X

Son kullanma tarihi dolmuş isteklerin peşini bırakmak: İç sesiniz size doğru yolu gösterecek

Yolu gördüm, yolu takip ettim ve yol beni bir noktasında meditasyon ve yoga hocası yaptı. Hiç aklımda yokken, ne olduğunu bile bilmezken girdim alanın çok içine, yüzdüm, yüzdüm, yüzdükçe gördüklerimi yazı yoluyla aktarmayı seçtim.

Üç seneyi geçkin bir zamandır da Uplifers’ta hep beraberiz. Çok büyük bir keyif sizlerle buluşmak. Yazı yazmak benim için düşünmeden yaptığım bir aktivite; nefes almak gibi. İçinde akıyorum gibi. Ne, nasıl olduğunu anlamadan bir bakıyorum 1000 kelimelik bir konu dökülmüş kalbimden.

Fakat meditasyon ve yoga hocalığı benim için pek de böyle gelişmedi. Yazı yazmak gibi akmadı hayatımda. O akmadıkça ben anlamadım ve akıtmaya çalıştım. Tuttum sıkı sıkı bir halatı tutar gibi hocalığı; ellerim acıdı, kanadı. Tutmaktan kasıldım, gücümün hepsini verdim; bana bir şey kalmadı derken, şimdilerde tam da bu inatçı tutuşumu fark ediyorum. Pandemi ile beraber bu durumu fark edişimle, bıraktım. Artık o halatı tutmuyorum. Ve bırakınca fark ettim size az evvel anlattıklarımı; halatı sıkmaktan ellerimin nasıl kan dolduğunu halatı bıraktığımda gördüm.

Şimdilerde ise sohbetlerde “işi bıraktım” demek bana çok güçlü hissettiriyor. Bu cümleyi kurmak bile kendim için, beni merkezime getiriyor. Bu rahat, gevşek hale öyle ihtiyacım varmış ki!

Derken geçenlerde kurumsal hayatta çalışan bir arkadaşımın Instagram’da yeni bir hesabıyla karşılaştım kişisel gelişim hakkında. Öğrendim ki eğitim almış ve yaşam koçu olmuş. Çok şaşırdım ama şaşırmaktan çok, o an içimde hissettiğim öfke oldu anlamadığım bir şekilde. Hatta bu öfke bir kısım dışarı bile çıktı; herkesin de koç vb. olduğunu söyleyerek laf bile atmış oldum.

Sonra neden bu kadar rahatsız oldum diye sordum kendime. Sorduğum an cevap da düştü aslında kalbime. Kıskanmıştım. Benim senelerdir yapmaya çalıştığımı ama yapamadığımı yapmaya başlamıştı. “Hayır! Bu benim yolum!” demişti egom hemen kendine en has yöntemi olan kıyaslamayı ortaya koyarak. Yani zihnim yine hocalığa tutunmaya çalışıyordu. Bir sonraki an yaptığımı hemen fark edip aldım egomu elime. Başladık yine sohbete:

Sevgili egom, anlıyorum beni korumaya çalışıyorsun. Benim kaybolmamı engellemeye çalışıp varlığımı bastırarak söylememi istiyorsun ama ben sadece yoga, meditasyon hocalığı ile var olmuyorum bu hayatta merak etme. O yolu ben seçmeyi tercih etmiyorum artık. Yolumu değiştiriyorum. Bıraktım. O yüzden yapabilenler yapsın. Dünyaya buna ihtiyacı var. Bu sadece ben değilim.

Böyle dediğim an sevgili egom hemen sessizlikte kendine yer buldu. Anlamıştı beni, ben sakince anlatınca kendimi ona. Aynı çocuk gibi. Eğer bastırmaya çalışırsan daha yüksek sesle kendisini duyurmaya çalışıyor, sakince karşına alıp konuşunca anlayıp ses etmiyordu.

Ve o an gelen rahatlama her yanıma yayıldı. Bedenim gevşedi, yüzüm yeniden gülümsemeye başladı. Arkadaşıma sonraki ettiğim cümle ise, “Tebrik ederim! Çok iyi yapmışsın! Zevk alıyorsan lütfen devam et, dünyanın buna ihtiyacı var” oldu.

Eğer ki biri bir şey söylediğinde içinizde iyi ya da kötü diye tarif edeceğiniz hisler beliriyorsa, bilin ki bu tamamen kendinizle alakalı. Sorun kendinize: “Şimdi neden bu şekilde hissediyorum? İçimde nereye dokunuyor bu?” Sonrası kendiliğinden geliyor zaten.

Nice aydınlıklara. Sevgiyle…

İlginizi çekebilir: Şimdi beklentilerinizi yavaşça yere bırakın: Ruhunuzu takip etmeye başlamanın tam zamanı

Gamze Baytan: Selamlar, Gamze ben. Meditasyon ve yoga hocasıyım. 7/24 çalıştığım organizasyon sektöründen bir anda "Ne yapıyorum ben kendim için" diyerek çalışma hayatımda ne istediğime karar vermek adına verdiğim arada; kendimi bir anda bol kitap, bol sorgulama, bol seans ve bol yazının içerisinde buldum. Yol yolu açtı ve ben artık izlemek yerine hayata katılmayı seçtim. Eylül '15'te Ezgi Sorman'dan aldığım Meditasyon Eğitimi Eğitmenliği'nden mezun oldum. Şu an toplam 2 günden oluşan ve içerisinde “stres nedir, bedene etkileri nedir, sağlıklı seçimler yapmamız nasıl mümkündür, meditasyon nedir, ne işimize yarar, faydaları nedir, biz aslında kimiz” gibi soruların cevabını konuşup; her birimizin modu her an değişkenlik gösterdiği için tek bir tekniğe kendimizi sıkıştırmak yerine, esnek olabilmek adına 3 ayrı varyasyonun deneyimendiği eğitimler ve grup meditasyonları yapmaktayım. Yollar bitmez tabi hayat boyu; görebildiğimiz sürece. Ayık ve uyanık olarak yakalayabildiğimiz takdirde hayatı. Ve Cihangir Yoga'da Berivan Aslan Sungur'un Yin Yoga Eğitmenliği eğitimiyle kesişti yolum. Temmuz '17’de de meditasyon hocalığımın yanı sıra yin yoga hocalığına tam anlamıyla adım atmış oluyorum. Ben ruh-zihin-beden ile bütünüyle çalışmaktan çok keyif alıyorum. Yeni şeyler keşfediyorum. Hayatta hem daha güçlü hem daha esnek durabiliyorum artık. Her şey artık hem daha derin hem daha hafif. Ve bütün bu deneyimleri daha rahat anlamamı, içselleştirmemi, görmemi sağlayan en büyük araç da kelimelerim. Yazıyorum çünkü yazı benim bu hayatta ruhumla özgürce dansedebildiğim en özgür alan. Yazıyorum çünkü yaşadığımız, başımıza gelen herhangi bir şeyde yalnız olmadığımızı, çaresiz olmadığımızı bilelim, kuvvetimizi yine birbirimizden alalım, birbirimize yayalım ve şifa olalım diye.. Tüm insanlığa yayılmak niyetiyle. Mail adresim: gamzebaytan@gmail.com

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale