X

Sağlıklı ara öğün alternatifleri

Ara öğünler; çok fazla acıkmamızı engelleyerek açlık krizleri yaşamımızı önler ve normal öğünlerimizde aşırı yemek yemememize yardımcı olur. Aynı zamanda ana öğünlerde gerekli besin öğesini alamadığımız zamanlarda kaliteli ara öğünler, gerekli besinleri almamıza destek olur.

Ara öğün olarak besleyici olan alternatifleri seçmek sağlıklıdır. Şeker içeriği düşük olan taze sebze/meyve veya tam tahıllı ve proteinli besinler iyi bir ara öğün seçeneği olabilir.

Ancak ara öğünde yediğimiz yiyeceğin ne olduğu kadar ara öğünün porsiyonlaması ve ne zaman yediğimiz de önemlidir. Porsiyon büyüklüklerine ve ara öğün zamanlamasına dikkat etmek, özellikle çocuklar için oldukça önemlidir.

Gün boyu sık sık bir şeyler atıştırmak, kişinin açlık duygusunu sürekli bastırmasına ve acıktığını fark etmemesine neden olur. Oysa açlığın fark edilebilmesi, hem çocuk hem de erişkinlerde sağlıklı kiloda kalmak için önemli bir rol oynar. Bu nedenle yapılandırılmış, kaliteli bir öğün ve ara öğün programı çok önemlidir. Her gün öğün ve ara öğünleri yaklaşık olarak aynı saatlerde almak, özellikle çocuklar için çok kıymetlidir. Hem ne kadar yemek istediklerini hem de açlık ve tokluk hissini öğrenmelerine, kendi metabolizma sistemlerini tanımalarına yardımcı olur.

Yapılandırılmış ve zengin besin öğesine sahip ara öğünler hazırlamanın pratik yöntemlerinden bahsedeceğim.

Örneğin; porridge (yulaf lapası) çok pratik ve besleyici bir ara öğün alternatifidir. Neolitik dönemden beri tüketilen yulaf lapası; zengin besin öğesine sahip olmasının yanında uzun süre tok kalmanıza da yardımcı olur. Porridge (yulaf lapası) hazırlarken sağlıklı bir ara öğün alternatifi olmasını istiyorsak porsiyonlamasına ve içerisine eklediğimiz ürünlere de dikkat etmeliyiz.

Porridge (Yulaf lapası)

  • 3 çorba kaşığı yulaf ezmesi
  • 1 su bardağı içme suyu
  • 1 tatlı kaşığı bal ya da ½ adet ezilmiş muz
  • 1 tutam tarçın (opsiyonel)

Yulaf ezmesini kullanmadan önce birkaç kez yıkamanızı öneririm. Bir sos pan içerisinde yulaf ve suyu orta ateşte sürekli karıştırarak pişiriyoruz. Kremamsı bir lapa kıvamı olmasını isteriz, bu kıvama gelmesi için karıştırmaya devam ederek yaklaşık 15 dakika kadar pişirmek gerekiyor. Ateşten aldığınız lapanın içerisine dilerseniz biraz bal ya da ezilmiş muz ekleyerek lezzetlendirebilirsiniz. Tarçın benim damak zevkime göre yulaf lapasına çok yakışıyor, seviyorsanız denemenizi öneririm. Hazırladığınız yulaf lapasını taze olarak tüketebilir ya da dışarıda tüketmek için bir kavanoza alarak sonrasında da tüketebilirsiniz.

Oldukça basit olan bu ara öğün alternatifi sağlıklı beslenmenize yardımcı olacaktır.

Ayrıca ara öğünde tuzlu seçenekler tercih etmek isterseniz; sağlıklı ve besleyici besin öğeleri ile hazırlanan bir tohum kraker reçetesi de evinizde kolaylıkla hazırlayabileceğiniz bir alternatiftir.

Tohum kraker

  • 3 yemek kaşığı chia tohumu
  • 1 yemek kaşığı öğütülmüş keten tohumu
  • 1 yemek kaşığı ay çekirdeği
  • 1 yemek kaşığı kabak çekirdeği
  • 1 yemek kaşığı susam
  • 1 çay kaşığı zerdeçal
  • 1 çay kaşığı tuz
  • 1 yemek kaşığı zeytinyağı
  • 250 ml su

Keten tohumu ve chia tohumunu içme suyu ile 1 saat kadar bekleteceğiz. Tohumlar suyu tamamen çekmiş ve jel bir yapı oluşturmuş olacaklar. Sonrasında jel yapıya sahip ana bazımıza diğer tüm malzemeleri ekleyeceğiz, bu aşamada spatula ile karıştırmak yeterli olacaktır. Hazırladığımız karışımı yağlı kağıt ya da silpat üzerine ince bir tabaka halinde yayacağız, bu aşamadaki incelik önemli, kalın bir hamur olur ise lezzeti ve formu istediğimiz gibi olmayacaktır. İnce halde yaydığımız karışımı ısıtılmış fırında 130 derecede 40 dakika kadar pişireceğiz. 40 dakika sonra ise fırının kapağını açıp 10 dakika kadar daha fırının içinde kalmasını öneririm. Böylece krakeriniz daha kıtır bir yapıda olacaktır. Büyük yaprak halindeki krakeri soğuduktan sonra elimizle parçalayarak, kavanoza yerleştirip uzun süre saklayabiliriz.

Yanınızda taşıyabileceğiniz ara öğün alternatifleri, yoğun geçen günlerinizde bile sağlıklı beslenmenize destek olacaktır.

İlginizi çekebilir: Okul döneminde çocukların sağlıklı beslenmesi için öneriler

Ayten Sebzeci: 2014 Mutfak Sanatları Akademisi, uzun dönem profesyonel pasta ve ekmekçilik mezunuyum. Sektörde çok sayıda işletme ve projelerde yer aldım. 2016 yılında kendi beslenme ve yaşam tarzıma uygun, ana mottosu "doğaya saygılı ve temiz içerikli üretim yapmak" olan Sağlıklı Fırın’ı kurdum. Farklı Avrupa ülkelerinde sağlıklı reçeteler geliştirme üzerine eğitimlerim oldu. 2017 yılında ise Uludağ Üniversitesi’nin Bütünsel Beslenme Koçluğu programından mezun oldum ve halen tıbbi içerikli eğitimlere katılmaya devam ediyorum. Ayrıca permakültür, tarım, bahçecilik en belirgin ilgi alanlarım arasında.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale