X

Sizi süper kahramana dönüştürecek gizli gücünüz

Arkadaş grubunuzun süper kahramanı olmak, onları en zor anlarının içinden tek elle çekip çıkartmak ister misiniz?

Bunun için spor salonlarına kapanıp karın kası yapmanıza, ya da Batman gibi doğuştan zengin olmanıza gerek yok. Hepimizin sahip olduğu ama çok az kişinin kullanmayı bildiği bir beceriyi geliştirmek hayata bakışınızı tamamen değiştirebilir ve yakın çevreniz içinde sizi bir süper kahramana dönüştürebilir. 

Pelerinlerinizi taktıysanız sırrı paylaşıyorum: Dinlemek!

Hayır hayır sandığınız gibi sıkıcı bir şey değil, dinlemek çok keyifli bir aktivitedir. Sadece aşağıdaki bir kaç yöntemi uygulayarak dinlemekle ilgili bakış açınızı tamamen değiştirebilir ve bu muazzam beceriyi bir yeteneğe dönüştürebilirsiniz.

Dinlemek başka birinin hayatına yaptığımız bir keşif gezisidir. Yola çıkmadan önce beyninizin tertemiz ve yolculuğa açık olduğundan emin olun.
Karşınızdaki kişiyi dinlerken farkındalığınızın bir kısmı kendinizde olsun.

En çok yaptığımız hatalardan biri, başkasını dinlerken onun söylediklerini duymak yerine kendi söyleyeceklerimize konsantre olmamızdır. Tepede güneş, yelkenler fora keyifle yola çıkmışken yargılarımız bir anda keşfimizle aramıza duvardan bir set çeker. Bunun olmaması için karşıdaki kişiyi dinlerken farkındalığınızın bir kısmı kendinizde olsun. Duvarın suların içinden yükselmeye başladığını gördüğünüz an aklınızdaki düşünceleri kovalayın. Kendinize şu an dinleyici olduğunuzu ve bir keşif gezisinde olduğunuzu hatırlatın. Kaptan sizsiniz bu yolculuğu sığ sularda bitirmek de okyanuslar aşmak da sizin elinizde.

Ona cevabı kendisinin vereceği doğru sorular sorun.

En yakın arkadaşınız bile olsa kimseye alacağı aksiyonlarla ilgili tavsiye vermemeye özen gösterin. Temiz bir beyinle sadece dinleyin ve doğru anda doğru soruyu sormaya odaklanın. Hatırlayın, orası daha önce gitmediğiniz bir ada ve adayı tanımaya çalışıyorsunuz. Mesela, dinlediğiniz kişi erkek arkadaşının bir davranışından yakınıyorsa bunun onun için neden önemli olduğunu ve bu olayın ona ne hissettirdiğini sorun. Onu çok yaralayan bir ilişkiyse ne uğruna bu ilişkiye devam ettiğini de sorabilirsiniz. Cevapları kendisi versin, çünkü onun için doğru olan cevabı sadece o bilebilir. Doğrunun kişisel olduğunu aklınızdan hiç çıkartmayın.

Anlayışlı olun ve onu detaylardan çekip çıkarın.

Hepimiz her gün karşımıza çıkan engelleri aşmaya çalışıyoruz. Bazen engellere o kadar odaklanıyoruz ki engellerin arkasını göremiyoruz. Sanki hiç mutlu günümüz olmamış, tüm hayatımız o engelden ibaretmiş gibi hissediyoruz. Dinlediğiniz kişinin de kendini böyle bir detayın içine hapsetmiş olabileceğini unutmayın. Onu dinlerken sevgi dolu kalmaya ve genel resimden kopmamaya çalışın. Bazen ihtiyacı olan tek şey genel resmi hatırlamak kadar basit olabiliyor. 🙂 

Her zaman çözüme direkt katkı sağlayamayabilirsiniz. Bazen, sadece dinlemeniz bile yeterlidir.
Arkadaşlarınıza yardımcı olamasanız bile bazen sadece onları dinlemeniz yeterlidir.

İnsanlar birinin onları dinlemesine o kadar çok ihtiyaç duyuyorlar ki, psikologa gitmeye karar verip daha gitmeden kendini çok iyi hisseden arkadaşlarım oldu. Sadece birinin-yargısız şekilde-dinleyecek olması fikri bile onları büyük ölçüde hafifletmişti. Çözüme katkı sağlama kaygısında olmadan sadece dinleyin ve keşfinize odaklanın. Sadece dinlemeniz bile o kişiye kendini değerli hissettirir çünkü ona paha biçilmez bir hediye vermişsinizdir: zamanınızı. Zamanınız ömrünüzden bir parçadır. Ayrıca, kendini yeniden değerli hissetmeye başlayan insanın aklının açıldığını ve daha önce göremediği şeyleri bir anda görmeye başladığını fark edeceksiniz.  

Dinlerken seçici olun.  

Birine yardım etmek harikadır ancak bunu yaparken kendinizi aşağı çekmemek birinci önceliğiniz olmalı. Unutmayın, bu sizin hayatınız, yapmak istemediğiniz hiçbir şeyi yapmak zorunda değilsiniz. Kendinize o kişiyi gerçekten dinlemek isteyip istemediğinizi sorun. Belki istiyorsunuz ama o gün buna hazır değilsiniz veya anlattıkları size ilginç gelmediği için dinlemek istemiyor olabilirsiniz. Bu çok normal. İstemediğiniz bir şeye hayır demek sizi kötü biri yapmaz. Sizi kendini daha çok seven biri yapar.

Dinleyeceğiniz kişiye zaman ayıracağınızı hatırlayın. Dinlerken seçici olmak tamamen sizin sorumluluğunuzda. Kimsenin anlattıkları ile sizi tutsak etmesine izin vermeyin. Üstelik, dinlemiş olmak için dinlemenin kimseye bir faydası olmayacağı gibi zararı da olabilir. Siz bir an önce konuyu kapatmak için altındaki motivasyonu tam anlayamadan arkadaşınıza kesin yargılarda bulunabilir ve ona yardımcı olmak isterken onu şartlayarak zarar verebilirsiniz. Ayrıca keyif almadığınız bir aktiviteye zaman ayırdığınız için de kendinizi kötü hissedebilirsiniz.

İyi ve seçici bir dinleyici olmanın hayatınıza getirilerini şöyle sıralayabiliriz:

  • Hayatınızı yeni keşiflerle zenginleştirir. Her yeni insan bütünü anlamak için bir fırsattır.
  • İnsanlarla daha derin ilişkiler kurmanızı sağlar. Zaman ayırdığınız ve emek verdiğiniz her ilişki güçlenir.
  • Beyninizin kapasitesini artırır. Bildiklerinizden farklı bir şey öğrenmek düşünme kapasitemizi artırır.
  • Bir insanın çiçeklenmesine yardımcı olmanın muazzam hazzını yaşarsınız. Evren ne verirseniz onu alırsınız. Birine yardımcı olmak hayallerinize ulaşmanın en kestirme yoludur.
  • Daha sağlıklı bir topluma dönüşmemize yardımcı olursunuz. Birbirini dinleyen insanların olduğu bir toplum da içinde yaşayan insanlar gibi çiçeklenir ve güzelleşir.

İlgili yazı: Etkili bir dinleyici olmak neden önemlidir?

Diğdem Girici: İnanıyorum ki doğru bilgiye ulaşabilen ve bu bilgiyi hayatında doğru şekilde kullanmayı öğrenen her insan hayal ettiği yaşamı yaratabilir. İşte bu yüzden yazıyorum, yaşamımı hafifleten bu muhteşem bilgiler daha çok insana ulaşabilsin ve daha çok insan yaşamdan keyif alabilsin diye. Sorularınız veya paylaşımlarınız için bana giricidigdem@gmail.com adresimden veya @digdemgiriciyoga Instagram hesabımdan ulaşabilirsiniz. Sevgiler.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale