişiye değişebileceğini de unutmamak gerek. Ancak nasıl yapacağınızı bilmiyorsanız aşağıdaki adımları ve önerileri takip edebilirsiniz:

  • İlk adım olarak nazik bir temizleyiciyle uygulama bölgesini temizleyin.
  • Eğer tonik veya hyaluronik asit, C vitamini, retinol gibi aktif içerikler kullanıyorsanız öncelikle bunları uygulayın.
  • 2-3 damla squalane veya squalane içeren serumu parmak uçlarınıza alın ve uygulama bölgesine nazikçe bastırarak uygulayın.

Özellikle kuru bir cildiniz varsa nemlendirici uygulamak squalane’in etkisini artırabilir. Ayrıca dilerseniz squalane’i saç uçlarına veya kafa derisine hafifçe uygulayabilirsiniz.

Squalane hangi cilt tipleri için uygundur?

Yapısı itibarıyla çok yönlü bir bileşen olan squalane pek çok cilt tipine kolay şekilde uyum sağlayabilir. Özellikle yüksek nemlendirme kapasitesine sahip olduğundan kuru ciltler için oldukça etkilidir. Gözenekleri tıkamayan bir yapıda olduğundan yağlı ya da akne oluşumuna meyilli ciltlerde rahatlıkla tercih edilebilir, bu tarz ciltlerde vücudun yağ dengesini korumaya yardımcı olabilir.

Squalane karma ciltlerde ve hassas veya reaktif ciltlerde kullanıma da uygundur. Örneğin; genellikle karma ciltlerde, özellikle alındaki yağlı bölgelerde ve yanaklardaki kuru kısımlarda kullanımına engel bir durum oluşmaz. Hassas ve reaktif ciltlerdeyse katkı maddesi az ve temiz formüller tercih edildiği sürece herhangi bir problem oluşturmaz. Yine de her cilt üzerinde düzenli kullanımdan önce bölgesel patch testi yapılması önerilir.

Cilt bakımında güçlü, dengeli, çok yönlü bir bileşen olan squalane kozmetik uygulamalardaki yerini gün geçtikçe güçlendirmeye devam ediyor. Ancak her ürünün formülasyonu farklı olduğundan squalane içerikli formüller satın alırken de kapsamlı bir araştırma yapmak gerekiyor. Cilt bakım rutinlerinizi, cilt tipinizi ve yaşam alışkanlıklarınızı göz önünde bulundurarak yapacağınız tercihlerin sürdürülebilir cilt sağlığı adına çok daha etkili olduğunu unutmayın!

Kaynak: clevelandclinic, webmd

İlginizi çekebilir: Yaz sezonuna özel cilt bakım rehberi

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 

Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 



İlgili Makale