X

Sağlıklı yaşam önerileri: Su içmek için en doğru zamanlar ve nedenleri

Sabah alarmla beraber uyandığınızda belki kahvaltı hazırlayacaksınız, belki sadece kahve içeceksiniz, belki de sadece yüzünüzü yıkayıp, üstünüze bir şeyler giyip dışarı çıkacak ve işe vardığınızda bir şeyler yemeye, içmeye başlayacaksınız.

Her bireyin güne başlama şekli ve alışkanlıkları farklı; ancak sağlıklı, dengeli bir yaşam ve güne dinç ve zinde başlamak için vücudun ana yakıt olan su ile başlamak en doğrusudur.

Sabah uyandığınızda su içmenin sağlığınız için eşsiz faydaları vardır.

Bütün gece susuz kalmış bedenin ilk ihtiyacı sudur. Uyandığınızda, ilk tükettiğiniz besinin su olması kadar, suyu uyanır uyanmaz içmeniz de bir o kadar önemlidir. Su rezervlerinin tekrar dolmasının yanı sıra sabah aç karnına içilen suyun iyileştirici etkileri de vardır.

Aç karnına içilen su, vücut sağlığı üzerinde kilit rol üstlenmektedir. Örneğin; vücudumuzu bir ev, odaları organlarımız, koridoru da damarlarımız gibi kabul edelim. İşte bu evde biz uyurken her gece temizlik yapılır ve odalardan toplanan atıklar koridorda toplanır. En son yapılacak işlem ise su ile yıkayıp atıkları uzaklaştırmaktır. Sabah ne kadar az hareket ettikten sonra suyunuzu içerseniz, o kadar çok koridorda toplanmış atıkları atma şansınız olur. Eğer bu süreç uzarsa, atılması gerekenler tekrar metabolizmaya geri katılabilir.

Uyanır uyanmaz aç karnına içilen 2-2,5 bardak suyun (1 bardak yaklaşık 250 ml.) vücudun güne hazırlanmasında, metabolizmanın hızlanmasında ve kahvaltı öncesi midenin sindirime hazırlanmasında olduğu kadar detoksifikasyonda da önemli bir yeri vardır. Sabah aç karnına içilen suyun faydaları ile ilgili özellikle Japon bilim insanları araştırmalarını sürdürmektedir.

İlgili yazı: Su nasıl içilir: “Bana nasıl su içtiğini anlat, sana kim olduğunu söyleyeyim”

Su ve sağlık önerileri

  • Sabahları aç karnına su içmeye alışık olmayan birisi için bir kerede 2-2,5 bardak su içmek hiç de kolay olmayacaktır. Bu nedenle, başlarda 1 yudum dahi olsa azar azar içmeye başlamak ve giderek bu oranı arttırmak daha kolay olacaktır.  
  • Gece boyu dil üzerinde biriken toksinleri bir dil sıyırıcı veya diş fırçasının arka kısmı ile temizlerseniz, vücuttan atılmaya çalışılan toksinleri etkili bir şekilde uzaklaştırmış ve geri yutmamış olursunuz.

Sabah içilen sudan sonra kahvaltı ve diğer bütün öğünlerden 30 dk. önce su içmeyi bırakıp, yine tüm öğünlerden 1-1,5 saat sonrasına kadar su içilmemesi, sindirim açısından dikkat edilmesi gereken bir konudur.

Günlük içilmesi gereken suyun geri kalanı, gün içerisine yayılmış bir şekilde, öğünler arası tüketilir. Böylece günlük içilmesi gereken suyun yeterli bir kısmı tamamlanır.

Gün içerisinde içtiğiniz suyu akşam yatmaya yakın bir saatte azaltmak, gece boyunca lavabo ihtiyacı doğurmayacak kadar su içmek, uyku kalitesini arttırmak adına dikkat edilmesi gereken noktalar arasındadır. Kimisi için bu miktar 1 su bardağı iken kimisi için bu 2 su bardağı olabilir. Ancak yatmadan önce, gece boyu susuz kalacak hücreler için 1 bardak su içmek aynı zamanda kalp krizine karşı da korunmaya yardımcı olacaktır.

Ek su ihtiyacını doğuracak durumlar:

Hastalık – yüksek ateş

Suyun vücuttaki en önemli görevlerinden biri, vücudun termal dengesini korumaktır. Bu nedenle yüksek ateşli hastalıklarda sıvı kaybı fazla olur. Böyle durumlarda bol sıvı takviyesi yapılır. İshal ve kusma gibi hastalıklar da vücudun ani olarak sıvı kaybetmesine neden olur. Bu durum halsizliğe, yorgunluğa, ani üşümelere vs. neden olabilir. Mümkün mertebe bu hastalıklarda kaybedilen suyun hızlı bir şekilde yerine konulması gerekmektedir.

Baş ağrısı

Beynin önemli bir kısmı sudan oluşur ve susuzluk durumunda ilk etkilenecek organların başında beyin gelir. Beyin, susuzluk sinyali olarak baş ağrısını seçmiş olabilir. Unutmayınız ki, ağrı kesici aldığınızda da yanında büyük bir bardak su ile tüketirsiniz. Belki de içtiğiniz suyun faydası, aldığınız ağrı kesiciden daha etkili olabilir. Bir dahaki sefere ilaç almadan önce sadece su içerek baş ağrınızın geçip geçmediğine bakma, geçmiyorsa ağrı kesici alma yöntemini deneyebilirsiniz.

Öneri: Hastalarını ilaçsız, sadece su ile tedavi eden Fereydoon Batmanghelidj’ın (Feridun Batmankılıç) Türkçeye çevrilmiş, “SU: Hasta değil susuzsunuz” ve “ Vücudunuz sizden su istiyor” adlı kitaplarını okuyabilirsiniz.

Tok olduğunuz halde yemek yeme ihtiyacı hissetmek

Çok güzel bir öğün yediniz, tok olduğunuzu biliyorsunuz, ancak yemek yeme hissi hala mevcut. Bunun nedeni susamış olabileceğinizdir. Beyinde acıkma ve susama hisleri Hipotalamus hormonu tarafından yönetilir ve bazen bizler acıkma ve susama hislerini karıştırabiliriz. Bu gibi durumlarda bir bardak su içerek suya ihtiyacınızın olup olmadığını anlayabilirsiniz.

Gebelik-Emzirme süreci:

Anne karnındaki bebeklerin %90’ından fazlası, yeni doğan bebeklerin %90’ı, anne sütünün de %80’i sudan oluşmaktadır. Bu nedenle anne adaylarının ve emziren annelerin, bebeklerini sağlıklı bir şekilde besleyebilmek için bol su içmeleri gerekmektedir.     

Kilo ve yaş

Kilo arttıkça ve/veya yaş ilerledikçe vücuttaki su oranı azalır. Bu durumlarda su ihtiyacını gidermek için normalden biraz daha fazla su tüketilmesi önerilir.

Spor yapmak

İçilecek suyun miktarı; yapılan spor, çevre sıcaklığı, kilo gibi etkenlere bağlı olarak değişiklik göstermektedir.

Spor yaparken vücut ısısının yükselmesi dışında enerji de harcanır. Spora başlamadan önce, spor süresince ve sonrasında su tüketmek hem vücudun bir anda susuz kalmasını hem de enerjisinin düşmesini engellemede önemli bir yer tutar. İçilecek suyun miktarı; yapılan spor, çevre sıcaklığı, kilo gibi etkenlere bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Örneğin; uzun mesafeli bir koşu süresince saatte ortalama 500 ml. sıvı alımı önerilmektedir.   

Alkol ve kafein tüketimi

Diüretik oldukları için alkol, çay ve kahve gibi içecekler, alınan sıvıdan daha fazlasını vücuttan atarlar. Bu sıvıları fazla tüketmek, suyun vücuttan fazla atılması demektir. Bu nedenle su alımını diüretik sıvıların alımı ile doğru orantılı olarak artırmak daha doğru olacaktır. Ayrıca pH seviyesi hafif asidik olan bu sıvıların tüketimi artığında aldığınız sıvının da (ya da besinlerin) pH seviyesini bir miktar arttırmak vücudun dengesini koruma adına destekleyici olacaktır.   

Hava şartları

Hava ısısı arttıkça, vücut ısısının korunması için vücudumuzdaki su daha fazla buharlaşır. Bu nedenle sıcak havalarda ter ile kaybedilen sıvının yerine konulması gerekmektedir. Soğuk havalarda da yine vücut ısısının korunması için vücudun su rezervlerinin yeterli olmasına dikkat edilmelidir.   

Hamam, sauna vs. kullanımını

Vücuttan toksin atmak için de sıklıkla kullanılan bu yöntemler Türk halkının vazgeçilmezidir. Yaz güneşinden farklı olarak hızlı bir şekilde su kaybettirdiği için, su ve su içeriği yüksek sebze-meyveler öncesinde ve sonrasında bolca tüketilmesi gerekmektedir.    

Evcil ve sokak hayvanlarına da su vermeyi lütfen ihmal etmeyin.

Yukarıda yazılan koşulların önemli bir kısmı tüm canlılar ve özellikle hayvanlar için de geçerlidir. Lütfen hava ısındığında, hasta olduklarında vs. evcil ve sokak hayvanlarının daha fazla su içmeleri konusunda hassasiyet gösteriniz.

Oya Milli Sülün: Sulak bir ülke olan Hollanda'da doğup, büyümeme rağmen, kendimi bildim bileli bir bardak su içmez, üniversite yıllarında okurken de içme suyu ile ilgili hiçbir çalışma yapmak istemezken, yaşam beni "canlı su" uzmanı yaparak hayatın ne kadar ironik olduğunu kanıtladı. Ben de hayatın bana verdiği cevaba karşılık, suyun bilinmeyenlerinde önce bir güzel kayboldum sonra da kendimi de bulup çıktım… Siz de su deyip geçmeyin, çünkü SU: aşktır, sanattır, sevgidir, barıştır, bununla birlikte aynı zamanda şifadır, enerjidir, yakıttır, güçtür, bazen de afettir, seldir, çığdır...

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale