X

Olamaz! Yarın sınav var…

Sınav dönemlerinde çocuklarımızın sıklıkla endişelendiğini, sınavlardan yakındıklarını görürüz. Çok çalışmış olsalar bile “hiçbir şey bilmiyorum!” diye söylenirler. Karınları ağrır bazen. Bazen de sınava girmemek için türlü türlü bahaneler uydururlar. Hatta bazı çocuklar girdikleri her sınavda sanki hayatlarının en önemli sınavına giriyormuş gibi hissederler ve hep başarısız olacaklarını düşünürler.

Dozunda hissedilen kaygı motivasyona yardımcı olur.

Her çocuğun sınav öncesinde heyecanlanması, kaygılanması doğaldır. Aslında gereklidir de çünkü yeterli derecedeki kaygı çalışmaya ve başarılı olmaya motive eder.  Ancak bazı çocuklar için bu kaygının seviyesi aşırılara kaçabilir. O zaman, çocuğun çalışma isteği ve başarılı olabileceğine dair olan güveni azalır. Kaygıdan dolayı sınava rahat odaklanamayabilir ve çalışmış olduğu halde sınavın ortasında hiçbir şey bilmiyormuş hissine kapılıp donup kalabilir.

Çocuklardaki yoğun sınav kaygısını oluşturan etkenlerden biri, sınav hakkındaki düşünceleridir. Yoğun kaygı yaşayan çocukların aklından “ben zaten başarısızım yarınki sınav da iyi geçmeyecek.”, “sınavım iyi geçmezse asla mezun olamayacağım”, “başarısız olursam ailemi hayal kırıklığına uğratacağım”, “yetiştiremeyeceğim”, “herkes yazıyor, ben hiçbir şey yapamıyorum”, “sınavı bitirip çıkanlar oldu, benim daha çok sorum var, kesin yanlış yapıyorum”, “daha ilk sorularda zorlandığıma göre, kesin diğer soruları hiç yapmayacağım” gibi düşünceler sıklıkla geçer. Bu düşünceler çocuklarda panik hissi yaratır. Panik hissi ile anlama ve odaklanma zorlaşır. Bu durumda, sınav çözmeye çalışırken aslında zihnin odaklandığı sınavın soruları değil, akıldan geçen düşüncelerdir. Ve o düşünceler zihinde iyice büyüyerek çocuğun sınav performansını ve uzun vadede akademik hayatını olumsuz etkiler. Çocukların sınav kaygısını fark etmeleri ve bununla baş etmeyi öğrenmeleri akademik başarıyı da beraberinde getirir.

Sınav kaygısı ile baş edebilmeleri için çocuklara nasıl destek olabiliriz?
  • Sınav kaygısının önleyicilerinden biri etkili ders çalışma becerisidir. Düzenli ve tutarlı çalışma alışkanlığı kazanmış bir çocuk, ders konularını iyi öğrenmiş ve pekiştirmiş olur. Sınav zamanında da önceden iyi öğrendiği bir konuyu çalışması daha etkili olur. Sınava daha iyi hazırlanan ve sınav konularına hakim olan çocuk kaygısını daha rahat kontrol eder.
  • Çocukların becerilerine uygun olarak ulaşabilecekleri gerçekçi hedefler koymak başarılı hissetmelerini sağlar. Hedefine ulaşan çocuk başardığını gördüğü için ve kendine güvenir. Kendine güvenen çocuğun kaygısı da daha az olacaktır.
  • Sınav sonucunda çocuğun geleceği ile ilgili bir seçim yapılacaksa (lise, üniversite vb.) tek bir hedef yerine, birkaç hedef belirlemek yani B planları oluşturmak önemlidir. Böylece çocuğun ilk hedefini tutturmakta zorlansa bile dünyanın sonu olmadığını ve her zaman farklı alternatif ve seçeneklerin var olduğunu görerek kaygısını yatıştırması kolaylaşır.
  • Kaygı ile baş etmek için sınav taktikleri geliştirmek de başka önemli bir adımdır. Bunun için çocuğun hangi konularda iyi yaptığı, hangi konularda zorlandığı, hangi konuları hızlı hangilerini yavaş yaptığını, hangi sınav tarzında daha rahat olduğunu bilmek gereklidir. Böyle sınav sırasındaki zamanını etkili kullanmak için stratejiler geliştirilerek, zaman baskısının yarattığı endişe azaltılabilir. Bu stratejileri geliştirmek konusunda öğretmenlerin desteği büyüktür.
  • Çocuğun hayatında kendisini mutlu eden ve başarılı hissettiği farklı alanların, hobilerin ve uğraşların olması da sınav kaygısını önleyici bir etkendir. Başarıyı ve başarısızlığı sadece akademik hayatı üzerinden deneyimleyen bir çocuğun kaygısı akademik anlamda performans göstermesi gerektiği zamanlarda çok artacaktır.
Çocukların sınav döneminde hobilerinden uzaklaşması doğru değildir.
  • Olumsuz düşünme tarzı kaygı hissine neden olduğu için, sınav sırasında veya öncesinde olumsuz düşünceleri olumluya çevirmeye çalışmak, kaygı ile baş etmeyi de kolaylaştıracaktır. “Elimden geleni yapacağım”, “Başarısız olsam da ailem her zaman beni destekler”, “Yeterince çalıştım, o nedenle iyi yapacağım”, “İnsanların benden önce sınavdan çıkmasının bir anlamı yok.” olumlu düşüncelere birkaç örnektir.
  • Sınav sırasında çocuğun kaygısı yükselir ise, çocuğun ilk önce rahatlaması gerekir. Kaygı ile devam etmek konsantrasyonun iyice dağılmasına neden olur ve sonraki soruların anlaşılmasını zorlaştırır. O noktada kağıdı kalemi bırakıp, arkaya yaslanmak ve birkaç tane derin nefes almak, kaygının bedende yarattığı etkiyi hafifletecektir. Aynı zamanda, nefes almak arka arkaya gelen olumsuz düşüncelere de bir es vermeye yardımcı olacaktır. Çocuk rahatlayınca da odağını da daha rahat toparlayarak sakince sınavına devam edebilecektir.

İlgili yazı: Sınav kaygısı: Çocukların yükünü nasıl azaltabiliriz?

Uzman Psikolog Sandy Kohen: Sandy Kohen, Koç Üniversitesi Psikoloji bölümünden mezun olduktan sonra Okan Üniversitesi Klinik Psikoloji yüksek lisans programını tamamladı. Türkiye ve Amerika Birleşik Devletleri’nde farklı hastanelerde psikolog olarak staj yaptı. 2014 yazında Yale Üniversitesi Çocuk Araştırmaları Merkezi’nde (Yale Child Study Center) psikoeğitimsel ve klinik araştırma, değerlendirme ve uygulama çalışmalarına katıldı. 2011 yılından beri çocuk, ergen ve genç yetişkinlerle kaygı bozuklukları, duygudurum bozuklukları ve dikkat eksikliği, hiperaktivite bozukluğu üzerine hem Türkçe hem İngilizce olarak psikoterapi ve aile danışmanlığı; yetişkinler ile iş hayatında performans ve odak arttırma üzerine bireysel koçluk çalışmalarını sürdürmektedir. Mevcut olarak, YDY Eğitim Araştırma Danışmanlık Merkezi’nde Bilişsel Davranışçı Terapi yöntemi ile psikoterapi çalışmalarını devam ettirmektedir.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale