X

Slathering metoduyla cam gibi bir cilde sahip olmak ister misiniz?

Slathering metodu, TikTok’un bugünlerde yükselişe geçen güzellik trendleri arasında yer alıyor. Bu yöntem, sıcak yaz günlerinde cildinin nem kaybetmesini engellemek isteyen kişilere hitap ediyor; slathering sayesinde cilde zarar vermeden cildin nem depolaması desteklenebiliyor. Bu yazımızda, slathering metodunun tüm detaylarını ve bu yöntemi nasıl uygulayabileceğinizi sizler için kaleme aldık.

Slathering metodu nedir?

Slathering metodu, bir gece bakım rutini olarak karşımıza çıkıyor. Bu yöntem, pratik ama fazlasıyla etkili yapısı sayesinde birçok insan tarafından tercih ediliyor.

Slathering, cilde kalın bir katman halinde yoğun ve kapatıcı bir nemlendirici ya da bakım kremi uygulamayı kapsıyor. Bu yöntem, vazelinle yüzü kaplamayı içeren slugging metodunun daha hafif ve gözenekleri etkilemeyen bir alternatifi olarak değerlendiriliyor. Sluggingte petrol bazlı kozmetik ürünlerine yer verilirken slathering kapsamında cilt dostu ve gözenekleri tıkamayan kremler kullanılıyor.

Kuru ve yeterli neme sahip olmayan ciltlere uygulanabilen slathering metodu, temelde nemi cilde hapsetmeyi amaçlıyor. Ayrıca, bu yöntemin cilt bariyerini güçlendirmek ve sabahları uyandığı zaman cam gibi pürüzsüz ve ışıl ışıl bir ciltle karşılaşmak isteyen kişiler için ideal bir yöntem olduğunu belirtmeliyiz.

Her ne kadar slathering klima yüzünden hızlıca kuruyan cildi için nem takviyesi arayan kişilere fazlasıyla yardımcı olsa da yağlı ve akneye meyilli ciltlere bu yöntemi uygularken dikkatli olmak gerekiyor. Bu yöntem kapsamında tercih edilen bazı yoğun kıvamlı ürünler gözenekleri tıkayabiliyor ve sivilcelenmeye neden olabiliyor. Bu nedenle, yağlı bir cilde sahip veya sık sık akneyle karşılaşan insanların bu yöntemi uygularken ürün seçimini doğru yapması büyük bir önem taşıyor.

Slathering metodunu nasıl uygulayabilirsiniz?

Eğer siz de slathering yöntemiyle cildinize nem sunmak istiyorsanız aşağıdaki adımları dikkatle takip edebilirsiniz:

  • Cilt temizliği: İlk olarak, bütün gün boyunca cildinize yapışan kiri ve makyaj kalıntılarını temizlemelisiniz. Bu aşamada cilt tipinize uygun bir temizlik ürünü kullanmaya dikkat etmelisiniz. Aynı zamanda, cildinizi bu üründen su yardımıyla düzgün bir şekilde arındırmaya da özen göstermelisiniz.
  • Temel rutin: İkinci aşamada normalde uyguladığınız bakım rutininizi devam ettirebilirsiniz. Örneğin, düzenli olarak kullandığınız gece toniğinizi ve serumunuzu cildinize uygulayabilirsiniz.
  • Slathering: Bu aşamada slathering metoduna başlayabilirsiniz. Bu yöntem için cildinize emilmeden kalacak şekilde yoğun bir nemlendirici veya krem sürmelisiniz. Bir başka deyişle, bahsi geçen ürünü suratınıza kalın bir katman şeklinde yaymalısınız fakat ovuşturma eylemini gerçekleştirmemelisiniz.
  • Yeteri kadar uyku: Slatheringi tamamladıktan sonra da cildinize sürdüğünüz ürüne dokunmadan uykuya geçmelisiniz. Nemlendiricinin/kremin bulaşma ihtimalini göz önünde bulundurarak eski bir yastık kılıfı veya ipek bir yastık kılıfı kullanabilirsiniz.
  • Yüzün durulanması: Sabah uyandıktan sonra da yüzünüzü nazik bir şekilde su yardımıyla üründen arındırmalısınız. Bu aşamadan kısa bir süre sonra, cildinizin daha çok parladığını ve nemli bir yapı kazandığını hissedebilirsiniz.

Temelde cilde cömertçe ürün uygulamayı baz alan slathering metodu, cildin yoğun bir şekilde nemlendirilmesini hedefliyor. Kuru, nemsiz ve yaşlanma belirtileri gösteren bir cilde sahip insanların çoğu, bu bakım rutininin fazlasıyla faydalı olduğunu belirtiyor.

Her ne kadar slathering sayesinde cilde nem kazandırılabilse de yeteri kadar su içerek ve zararlı güneş ışınlarından korunarak bu rutini desteklemenizi öneriyoruz. Gün içinde en az 1,5 litre su içebilirsiniz ve karpuz, salatalık, çilek ve domates gibi su açısından zengin gıdalar tüketebilirsiniz. Güneşten korunmak için de öğle vakti gölge alanlarda bulunmaya, güneş kremi kullanmaya ve dışarı çıkarken cap şapka takmaya özen gösterebilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Cilt bakımının ters tepkisi: Retinol uglies ile baş etme rehberi

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 

Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 



İlgili Makale