X

Kutuplarda tamamlanan duygular

Bu yazıyı sizlere doğum günümde yazıyorum. Bu yıl üzerine en çok düşündüğüm, içinde çokça vakit geçirdiğim, kendimde, çevremde, insanlarda çokça gözlemlediğim bir konu hakkında biraz konuşacağım. Hatta bu yılımı bir konu ile özetlemem gerekirse sanırım o da bu konu olurdu. Güçlü olmak nedir?

Bugün sanırım hem bizim kültürümüzde hem de dünyada fiziksel, ruhsal, psikolojik birçok alanda hepimizin olmaya veya gözükmeye çalıştığı bir durum. Hatta sadece insanların değil, doğada pek çok canlı da bu kavram konusunda belli yeteneklere sahip. Diğer canlılar için yeteneklere sahip diyorum çünkü onlar içgüdüsel olarak bu kavram konusunda yetenekliler ve oldukları gibi hareket ediyorlar.

Yalnız içlerinden sadece insan, bu konuda yeteneklere sahip olmasına karşın daha çok değişim ve gelişim konusunda çaba göstermek zorunda. Hepimiz iyi veya kötü bir şekilde belli alanlarda kendimizce güçlü olmayı öğreniyoruz veya olduğumuzu düşünüyoruz ya da öyle gösteriyoruz.

Bu konu hakkında da pek çok yöntemle çalışıyoruz. Artık özellikle teknolojinin de gelişmesi ve toplumlar arası iletişimin de kolaylaşmasıyla birlikte fiziksel, psikolojik, ruhsal yönden sürekli olarak daha iyisi olma veya daha fazlası için çabalama halindeyiz. Peki, güçsüz olmaya ya da güçsüz görünmeye ne kadar izin veriyoruz? Ya da şöyle sorayım güçsüzlüğün içinde kaybolmaya, o keşfe çıkmaya, onu kabul etmeye, yeterince bir durumda, bir alanda, bir duyguda güçsüz hissederek, derinleşmeden bir güce sahibim demek ne kadar mümkün? Belki ikisi de aslında aynı anda mı var olur?

Benim bu yıl gözlemlediğim şey, doğada diğer canlılar bunun içgüdüsel olarak farkındayken ve ekstra bir çaba harcamazken; insan, bu kavramın içinde kendini kaybetmekte, özellikle de diğer insanlara karşı, çevreye karşı oluşturulan güçlü olma kavramının birçok noktada insanı bağımlılığa götürdüğünü bugün biraz dikkatli bakarsak hepimiz kendimizde ve çevremizde çokça görebiliriz. Daha önce farklı konularda da bunu konuşmuştuk iyi ve kötü, güzel ve çirkin, tatlı ve acı, neşe ve üzüntü vb. gibi pek çok kavram birbiriyle iç içe aynı anda ya da iki uçta keşiflerle birbirinin değerini, keşfini, farkındalığını ve oluşumunu sağlar.

Acıdan geçmeyen şarkılar biraz eksiktir.

Karanlık olmasaydı, yıldızların ışığı bu kadar parlak görünmezdi.

Mutluluk, üzüntüyü tattığında daha derin hissedilir.

Kırılmadan güçlenemez, savrulmadan köklenemezsin.

Sözlerini şarkılarda, felsefede pek çok kez duymuşsunuzdur. Bu yıl benim de kendimi en güçsüz hissettiğim, hissetmeye devam ettiğim biraz da kendimi onun akıntısına bıraktığım ama beraberinde içinde çok farklı güçlü noktaları bulduğum bir yıl oldu. Giderek ayrışmaların, tarafların, fanatizmin, değersizliğin, yetersizliğin, başarısız hissetmenin, uyaranların, bencilliğin, duygusuzlaşmanın, uyuşturulmanın arttığı insan olmanın unutturulup, robotlaşma ve ahlaksızlaşmaya daha fazla yöneldiğimiz bu dönemde sizlerin de güçsüz olmaya, görünmeye ve biraz da akıntının keşfine bıraktığınız bir yıl olur. Güzel bir sözle daha kapanışı yapalım. Bir kalbin ne kadar güçlü olduğunu ne kadar incindiğinde anlarsınız…

Yolunuza ışık olması dileğiyle…

İlginizi çekebilir: Birileri var içimde, kim bilmiyorum

Mert Bağ: Merhabalar, ben Mert Bağ. Erken yaşlarda ilk olarak voleybol branşını hayatıma kattıktan sonra basketbolla tanıştım ve uzun yıllar basketbol ve voleybol branşlarında çeşitli takımlarda oynadım. 2012 yılında aktif sporculuk hayatımı bırakarak, Marmara Üniversitesi Spor Yöneticiliği bölümünü bitirdim. Üniversitedeyken pazarlama, iletişim ve psikoloji alanlarında daha çok uzmanlaşmaya çalıştım ve birçok farklı spor branşını da tecrübe etme şansı buldum. Kısa bir süre spor pazarlaması alanında çalıştıktan sonra, 2017 yılından itibaren insan bedeni üzerine egzersiz, nefes, fiziksel ve zihinsel beden travmaları gibi alanlarda yurt içinden ve yurt dışından eğitimler alarak bu alanlarda çalışmaya ve kendimi geliştirmeye devam ediyorum. Kendi bedensel travmalarımı çözmek adına çıktığım bu yolculukta çok fazla farklı keşiflerin içerisinden geçtim ve insanı anlamaya dair her bilimsel alanın içerisinde dolanmaya çalışıyorum. O yüzden burada yazmaya, sizlerle paylaşmaya çalışacağım şeylerde kendi geçtiğim yollardan, bu yolda karşılaştığım farklı öğrencilerim ve danışanlarımla tecrübe ettiğimiz deneyimlerden, araştırmış olduğum farklı konulardan bahsetmek olacak. Bir gün psikoloji ile ilgili bir yazıya denk gelmişken, bir sonraki yazıda egzersiz, bir sonrakinde biyolojiden, bir başka yazıda nefesten bahsetmiş olabilirim sizlere, insanın işleyişi ve bağlantılı olduğu veya yoldayken karşılaşmış olduğum ne varsa bütün bu deneyimleri sizlerle paylaşacağım. Bu uzun ince karışık bir adamın insanı, işleyişi ve evreni keşfetmek adına çıkmış olduğu bir serüven, bu serüvenin içerisinde durağımız şu anda burası. Burada olmaktan umarım siz de keyif alırsınız.

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale