X

Şartlar ne olursa olsun umuda tutunun

Ne yazık ki, hem dünyada hem de ülkemizde son dönemlerde sürekli olarak üzücü saldırılar meydana geliyor. Şiddet içeren saldırılardan sonra olaya sağduyuyla yaklaşmak, empati yapmak oldukça zor oluyor. Bu noktada birçoğumuz artık bu duruma daha fazla katlanamayacağımızı düşünüyor, televizyondaki ailelerin röportajlarını ya da olay anına ait dehşet verici görüntüleri doğal olarak daha fazla izlemek istemiyoruz.

Ve olaylar yaşandıktan sonra, dünyaya karşı olan sevgimiz ve insanlığa olan umudumuz her geçen gün azalıyor. Bu kaldıramayacağımız kadar ağır insani katliamlardan sonra topluma eskisi kadar bağlı kalamıyor, kimi zaman öfkemizi kontrol etmekte zorlanıyoruz.

Hatta bazen bu olayların etkisiyle duygusuzlaşıyoruz; fakat bizim bildiğimizden farklı olan bu duygusuzluk hali, kendini koruma içgüdüsünden kaynaklanıyor. İnsan beyninin olağan dışı özelliklerinden biri olan bu duruma göre, beyin bir travmayla karşılaştığında, kapasitesini kullanarak korkunç olaydan bizi korumaya çalışıyor.

Biz inanılmaz olayları anlatan haberleri dinledikçe ve izledikçe, bu savunma mekanizması (çözülme) hem düşmanımız hem de dostumuz oluyor.

Bu saldırılar sadece insan hayatına değil, aynı zamanda insanlığın ruhuna karşı da gerçekleşiyor. Bazen duygusuzlaşma zor da olsa, yine de ileriye doğru bir atmamıza yardımcı oluyor.

Ne olursa olsun yine olaylarla ilgili kendimizi sorumlu hissediyoruz; çünkü insanların hayatına saygı duyuyoruz. Kendimizi bilgilendiriyor, olayları takip etmeye devam ediyor ve kurbanlar ve aileleriyle omuz omuza duruyoruz. Fakat bu zorunluluk hissi kısa sürede bize ağır gelmeye başlıyor. Peki yapacaklarımızla bir fark yaratabilir miyiz ya da tam şu anda ne yapmalıyız?

Durum ne kadar kötü olursa olsun umut etmekten vazgeçmeyin.

Şu an için global çözüm konusunda bir fikrimiz olmasa da, duygusuzluk ve çaresizliğin tam ortasındaki umut bize çözüm yolu sunmaktadır. Ve unutmamamız gerekir, umut bir sözcükten çok daha fazlasıdır ve bazen umuda ulaşmak için de savaşmamız gerekir.

İlgili yazı: İnanç ve umutla her şey mümkün olabilir

Duygusuzluk ve çaresizlik arasında gidip geldiğimizi fark ettiğimizde, ikisi arasında bir dengede durmaya çalışmalıyız. Bu sayede duygusal olarak karışıklıktan uzak durarak kendi duygularımızla bağlantıda kalabiliriz.

İşte Amerikan Psikoloji Birliği’nden şartlar ne olursa olsun umuda tutunmanıza yardımcı olacak öneriler:

  • Konu hakkında konuşun: Karşılıklı destek almaktan çekinmeyin.
  • Denge kurmaya çalışın: Dünyada pozitif ve minnet duymamız gereken birçok şey olduğunu hatırlayın.
  • Biraz mola verin: Sürekli haber izlemeyin ve bunu kısıtlayın. Onun yerine kendinizi güvende hissettiğiniz şeyleri yapın.
  • Duygularınıza önem verin: Büyük bir trajediden sonra üzgün olma, öfke, pişmanlık, nefret ve korku gibi duyguların çok normal olduğunu unutmayın.
  • Kendinize dikkat edin: Kendinize en çok dikkat etmeniz gereken dönemde olduğunuzu hatırlayın. Sağlıklı beslenin, fiziksel aktivitelerinizi devam ettirin ve sizi mutsuz edecek şeylere hayır deyin.
  • Başkalarına yardım edin ya da herhangi bir şeye katkıda bulunun: Savunmasızlık duygusunu yenmenin en iyi yolu sizin için anlamlı bir konuda başka birine üretken bir şekilde yardımcı olmaktır.
  • Yaşanan olaylarda arkadaşınızı ya da aile üyelerinden birini kaybettiyseniz, matem döneminin uzun bir süreç olduğunu hatırlayın: Yas tutmanın doğru ya da yanlış yolu olmadığı gibi, ihtiyacınız olduğu zaman profesyonel destek istemek de oldukça sağlıklı bir davranıştır.

Unutmayın ki, dünyada nefretin büyümesine yardım eden insanlardan çok sevginin katlanarak büyümesi için çalışan insanlar bulunmaktadır.

Kaynak:

mindbodygreen.com

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale