X

2025’te popülaritesi artan tıbbi cihaz girişimleri

Tıbbi cihazlar, çeşitli hastalıkları teşhis, takip ve tedavi etmeye yardımcı olduğu gibi hastalıkları önleme amacıyla da kullanılabiliyor. Mekanik, elektronik ya da dijital temelli araçlar, aletler, yazılımlar ve sistemler tıbbi cihaz kategorisinde yer alıyor. Bir başka deyişle, tıbbi cihazlar stetoskoptan cerrahi robota kadar çok geniş bir ürün yelpazesini kapsıyor. Bu ürünlerden bazıları vücut dışında kullanılırken bazıları da vücuda yerleştiriliyor.

Bu yıl, tıbbi cihazlara yönelik yatırımcı ilgisi artıyor ve bu alandaki Ar-Ge faaliyetleri de hız kazanıyor. Bu gelişmeler doğrultusunda, tıbbi cihaz girişimleri hem global sağlık ekosisteminin hem de ulusal sağlık sistemlerinin vazgeçilmez aktörleri haline geliyor. Bu yazımızda, 2025’te popülaritesi hızla artan beş tıbbi cihaz girişimini derinlemesine analiz ediyoruz.

HistoSonics

Kaynak: histosonics.com

2009’da kurulmuş olan HistoSonics, karaciğer tümörlerini hücre altı düzeyde yok etmeyi amaçlayan bir cihaz geliştiriyor. Bu cihaz, histotripsiyi kullanarak invaziv olmayan bir çözüm sunuyor.

Karaciğer kanserine sahip bazı hastalar, radyasyon, cerrahi ve kemoterapi gibi geleneksel tedavilerin sağlıklı dokuya zarar verme ihtimalinden dolayı sınırlı sayıda tedaviyle karşı karşıya. HistoSonics de bu durumun önüne geçmek adına bir sonik ışın tedavisi platformu geliştiriyor. Bu platform, kanserli dokuyu mekanik olarak sıvılaştırmak için odaklanmış ultrason dalgaları kullanıyor. Fazlasıyla hassas olan bu cihaz, doktorların hastalıklı dokuları yüksek doğrulukta hedeflemesine yardımcı oluyor. HistoSonics’in klinik çalışmalarına göre, herhangi bir kesi veya iğne uygulaması gerektirmeyen bu cihaz tümör tedavisinde %95,5’lik bir başarıya sahip. Bir diğer yandan, cihazın %6,8’lik bir komplikasyon oranı sergilediğini de belirtmeliyiz.

Toplam fon miktarı 329 milyon dolar olan HistoSonics, günümüzde karaciğer tümörlerine ek olarak böbrek, pankreas, tiroid kanseri ve meme kanseri üzerine de yoğunlaşıyor.

Cala Health

2015 kuruluşlu Cala Health, insanları kronik sağlık durumlarının yüklerinden kurtarmayı amaçlıyor. Bu girişim, amacı doğrultusunda el titremesi için invaziv olmayan reçeteli tedavisini yıllar süren detaylı çalışmalar aracılığıyla tanıtıyor.

Cala Health, Cala kIQ isimli saate benzeyen giyilebilir cihazıyla tanınıyor. Bu cihaz, yemek yemek ve yazı yazmak gibi günlük eylemleri yerine getirmeyi zorlaştıran el titremelerini çözüme kavuşturuyor. Cala kIQ, kullanıcının titremesini algılıyor ve titremeyi önleyen kişiselleştirilmiş elektrik sinyali geliştiriyor. Bu sinyal, kullanıcının bileğindeki sinirleri uyararak beyne ulaşıyor. 1200’den fazla hastayla yürütülmüş olan bir çalışmaya göre, Amerika Birleşik Devletleri Gıda ve İlaç Dairesi tarafından onaylı bu cihaz katılımcıların %89’unun titremelerinde %64 oranında iyileşme sağladı. Ayrıca, bu cihazı kullanan hastaların %62’si cihazı kullanmaya başladıktan sonra titreme için aldığı ilaçları azaltabildiğini de paylaştı.

Seri C finansmandaki Cala Health, son yatırım turunda 50 milyon dolarlık bir yatırım alarak toplam fon miktarını 263 milyon dolara ulaştırdı. Girişim, cihazının kullandığı teknolojinin diğer hastalıkları tedavi edip edemeyeceğini araştırıyor.

Francis Medical

Kaynak: francismedical.com

2018’de kurulmuş olan Francis Medical, prostat kanserine yönelik bir tıbbi cihaz geliştiriyor. Bu girişim, minimal invaziv müdahalelerin kanserin ilerlemesini durdurulabilecek potansiyelde olduğunu vurguluyor.

Francis Medical, su buharı teknolojisinden yararlanan Vanquish isimli inovatif bir cihaz geliştiriyor. Su buharı teknolojisi, birkaç damla suda depolanan enerjiyi kullanarak kanserli dokuyu yok etmeyi amaçlıyor. Girişimin cihazı da bu teknolojiden yararlanarak kanser hücrelerini yok etmeye yardımcı oluyor. Aynı zamanda, bu cihazın kanserli hücrelerin etrafındaki sağlıklı yapıları koruduğunu da belirtmek istiyoruz. Girişim, geleneksel kanser tedavisinin yaşam kalitesini düşüren yan etkilerini elimine etme amacıyla söz konusu cihazı tasarladığını belirtiyor.

Seri C finansmanda bulunan Francis Medical, son yatırım turunda 80 milyon dolarlık bir yatırım alarak toplam fon miktarını 160 milyon dolara yükseltti. Girişim, gelecekte böbrek ve mesane kanserine odaklanmayı planlıyor.

Virtual Incision

2006 kuruluşlu Virtual Incision, robotik cerrahiyi minyatürleştirme misyonuyla ön plana çıkıyor. Bu girişim, daha az ağrı ve komplikasyonla birlikte daha kısa sürede iyileşme şansı tanıyan minimal invaziv cerrahiye yönelik bir sistem geliştiriyor.

Virtual Incision, dünyanın ilk minyatür robotik cerrahi sistemi olan MIRA isimli cihazıyla tanınıyor. MIRA, geleneksel robotik cerrahi sistemlerinin lojistik yetersizliklerini minimize ediyor. Bu cihaz, kullanıcı dostu ve kompakt tasarımı sayesinde bir ameliyathane ortamında dakikalar için kurulabiliyor. Sağlık profesyonellerine zaman kazandıran cihaz, belirli bir süre içinde alışılagelmişten daha fazla hastanın tedavi edilmesine yardımcı oluyor. Temelde robotik kollar ve entegre bir kameradan oluşan cihaz, yaklaşık bir kilogramlık ağırlığıyla dikkat çekiyor.

Son yatırım turunda 7.95 milyon dolarlık bir yatırım alan Virtual Incision, toplam fon miktarını 142 milyon dolara ulaştırdı. Girişim, minyatür ve erişilebilir cihazıyla hem cerrahların işini kolaylaştırıyor hem klinik sonuçları iyileştiriyor hem de sağlık maliyetlerini düşürüyor.

Puzzle Medical Devices

Kaynak: puzzlemed.com

2018’de kurulmuş olan Puzzle Medical Devices, ileri derecede kalp yetmezliğiyle mücadele eden hastaları merkeze yerleştiriyor. Bu girişim, kalp yetmezliğine yönelik kalp pompası geliştiriyor.

Puzzle Medical Devices, minimal invaziv, uzun vadeli hermodinamik transkateter pompasıyla tanınıyor. Bu cihaz, karmaşık açık kalp ameliyatı gerektirmediği için pek çok kalp yetmezliği hastasının ilgisini çekiyor. Kronik kalp yetmezliği yönetimini etkili bir hale getirme potansiyeli taşıyan cihaz, ameliyatın daha güvenli bir alternatifi olup hastalarda komplikasyonları azaltıyor. Girişim, aynı zamanda kalp pompasının tamamlayıcısı olarak taşınabilir bir kontrol cihazı ve yatak başı izleme istasyonu da sunuyor. Bu cihazlar, kalp pompasının işlevini programlamaya ve takip etmeye yardımcı oluyor.

Toplam fon miktarı 62.9 milyon dolara olan Puzzle Medical Devices, cihazıyla hastaların hastaneye yatış miktarını minimuma düşürmeyi hedefliyor.

Kaynak: Fast Company, Qualio, Crunchbase, PitchBook

İlginizi çekebilir: Sağlık sektörüne robotiği entegre eden girişimler

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale