X

Progesteron hormonu: Nedir, ne işe yarar?

Progesteron hormonu hakkında ne kadarını biliyorsunuz? Konuyla ilgili merak ettiklerinizi keşfetmek için okumaya devam edin.

Hormonları, vücudunuzdaki uyku-uyanıklık döngülerinden sindirime kadar çeşitli vücut fonksiyonlarını etkileyen kimyasal haberciler olarak tanımlayabiliriz. İşte progesteron da, diğeri östrojen olan iki önemli dişi cinsiyet hormonundan biri. Bu iki hormonun başlıca işlevleri ise dişi bedeninde adet döngüsünü düzenlemek ve hamileliği desteklemek. Progesteron hormonu nedir ne işe yarar, progesteron hormonu düşükse ne olur, progesteron yüksek olursa ne olur? Tüm bu soruların yanıtlarını, aşağıda bulabilirsiniz.

Önemli not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren öğelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurun.

Progesteron hormonu nedir?

Yukarıda kısaca değindiğimiz gibi, progesteron bir dişi cinsiyet hormonudur. Her ay yumurtlamayı takiben esas olarak yumurtalıklarda üretilir. Adet döngüsünün ve hamileliğin korunmasının çok önemli bir parçasıdır. Progesteron hormonu, döngünüzü düzenlemeye yardımcı olur. Ancak asıl görevi rahminizi hamileliğe hazırlamaktır. Her ay yumurtladıktan sonra, progesteron, döllenmiş bir yumurtaya hazırlanmak için rahmin astarını kalınlaştırır. Döllenmiş yumurta yoksa progesteron seviyeleri düşer ve kişi adet görmeye başlar. Döllenmiş bir yumurta rahim duvarına yerleşirse, progesteron, hamilelik boyunca rahim zarının korunmasını sağlar.

Progesteron ayrıca meme gelişimi ve emzirme için de gereklidir. Başka bir kadınlık hormonu olan östrojenin bazı etkilerini tamamlar. Adrenal hormonların öncüsü olan testosteron ile birlikte çalışır. Erkekler de sperm gelişimine yardımcı olmak için az miktarda progesteron üretirler.

Progesteron hormonu ne işe yarar?

Progesteron, sarı cisim ile yumurtalıkların arasında üretilir. Bu, yumurtalıktan bir yumurtanın salınmasını takiben üretilen geçici bir bezdir. Böbrek üstü bezleri ve plasenta da progesteron üretebilir. Peki, progesteronun görevleri neler? Progesteron ne işe yarar?

Adet döngüsü sırasında

Kişinin adet döngüsünün ortasında, lüteinize edici hormon seviyelerindeki artış, yumurtlamaya yol açar. Yumurtlama, iki yumurtalıktan bir yumurtanın salınmasını ifade eder. Yumurta bırakıldıktan sonra korpus luteum oluşur ve progesteron üretmeye başlar.

Progesteron hormonu, glandüler gelişimi ve yeni kan damarlarının gelişimini uyararak vücudu hamileliğe hazırlamaya yardımcı olur. Bu, döllenmiş bir yumurta tarafından implantasyon için gerekli ortamı sağlar. Yumurta döllenmemişse, korpus luteum parçalanarak progesteron seviyelerinde düşüşe neden olur. Bu azalma endometriumun parçalanmasına katkıda bulunur ve adet dönemi başlar.

Hamilelik sırasında

Yumurta döllenirse korpus luteum parçalanmaz ve progesteron üretmeye devam eder. Bu progesteron, endometriumu beslemek için kan damarlarını uyarır. Ayrıca endometriumu gelişmekte olan embriyoya besin sağlamaya yönlendirir. Plasenta oluştuktan sonra progesteron da üretir. Sonunda, plasenta birincil progesteron üreticisi haline gelir.

Progesteron seviyeleri hamilelik boyunca yüksek kalır. Bu yüksek seviyeler ayrıca vücudun hamilelik sırasında ek yumurta üretmesini de engeller. Sürecin sonunda, progesteron da emzirmeyi tetiklemeye yardımcı olur.

Erkeklerde

Progesteron hormonu, erkeklerin adrenal bezlerinde de üretilir. İşlevi ise sperm gelişimi ile ilişkilidir.

Progesteron seviyeleri neden test edilir?

Doktorunuzun progesteron seviyelerinizi test etmek istemesinin birkaç farklı nedeni olabilir. Bunlardan bazılarını şöyle sıralamak mümkün:

  • Yumurtlama olup olmadığını belirlemek
  • Kısırlığın altında yatan nedenlerin değerlendirilmesi
  • Düşük veya ektopik gebelik geçirilip geçirilmediğini belirleme
  • Yüksek riskli hamileliği olan veya hamilelik sırasında progesteron kullanan kişileri değerlendirmek
  • Anormal rahim kanamalarının nedenlerini daraltmak
  • Bir adrenal bozukluğun teşhisi

Progesteron hormonu kaç olmalı?

Görüldüğü üzere, progesteron oldukça önemli işlevleri olan bir bir hormon. Peki, normal progesteron seviyeleri ne olmalı? Progesteron seviyeleri, bir kan testi ile ölçülür. Progesteron seviyelerinin adet döngüsü boyunca dalgalandığını hatırlatalım; bu nedenle seviyeler ay boyunca değişebilir. Progesteron seviyeleri mililitrede nanogram (ng/mL) olarak ölçülür. Aşağıdaki adet döngüsünün ve hamileliğin farklı noktalarında yetişkin bir dişi için normal sayılan progesteron seviyelerini görebilirsiniz:

  • Yumurtlama öncesi: < 0.89
  • Yumurtlama: ≤ 12
  • Yumurtlama sonrası: 1.8-24
  • Hamilelikteki ilk üç aylık dönem: 11–44
  • Hamilelikteki ikinci üç aylık dönem: 25–83
  • Hamilelikteki üçüncü üç aylık dönem: 58-214

Progesteron, erkeklerde çok daha düşük seviyelerde bulunur ve adrenal bez disfonksiyonundan şüphelenilmedikçe genelde test edilmez. Normal seviyeler 0,20 ng/mL’den azdır. Sonuçların laboratuvarlar arasında değişebileceğini unutmayın. Test sonuçlarınızın doğru yorumu için mutlaka sağlık uzmanınıza başvurun.

Progesteron hormonu yüksekliği

Çoğu kişi “Progesteron yüksek olursa ne olur” merak etmekte. Progesteron hormonu yüksekliği, genellikle sağlığınız üzerinde herhangi bir olumsuz etkiye neden olmaz. Progesteron seviyeleri hamilelik sırasında doğal olarak yüksek seviyelere ulaşır.

Progesteron düşüklüğü

Konuyla ilgili en fazla merak edilenlerden biri de “Progesteron hormonu düşükse ne olur” sorusu. Düşük progesteron seviyeleri hem menstrüasyonu hem de doğurganlığı etkileyebilir. Progesteron, döllenmiş bir yumurta için iyi bir ortamın teşvik edilmesine yardımcı olur. Progesteron seviyeleri düşük olduğunda, döllenmiş yumurtanın gelişmesi ve büyümesi daha zor olabilir.

Bir başka ifadeyle, progesteron özellikle doğurganlık yıllarında önemlidir. Yeterli progesteronunuz yoksa, hamile kalmakta sorun yaşayabilirsiniz. Yumurtalıklarınızdan biri yumurta bıraktıktan sonra, progesteron seviyeleriniz genelde yükselmelidir. Progesteron, döllenmiş bir yumurta alma beklentisiyle rahmin kalınlaşmasına yardımcı olur. Yeterince kalın değilse, yumurta implante olamayabilir.

Hamile olmayan kadınlarda, progesteron düşüklüğü belirtileri şunları içerir:

  • Baş ağrısı veya migren
  • Anksiyete veya depresyon dahil olmak üzere ruh hali değişiklikleri
  • Adet düzensizliği

Progesteron düşüklüğü bazen, hamile olmayan kadınlarda anormal rahim kanamasına neden olabilir. Düzensiz veya eksik adet dönemleri, kötü işleyen yumurtalıklara ve düşük progesterona işaret edebilir.

Hamile kalırsanız bebeğiniz doğana kadar rahminizi korumak için yine de progesterona ihtiyacınız olur. Vücudunuz, göğüslerde hassasiyet ve mide bulantısı gibi bazı hamilelik belirtilerine neden olan progesteron artışını sağlayacaktır. 

Hamilelik sırasında progesteron düşüklüğü belirtileri arasında ise lekelenme ve düşük sayılabilir. Düşük progesteron ayrıca ektopik gebeliği gösterebilir. 

Tamamlayıcı progesteron olmadan, östrojen baskın hormon haline gelebilir. Bu da aşağıdakileri belirtilere yol açabilir:

  • Kilo almak
  • Azalmış cinsel dürtü, ruh hali değişimleri ve depresyon
  • PMS, adet düzensizliği, ağır kanama
  • Meme hassasiyeti, fibrokistik memeler
  • Miyomlar
  • Safra kesesi sorunları

Progesteron nasıl yükseltilir?

Görüldüğü gibi progesteron hormonu menstrüasyon, hamilelik ve sperm üretimi için hayati önem taşıyan bir hormondur. Korpus luteum, plasenta ve adrenal bezler dahil olmak üzere çeşitli yerlerde üretilir. Progesteron seviyeleri adet döngüsü boyunca dalgalanır ve hamilelik sırasında en yüksek seviyelere ulaşır. Bununla birlikte, seviyeler çok düşerse, kısırlık da dahil olmak üzere sağlık sorunlarına yol açabilir.

Progesteron seviyeleriniz düşükse doktorunuz size çeşitli progesteron ilaçları reçete edebilir. Peki, progesteronu doğal yollarla artırmak mümkün mü? Bazı besinler kesin olarak progesteron içermese de vücudun progesteron üretimini uyarmaya yardımcı olabilirler. Bu besinlerden bazılarını şöyle sıralayabiliriz:

  • Fasulye
  • Brokoli
  • Brüksel lahanası
  • Lahana
  • Karnabahar
  • Fındık
  • Kabak
  • Ispanak
  • Kepekli tahıllar

Bazı gıdalar ayrıca vücuttaki östrojen miktarını azaltmakla da ilişkilidir, bu da progesteronun östrojene olan oranını artırabilir. Bu besinler ise şunlardır:

  • Muz
  • Lahana
  • Kabuklu deniz ürünleri
  • Ceviz

Bu yiyecekleri diyetinize eklemeniz, doğal progesteron seviyelerini artırmaya yardımcı olabilir.

Ayrıca:

  • Fazla kilo, bir kadının vücudunun daha fazla östrojen üretmesine neden olabilir. Bu, progesteronda bir dengesizlik yaratabilir. Sağlıklı kiloyu korumak, bir kadının mutlaka daha fazla progesteron üreteceği anlamına gelmese de, hormonlarının daha dengeli olacağı anlamına gelebilir.
  • Stres, stres hormonlarının üretimini tetikler ve böbreklerin progesteron gibi hormonları kortizole dönüştürmesine neden olabilir. Stresi azaltmak için atılacak adımlara örnek olarak meditasyon, günlük tutmak, kitap okumak, müzik dinlemek veya diğer rahatlatıcı aktivitelere katılmak verilebilir.
  • Fiziksel aktivite, stres seviyelerini azaltmada ve sağlıklı kiloyu korumada oldukça etkili. Bununla birlikte, aşırı egzersiz tam tersi bir etkiye sahip olabilir. Vücudun progesteron üzerinde, stres hormonları üretmesine neden olabilir.

Önemli not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren öğelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurun.

İlginizi çekebilir: Hamilelik belirtileri nelerdir, ne zaman başlar?

Kaynaklar: 1, 2.

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale