X

Öfkeyi kontrol edemezsiniz, onunla yaşamayı öğrenebilirsiniz!

Bugün sizinle bir kutlama paylaşmak istiyorum. Geçtiğimiz hafta çok sevdiğim bir arkadaşımla birbirimizi oldukça derinden üzdük. Saniyeler içinde yaşanan bu derin kırılma benim için önemli bir farkındalığı açığa çıkardı. İlk defa hissetmek istemediğim bir duyguyu, öfkeyi bu kadar net görebildim.

Ben epey duygusal biriyim ve öfke bana çok sık gelir. Kahkaham ne kadar şense, öfke anında tavrım da o  kadar serttir. Öfke geldiğinde bir süreliğine soğuk ve merhametsiz görünen birine dönüşürüm, çok yakınlarım bu halimi iyi bilir. Toplumda böyle sert görünen insanları “güçlü” olarak tanımlarız, sözleri yakıcı tavırları kırıcıdır. Halbuki görünenin aksine bu anlar benim en hassas olduğum, sevgiye en çok ihtiyaç duyduğum zamanlardır. Böyle anlarda, bana “öfkelenme”, “canım bunda şimdi öfkelenecek ne var” dediğinizde içimdeki öfke daha çok alevlenir ve farkındalığımı koruyamazsam benim için baş etmesi daha zor bir duruma dönüşür. Neden mi? Çünkü öfke de tıpkı mutluluk, neşe, sevgi, huzur gibi bir duygudur ve tüm duygular hissedilmek ister. Öfke geldiğinde yapmam gereken ilk şey onunla bağlantıda kalmaya, onu hissetmeye devam etmektir. Öfke varken yokmuş gibi davranmak, onu bastırmak veya ondan kurtulmaya çalışmak acıyı işkenceye dönüştürür.

Öfkeye bakış açınızı değiştirerek yaşamınızda büyük bir hafiflik yaratabilirsiniz. 

Öfkeden utanmayın. Öfke bastırılmış gücün kendini ifadesidir, onu izlerseniz sizi gücünüzle buluşturur.

Öfke ile yaşamayı öğrenmenin ilk kuralı onu tanımaktır. Tanımanın en iyi yolu bedeninizdeki etkisini öğrenmektir. Öfke içinde olduğunuz bir anda duygunun bu capcanlı olduğu anı değerlendirin ve haklı-haksız dualitesine girmek yerine bu sefer özgürlüğü seçin. Öfkeden özgürleşmeyi seçin! Bir köşeye çekilin ve öfkenin bedeninizdeki etkisini araştırın. O anda neler hissediyorsunuz? Bedeniniz nasıl? Nasıl bir değişim oldu? Dikkatinizi bedeninizde öfke ile meydana gelen o değişime verebilir misiniz? Gözlerinizi kapatıp nefes alıp vermeye devam edin. Bedeninizi öfke içindeyken rahatlatabilir misiniz?

Öfkeyle mücadele etmek yerine, orada sizinle olduğunu kabul eder ve onunla kalabilirseniz altında muazzam bir güç gizli olduğunu keşfedersiniz. Bu gözlem size kendinizle ilgili yepyeni bir keşif sunabilir ve yeterince dikkatli dinlerseniz fırtınanın içindeki mesajı duyabilirsiniz.

Öfke güçlü bir dönüşüm aracıdır.

Öfke ateştir ve tüm dönüşümler ateşle gerçekleşir. Keyif dolu bir yaşam yaratmak, ateşten geçmeyi gerektirir. Şartlanmaları ateşle yakar, özümüze böyle ulaşırız. Dönüşüm, yaşamın olmazsa olmazıdır. Ne kadar kaçarsanız kaçın, yaşam sizi hep dönüşüme uğratmak ister çünkü dönüşüm, yaşam alma kapasitenizi arttırmak için olur ve biz aslında daha fazla yaşam için yanıp tutuşuruz.

Öfkeyi kontrol etmek yerine onunla yaşamayı öğrenin.

Öfkeyi kontrol edemezsiniz ama bilinçli farkındalıkla onunla yaşamayı öğrenebilirsiniz. İşte 3 aşamada öfkeyle sağlıklı yaşamanın yolu:

İlk aşama olarak öncelikle onu kendinizden ayrıştırmanız gerekir. Ben öfke anında kendime şunu söylerim: “Ben öfke değilim, öfke de ben değil. Tüm duygular gibi o da benim bir misafirim ve sadece hissedilmek istiyor. Özgür bırak, nefes al.” Geldiğinde onu görmek ve benim bir parçam olmadığını kendime hatırlatmak ondan ayrışmamı kolaylaştırır. Ancak bu sayede ikinci aşamaya geçebilirim.

İkinci aşamada, artık onu kendimden ayırabildiğim için taşıdığı mesajı duyabilirim. Öfke, karşılanmamış bir ihtiyacımı fark etmem için oradadır. Tüm duygular bize ihtiyaçlarımızla ilgili bir bilgi vermek için gelir. Duygunun içinde kalabilirsem bu muazzam bilgiyi alabilirim.

Üçüncü aşama, benim için dinlenme zamanıdır. İlk iki aşamada epey yorulurum çünkü ne kadar mücadele etmenin faydasız olduğunu bilsem de her seferinde öfkeye direnirim. Büründüğüm soğuk görüntü de tam olarak bu mücadeleden kaynaklanır. Öfkeye direncim bedenimi kitler. Bu sebeple, ne kadar yorgun düştüğümü ancak ikinci aşamadaki teslimiyetten sonra fark edebilirim. Bu aşamada dinlenmeye çekilmek ve kendimi yeniden şefkatle beslemek bu durumdan güçlenerek çıkmanın en önemli hususlarından biridir.

Eskiden bu üçüncü faza hiç gelemezdim artık çok daha kolay ulaşıyorum. Bundan sonrasında da çok daha kolay ve daha az yorucu olacağını biliyorum. Yaşamayı öğreniyor ve pratik ettikçe güçleniyoruz. Böylece yaşamak kolaylaşıyor.

Bu konu ilginizi çektiyse, geçtiğimiz hafta sonu KaktüsÇocuktan aldığım Semihin Öfkesi isimli çocuk kitabını ve Cihangir Yoganın dükkanında aldığım Noa, Kirpi ve Sarı isimli Mindfulness temalı harika çocuk kitabını okumanızı öneririm. İsimlerinin çocuk kitabı olarak geçtiğine bakmayın ikisi de hem çocuklara hem yetişkinlere hitap ediyor ve basit, keyifli anlatımı ile duygularla yaşama konusunu çok etkin şekilde anlatıyorlar.

Bu yazımda Mindfulness tekniğinden ilham aldım. Mindfullness, özetle bir bilinçli yaşam kılavuzu. Bu konuda daha detaylı bilgiye ulaşmak ve pratik etmek isterseniz Selin Ilgazın kurucusu olduğu Mindful İstanbul ile iletişime geçebilirsiniz. Geçtiğimiz aylarda Mindful İstanbulda katıldığım 8 haftalık program öfkemle yüzleşme ve bilinçli farkındalık yolculuğumda bana çok şey kazandırdı.

 

İlginizi çekebilir: 

Diğdem Girici: İnanıyorum ki doğru bilgiye ulaşabilen ve bu bilgiyi hayatında doğru şekilde kullanmayı öğrenen her insan hayal ettiği yaşamı yaratabilir. İşte bu yüzden yazıyorum, yaşamımı hafifleten bu muhteşem bilgiler daha çok insana ulaşabilsin ve daha çok insan yaşamdan keyif alabilsin diye. Sorularınız veya paylaşımlarınız için bana giricidigdem@gmail.com adresimden veya @digdemgiriciyoga Instagram hesabımdan ulaşabilirsiniz. Sevgiler.

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale