X

Şimdiki anda olmanın sihirli anahtarı: Bilinçli farkındalık teknikleri ve anda olma pratikleri

‘Anda olmak’ artık pek çoğumuza yabancı olmayan, çeşitli pratiklerle geliştirmeye çalıştığımız bir yaşam becerisi. Yaşamı başlangıcı ve sonu olan bir yolculuk olarak görmeye ve anlamaya başladığımızda, geçmiş ve gelecek kavramlarıyla hayatımızı şekillendirme ve bu kavramlara uygun şekilde hayatımızı sürdürme eğilimi gösteriyoruz.

Örneğin, siz şu an bu yazıyı okurken zihniniz yeni kelimeleri belleğinize dahil ediyor, beyninizde var olan bilgilerle öğrendikleriniz arasında yeni bağlantılar oluşturuyor ve işlenen tüm bu bilgilerin gelecekte daha iyi bir yaşama sahip olmak, hayatınızı daha dolu ve anlamlı kılmak için nasıl kullanabileceğiniz konusunda planlar yapıyor. Ancak aslında somut olarak gözlemlenebilen tek gerçek, şu an bu yazıyı okuyor oluşunuz.

Geçmiş deneyimlerimiz ve gelecekle ilgili endişelerimiz, anda geçirmemiz gereken zamanı kullandığı için zamanın nasıl geçtiğini anlamakta zorluk yaşayabiliyor ve yaşam tatmininden yoksun kalabiliyoruz. Bu yazıda, andaki deneyimlere alan açmanın ilk koşulu olduğu halde günlük yaşantımızda yer vermekte zorlandığımız iki önemli kavramdan bahsedeceğiz: Bilinçli farkındalık ve anda olma pratiği.

İlginizi çekebilir: Mindfulness’ın gücü: Otomatik pilottan çıkıp her defasında yenilenmek

Mindfulness, yani bilinçli farkındalık pratiklerini etkili ve verimli şekilde kullanabilmek için ilk olarak zihinsel enerjinin ne olduğunu ve ne işe yaradığını anlayabilmek gerekiyor. Zihinsel ve duygusal olarak ‘nerede’ olduğunuzu anlayamadığınız, iniş-çıkışlarınızı fark edemediğiniz ve zihinsel dalgalanmalarınızı nasıl kontrol edebileceğinizi bilmediğiniz sürece uyguladığınız farkındalıkla anda olma pratiklerinin işe yaraması pek mümkün değil.

İlginizi çekebilir: Şimdiki anda ortaya çıkan tavrımız geçmiş algımızı ve gelecek planlarımızı etkiliyor

Zihinsel enerji nedir?

Zihinsel enerji beş farklı zihinsel sürecin gerçekleşmesi sonucunda ortaya çıkar. Düşüncelerimiz; meraklılık, üzüntü, mutluluk gibi belirli duyguların ortaya çıkmasına aracı olan zihinsel yapılardır. Zihinsel enerji ise düşüncelerin işlenme sürecinin bir sonucu olarak ortaya çıkan enerjidir. Zihinsel enerjinin ortaya çıkması için gerekli olan bu beş zihinsel süreç, pozitif olduğu kadar negatif zihinsel enerji de ortaya çıkarabilir.  

  1. Doğru bilgi üretimi – Çevremizde olup bitenleri oldukları şekilde algılamak ve anlamlandırmak
  2. Hatalı bilgi üretimi – Çevremizde olup bitenleri olmadıkları şekillerde algılamak ve anlamlandırmak
  3. Hayal etmek– Sahip olduğumuz bir fikrin özü ve yaratma gücümüz
  4. Hatırlamak – Anda yaşadıklarımıza geri dönebilme ve hatırlayabilme
  5. Uyumak – Zihinsel dalgalanmaları yeniden düzenleyebilme durumu; zihinsel enerjinin yenilenmesi, zihnin ve bedenin dinlenmesi.

Şimdiki an nedir?

Kozmik ölçekte varoluşun nihai gerçeği olan ve insan eliyle müdahale edilmesi mümkün olmayan şimdiki an, yalnızca insana özgü olan geçmişi hatırlayabilme, hayal kurabilme, zekanın farkında olabilme ve sahip olduğumuz zekayı çıkarlarımız doğrultusunda kullanabilme kapasitemiz nedeniyle  olduğundan daha farklı algılanabilir. Geçmiş ve gelecek kavramları da edindiğimiz bilgileri hatırlama ve işleyebilme becerimizin ürünleridir.

Aslında temelde ‘zaman’ kavramının kendisi başlı başına bilinç seviyemizde algıladığımız dünyayla bağlantı kurabilme ve kendimize alan bulabilmek için icat ettiğimiz bir ölçü birimi. Geçmişimizi, bugünümüzü ve geleceğimizi sınıflandırabilmek için bir araç olarak gördüğümüz ‘zaman’ı genelde geçmiş anılarımızı yeniden düzenlemek ya da gelecekte yaşayacaklarımızı planlamak amacıyla kullandığımız için, içinde bulunduğumuz ana odaklanmaya alan bulamayabiliyoruz.

Şimdiki an zihnimizde yarattığımız geçmiş ve geleceğe göre çok daha hızlı hareket ettiği için, geçmişi ve geleceği daha somut algılayabiliyorken şimdiki anı algılamakta ve somutlaştırmakta zorlanabiliyoruz. Bu nedenle de kendimizi yakında geçeceğini bildiğimiz bir ana getirmek daha da zorlaşabiliyor.

İlginizi çekebilir: Geçmişle geleceğin kesiştiği yerde buluşalım: Anda olmanın mucizesi

Şimdiki anın uzunluğu ne kadar?

Şimdiki an, geçmiş ya da gelecek gibi belirli uzunluğu olan bir kavram değil. Bu nedenle içinde bulunduğunuz anın uzunluğu, siz ne kadar olmasını isterseniz o kadar. Güzel bir müziğin, kıyıya vuran dalga seslerinin, hızla çarpan bir kapının uzunluğu ne kadarsa, şimdiki anın uzunluğu da o kadar olabilir. Şimdiki anın uzunluğunu belirleyen tek şey algınız. Aşağıda okuyacağınız ve deneyimleyeceğiniz bilinçli farkındalık pratikleri de şimdiki ana yönelik algınızı yönetebilmek için harika araçlar.

Algınızı şimdiki ana yönlendirebilmek için ihtiyacınız olan ilk ve en önemli şey, somut bir deneyim. Bu somut deneyimin en pratik ve etkili olanı ise aldığınız ve verdiğiniz nefes. Nefes alış verişlerimiz varoluşumuzla paralel bir akışta olduğu için, bizi ‘şimdi ve burada’ ya getirebilecek en önemli araçlardan biri.

Bilinçli farkındalık (Mindfulness) teknikleri

Aşağıda sizinle paylaştığımız bilinçli farkındalık egzersizleri, şimdiki ana kolayca gelebilmenizi sağlamanın yanı sıra ana daha uzun süre odaklanmanıza ve şimdiki anda daha uzun süre kalabilmenize de yardımcı olacak:

Bilinçli nefes tekniği

Bilinçli nefes, çevresel uyaranları azaltmak ve duyumsamaları daha iyi hissedebilmek için için gözlerinizi kapatarak dikkatinizi nefesinizin sesine ve akışındaki harekete odaklayabilme becerisi demektir. Bilinçli nefes pratiğini en etkili şekilde uygulayabilmek için nefes alıp verirken bedeninizde nefesi en çok hissettiğiniz yerleri bulun. Göğsünüzün ve karnınızın yavaş yavaş nasıl yükselip alçaldığını gözlemleyin. Aldığınız havanın burnunuzun iç duvarlarında duyumsadığınız sıcaklık ve soğukluk hissini nasıl değiştirdiğini fark edin. Nefesinizi bedeninizin neresinde en yoğun şekilde hissediyorsanız, o kısımla bağlantıda kalmaya çalışın. Odağınızın farkında olmadan düşüncelerinize kayması hiç problem değil. Önemli olan bunu fark ettiğiniz anda tekrar nefesinize geri dönebilmeniz.

Bilinçli nefesin faydaları:

  • Zihinsel iniş çıkışları düzenleyerek sakinleşmenize yardımcı olur
  • Duygularınızı daha iyi tanımlayabilmenizi ve farklı duyguları birbirinden ayırt edebilmenizi sağlar
  • Olumsuz duyguların azalmasına destek olur
  • Dikkat ve konsantrasyonunuzu artırır
  • Kendi kendini sorgulama ve kendini tanıma becerisi kazanmanızı sağlar
  • Edindiğiniz bilgilerin daha iyi işlenmesine, dolayısıyla ilgilerin hayal gücünüzün ve hafızanızın güçlenmesine yardımcı olur
Odaklanarak gözlemleme tekniği

Odaklanarak gözlemleme tekniği uygulaması en kolay ve etkisini anında görebileceğiniz bilinçli farkındalık uygulamalarından biri. Gözlerinizi tek bir objeye ya da noktaya odaklamak, zihninizde oradan oraya uçuşan düşünceleri de o noktaya getirmenize yardımcı olacaktır.

Bulunduğunuz ortamdaki ilgi çekici ya da bakmaktan hoşlandığınız bir objeye gözlerinizi çevirin ve odağınızda sadece bu obje olsun. Objeyi analiz etmeye çalışmayın; sadece bakabildiğiniz kadar uzun bir süre gözlerinizi objeden ayırmamanız yeterli. Bu egzersizi günde en az üç kez, birkaç dakikanızı ayırarak uyguladığınızda konsantrasyonunuzun, kendinizle ilgili farkındalığınızın, andaki varlığınızın ve düşüncelerinizin çok daha farkında olduğunuzu gözlemleyeceksiniz.

Mırıldanma nefesi tekniği

Farkındalığı ve odaklanmayı geliştirmeye yardımcı bir diğer pratik ve etkili egzersiz de mırıldanma nefesi tekniği.

  • Göz kapaklarınızın içini görecek şekilde gözlerinizi kapatın ve burnunuzdan derin ve yavaş nefesler alıp verin.
  • Avuç içlerinizle kulaklarınızı kapatın ve nefes alışınızın yoğunlaşarak artan sesine kulak kesilin
  • Nefes verirken, ‘hmmmm’ sesi çıkararak verin ve bu sese odaklanın.
  • Nefesinizi verdikten ve hmm sesi tamamen sonlandıktan sonra, nefes almadan önce birkaç saniye nefesinizi tutun ve zihninizin nasıl anda kalabildiğini gözlemleyin.  

Bu egzersizi başlangıçta 10 nefes olarak tekrar edebilirsiniz. Zamanla pratik kazandıkça sayıyı dilediğiniz kadar artırabilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Çocuklar için bilinçli farkındalık “mindfulness” uygulamaları

Farkındalığınız nefesten uzaklaştığında, tekrar zihninizdeki düşüncelerin ve çevrenizdeki durumları odağınız haline getirmeye başladığınızı fark edeceksiniz. Düşüncelere odaklanarak ve onları durumlara uygun şekilde işleyerek geleceği planlamanın, çevresel uyaranlara odaklanarak bilgi edinmenin önemi tartışılmaz. Ancak tüm bu zihinsel yoğunluk, gerçek varlığınız ve psikolojik süreçlerinizle ilgili farkındalık kazanmanıza engel olabilir. Bilinçli farkındalık becerileri geliştirmek, neyin önemli olduğuna odaklanmanıza, zararlı düşünce kalıplarından ve bu düşüncelerin yarattığı olumsuz duygulardan kurtulmanıza yardımcı olacaktır.

 

Kaynak: LifeHack

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale