X

Mutluluğa kapılarınızı para mı yoksa seks mi açıyor?

Para aşkı satın alamaz. Peki bu önermeye göre sevişmek para kazanmaktan daha mı iyidir?

Dartmouth College’da araştırmacı olan David Blanchflower ve University of Warwick’ten Andrew Oswald’a göre bu sorunun cevabı: Evet!

2004 yılında 16.000 kişi üzerinde seks ve mutluluk ilişkisi üzerine yapılan araştırmada seksin ‘mutluluk ile ilgili güçlü bir ilişkisi’ olduğu sonucuna varılıyor. Deneklerin verdiği bilgiler ışığında ortalama ayda bir veya daha fazla seks yaptıkları ve yıllık ortalama 50.000 dolar kazandıkları öğreniliyor.

Araştırmalarını yayınladıkları ‘Money, Sex, and Happiness’, deneysel bir çalışma olup Ulusal Ekonomik Araştırma Bürosu’nda yer aldı. Araştırma yalnızca insanların seksten aldığını mutluluğu dolar cinsinden ölçmekle kalmıyor, aynı zamanda eski bir efsane olan ‘daha çok para, daha çok seks’ efsanesini yerle bir ediyor. Gerçekte, Blanchflower ve Oswald gelir düzeyiyle seks yapma sıklığı arasında bir ilişkiye rastlamadıklarını ifade ediyorlar. Fakat seks yapmanın, yüksek eğitimli kişilerde eğitim seviyesi düşük kişilere göre daha çok mutluluk getirdiğini keşfediyorlar. Bu durumun kabaca ekonomik statüyle uyuştuğunu söyleyebiliriz.

Mutluluğa ulaşma üzerine yapılan araştırmada seks en çok tercih edilen aktivite seçildi

Uzun lafın kısası, en mutlu insanların sekse en çok zaman ayıranlar olduğunu belirlesek bile, seksin mutluluk getirdiği ya da sadece mutlu insanların mı daha çok seks yaptığı sorusunun cevabı henüz net değil.

İlgili yazı: Daha çok seks beraberinde mutluluğu getirir mi?

Mutluluk tüm araştırmacıların üzerine çalışmaktan en çok keyif aldığı konulardan biri olurken, seks de sürekli insandaki mutluluk araştırmalarında kilit öneme sahip bir element olarak karşımıza çıkıyor. Yeni Zelanda’daki University of Canterbury’deki Araştırmacı Carsten Grimm’in yaptığı bir başka araştırmaya göre seks; verdiği haz, anlam ve insanları birbirine bağlama gibi değerleri sayesinde mutluluğa ulaşmada en çok tercih edilen yöntem seçiliyor. Alkol almak ve partiye gitmek genel mutluluk sıralamasında ikinci sırayı alırken, gönüllü çalışma üçüncü sırayı, meditasyon ve din ise dördüncü sırayı alıyor. Öte yandan, Facebook kullanmak ve ev işi yapmak mutluluk ölçeğinde en altta yer alan aktiviteler arasında yer alıyorlar. Para için çalışmak da yine alt sıralarda kendine yer buluyor. Bu noktada bu araştırmanın genellikle gençler arasında gerçekleştirildiğini belirtmemizde yarar var.

Peki konumuza geri dönersek, maksimum mutluluğa ulaşmak için ne kadar seks yapmamız gerekiyor?

University of Colorado Boulder araştırmacılarına göre bu durum başkalarının ne kadar seks yaptığını düşünmenize bağlı olarak değişiyor. Çok seks yapmak bizi mutlu etse de, yan komşumuz veya arkadaşımızdan daha çok seks yaptığımızı bilmek bizi daha da mutlu ediyor.

Seks/para denklemine geri dönersek, daha çok cinsel ilişkinin daha çok para kazanmaya yol açtığını gösteren göstergeler bulunmaktadır. Angila Ruskin University Ekonomi Profesörü Nick Drydakis’in yürüttüğü bir araştırmaya göre haftada 3 veya 4 kez seks yapan kişiler daha az seks yapan kişilere göre daha çok para kazanıyor. Drydakis bu duruma yorum olarak seks yapmamanın veya çok az sıklıkla yapmanın yalnızlığa, anksiyetiye ve depresyona neden olduğunu ve bu durumun da iş hayatımızı etkilediğini söylüyor. Abraham Maslow’un ünlü ‘Maslow Piramidi’ne dikkat çeken araştırmacı, insanların en temel gereksinimleri arasında yemek, su ve seksüel aktivitelerin yer aldığını ve bu ihtiyaçların iş hayatında başarıdan önce gelip iş hayatında başarının belirleyicisi olduğunu belirtiyor.

Mutluluğu arayışımızda yapılan deneylerin önemi tartışılmaz derecede büyük; ancak sekse ek olarak kaliteli uyku da büyük önem taşıyor. Araştırmalar gösteriyor ki, uyku düzenleyicisi konumundaki hipokretinin duyguları, özellikle neşe ve iyilik, kontrol etme konusunda oldukça etkili olduğunu gösteriyor. Bu yüzden mutluluk için düzenli uykuya özen gösterin.

Kaynak:

alternet.org

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale