X

Mikrobiyota nedir 2: Sağlıklı bir bağırsak florası için neler yapabiliriz?

Mikrobiyatoyla ilgili ilk yazımda bu mikrop topluluğunun önemini ve bağırsak sağlığımızdaki rolunü anlatmıştım. Bugün ise sağlıklı bir bağırsak florasına sahip olmak için nelere dikkat etmemiz gerektiğini anlatacağım.

Hamilelik dönemi ve normal doğum

Bu madde şu an için kendinle ilgili değiştirebileceğin bir faktör değil biliyorum ama en azından gelecek nesiller için çok önemli. Eski çalışmalar mikrobiyotamızın doğumda oluşmaya başladığını söylüyordu fakat yeni çalışmalar bunun anne karnında şekillenmeye başladığını gösteriyor. Yani bebeğin bağırsak florası için annenin hamilelik dönemindeki beslenmesi de çok önemli. Bunun yanı sıra anne-bebek bulaşını etkileyen önemli bir faktör doğum şekli. Yapılan çalışmalar normal doğmuş bebeklerin mikrobiyotalarının sezaryen ile doğan bebeklere göre çok daha avantajlı olduğunu ortaya koyuyor.

Anne sütü ve ek besin

Bu madde de yine gelecek nesil için. Anne sütü hepimizin ilk probiyotik besini. Yapılan çalışmalar sezaryen doğmuş olsa bile bebeğin mikrobiyotasının anne sütüne cevap verdiğini ve anne sütüyle beslenme durumunda mikrobiyotanın zenginleşebileceğini gösteriyor. Ek besine geçiş zamanı ve doğru besinlerin tüketimi de bu noktada önemli. Çünkü ek besine geçiş dönemiyle birlikte yeni bakteri türleri de mikrobiyotaya giriş yapıyor.

Bilinçsiz ilaç kullanımı

Antibiyotik kullanımı mikrobiyotamızın bileşimini etkileyen en önemli faktörlerden biridir. Özellikle bilinçsiz antibiyotik kullanımı mikrobiyotada geçici veya kalıcı hasarlara sebep olabilir. Yapılan bazı çalışmalar antibiyotiklerin bağırsaklar üzerinde yarattığı hasarın bazı bireylerde 4 yıla kadar geri döndürülemediğini bile gösteriyor. Sorun sadece antibiyotiklerde de değil. Özellikle halk arasında mideyi yatıştırsın diye tüketilen antiasit tabletler de, hekim kontrolü olamadan tükettiğimiz birçok ilaç da bağırsaklarımızda benzer bir etki yaratabiliyor.

Sağlıksız beslenme

Diyet, mikrobiyotayı etkileyen en önemli çevresel faktörlerden biri ve yapılan çalışmalara göre bağırsak kompozisyonunu %57 oranında etkiliyor. Tükettiğimiz besinler bağırsaklarımızdaki bakterilerin çeşitliliğini ve sayısını etkiliyor. Aslında hangi tür besinleri daha çok tüketiyorsak bağırsaklarımızda onların sindirimine yardımcı olan bakteri sayısı daha fazla oluyor.

Örneğin Prevotella isminde bir bakteri türü lif ve karbonhidratların sindirilmesine yardımcı olurken Bacteriodetes türü, hayvansal protein ve yağların sindirimine katkıda bulunuyor. Eğer hayvansal kaynaklı protein ve yağdan zengin besleniyorsan bağırsaklarında bacteriodetesler daha baskın olabiliyor. Peki “Sağlıklı bağırsaklar için en iyi beslenme tarzı ne?” diye sorarsan, bilimsel olarak da kanıtlanmış olan “Akdeniz Diyeti” cevabını veririm. Kısacası sağlıklı bir mikrobiyota için, basit şekeri ve işlenmiş besinleri hayatından çıkar. Lifli beslenmeye özen göster, tam tane tahıllar, kuru baklagiller, taze sebze ve meyveler, yağlı tohumlar bağırsaklarına dost.

Egzersiz ve mikrobiyota

Hem kısa süreli, hem de uzun süreli egzersizin bağırsak florasına olan etkileri üzerine etkisi var. Egzersizin bağışıklık sistemi ile ilişkili olan bağırsak mikrobiyotasında olumlu değişikliklere neden olduğu biliniyor. Yapılan çalışmalar obez bireylerin bağırsak mikrobiyotasındaki çeşitliliğin, ideal kilosunda olan bireylere göre çok daha az olduğunu gösteriyor. Egzersiz, mikrobiyotada antiobezite bakterileri olarak tanımlanan bakterilerin sayısını da artırıyor. Yani egzersiz, kilo kaybını desteleyerek de bağırsak florasına destek olabiliyor. Ayrıca egzersiz ve mikrobiyota arasında çift yönlü bir iletişim olduğunu söylemek de yanlış olmaz. Çünkü mikrobiyotadaki çeşitlilik egzersiz performansını olumlu yönde etkiliyor. Ve özellikle sporcularda görülen üst solunum yolu enfeksiyonlarının görülme sıklığı ve tedavi süresini de olumlu etkilediğine dair çalışmalar da vardır.

Bütün bunların yanı sıra stres faktörünü de göz önünde bulundurmak önemli. Stres, mikrobiyotada değişikliklere sebep olabilirken, bozulmuş bir mikrobiyotanın başta stres olmak üzere depresyon ve anksiyete gibi ruh sağlığı ile ilgili sorunlara sebep olabileceğini de unutma. Stresini azalt, bağırsaklarına iyi davran…

İlginizi çekebilir: Mikrobiyota nedir: Bağırsaklarınıza iyi bakmak için geçerli nedenler

Betül Karakuş: 2014 yılında Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü’nden şeref öğrencisi olarak mezun oldu. Üniversite eğitimi süresince, Hacettepe Üniversitesi Erişkin Hastanesi onkoloji, nutrisyon destek, poliklinik ve dahiliye bölümlerinde ve Özel Ankara Güven Hastanesi’nde yetişkin beslenmesi üzerine; Hacettepe Üniversitesi İhsan Doğramacı Çocuk Hastanesi’nde çocuk beslenmesi üzerine; T.C. Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği ve Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri mutfağında kurum beslenmesi üzerine stajlarını başarıyla tamamladı. Diyabet diyetisyenliği, kardiyoloji diyetisyenliği, sporcu diyetisyenliği kursları başta olmak üzere bir çok eğitim ve kurs programına katıldı. Nisan 2014 tarihinden itibaren Mezura Kliniği’nde diyetisyen olarak çalışmaya başlayan Betül Karakuş; Mezura’nın wellness çalışmalarının yönetimi ve koordinasyonundan sorumludur. Ayrıca Mezura Kliniği’nde hasta tedavi ve eğitimi konularında, bilimsel yayın takip ve uygulama geliştirme konularında Uzm. Dyt Dilara Koçak’a yardımcı oluyor.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale