X

Sessiz dünya: Konuşmadan karşındakiyle iletişim kurmak mümkün mü?

Engellileri anlamak kolay değil. Duyma ve konuşma engelli birisi ile 24 saat geçirdikten sonra farkındalığı artıyor insanın. 

İşte benim hissettiklerim:

Bir mekana girdikleri zaman kendileri hakkında konuşulduğunu duymuyorlar, umurlarında değil.

Hatta gereksiz hiç bir şey duymuyorlar. Umurlarında değil.

Evrene güveniyorlar. Arkalarından gelebilecek bir tehlikeye karşı korunmaları yok, ama evrenle bir olma hissi onlara yeterli güveni veriyor.

Bir de kendimizi düşünelim, nasıl kulak kabarttığımızı, her şeyi duymaya çalıştığımızı. Yanımızdakileri dinlediğimizi, gereksiz konuşmalardan kendimize pay çıkartmaya çalıştığımızı, gereksiz üstüne alınmalar, kırılmalar, küsmeler…

Hele hele ki trafik sesi, yolda giderken lastiklerin uğultusu, kornalar, kavgalar, uçaktaki motor sesi, insanların birbirini yüksek sesle çağırmaları, telefonda yüksek sesle konuşanlar. Üfffffff, bunların hiçbirini duymuyorlar. Biz ise duymamak için çaba sarf ediyoruz. Gençlik kulaklarından sarkan o beyaz kordonlarla dolaşıyor. Müzik dinliyorlar. İlk başta onlara kızıyordum, kendilerini niye dışlıyorlar diye, şimdi anlıyorum ki akıllı olanlar onlar.

Gelelim konuşma kısmına. Bir gün öğrenmiştim: “Söyleyeceğin şeyin karşındakine veya sana bir faydası yoksa söyleme” diye. Ama nasıl yani, bunları çıkartırsak dedikodu yapamayacağız ki. Evet, sadece dedikodu değil, ağzından çıkan şeylerin belki %90’ı çıkmayacak. Gereksiz şeyler çünkü… Ses kirliliği… Bizler sessizlikten rahatsız olan kişileriz  yanımızdaki kişi ile yolda giderken sessizlik olursa rahatsız oluruz. Ses şart, konuş, ne olursa olsun konuş. Saçmala, soru sor, seni alakadar etmeyen şeyleri sor. Futbol, politika, sağlık sorunlarını anlat. O da sorsun, sormak istemiyorsa bile sorsun efendim. Sessizliği bozalım hep beraber, sen de el ver. Yaaaaaaa bıktım artık bu paradigmalardan, saçmalıklardan. Elini tutayım yeter, gözünün içine bakayım yeter, hisset enerjimi anlaşalım konuşmadan. Neyi soracağım ki; yaşını mı, paranı mı, nereden geldiğini mi? Niye ki? İş başvurusu mu bu, yoksa ciddi bir ilişki için görüşme mi yapıyoruz? Ağırlaştık, çok ağırlaştık, gereksiz ağırlaştık.

Engelliler sadece çok gerektiği yerde iletişimdeler. Yoksa yok. Gerek yok. Ağzımız ishal olmuş bir g.t gibi şuursuzca boşaltıyor kelimeleri. Sır veriyor, “Ama kimseye söyleme” diyoruz. Bizi ilgilendirmeyen meselelere maydanoz oluyoruz. Sağlık problemleri duyup öğreniyor ve sonra da “Bende de mi var acaba?” derdine giriyoruz. Gazete vb medyadan da aldığımız bilgiler bir o kadar gereksiz. Bilmem nerede deprem olmuş veya bir politikacı yalan söylemiş. Çok mu şaşırdınız? Sizi çok mu ilgilendiriyor? Veya yanlış haberler? Yumurta kötü, yumurta iyi… Cevizin faydaları falan… Tabii ki faydalı, abartmadan ye işte! 

Hele hele bir şeyi defalarca söyleyenler var ya. Yahu ilk söylediğinde anladım, niye tekrarlıyorsun ki? Geri zekalı değiliz. Tamam okey, mersi, sağ ol, teşekkürler, bye, hoşçakal, eski Türkçe, yeni Türkçe, Fransızca, İngilizce, birkaç lisan daha biliyor olsak ses kirliliği bir o kadar artacak. Kızılderililere imreniyorum. Elini kaldırıyor ve selam veriyor.  Avucunun içi elinin boş olduğunu gösteriyor, o da “Benden sana zarar gelmez” diyor. Net.

Teşekkürler Elif Ç.

 

İlginizi çekebilir: İnsanları oldukları gibi kabul edebiliyor musunuz?

Metin Levi: Metin Levi, University of Michigan'da Endüstri Mühendisliğini bitirdikten sonra aile şirketinde çalışmaya başladı. Yenilik ve yaratıcılık prensibini göz önünde bulundurarak birçok yeni işe girişti. Hindistan, Mevlana derken farkında yaşamın açtığı pencereden gördüklerini paylaşmaktan aldığı zevk her şeyi geçti. Outdoor sporları ve özellikle su sporlarına meraklı.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale